Adil Yıldırım: Mağdur Edebiyatının Sonu

Dünya, geçtiğimiz nisan ve mayıs aylarında eğer en çok Ukrayna savaşını konuştuysa ikinci konu da şüphesiz Johnny Depp ile eski eşi Amber Heard arasında gerçekleşen duruşmalar oldu…

Amerika’nın Virginia eyaletinde görülen davada sadece altı haftalık bir sürecin sonunda karar verildi ve bu karar sanırım uzun bir süre daha konuşulmaya devam edecek. İşin ilginç yanı, yaşadığım muhitte bakkalından manavına kadar herkesin Youtube üzerinden duruşmaları izliyor olmasıydı ve akşamları da duruşmalarda söylenenleri tartışır hale geldik. Dünya genelinde bu kadar dikkat çekmesinin tek sebebi, çiftin çok ünlü olması değildi; aynı zamanda çiftin arasındaki özel konunun herkesin hayatına dokunuyor olmasıydı.

Neydi bu özel konu? Boşanma.

Milenyumla birlikte dünya genelinde boşanma oranları gittikçe artmaya başladı ve pandemi sürecinde zirveye çıktı diyebiliriz. Dolayısıyla, boşanmanın bu kadar sıradan hale geldiği bir çağda, ünlülerin bu süreçle nasıl başa çıkmaya çalıştıklarını herkes görmek istedi. Duruşmaları izledikçe insanlar bağımlı hale geldiler, çünkü şunu gördüler; bunun ünlüsü veya ünsüzü yok, herkes özel hayatında benzer şeyleri yaşıyor ve evlilik kurumunu ayakta tutabilmek gün geçtikçe daha da zorlaşıyor. Dolayısıyla insanlar yaşananları duydukça ve mahkeme salonuna gelen tanıkları dinledikçe, bu ünlü çift ile aralarında bir yakınlık kurdular. Öte yandan duruşma sürecinde bazı noktalar ilgi çekiciydi ve jürinin kararında çok etkili oldu:

• Tanıkların hemen hepsi, Johnny Depp için olumlu ifadeler kullandılar. Eski sevgilileri, eski dostları ve hatta kimi zaman hayatta fikren uzak düştüğü insanlar bile “Bu adam şiddete yatkın birisi değil.” ifadesinin altını kalın çizgilerle çizdiler.

• Evlilikleri sadece bir buçuk sene süren ve bundan tam yedi sene önce ayrılan çiftin evliliğini bitiren sebep Amber Heard’ün yedi sene önceki ağır ithamları olmuştu. Kocasının kendisine karşı fiziksel şiddet kullandığını öne süren güzel oyuncu bir anda mağdur rolüne bürünerek ve tüm dünyanın desteğini arkasına alarak hem boşanma sürecini başlatmış hem de eşinin kariyerini tamamen yerle bir etmişti. Üstelik sadece bir açıklamayla: “Kocam bana karşı şiddet kullandı!” Bu açıklamayı desteklemek için yüzünde morluklarla kameraların karşısına çıkmış ve üzgün bir yüz ifadesiyle herkesi kendine inandırmayı başarmıştı. Bu yedi senelik süreçte Johnny Depp çok sayıda projeden çıkartıldı ve maddi, manevi büyük zarara uğradı, kariyeri neredeyse sona erdi. Tam yedi sene sonra görülen duruşmalarda Depp’in avukatları enteresan bir delili ortaya koydular. Amber Heard yedi sene önce, şiddet gördüğünü iddia ettiği zaman yüzündeki morlukları birtakım makyaj malzemeleri ile saklamaya çalıştığını söylemiş ve hatta markalarını da vermişti. İşte tam da bu noktada Depp’in avukatları yedi sene önce o markaların henüz o tip makyaj malzemelerini piyasaya sürmemiş olduğunu sağlam kanıtlarla ispatladılar. Amber Heard cephesi buna cevap bile veremedi. Bu sessizlik, duruşmada karar verecek olan jüriyi etkiledi.
• Ortada hiçbir kanıt, hiçbir delil ve şiddete şahit olmuş hiçbir tanık olmadan bir insanın sadece sözlü beyanlarıyla bir başka insana nasıl iftira atabildiğini tüm dünya görmüş oldu. Mağduriyetin cinsiyeti olmadığı gibi, mağdur edebiyatı yapanların da bir cinsiyeti yoktur. Kimi zaman bir erkek ya da bir kadın mağdur edebiyatına sarılarak bir başkasına zarar verebilir ama dünya ilk defa buna çok yakından şahit oldu. Öte yandan Amerikan yargısı tamamen kanıt ve delillerle çalışan bir yargı sistemi olduğu için Amber Heard’ün duruşmalar boyunca sürekli ağlaması, hâkime hanımı veya jüri üyelerini hiç etkilemedi! Hâkime hanım defalarca sakin olması konusunda Amber Heard’ü uyardı ve bir duruşmada ona “Ağlamayı ne zaman keseceksiniz?” diye sormak zorunda kaldı. Belli ki oyunculuk mahkeme salonunda işe yaramadı.
• Her şeyi bir kenara bırakalım, Johnny Depp’in kırk yıllık dostu ve gençlik dönemlerinde birlikte çaldığı müzik grubundan bateristi Bill Hanti olayı özetledi: “Johnny, Vanessa Paradis ile evliyken hayatı mükemmeldi. Vanessa dünyanın en zarif ve zeki kadınıdır, onu aldatması ve sonra onunla boşanıp başka bir kadınla evlenmeye karar vermesi hayatında yaptığı en büyük hata oldu! Bir erkek, kendisine değer veren ve hayatını düzene sokan kadını bırakıp macera aramaya başladığı zaman aslında kendi mezarını da kazmaya başlıyor, işte Johnny bunu anlamadı!”

Bozulan evliliklerin ardından kurulan yuvalar kimseye mutluluk getirmiyor…