Türkiye’nin demokrasi tarihinde ve siyasal yaşamında bir dönüm noktası olan ve Türk milletinin demokrasi sınavını başarıyla verdiği, darbelere karşı direnişinin ve direncinin sınırının olmadığını, demokrasiyi yaşatma kararlılığını şehitler ve gaziler vererek ortaya koyduğu 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin birinci yılında Türkiye genelinde kapsamlı anma etkinlikleri düzenlendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla 15 Temmuz gecesi, Cumhurbaşkanının da katılımıyla 81 ilde bir günlük “demokrasi nöbetleri” tutuldu. Cumhurbaşkanlığı himayesinde düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma etkinlikleri milyonların katılımıyla coşkuyla anıldı. Düzenlenen anma etkinlikleri, darbe girişimi sırasında şehit düşenlerin mezarlarının ziyaret edilmesiyle başladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, TBMM Başkanı İsmail Kahraman ve Başbakan Binali Yıldırım, darbeci General Semih Terzi’yi öldürerek darbe girişiminin seyrini değiştiren kahraman Astsubay Ömer Halisdemir ile 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde oğlu Abdullah Tayyip ile şehit düşen Erol Olçok’un kabirlerini ziyaret etti. Başarısız kanlı FETÖ darbe girişimine direnişin sembol mekânlarından TBMM, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Gölbaşı Özel Harekât Daire Başkanlığı, Özel Kuvvetler Komutanlığı, Kahramankazan ilçesi, 15 Temmuz Kızılay Milli İrade Meydanı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Marmaris’te kaldığı otel, Yenimahalle’deki MİT kampüsü, Çankaya Köşkü, Emniyet Genel Müdürlüğü, Genelkurmay Başkanlığı, Jandarma Genel Komutanlığı, TRT ve TÜRKSAT’ta da anma etkinlikleri düzenlendi. İstanbul’daki etkinlikler ise 15 Temmuz Şehitler Köprüsü, Atatürk Havalimanı, Kısıklı, Çengelköy, CNN Türk, Saraçhane, Fatih Sultan Mehmet Köprüsü, Vatan Caddesi, Esenler, Türk Telekom ve Borsa İstanbul binasında yapıldı. FETÖ terör örgütünün 15 Temmuz 2016 akşamı halkın direnişi ve demokrasiye sahip çıkması sonucunda başarıya ulaşmayan hain darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın darbeye karşı direnmeye çağırdığı halk sokaklara akın etti. Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) içinde yuvalanan bir grup FETÖ teröristi tarafından gerçekleştirilen darbe girişimi, Ankara’da, İstanbul’da polis ve devletine, milletine ve demokrasiye bağlı gerçek TSK mensupları, polis ve güvenlik güçlerinin karşı operasyonları ve halkın tankların üzerine yürüyerek, altına yatarak, göğsünü kurşunlara siper ederek ortaya koyduğu direnişiyle engellendi, ülkemi- 15 Temmuz Darbe Girişiminin Birinci Yılında İnanç ve Kararlılık zin işgalini de hedefleyen felaket kesin şekilde önlendi. TSK içindeki çeteleşmiş darbeci terörist grupların uyguladığı terör eylemleri sonucunda, 62’si polis, 5’i asker ve 179’u sivil olmak üzere toplam 250 kişi hayatını kaybetti. Darbe girişiminin ardından üç ay süreyle Olağanüstü Hal (OHAL) ilan edildi. Ancaktehlikenin büyüklüğü ve darbe tehdidinin devamı nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında toplanan Milli Güvenlik Kurulu’nun OHAL’in uzatılması yönündeki tavsiye kararları doğrultusunda hükümet OHAL’i uzattı. “Darbe teşebbüsünün sonuçlarının ortadan kaldırılması” amacıyla uzatılan OHAL, 21 Temmuz’da bir yılını doldurdu. Bu süre zarfında yürütülen 15 Temmuz soruşturmalarında 168 bin 801 kişi hakkında adli işlem yapıldı, 50 bin 504 kişi tutuklandı. Nisan ayında, İnsan Hakları Ortak Platformu’nun (İHOP) yayımladığı rapora göre Olağanüstü Hal döneminde ihraç ve çalışma izni iptalleriyle 120 binden fazla kişi işini kaybetti. Ancak