8.06.2021 Konteyner krizi makarna ihracatçısını armatör yaptı
Oba Makarna, konteyner krizinin lojistikte yarattığı darboğazı aşmak için kendi armatörlük şirketini kurdu. Savana Shipping isimli şirket, 18 bin tonluk 2 konteyner gemisiyle birlikte 10 bin adet de konteyner yatırımı yaptı.
Pandemiyle başlayan konteyner krizi büyümeye devam ederken iş yapamaz hale gelen bazı sanayiciler kendi çözümünü geliştirmeye başladı. Oba Makarna, iki konteyner gemisi alarak kendi armatörlük şirketini kurdu.
Egeli bir ihracatçı ise yüklerini kuru yük gemiyle gönderme yolunu seçti. Sektör temsilcileri bu tür alternatif çözümlere eğilimin artacağını öngörüyor.
“MÜŞTERİLERE MAL GÖNDEREMEZ OLDUK”
85’i aşkın ülkeye yaptığı ihracatla dünyanın lider makarna üreticilerinden olan Gaziantep merkezli Oba Makarna, 2 adet konteyner gemisi satın alarak armatörlük işine girdi.
Dünya Gazetesi’nden Aysel Yücel’in haberine göre, Oba Makarna Yönetim Kurulu Başkanı Musa Özgüçlü, lojistikte yaşanan sıkıntılar nedeniyle iş yapamaz hale geldiklerini ve bu nedenle kendi denizcilik şirketlerini kurma kararı aldıklarını söyledi.
SAVANA SHIPPING’İ KURDU, GEMİLER YOLDA
Musa Özgüçlü, kısa süre önce Savana Shipping’i kurduklarını açıkladı. Savana’nın filosunda ilk etapta 2 adet gemi olacak. İkinci el olan gemiler, bu ayın başında satın alındı. Özgüçlü, her biri 18 bin ton olan 2 adet konteyner gemisini hafta sonuna kadar teslim alacaklarını söyledi.
10 BİN ADET DE KONTEYNER ALDI
Özgüçlü, 10 bin adetlik de konteyner yatırımı yaptıklarını söyledi. Yatırım bedelini açıklamak istemeyen Özgüçlü, “Ancak şunu söyleyebilir ki, bu işin ciddi bir yatırım yapıyoruz” dedi.
Şirket, bu gemilerle Mersin’den Afrika’ya ve Güney Amerika’ya makarna taşıyacak. Özgüçlü, denizcilik şirketlerinin ilk etapta sadece Oba Makarna’nın mallarını taşıyacağını ifade ederken ilerleyen dönemlerde üçüncü şahıslara da hizmet verebileceklerinin sinyallerini verdi.
MERMERCİLERDEN ‘DÖKME YÜK’ ÇÖZÜMÜ
Pandemiyle birlikte başlayan ve doğru noktada yeterince konteyner olmamasıyla büyüyen konteyner krizinin yakın zamanda çözülmesi beklenmiyor. Hatta sektör uzmanlarına göre, konteyner krizinde yeni bir dalga kapıda.
Türkiye Liman İşletmecileri Derneği (TÜRKLİM) Danışmanı Prof. Dr. Soner Esmer, geçen hafta yaptığı açıklamada, gelişmekte olan ülkelerde 1.5 yıl süren kısıtlamalar sonrasında normalleşme sürecine girilmesinin boş ekipman sorununun daha da derinleşmesine neden olacağını söylemiş, Reysaş Yönetim Kurulu Başkanı Durmuş Döven de küresel ticarette önümüzdeki iki yılda tarihi hareketliliğin yaşanmasını beklediklerini ifade ederek konteynerde asıl büyük krizin kapıda olduğu uyarısını yapmıştı. Tüm bu gelişmeler sanayicileri alternatif çözümlere yöneltiyor.
Ero Sistem Group Lashing yöneticisi Celal Yürek’ten alınan bilgiye göre, Ege Bölgesi’nde faaliyet gösteren ihracatçı bir firma ilk kez kasalı mermerleri dökme gemiyle ABD’ye gönderecek.
