Akışta Kalmak Nedir?

Akışta kalmak için hayata tam teslimiyet halinde olmak, çevrenin farkında olmak, kendini ve diğerlerini dinlemeyi bilmek ve çabasız çaba gösterebilmeyi öğrenmek gerekir. Bu yazıda akışta kalmanın yollarını ve yapılan yanlışları anlatacağım.

Naz Güneş Mayadağ

Kişisel Gelişim Uzmanı

Akışta kalmak , kişisel gelişim ve farkındalık çalışmalarında karşımıza çıkan birçok spiritüel öğretiden biridir. Diğer tüm öğretilerin temelini oluşturduğundan akışta kalmanın ne demek olduğunu ve hangi adımları takip ederek doğru şekilde yapılabileceğini öğrenmek önemlidir.

Akışta kalma kavramı kişisel gelişim çalışmalarını yalnızca kitaplar aracılığıyla sağlayanların veya alanında uzman bir eğitmene denk gelmemiş olanların sıklıkla yanlış yaptığı, tam anlayamadığı konudur.

1) Anda Kalmak

Geçmiş veya geleceği düşünmeden yaşanan andan keyif almaya, anın içinde olma ve mutlu-mutsuz her anda hissedilen duygunun ardındaki dersi görebilmeye ‘anda kalmak’ denir. Bu durum sıklıkla geçmiş veya geleceği asla düşünmemek zannedilir. Aslında burada öğrenilmesi gereken en önemli adım, geçmiş ve geleceği ne zaman düşüneceğini bilmek, kendi düşüncelerini yönetebilmektir. İstemsizce gelen gelecek kaygısı da istemsizce akla gelen geçmiş deneyimler de kişinin, zihninin kontrolüne sahip olmadığı gösterir. Anda kalmak hiçbir şey düşünmemek değil, neyi ne zaman düşüneceğini kişinin kendi isteği ile yönetebilmesidir. Örneğin kişi, gelecek ile ilgili bir plan yapmak istiyorsa bunu yalnız olduğu ve dikkatini dağıtmayacak bir anda, stres, kaygı hissetmeden yapabiliyor olmalıdır. Ama eğer arkadaşlarıyla olduğu ve çok eğlendiği bir ortamda gelecek kaygısı yaşamaya başlıyorsa bu, o kişinin anda kalamadığını gösterir.

2) Çabasız olmak

Çabasız olmak sıklıkla hiçbir şey yapmamak ile karıştırılır. Aslında kişisel gelişim öğretilerindeki çabasızlık, elinden geleni keyifle yaptıktan sonra hayatın akışına güvenerek, kaygı veya stres hissetmemek demektir. Bu durum, kişinin, verdiği emeğin mutlaka güzel sonuçlar doğuracağına olan tam inancıdır. Elinden geleni yapmış olmasına rağmen arzu ettiği sonuca ulaşamazsa bile bu durumun onun hayrına olacağına inanarak kendini hayata ve akışa teslim etmesidir. ‘İstediğim şey olacak mı?’, ‘Acaba ne zaman olacak?’, ‘Ya emeklerim boşa giderse?’ gibi soruları sormamak hatta bu soruların akla bile gelmemesi durumudur. Çabasız olmak yıpranacak kadar efor sarf etmemek, kişinin kendi çabasına ve emeğine güvenmesi demektir.

Yogada bu durum Ishvara Pranidhana olarak tabir edilir. Birçok kaynakta ‘Tanrıya teslimiyet’ olarak geçse de aslında bununla sınırlı değildir. Özünde, ilahi akışa ve yaşam yoluna güvenmek, kendi çabana ve emeklerinin sonuç vereceğine inanmak ve her şeyin olabilecek en hayırlı şekilde olacağını bilmektir.

3) Mesajları görmek ve anlamak

Spiritüel öğretilerde, hayatın her anından ders almak gerektiğine ve öğrenmenin asla son bulmadığına dair bir inanç vardır. Bu inanca göre, izlenen film, dinlenen müzik, yapılan her konuşma, rüya, reklam ve billboardlardaki yazılar gibi hayatta karşımıza çıkan her şeyin ardında bir ders, her şey de bir mesaj olabilir. Kişi, hayatta ne yapacağını bilmediği bir noktadaysa veya bir cevaba ihtiyacı varsa yapması gereken tek şey soruyu sorup hayatına devam etmektir. Günlük yaşam içerisinde cevabın ona herhangi bir yolla mutlaka geleceğine inanılır.

4) Durmayı-dinlenmeyi bilmek

Bütün günlük koşuşturmaların içinde en çok atladığımız ve yok saydığımız nokta, ara sıra durup dinlenmektir. Kişi kendine, her gün 10 dakika bile olsa hiçbir şey yapmadan ve düşünmeden geçirilen bir zaman dilimi ayırmalıdır. Bu zaman dilimi içerinde kaygı, stres, öfke, neşe ve tüm düşüncelerden uzak kalarak durup dinlenmelidir.

Bu sebepten yoga pratiklerinde de en son yapılan hareket her zaman Savasana’dır. Savasana, ceset pozu şeklinde Türkçeye çevrilmiştir çünkü hiçbir şey yapmadan durma ve yalnızca yavaş nefesler almayı gerektiren bir pozdur. Savasanada amaç, yorucu ve yoğun bir pratiğin ardından birkaç dakika tamamen durarak hiçbir şey yapmamak ve eylemde olmayı bırakarak kendine dönmektir.

Yukarıda saydığım 4 madde akışta kalmanın özü ve bu yolda atılacak ilk adımlardır. Bu maddeler doğru pratik edildiğinde kişi hayattan daha fazla zevk almaya başlayacak, kaygı seviyesi düşecek ve hayata daha geniş bir perspektiften bakabilmeye başlayacaktır.

Hayattaki her anınızın, gelecekteki en güzel hatıralarınız olması dileklerimle.