böylesi geniş çaplı operasyona rağmen darbe girişiminden esas sorumlu olduğu belirtilen ve hazırlanan dosyalarla defalarca resmen iadesi talep edilen Fetullah Gülen halen 1999 yılından beri yaşadığı ABD’de yönetimin koruyuculuğunda yaşamını sürdürüyor. Milyonlar 15 Temmuz’da Meydanları Doldurdu Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ’nün) 15 Temmuz’daki darbe girişiminin birinci yılı dolarken 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü anma etkinliklerine milyonlar katıldı. Ülkemizin 81 ilinde ellerinde Türk bayraklarıyla meydanları, caddeleri ve sokakları dolduran milyonlarca vatandaş, FETÖ’nün darbe girişimine ve bu tür demokrasi dışı terör eylemlerine karşı olduğunu kararlılıkla ortaya koydu. FETÖ 15 Temmuz darbe girişiminin birinci yılında gerçekleştirilen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Töreni’ne katılmak amacıyla İstanbul’da üç farklı noktada toplanan vatandaşlar, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ne doğru “Milli Birlik Yürüyüşü” yaptı. Yürüyüşün sonunda anma etkinlikleri gerçekleştirildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Töreni’nin ardından Şehitler Makamı’nın açılışını gerçekleştirdi. FETÖ’cü askerlerin 15 Temmuz’daki darbe girişimi sırasında, vatandaşların direnişiyle kahramanlık destanı yazdığı 15 Temmuz Şehitler Köprüsü tarihi bir anma töreni yaşadı. TSK içindeki çeteleşmiş darbeci terörist grupların uyguladığı terör eylemleri sonucunda, 62’si polis, 5’i asker ve 179’u sivil olmak üzere toplam 250 kişi hayatını kaybetti. Darbeye direnişin simge mekânlarından, aralarında reklamcı Erol Olçok ve oğlu Abdullah Tayyip Olçok’un da bulunduğu ikisi polis 34 kişinin şehit edildiği köprünün Anadolu Yakası girişinde, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Töreni düzenlendi. Kısıklı Meydanı, Çengelköy ve Altunizade’de bir araya gelen vatandaşlar, ellerinde Türk bayrakları taşıyarak köprüye doğru Milli Birlik Yürüyüşü’nü tamamlayarak tören alanına ulaştı. Alana kurulan platformdaki dev ekrandan da şehitlerin fotoğrafları yansıtıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konutunun da bulunduğu Kısıklı Meydanı’nda, üzerinde ay-yıldız ve 15 Temmuz baskılı tişörtler giyen, 15 Temmuz logolu şapkalar takan vatandaşlar ellerinde Türk bayrakları ve şehitlerin fotoğraflarının bulunduğu dövizler taşıyarak 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ne yürüdüler. Toplanma noktalarından biri olan Çengelköy’den, vatandaşlar 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ne yürüdü. Başbakan Binali Yıldırım, Çengelköy’deki Vahdettin Köşkü’nden yürüyerek beraberinde AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Hayati Yazıcı, Mustafa Ataş, Ravza Kavakcı Kan, AK Parti Grup Başkanvekili Mehmet Muş, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş ile Çengelköy Meydanı’na geldi. Başbakan Yıldırım’ı burada Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu karşıladı. Başbakan Yıldırım, burada vatandaşlara hitaben “Aziz İstanbullular, şimdi hep beraber şehitler abidesine doğru yürüyoruz. Gelecek için, istikrar için, istikbal için, bir daha terör örgütlerinin ve darbecilerin bu ülkede herhangi bir kalkışmaya cesaret edememeleri için, birlik için, beraberlik için, tek millet için, tek bayrak için, tek vatan için, tek devlet için hep beraber yürüyoruz arkadaşlar” dedi. Başbakan Yıldırım, daha sonra Milli Birlik Yürüyüşü’ne katılarak, anma töreninin yapılacağı 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ne doğru yürüyüşe devam etti. Başbakan Yıldırım, yürüyüşü sırasında basın mensuplarına yaptığı açıklamada, şunları söyledi: “Vatandaşlarımız, ‘Bu alçaklar hukuk içerisinde hak ettikleri cezayı mutlaka alsınlar.’ diyor. Biz de şehit yakınlarımıza, gazilerimize ‘Müsterih olun, ne yaparsa yapsınlar, hangi tiyatroyu oynamaya kalkarsa kalksınlar hukuk içerisinde hak ettikleri en ağır cezayı alacaklar’ diyoruz. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Biz bu ay yıldızlı bayrağımızın gölgesinde 80 milyon vatandaşımızla bir, beraber olarak yaşamaya azmettik. Bin yıldır bu topraklarda bu kararı verdik, bundan sonra da bu bayrağı hiç kimse indiremeyecek, bu ezanları hiç kimse dindiremeyecek. İşte bunun teminatı Çengelköy’dür, Beylerbeyi’dir, 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’dür.” Yürüyüşün sonunda 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’ndeki etkinlik alanına gelen vatandaşlar ellerinde taşıdıkları Türk bayraklarını sağa sola sallayarak 15 Temmuz marşlarını dinlediler ve Türk Silahlı Kuvvetleri Mehteran Takımı’nın gösterisini izlediler. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan
ve eşi Emine Erdoğan, anma törenine katılmak için Nakkaştepe’den yürüyerek alana geldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, anma töreni için kurulan platformdan eşi Emine Erdoğan ile birlikte halkı selamladıktan sonra şehit yakınları ve gazilerin oturduğu protokole geçti. İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan törende, Kur’an-ı Kerim tilaveti yapıldı. Anma Törenine, Başbakan Binali Yıldırım, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, eski başbakanlardan Tansu Çiller, Bakanlar Kurulu üyeleri, İstanbul Valisi Vasip Şahin, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, AK Parti İstanbul İl Başkanı Selim Temurci, bazı milletvekilleri, belediye başkanlarının yanı sıra Vatandaşlar, Sıhhiye ve 15 Temmuz Kızılay Milli İrade Meydanı güzergâhından devam eden yürüyüş boyunca, 3 kilometre uzunluğundaki Türk bayrağını taşıdı. Yaklaşık bir saat süren yürüyüşün ardından saat 01.00’de TBMM’ye ulaşan vatandaşlar, burada düzenlenen etkinliğe katıldı. TBMM’de Darbe Girişiminin Birinci Yılında Özel Oturum Yapıldı Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 15 Temmuz darbe girişiminin birinci yılı anma etkinlikleri çerçevesinde özel oturum düzenlendi. Törene Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı. Türkiye Büyük Millet Meclisi’ndeki 15 Temmuz Özel Oturumu’nda Meclis’teki dört partinin temsilcileri kürsüden hitap etti. Oturum öncesi, milletvekillerinin masalarına bırakılan özel çantalar dikkat çekti. Başbakan ve Siyasi Parti Liderleri darbe girişiminin birinci yılında şu mesajları verdiler: Başbakan Yıldırım: “Milletin Çıplak Eli ile Silahları Erittiği Gün” Başbakan Binali Yıldırım konuşmasında özetle şunları söyledi: “Aziz milletim hepinizi sevgi ile saygı ile selamlıyorum.Türkiye’nin en karanlık gecesini aydınlık sabaha dönüştüreli tam bir yıl oldu. Eğer burada bir araya gelebiliyorsak bunu 250 kahraman şehidimize, kahraman gaziaralarında Orhan Gencebay, Metin Şentürk, Alişan, Nadide Sultan’ın bulunduğusanat, spor ve iş dünyasından isimler de katıldı. Anma töreninde, İstanbul Müftüsü Hasan Kamil Yılmaz’ın dua etmesinin ardından 15 Temmuz belgeseli izlendi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın hitapları sonrası şehitlerin isimleri okunarak, saygı ışıkları yakıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Töreni’nin ardından ŞehitlerMakamı’nın açılışını gerçekleştirdi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan anma töreninde, Kur’an-ı Kerim tilaveti yapıldı. İstanbul Müftüsü Hasan Kamil Yılmaz, şehitler için dua etti.