İMEAK DTO Aliağa Şubesi Müdürü Orçun Tuncer, Aliağa’daki bir limandan hareket eden bu gemide 400 konteynerlik mala tekabül eden 10 bin tonluk kasalı mermer taşınacağını ve bunun bir ilk olduğunu söyledi. Diğer yandan, Pal Denizcilik, Mersin Limanı’ndan İsrail’e Ro-Ro servisi başlattı. Şirket, konteynerlerle giden yükleri Ro-Ro gemileriyle taşıyor. Sektör uzmanları, ‘herkes başının çaresine bakmaya çalışıyor. Bu tür alternatif çözümler artabilir’ diyor. (Deniz Haber)
7.06.2021 Müsilaj felaketinin ilk örneklerinin sonuçları ortaya çıktı
Marmara Denizi’ni kaplayan müsilaj sorunu ile ilgili önemli bir gelişmesi yaşandı. 22 gün önce İstanbul Üniversitesi’ndeki laboratuvara bırakılan müsilaj örneklerinin ilk sonuçları ortaya çıktı. İlk sonuçlara göre, deniz salyasında tek hücreli canlılar tespit edildi.
Marmara Denizi’ndeki müsilaj felaketiyle ilgili 22 gün önce İstanbul Üniversitesi’ndeki laboratuvara bırakılan deniz salyası örneklerinin ilk sonuçlar açıklandı.
İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Hidrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Neslihan Özdelice, konuyla ilgili CNN TÜRK’te şunları söyledi:
“Müsilaja sebep olan eğer bir canlıysa siz öncelikli olarak o canlıyı bileceksiniz ki çözüm önerileriniz de ona göre olsun. Stres faktörlerini belirlersek bu işi çözmüş oluruz. Bu çalışmayı iki etapta yönetiyoruz. Tek hücrelileri, kamçılı alpleri özellikle, bir de bakteriyel kirliliğin olup olmadığını araştırıyoruz.
İlk etapta tek hücreliler açısından çalışmamızı tamamlamış durumdayız. Bakteriyolojik açıdan da ilk sonuçlar geldi. Yüksek miktarlarda bir kirlilik var. Daha çok evsel ve kanalizasyonal atıktan kaynaklanıyor. Bu önemli bir bulgu. Diğer bir bulgumuz ise müsilaja neden olan canlılardı. Araştırma bölgesinden alınan ilk verileri biz canlı olarak mikroskopta inceliyoruz. Daha sonra çalışmaya devam ediyoruz. Onları kültüre alıp çoğaltmaya çalışıyoruz.
Kirli alanlarda çokça bulunan bir tür. Oldukça bol sayıda. İlk etapta 2007-2008’de gözlemlediğimiz müsilaja sebep olan canlılar bu evrede de baskın durumdalar. Enteresan bir türü daha tespit ettik. Falasitis adı veriliyor. Diğer ülkelerde de yoğun artışıyla köpüklenme, müsilaj oluşumu gözlenmiş. Biz onu kültüre alıp canlandırdık. Denemelerinizi yapacağız. Bu canlının hangi stres altında müsilaj ürettiğini öğreneceğiz. Kamçılı ve kamçısız bir evresi vardır. Çok şanslıyız ki biz her iki evreyi de yakaladık.”
6.06.2021 YATEK Yat Tersanesi, 2023 yılında açılacak
S.S. Yat ve Tekne İmalatçıları Endüstrisi Toplu İşyeri Yapı Kooperatifi (YATEK) Yönetim Kurulu Başkanı Emin Akbaşoğlu, Aliağa Çaltılıdere’de alanında dünyanın teknoloji lideri yat tersanesini inşa edeceklerini söyledi.
150 milyon Euro’ya mal olacak tersanenin 2023’te faaliyete geçeceğini kaydeden Akbaşoğlu, “Amacımız, çok modern ve kaliteli tekneler üreterek Türkiye’nin yat ihracatına kısa zamanda 500 milyon Euro katkı sağlamak” dedi.
Aliağa Çaltılıdere’de yapımına başlanan ve üç yıl içinde tamamlanması planlanan YATEK Yat tersanesi hakkında bilgi veren Akbaoğlu, projenin amacının dağınık halde bulunan tekne imalatçıları ve yan sanayisini bünyesinde toplayarak bunlara ait imalat, pazarlama, sergi, eğitim ve sosyal tesis olanakları yaratmak olduğunu söyledi.