Başbakan Yıldırım’ın konuşmasının ardından 15 Temmuz şehitlerinin isimleri tek tek okundu ve saygı ışıkları yakıldı. Vatandaşlar, okunan her isimden sonra “Burada” diye bağırdı. Fetullahçı Terör Örgütü’nün (FETÖ)15 Temmuz’daki darbe girişiminin 1’inci yılı nedeniyle Ankara’da da Ulus’taki Birinci Meclis binası önünden TBMM’ye kadarsüren “Milli Birlik Yürüyüşü” gerçekleştirildi. Demokrasi nöbetleriyle eş zamanlı başlayan yürüyüşe katılan vatandaşlar, Türk bayrakları ve 15 Temmuz şehitlerinin fotoğraflarını taşıdı. lerimize ve büyük Türk milletine borçluyuz. 15 Temmuz bu milletin, düşmanına kıyameti gösterdiği gündür. 15 Temmuz iman dolu çılgın Türklerin tankları ezdiği gündür. 15 Temmuz bir işgal hareketine karşı milletin çıplak eli ile silahları erittiği gündür. O gece Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısı ile milyonlar, milletine, bayrağına sahip çıkmak üzere 2. Kurtuluş Mücadelesini başlattı. Destanların en güzelini yazdık. İstiklalin muhakkak ki bir bedeli var. Bu bedeli bir değil, binlerce kez ödedik. 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat, 27 Nisan. Bu günler Türkiye’nin tarihinin utanç vesikasıdır. 15 Temmuz gecesi destanların en güzeliyazıldı. Bir geceye 10 senelik bir mücadeleyi sığdırıp bu toprakların hür ve bağımsız kalacağını bütün dünyaya haykırdı. Gazi bir millete gazi bir Meclis yakışır. O gece milletvekillerimiz parti kimliklerini bir kenara bıraktı hep beraber ülkemize sahip çıktı. Ölümüne milli irade nöbeti tuttu, bombaların altında Meclis’i terk etmedi. Milletim de egemenliğini düşmanlara bırakmayıp o gece Meclis’ine ölümüne sahip çıktı. 15 Temmuz’un her yıl dönümünde de aynı ruhla bu çatı altında buluşulmalıdır. 1915’te Çanakkale’yi geçemeyenler, 2016’da İstanbul Boğazı’nı geçeceğini mi sandı. O halde, siz kalleş oldukça biz daha çok kardeş olacağız. Siz kelepçeler vurdukça biz daha çok kenetleneceğiz.Siz hain oldukça biz daha çok kahramanlar çıkaracağız. 15’lilerin torunları,15 Temmuz’da dedelerine ne kadar da layık oldular. Türk ordusu bugün 15 Temmuz öncesine göre çok daha güçlüdür. Türk ordusu aziz milletin ordusudur. Türkiye her inançtan, her kültürden oluşan bir millettir. FETÖ’nün ağzıyla konuşanlar, 15 Temmuz ruhunu hissedemeyenler, ‘Yenikapı Ruhu’na layık olamayanlar, onlar ancak kontrollü ruhlarla bir arada olabilir. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu konuşmasında özetle şunları söyledi: “FETÖ’nün darbe girişiminin 1. yıl dönümündeyiz. Tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Gazi Meclisimizin siz değerli mensuplarınaşükranlarımı iletiyorum. Ordumuzun, parlamenter demokrasimize sahip çıkarak terör örgütüne karşı direnmesi de bizlere onur vermiştir. Şehit Astsubay Ömer Halisdemir’in şahsında tüm şehitlere Allah’tan rahmet diliyorum, gazilerimize şükranlarımı sunuyorum. FETÖ’nün ülkemiz demokrasisine yönelik darbe girişiminin başarısız kılınması halkımızın demokrasiyesahip çıkmasıyla sağlanmıştır.16 Temmuz 2016 günü toplanan TBMM Genel Kurulu’nda da ifade ettim, darbe girişiminin bütün boyutları ile masaya yatırılması ve gerçeklerin gün yüzüne çıkarılması sağlanmalı. Bu çatı altında gösterilen kararlılık, Araştırma Komisyonu’nun çalışmalarına üzülerek ifade edeyim ki yansıtılmamıştır. Darbe girişiminin bütün ayrıntılarına vakıf, MİT Müsteşarı