Akbaşoğlu “Ayrıca Ar- Ge faaliyetleri, üniversiteler ile denizcilik ve çevre sağlığı konusunda ortak proje çalışmaları da yapacağız. YATEK bir denizcilik akademisi gibi çalışacak” diye konuştu.
Birçok tekne ve yat imalatçısının uygunsuz koşullarda üretim yaparken çevre ve sağlıklı üretim konusunda sıkıntılı olan firmaları kümelenme modeli ile bir araya toplamak için 2005’te Ulaştırma ve Çevre Şehircilik Bakanlığı’nın başlattığı çalışma sonunda Aliağa Çaltılıdere’de bulunan bin 200 dönümlük alana sahip Hacı Ahmet Ağa Koyu’nun 2020’de YATEK’e tahsis edildiğini hatırlatan Akbaşoğlu, “YATEK; proje için dolgu , alt, üst yapı çalışmalarını üyelerinin kendi imkanları ve aidatları ile yapıyor. Projemize yapacağımız yatırım 150 milyon Euro’yu bulacak” dedi.
ASIL HEDEF İHRACAT
Şu an dolgu aşamasındaki çalışmaların 3 yılda tamamlanmasının öngörüldüğünü kaydeden Akbaşoğlu, şöyle devam etti:
“Temennimiz, 2023’te tertemiz, problemsiz, modern yapılanma ile yat ve tekne imalatına başlamak. Burada 16’sı tersane, kalanı imalathane şeklinde irili ufaklı 86 işletme olacak. İç piyasaya da satış yapacağız. Ancak asıl hedefimiz ihracat olacak. Mükemmelliğe odaklanarak yat inşasında dünyanın önde gelen gözde tersanelerinden birisi olacağız. Tersanemizde kullandığımız teknoloji ve donanımla 5 metreden 125 metreye kadar dünya standartlarında mega yatlar üretebileceğiz. Amacımız, modern ve kaliteli tekneler üreterek ülkemizin yat ihracatına kısa zamanda 500 milyon Euro katkı sağlamak.”
“BÖLGE EKONOMİSİNE BÜYÜK KATKI SAĞLAYACAĞIZ”
YATEK Yat Tersanesi’nin deniz keranında, limanlara yakın, İzmir körfez içi ve büyük deniz hareketlerine maruz kalmayacak bir noktada projelendirildiğini belirten Akbaşoğlu, “Burada yapacağımız yat tersanesi, bölgede yat liman yatırımlarını tetikleyerek, bölge turizmine de katkı sağlayacak, YATEK olarak ayrıca bilinirliği yüksek bir marka oluşturarak kompakt üretim yapacağız. Her şey birbirine entegre olacak. Bir yat imalatı için yaklaşık 50 bin parça aksama ihtiyaç var. Bunların tamamı burada üretilecek” dedi.
10 BİN İSTİHDAM SAĞLAYACAK
18 metre uzunluğundaki bir yatın fiyatının 1.5 milyon dolardan başladığı bilgisini paylaşan Akbaşoğlu, ihracat hedeflerine kısa sürede ulaşacaklarını vurguladı. İstihdam hedeflerini 10 bin olarak açıklayan Akbaşoğlu, bölge gençlerine çağrıda bulunarak “İhtiyaç duyulan nitelikli iş gücü için bölgemiz gençlerine denizcilik, tekne imalatı ile ilgili meslek yüksek okulları ve kurslarına gitmelerini tavsiye ediyorum. Yerel yönetim başta olmak üzere devletin ilgili tüm birimleri ile uyumlu bir çalışma modeliyle burası kapalı, bacasız üretim yapan bir tesis olacak. YATEK, sosyal donatı alanları, kreş, spor, eğitim alanlarının yanı sıra gelişmiş filtreleme sistemi, atık bertarafını kendisi gerçekleştiren, çevreci, sürdürülebilir üretim modeli ile yöre halkının kalkınmasına katkı koyacak” dedi. (Deniz Haber)
6.06.2021 AB ve İngiltere, 2021 yılı için balıkçılık kotalarında anlaştı
Avrupa Birliği (AB) ve İngiltere arasında 2021’deki balıkçılık kotalarının belirlenmesine yönelik müzakerelerde taraflar uzlaştı.
AB Komisyonu’ndan yapılan açıklamada, İngiltere ile AB arasında 2021 yılı balık avlama kotalarına ilişkin müzakerelerde anlaşma sağlandığı açıklandı.
Açıklamada, 75 tür için 2021 yılı balıkçılık kotası ile bazı derin deniz stoklarına verilecek izinlerin belirlendiği ifade edildi ancak teknik detayları paylaşılmadı.
AB ve İngiltere arasında Brexit müzakerelerinde balıkçılık konusu en zor başlıklar arasında yer alıyordu. Taraflar arasında yapılan ticaret ve iş birliği anlaşmasında, İngiliz kara sularındaki AB kotasının 2026 yılına kadar yüzde 25 düşürülmesi ve her balık türü için yıllık kotaların ayrı olarak belirlenmesi öngörülmüştü.
İngiltere’ye bağlı Jersey Adası yönetimi, Mayıs ayında kendi sularında avlanmaya devam etmek isteyen Fransız balıkçı teknelerinden, geçmişteki balıkçılık faaliyetlerine dair kanıt sunmalarını istemişti. Bu durum, İngiltere ve Fransa arasında gerilime neden olmuştu.
Fransa, Jersey’in elektriğini kesme tehdidinde bulunmuş, Fransız balıkçılar da adanın limanını ablukaya almıştı.
İngiliz hükümeti, Jersey Adası’na önlem olarak iki donanma gemisi göndermiş, Fransa da bunun ardından misilleme olarak bölgeye iki donanma gemisi gönderme kararı almıştı.
Fransız balıkçıların ablukasının bitmesi üzerine donanma gemileri karşılıklı olarak geri çağırılmıştı. (Deniz Haber)
5.06.2021 Barrakuda isimli su altı tarama gemisi, Rusya’da battı
Barrakuda isimli su altı tarama gemisi, Rusya’da kıyıya çekildiği sırada batarken gemi kaptanı ve bir personel son anda kurtarıldı.
Rusya’da Volga nehri kıyılarındaki Podzhabny adası etrafında su altında tarama işi yapan “Barrakuda” adlı gemi kıyıya götürüldüğü sırada su almaya başladı. Gemi mürettebatı durumu kıyıdaki kurtarma ekiplerine bildirdi. Bunun üzerine limandaki ekipler sürat teknesiyle bölgeye ilerlerken, su alan gemi ise batmaya başladı.
Çaresiz kalan kaptan ve gemi personeli, geminin su üstünde bulunan bölüme çıkarak kurtarılmayı bekledi. Gemi tamamen suya gömüldüğü sırada gelen kurtarma ekipleri, kaptan ve personeli son anda kurtarmayı başardı.
Rusya Acil Durumlar Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, kurtarılan 2 kişinin sağlık durumunun iyi olduğu, geminin batma nedeninin tespit edilmesi için olay yerine ekip gönderildiği duyuruldu.
Bölge savcılığının da olayla ilgili ayrıca soruşturma başlattığı aktarıldı. (Deniz Haber)
5.06.2021 Medlog Gemicilik, Türk bayraklı en büyük konteyner gemisi MED AYDIN’ı filosuna kattı
Mediterranean Shipping Company Türkiye (MSC), gemi işletmecisi olarak Şubat 2015’te kurduğu Medlog Gemicilik ve Ticaret A.Ş. filosuna 6. gemiyi katarak Türk Bayrağı çekti. Gemi 2.908 TEU taşıma kapasitesi ile Türk Bayraklı en büyük konteyner gemisi oldu.
Medlog Gemicilik, Türk Bayraklı gemileri ve bu gemilerdeki Türk denizcileri ile büyümeye devam ediyor. 2015 yılında MSC Türkiye’nin gemi işletmecisi olarak kurduğu Medlog Gemicilik, dünyadaki ekonomik krize rağmen yatırımlarına devam ederek filosuna bir konteyner gemisi daha ekledi.