ve Genelkurmay Başkanı’nın milli irade temsilcilerine bilgi vermesi sağlanamadı. Bu iki değerli bürokratın Komisyona gelerek, milli iradenin sorularına yanıt vermek yerine yazılı bilgi vermeyi tercih etmeleri kabul edilebilir değil. Hangi gerekçe ile Komisyona gelmeleri engellenmiştir? MİT’in raporunda, ‘MİT’in daha önce dış makamlarla paylaşılan notlarda cemaatin darbe girişiminde bulunabileceğini bildirdiğini ancak istihbarat toplayamadığından net bir istihbarata ulaşamadığı’ ifade edilmiştir. Bu açıklama pek çok noktadan sorunludur. 2012’den itibaren Adil Öksüz’ün Hava Kuvvetleri imamı olduğu bilinmektedir. Darbe toplantılarının büyük bir kısmı TSK dışında, yani özel evlerde yapılmıştır. Adil Öksüz, iki telefon ve bir GPS cihazı ile serbest bırakılmıştır. Haydi diyelim serbest bırakıldı, MİT, Adil Öksüz’ü neden izlememiştir? MİT’in verdiği bilgiler bizi tatmin etmemiştir. 15 Temmuz günü darbedenbilgi var mıydı, o da çok tartışıldı. Genelkurmay’dan bir yetkili köşe yazarı Mehmet Yılmaz’ı arar ve der ki, ‘MİT bize
bilgi verdi, darbe bilgi vermedi’ der. Daha sonra O.K bilgi verdi. ‘Ben darbe faaliyeti olabileceğini söyledim’ dedi. Bunlar, üzerinde durulması gereken konular. Bir daha Türkiye darbe girişimi ile karşı karşıya kalmasın diye bütün ayrıntılarının ortaya çıkması gereken konular. Savcı ikinci kez O.K’nın ifadesine başvurmak ister
ama MİT kadrosuna alınır, ifadesine başvurulamaz. Bu savcılar kimin bilgisine başvurmak istediler de görevlerinden alındılar. Bu bilgiyi Sayın Cumhurbaşkanı da dâhil hepsine soruyorum. FETÖ ana iddianamesini yazan savcılar neden görevden alındılar. İlgili makamlarla eş zamanlı olarak paylaşılmıştır diyor MİT. Peki, FETÖ’ye operasyon için neden 15 Temmuz beklenmiştir. Size Mayıs ayında bildirmişler ama bekleniyor. 250 şehidimiz ve 2193 gazimiz var. En azından aziz hatıralarına 15 Temmuz hain darbe girişiminin tüm ayrıntılarının ortaya çıkması lazım ama öyle görünüyor ki bu ayrıntıların ortaya çıkması engelleniyor.” MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: “Milli Mutabakatın Varlığı Şart” MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Gazi Meclis’teki 15 Temmuz Özel Oturumu’nda yaptığı konuşmada özetle şunları dile getirdi: “Yakın tarihimizin belki de tüm zamanların en karanlık 15 Temmuz gününün birinci yıl dönümü münasebetiyle gazilik unvanını bir kez daha hak etmiş Meclis’in bu özel birleşiminde toplanmış bulunuyoruz. Muhterem heyetinizi, aziz vatandaşlarımızı hürmet ve mu habbetle selamlıyorum. 15 Temmuz’a direnen, destan destan büyüyen aziz şehitlerimize Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. O zulmet dolu gecede kahramanca işgalcilerin karşılarına dikilen gazilerimize ve Türk milletine saygılarımı sunuyorum. Hiç şüphe yok ki Türk milleti nice belaların üstesinden gelmeyi başarmıştır. Türk milleti tarih boyunca belalarıalt etmeyi başarmıştır. Var olmanın bir bedeli vardır ve bu gerçek milli vicdan tarafından bilinmektedir. Üzerinde yaşadığımız çetin ve zorlu coğrafyada yaşamanın ağır sonuçları olacaktır; bu zamana kadar da olmuştur. “15 Temmuz’a Kontrollü Darbe Demek…”Türk milletinin hedefte olması tesadüfi görülmemelidir. Böylesi bir ihanet kuşatması yeni de değildir. Birbirimize düşersek ya bizi bu vatandan söküp atacaklar ya da burada bizi gömük üzerimizden aşacaklardır. 15 Temmuz öncelikle bir darbe teşebbüsüdür. Ayrıca, taşeronları, planlayıcıları belli olan bir işgal denemesidir. 15 Temmuz