Liberya bayraklı MSC ANAHITA konteyner gemisi, Medlog Gemicilik tarafından satın alınarak devir teslim yapıldıktan sonra Türk Bayrağı çekildi ve MED AYDIN ismini aldı. 1997’de Güney Kore’de inşa edilen, 195.6 metre uzunluğunda ve 32.2 metre genişliğe sahip gemi 2.908 TEU ve 34.907 ton taşıma kapasitesine sahip. MED AYDIN, taşıyabildiği konteyner kapasitesi bakımından Türk bayraklı en büyük konteyner gemisi oldu.
Medlog Gemicilik, tüm gemilerinde olduğu gibi MED AYDIN gemisini de tamamı Türk personel ile donatarak İzmir – Tekirdağ arası kabotaj seferleri ile işletmeyi planlıyor.
Medlog Gemicilik, zorlu geçen 2020 yılında gerçekleştirdiği 258 liman uğrağı ve yaklaşık 150.000 TEU kabotaj taşımasıyla MSC müşterisine hem ihracat hem de ithalat ayağında uluslararası rekabette yenilikçi çözümler sundu. Doğal taştan, otomotive, gıdadan mobilyaya kadar birçok ürün grubundaki yük geçtiğimiz yıl hızlı transit sürelerle ve güvenli bir şekilde varış noktasına ulaştı.
Medlog Gemicilik ile taşınan yükler, MSC’nin 21 farklı servisinin uğrak yaptığı Tekirdağ Asyaport Limanı’ndan aktarılarak dünyadaki 500’den fazla limana ulaşıyor. Bu gemilerle MSC’nin Türkiye’deki ana transit limanı olan Asyaport’a uğrak yapan Oscar sınıfı dünyanın en büyük gemilerine feeder servisi verilirken aynı zamanda Türk Bayrağı yatırımı sayesinde Türkiye limanları arasında boş konteyner taşıması yaparak doğru zamanda doğru yerde ekipman tedariki gerçekleştirilecek.
Daha önce Yunanistan’ın Pire Limanı’na yönlendirilen ana gemilerin yüklerini Asyaport’a taşıyarak Türk ithalat ve ihracatçısını uluslararası rekabette bir adım öne çıkaran Medlog Gemicilik, bununla da yetinmeyip ülkemizin istihdamına 120’den fazla Türk denizcisini bünyesinde bulundurarak katkı sağlıyor.
Müşterilerine sunduğu kapıdan kapıya hizmetin kalitesini artırma ve Türkiye limanlarında konteynerin ulaşamadığı noktalara konteyner ulaştırma hedefiyle yola çıkan Medlog Gemicilik ile yükler daha hızlı taşınırken gemilerin soğutuculu konteynerleri taşıma özellikleri sayesinde yaş meyve-sebze, narenciye ve ilaç gibi yükler de bozulmadan varış noktasına teslim ediliyor.
Medlog Gemicilik, 6 adet gemi ve toplamda 9.445 TEU taşıma kapasitesi ile Türk denizciliğine desteğini sürdürürken ülkemizin kapasiteden bağımsız her limanına hizmet götürebilmek hedefiyle yoluna devam edecek.
TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK KONTEYNER GEMİSİ MED AYDIN
195 metre uzunluğunda, 2908 TEU kapasiteli geminin bayrak ve isim değişiklik töreni Tekirdağ Asyaport Limanı’nda gerçekleştirildi. Filosunda Türk bayraklı 5 konteyner gemisi bulunan Medlog Gemicilik, 2908 TEU kapasiteli 6. gemisi MED AYDIN’ı filosuna katarak 9445 TEU kapasiteye ulaştı.
Medlog şirketine ait bütün gemiler gibi MED AYDIN’da Tekirdağ Limanına kayıtlı.
MED AYDIN, Türkiye’nin en büyük transit konteyner limanı Asyaport’a Ege Bölgesi ihracatçılarının İzmir çıkışlı yüklerini daha hızlı ulaştırarak onlara dünya pazarlarında rekabetçi avantajlar sağlayacak. 2020 yılında 150.000 TEU kabotaj taşıması yapan Medlog Gemicilik bünyesinde 120’den fazla Türk denizci çalışıyor.
HEDEF 300 METRE 5000 TEU
Medlog Gemicilik yetkililerinden alınan bilgilere göre, Asyaport Limanı’ndaki genişletme çalışmaları bittikten sonra filo kapasitesinin artışı söz konusu olacak. Buradaki büyük hedef 300 metre uzunluğunda 5000 TEU kapasiteli bir gemiyi Türk Bayrağına kazandırmak.
Geminin bayrak ve isim değişiklik törenine Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Asyaport Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Soyuer, Süleymanpaşa Harun Kaya, Süleymanpaşa Belediye Başkanı Cüneyt Yüksel, Trakya Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Mahmut Şahin, Tekirdağ Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Cengiz Günay ve Tekirdağ Ticaret Borsası Başkanı Osman Sarı katıldı. (Deniz Haber)
5.06.2021 TEAL eğitim ve araştırma gemisi, Denizcilik Tarihi Müzesi oluyor
KKTC Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı ile Yakın Doğu Oluşumu arasında imzalanan protokol ile kendisi de denizcilik tarihinin önemli bir parçası olan Girne Üniversitesi’ne ait 66 yaşındaki TEAL gemisi, Denizcilik Tarihi Müzesi oluyor.
Son 27 yılını Yakın Doğu Üniversitesi ve Girne Üniversitesi’nde eğitim ve araştırma gemisi olarak onlarca kaptan yetiştirerek geçiren 66 yaşındaki TEAL gemisi, Yakın Doğu Oluşumu’nun kuruculuğunu yaptığı Denizcilik Tarihi Müzesi oluyor. TEAL, Denizcilik Tarihi Müzesi olarak resim, fotoğraf, denizcilik objeleri, gemi maketleri, denizcilik haritaları gibi 5 binin üzerinde materyale ev sahipliği yapacak.
TEAL’in Denizcilik Tarihi Müzesi olması için Yakın Doğu Oluşumu ve Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı arasında protokol imzalandı. Yakın Doğu Oluşumu Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. İrfan Suat Günsel ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Eroğlu Canaltay’ın imzaladığı protokolle TEAL’in müzeye dönüştürülme süreci başladı.
DENİZCİLİK TARİHİNİN BİR PARÇASI
Birleşik Krallık Donanması’nda mayın tarama gemisi olarak kullanılmak üzere 1955’te Liverpool tersanelerinde üretilen TEAL, İngiliz Donanması’nda uzun yıllar kullandıktan sonra Avustralya Donanması’na devredildi. Askeri gemi olarak burada da hizmet veren TEAL, emekli edildikten sonra da Tanzanya ve Karayiplerde yolcu taşımacılığı, balıkçılık ve su sporları turizmi gibi farklı alanlarda kullanılmaya devam etti.
1994’te ise Yakın Doğu Üniversitesi Denizcilik Fakültesi’nde eğitim ve araştırma gemisi olarak kullanılmak üzere KKTC’ye getirildi. Hali hazırda Girne Üniversitesi Denizcilik Fakültesi bünyesinde eğitim ve araştırma gemisi olarak kullanılan TEAL, kendisinin de önemli bir parçası olduğu denizcilik tarihine müze olarak hizmet vermeye devam edecek.
TEAL’in Denizcilik Tarihi Müzesi’ne dönüştürülmesi için düzenlenen törende Yakın Doğu Oluşumu Mütevelli Heyet Başkanı Prof. Dr. İrfan Suat Günsel ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Eroğlu Canaltay birer konuşma yaptı.
“TEAL, MÜZELERİN İNCİSİ OLACAK”
Protokol töreninde TEAL’in denizcilik tarihindeki yerine değinen Yakın Doğu Oluşumu Mütevelli Heyet Başkanı Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, “TEAL, 1955’te Birleşik Kraliyet Donanması’nda doğdu. Buradan emekli olduktan sonra Avustralya’da, Tanzanya’da, Karayipler’de balıkçılık yaptı, su sporları turizmi için kullanıldı. Dünya denizlerinde bir çok alanda denizcilik tarihinin derin izlerini taşıyan TEAL, adamıza 1994’te geldi. O günden bu güne Denizcilik Fakültemiz’de çok önemli hizmetleri oldu. TEAL, dünya sularında kaptanlık yaparak süvari unvanı almış, düm denizlerde okyanuslarda dolaşan birçok nitelikli kaptan yetiştirdi. Bundan sonra da ülkemizin kültürüne ve turizmine Denizcilik Tarihi Müzesi olarak hizmet vermeye devam edecek” ifadesini kullandı.