FETÖ kalkışmasına Kontrollü darbe demek her şeyden önce aklın inkârı, yalın gerçeklerin imhasıdır. Buna da hiç kimsenin hakkı olmayacaktır. 15 Temmuz’da çatısı altında bulunmaktan onur duyduğumuz TBMM defalarca bombalanmış, kurşun yağmuruna tutulmuştur. Askeri kamuflaj içine saklanmış bir avuç yılan, ülkemize saldırmıştır. Örneğine hiç rastlanmayacak alçaklıklar, şiddet dolu sahneler 15 Temmuz’da yaşanmıştır. Tarih sayfalarını karıştırdığımızda örneğine neredeyse hiç rastlanmayacak sahneler 15 Temmuz gecesi yaşanmıştır. “15 Temmuz Tarifsiz Bir İhanettir” Çanakkale’de yarım kalan zulmü hain FETÖ’cüler tamamlamak istemişlerdir. 15 Temmuz tarihi bir hesaplaşma, tarifsiz bir ihanettir. Bir yanda Türkiye diğer yanda yedi düvel vardır. Taraflar çok nettir. FETÖ, Türkiye’ye kastetmek için eline geçirdiği bütün imkânları kullanmıştır. Tanklar, silahlar 80 milyona doğrultulmuştur. Milli bir mutabakatın varlığı şarttır.” MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile özdeşleşen “Öleceksek adam gibi ölelim” sözünü söyledikten sonra Meclis yıkılırcasına müthiş şekilde alkışlandı. HDP’li Ahmet Yıldırım: “Siyasi İktidarı Bu Konuda Uyardık” HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım: “Bir yıl önce bu halkı ve demokratik siyaseti hedefleyen 15 Temmuz darbe girişimini kınıyorum. Hak ettikleri cezaya çarptırılmalarını tüm halkımız gibi bekliyorum.Darbeler silsilesi ülkenin kuruluş temelleri ve yönetim anlayışı sıkıntılarından ele alınamayacağı aşikârdır. Darbecilerin kirli ruhunu hiç tartışma konusu yapmadan, buna zemin sağlayan koşullarını da tartışmamanın, yeni darbe koşullarınıhazırlayacağı da unutulmamalıdır. 15 Temmuz’dan bir önceki yasama yılının Meclis tutanaklarına bakıldığında sayısız kez darbe mekaniğinden söz edilmiş, siyasi iktidar bu konuda uyarılmıştır. Siyasi iktidarın girmiş olduğu milliyetçimuhafazakâr ittifakın ülkeye hayır getirmeyeceğini ifade ettik. Darbelerin sadece askeri yollarla olmayabileceğini ifade etmiştik. Darbeler sadece askeri apoletlerle gerçekleştirilemez. Demokratik işleyişe yönelik kravatlı darbelerin sayısız örneği vardır” dedi.Meclis Başkanı’ndan ‘Tutsak Yok’ Açıklaması Meclis Başkanı Kahraman, HDP Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım’ın sözlerinin ardından, kendisine yönelik olarak “Sayın Yıldırım, Türkiye’de tutsak yok. Bu noktada buna benzer sözler milli birlik ve bütünlüğü zedeleyen sözlerdir. Türkiye anarşizme müsaade etmeyecek bir ülkedir “ dedi. TBMM Başkanı Kahraman: “Topyekün Bütün Meclis, Sütçü İmam’dı” TBMM Başkanı Kahraman konuşmasında özetle şu önemli mesajları verdi: “Demokrasi nöbeti tutan asil milletime şükranlarımı sunuyorum. Canını feda etmekte bir an olsun tereddüt etmeyen aziz şehitlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyorum. Yaralılarımıza, gazilerimize şifalar niyaz ediyorum. 15 Temmuz’da milletimizin yiğit evlatları meydanlara inmiş ve gözlerini kırpmadan şehadete yürümüşlerdir. Bugün Türkiye demokratik bir sis tem ile yoluna devam etmektedir ve devam edecektir. 15 Temmuz bunu bir kez daha ortaya koymuştur. Türkiye, sosyal, laik, halk hâkimiyetine dayalı bir hukuk devletidir. 15 Temmuz günü millet olarak her kurum ve kuruluşu ile başarılı bir imtihan verdik. Meclisimiz de bir imtihan verdi. Alçak darbecilere karşı burada bulunarak Meclisimizi açık tutarak milletin sesinin ne kadar gür olduğunu gösterdik. Örnek bir olağanüstü toplantı yaptık. Gece 3 partinin hazırladığı bildiriyi Meclis’te 4 partinin imzası ile ortak olarak kamuoyuna açıkladık. Hanımefendi milletvekillerinin her birinin Nene Hatun olduklarını ifade etmek isterim. Nene Hatunlar yalnız değil, Sütçü İmamlar da var. Topyekün bütün Meclis, Sütçü İmam’dı, Nene Hatun’du. Ahmet Gündoğdu Bey geldi, Özgür Bey’e dedi ki, ‘ben ceketimi sana vereyim, olur sana’ dedi, Özgür Bey aldı, güzel bir konuşma yaptı, ‘Kaderde milli görüş gömleğini giymek de varmış’ dedi. Gerektiğinde bir yumruk halinde bir araya geliriz. 15 Temmuz bunun bir ispatıdır. Meclis, ikinci kez Gazi unvanını aldı. Aziz milletimiz demokrasi nöbetlerine günlerce devam etti. Milletimiz bütünlük şuurunu dosta ve düşmana karşı sergiledi. Bunlar güzel kazanımlardır. Artık musibetlerle karşılaşmayacağız. Bir daha Türkiye darbelerle yüz yüze gelmeyecek.” Millet Darbeye Dur Dedi TBMM Genel Kurulu, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla özel gündemle toplandı. Genel Kurulda milletvekili sıralarına 15 Temmuz darbe girişiminden sonra yayımlanan “Meclis Bülteni” ile darbe girişiminin ardından TBMM Başkanı İsmail Kahraman’a, yabancı heyet başkanları ve temsilcilerinin yaptığı geçmiş olsun ziyaretlerinin yer aldığı fotoğraf albümü, “millet darbeye dur dedi” yazılı, içinde 15 Temmuz gecesine ait görüntülerin olduğu flash bellek, fotoğraflarla 15 Temmuz’un anlatıldığı albüm ve “15 Temmuz 2016” yazılı şapkanın bulunduğu çanta konuldu. Çantada özel bir kutu içerisinde, 15 Temmuz’a ilişkin görüntülerin bulunduğu kartpostallarla bunların
konulması için şövale de yer aldı. CHP ve HDP milletvekilleri, bu çantaları almadı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Şehitler anısına TBMM’de düzenlenen törende bir konuşma yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşma yaptığı sırada kalabalığın üzerine drone düştü. Olayda 7 kişinin yaralandı. “Pensilvanya’daki FETÖ, Türkiye’deki Temsilcilerini İdare Edemiyordu” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünyanın her köşesinde adaletin sembolü olarak kullanılan o gözleri bağlı mitoloji heykelini utandıracak hassasiyet gösteren bir başka millet yok. Böyle bir ülkenin evladı olduğum için Rabbime hamd ediyorum. Ülke ve millet olarak tunçtan bir kalkan gibi hedeflerimize ilerliyoruz. Darbeciler, tıpkı milletimizin korkup evlerine saklanacağını sandıkları gibi milletvekillerimizin de Meclis’i terk edip kaçacaklarını düşünmüşlerdi. Milletimiz sokaklara dökülürken Ankara’da bulunan Meclis Başkanımız ve milletvekilerimiz Meclis Başkanı Kahraman, HDP
Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım’ın sözlerinin ardından, kendisine yönelik olarak “Sayın Yıldırım, Türkiye’de tutsak yok. Bu noktada buna benzer sözler milli birlik ve bütünlüğü zedeleyen sözlerdir. Türkiye anarşizme müsaade etmeyecek bir ülkedir “ dedi. ” “ TBMM’de bir araya gelmeye başlamışlardı. Pensilvanya’daki FETÖ, Türkiye’deki temsilcilerini idare edemiyordu” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kimse Pensilvanya’daki bu FETÖ’nün bütün kirli çamaşırlarını ortaya çıkarmaktan çekinmesin, ne biliyorsa söylesin. Adını anmaktan çekinmesin. Çünkü biz Müslümanlar olarak iki kişi konuşuyorsak üçüncüye hainlerinkim olduğunu anlatmalıyız, öğretmeliyiz ki herkes bilsin. Bu Meclis, Kurtuluş Savaşı’nı bizzat idare etmiştir. Top sesleri duyulurken dahi Meclisimiz göreviniyapmıştır” açıklamasında konuştu.