Denizcilik Tarihi Müzesi’ne dönüşecek olan TEAL’i “Yakın Doğu Oluşumu’nun kuruculuğunu yaptığı müzelerin incisi” olarak tanımlayan Prof. Dr. İrfan Suat Günsel, kendisi de denizcilik tarihinin çok önemli bir parçası olan TEAL’in, Denizcilik Tarihi Müzesi olarak ülke ve dünya denizcilik tarihine ışık tutan 5 binin üzerindeki esere ev sahipliği yapacağını söyledi.
Günsel konuşmasını, “TEAL, Yakın Doğu Oluşumu’nun turizme, kültüre, köklerimize ve geleneklerimize gösterdiği bağlılığın ve hassasiyetin bir nişanesi olarak müze olarak hizmet vermeye devam edecek. Ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” sözleriyle sonlandırdı.
“TEAL, DENİZCİLİK TARİHİNİ ÜLKEMİZDE YAŞATMAYA DEVAM EDECEK”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanı Resmiye Eroğlu Canaltay ise, konuşmasına “İmzaladığımız protokol ile ülkemize müzecilik alanında büyük bir değer katacak bir projeye imza atılacak” sözleriyle başladı.
Canaltay, “Yakın Doğu Oluşumu müzecilik alanında imza attığı girişimlerle ülkemize büyük katkılar sunuyor. Müzecilik ve kültür ortamı, kültürel değerlerimize sahip çıkılmasını sağladığı gibi ülkenin tanıtımında ve turist sayısını çeşitlendirerek artırma konusunda çok önemli bir unsur” ifadesini kullandı.
TEAL’in İngiliz Donanması’ndan bugüne kadar gelen etkileyici bir tarihe sahip olduğunu hatırlatan Resmiye Eroğlu Canaltay, “İnsan TEAL’e bakarken kim bilir neler yaşadı, nelere tanık oldu diye düşünmekten alıkoyamıyor kendini” ifadesini kullandı. “Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı olarak yeni bir Denizcilik Müzesi kazandırılarak ülke turizmine ve kültürüne büyük bir fayda sağlayacağını düşünüyoruz” diyen Eroğlu Canaltay, ”TEAL, müze olarak üstleneceği yeni misyonuyla denizcilik tarihini yaşatmaya devam edecek. Ülkemize de insanlık tarihine de önemli bir değer katacağını düşünüyorum. Hayırlı olmasını temenni ediyorum” değerlendirmesini yaptı. (Deniz Haber)
4.06.2021 ABD, Çin’in en büyük 4 gemi inşa şirketinin yatırımlarını yasakladı
ABD, dünyanın en büyük gemi inşa şirketi olan China State Shipbuilding Corporation (CSSC) dahil olmak üzere Çin’in en büyük 4 denizcilik şirketinin ABD’de yapacakları tüm yatırımlarının yasaklandığını açıkladı.
Joe Biden yönetimindeki ABD hükümeti, dünyanın en büyük gemi inşa şirketi olan China State Shipbuilding Corporation (CSSC) dahil olmak üzere Çin’in en büyük 4 denizcilik şirketinin ABD’de yapacakları tüm yatırımlarının yasaklandığını duyurdu.
Yapılan açıklamalarda, yeni yatırım yasağının Çin Halk Cumhuriyeti’nin askeri-sanayi kompleksinin oluşturduğu tehdide ve askeri, istihbarat ile güvenlik alanlarında yapılacak araştırma ve geliştirme programlarına yönelik bir önlem olarak getirildiği belirtildi.
2 Ağustos’tan itibaren ABD vatandaşları, artık CSSC’de menkul kıymet tutamayacak. Bununla birlikte yatırım yasakları CSSC’nin yanında China Shipbuilding Industry Corporation (CSIC); Çin’in önde gelen açık deniz petrol ve gaz geliştiricisi China National Offshore Oil Corporation (CNOOC); “Bir Kuşak Bir Yol” denizaşırı liman projeleriyle tanınan altyapı firması China Communications Construction Corporation’a da (CCCC) uygulanacak.