“İdam Parlemanto’dan Geçerse Bana Geldiğinde Tereddütsüz Onaylarım” Cumhurbaşkanı, “Bir asır önce yedi düvelin bir araya gelip, tüm gücüyle yüklendiği Çanakkale’de herkesi şaşırtan bir zafere imza atmıştık. 15 Temmuz’da da yedi düveli arkasına alan bir ihanet çetesinin 40 yıllık planını 20 saate kalmadan bozarak tarihimize yeni bir zaferi nakşettik. Savaşlar, ordular arasında olur. Türk milleti 15 Temmuz’da ordulaşmış bir ihanet çetesine karşı yüreğindeki imanı ve çıplak elleriyle bir mücadele verdi. Cumhuriyet tarihimizde çok badire atlattık ama hiç kimse bu kutlu çatıya el uzatmadı. İdam Parlemanto’dan geçerse bana geldiğinde tereddütsüz onaylarım” ifadelerini kullandı. “Nasıl Kalkar da Buna Kontrollü Darbe Dersiniz?” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tankların başındakilerle pazarlık yapıldı. Tanklar oradan çekildi ondan sonra tankların önüne çıkarım diyen bu kişi Bakırköy’deki belediye başkanın yanına gitti. Bugün baktım konuşuyor ve konuşurken de hala bu olayı kontrollü bir darbe olarak ifade ediyor. Kimseyi aldatmayalım, bu olaya kontrollü darbe demek gerçekten bir nasipsizliktir, bu olaya kontrollü darbe demek nasipsizliğin ötesinde vurdumduymazlıktır. Siz bu milleti ne zannediyorsunuz? Nasıl kalkar da buna kontrollü darbe dersiniz? Siz yoksa bu sürecin hala böyle devam etmesinimi istiyorsunuz? Olağanüstü Hal pazartesi günü Milli Güvenlik Kurulu gündemine gelecek, konuşacağız ve hükümetimize tavsiye kararını alacağız. Devletimizi yıkma operasyonu yapılıyor. O gece TBMM’de olan 106 milletvekilimizi ayrı ayrı tebrik ediyorum” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ey FETÖ, senin gideceğin yer var mı? Bu milleti parçalamak için yapmadığın iş kaldı mı? Çalmadığın kapı kaldı mı? Şimdi Pensilvanya’da 400 dönüm yeri sana tahsis ettiler, oradan dünyayı idare ediyorsun. Darbe hesabı yapanlar, Allah’ın hesabının üzerinde bir hesap olmadığını unuttukları için kafayı duvara değil ama milletimizin iradesine vurdular. 15 Temmuz gecesi bu vatana kıymaya çalışanlar şimdi mahkemelerde ihanetlerinin hesabını veriyorlar. Suyunu içtikleri, ekmeğini yedikleri vatanlarını Pensilvanya’daki şarlatanın emriyle 1 dolara satanlar zindanlarda çürürken bu Meclis milletimize hizmete devam edecek. Çünkü milletimize sözümüz var. Cumhurbaşkanlığıyla, Meclisiyle, hükümetiyle, tüm resmi ve özel kurumlarımızla birlikte ülkemizi muasır medeniyet seviyesinin üzerine çıkaracak, 2023 hedeflerimize mutlaka ulaşacağız. Bu sözümüzü yerine getirene kadar ne bize ne Meclisimize ne hükümetimize ne de milletimize durmak, duraksamak, dinlenmek yoktur” diye konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz bize göstermiştir ki devlet olarak, millet olarak da güçlü olmak zorundayız. Eğer güçlü değilsek bize bir tek gün bile yaşama hakkı vermeyecek o kadar çok düşman pusuda bekliyor ki isimlerini tek tek saymaya kalksak çok ciddi uluslararası krizle karşılaşırız” sözleriyle Türkiye üzerine oynan oyunlara dikkat çekti.