Yasakların, ABD kuruluşlarının kara listeye alınan firmalarla günlük iş yapmasını yasaklamamasıyla birlikte ABD dışındaki kuruluşlar üzerinde hiçbir etkisi olmadığı özellikle belirtiliyor.
Bu nedenle kara listeye alınan firmaların ABD’deki müşteri ilişkileri muhtemelen devam edecek. Özellikle, CSSC’nin bazı Amerikan denizcilik kuruluşları ile kuvvetli Ar-Ge bağlantıları geliştirdiği biliniyor.
3.06.2021 Çin, Titanik’in kopyasını inşa ediyor
1912’de bir buzdağına çarpması sonucu batan ve yüzlerce insanın ölümüne yol açan dünyanın en ünlü yolcu gemisi Titanik’in kopyası, Çin’deki bir eğlence parkında inşa ediliyor. Otel olarak da hizmet verecek olan gemi, birine yaşayabileceği en yakın Titanik deneyimini sunacak şekilde tasarlandı.
Eğlence parkı, Sichuan eyaletindeki Suining şehrinde yer alıyor. Maliyeti yaklaşık 150 milyon dolara varan geminin inşasına 2014 yılında başlandı ve bu yılın sonundan önce tamamlanması bekleniyor.
Çinliler’in inşa ettiği bu gemi, “Tanrı’nın bile batıramayacağı gemi” olarak adlandırılan Titanic gemisinin orijinaliyle aynı boyutta, 269.06 metre uzunluğunda ve 28.19 metre genişliğinde.
Orijinal Titanik, 10 Nisan 1912’de İngiltere Southampton’dan New York’a ilk yolculuğuna çıktı. O zamanlar yüzen en büyük yolcu gemisiydi.
14 Nisan gecesi bir buzdağına çarptı ve 3 saatten kısa bir sürede battı. Titanik felaketiyle ilgili açıklamalara göre, 2 bin 223 yolcu ve mürettebattan 1.517 kişi öldü. Hayatta kalan kişi sayısı ise 706 olarak kaydedildi.
Titanik’in batmasından 104 yıl sonra Çin’de tam bir kopyası inşa ediliyor. Ancak bu sefer bir buzdağına çarpma riski sıfır olacak, çünkü gemi denizden 100 km uzaklıkta inşa ediliyor. (Deniz Haber)
2.06.2021 Gemi adamlarının belge geçerlilik süresi uzatıldı
Yurt dışındaki gemi adamlarının belge geçerlilik süresinin 30 Haziran’a kadar uzatıldığı bildirildi.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından denizcilere verilen gemi adamı cüzdanı, gemi adamı yeterlik belgesi, STCW sertifikaları ve sağlık yoklama belgelerinin süresi, yurt dışında bulunan gemi adamları için 30 Haziran’a kadar uzatıldı.
Kurum, liman başkanlıklarının yanı sıra ilgili kurum ve kuruluşlara, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınıyla mücadele kapsamında alınan kararlara ilişkin yazı gönderdi.
Bu kapsamda, denizcilere verilen gemi adamı cüzdanı, gemi adamı yeterlik belgesi, STCW sertifikaları yurt dışında bulunan gemi adamları için 30 Haziran’a kadar geçerli olacak.
Yurt dışında belge yenileme sürecinin yeni problemler doğuracağı düşünülerek Denizcilik Genel Müdürlüğünün talebi üzerine Türkiye Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğünden alınan yazıyla halihazırda ülke dışında seferde bulunan denizcilerin, sağlık yoklama belgeleri de herhangi bir onaya ihtiyaç duyulmadan 30 Haziran’a kadar kullanılabilecek.
Gemilere Türkiye’den katılacak mürettebatın ise belgelerini yenilemeleri gerekiyor.
İhtiyaç halinde yurt dışındaki denizcilik idarelerine sunulmak üzere Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Denizcilik Genel Müdürlüğü tarafından Uluslararası Denizcilik Örgütüne gönderilen yazı, diğer ülkelere de duyuruldu. (Deniz Haber)