Alacaklıdan Mal Kaçırma Maksadı Tüzel Kişilik Perdesinin Kaldırılması Ve Organik Bağ

YARGITAY

9. Hukuk Dairesi

2014/23021 E.  ,  2014/36630 K.


“İçtihat Metni”

MAHKEMESİ : MURATLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ (İŞ)
TARİHİ : 20/02/2014
NUMARASI : 2012/252-2014/56

DAVA :Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, davanın reddine karar vermiştir.
Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, San. ve Dış Tic. Ltd. Şti.ne açtığı dava dilekçesinde, davalıya ait fabrikada 13/09/2009 ile 20/11/2012 tarihleri arasında depo vardiya amiri sıfatı ile çalıştığını, davalının hiçbir sebep göstermeden iş akdine son verdiğini, usulüne uygun olmayan fesih bildirimi ile işten çıkarmanın son çare olması ilkesine aykırı davranıldığını belirterek işe iadesini talep ve dava etmiş, davacı, 14/02/2013 tarihli duruşmada davalının ünvan değiştirdiğini, yeni isimli işverene davayı yönelteceğini belirterek 21/02/2013 tarihli dilekçesi ile davalı LtdŞti.nin borçlularından mal kaçırmak amacı ile isim değiştirmiş olduğunu, hileli devir yaptığını belirterek taraf değişikliği talep etmiş, mahkemece, 28/02/2013 tarihli ara karar ile HMK’nun 124/4 maddesine göre, davacının taraf değişikliği talebi kabul edilmiş ve yargılamaya davalı M.. M… Teks. Gıda İnşMalz. San. Tic. Ltd. Şti.ye karşı devam olunmuştur.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalılar vekili cevap dilekçesinde, davalı iş yerinin, diğer davalı Şirketi ile organik bağının olmadığını, fabrikanın müflis Şirketi İflas İdaresinden bir yıllığına kiralandığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davalı yeni şirket ile önceki şirket arasında fiili ve organik bağ bulunmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davacı vekili yasal süresi içerisinde temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasındaki temel uyuşmazlık, davalı şirket ile önceki şirket arasında organik bağ ve işyeri devri olup olmadığı konusunda toplanmaktadır.
İşyeri devrinin temel ölçütü, ekonomik birliğin kimliğini korunmasıdır. Avrupa Adalet Divanı kararlarına göre, maddi ve maddi olmayan unsurların devredilip devredilmediği ve devir anındaki değeri, işgücünün devri, müşteri çevresinin devri, işyerinde devirden önce ve sonra yürütülen faaliyetlerin benzerlik derecesi, işyerinde faaliyete ara verilmişse bunun süresi işyeri devrinin kriterleri arasında kabul edilmektedir.
Avrupa Adalet Divanı, maddi ve maddi olmayan unsurların devri söz konusu olmaksızın da işgücünün önem taşıdığı sektörlerde ekonomik birliğin önemli unsurunu olan işçilerin devri yoluyla da işyeri devrinin gerçekleşebileceğini kabul etmektedir.
Avrupa Adalet Divanının kararlarında, “hukuki işlemle devir” ifadesi geniş şekilde değerlendirilmekte, yazılı sözlü bir anlaşma hatta zımni bir anlaşma da yeterli görülmektedir.
Davalıların hukuki sorumluluğu özellikle “tüzel kişilik perdesinin kaldırılması ve “organik bağ” kavramları ışığında da ele alınmalıdır.
Tüzel kişi ile ortakların alanlarının organizasyon ve malvarlıkların birbirine karışması, yetersiz sermaye ve özellikle şirket tüzel kişiliğinin bilinçli olarak üçüncü kişileri zarara uğratması tüzel kişilik perdesinin ortadan kaldırılması nedenlerindendir.
Başka bir anlatımla bu davalar borçlunun alacaklarından mal kaçırmak amacıyla yaptığı tasarrufların hileli, muvazaalı işlemlerin borçlunun alacaklısına karşı hükümsüz hale gelmesi yaptırımını hedefleyen hakim hukuku biçiminde bir son çaredir.
“Organik Bağ” tüzel kişiye karşı olan alacakların takip edilmesinde, bu takibin asıl borçlu şirket ile birlikte onunla belirli bir düzeyde hukuki ilişkiye ve bağa sahip olan şirkete karşı yapılabilmesini sağlayan bir hukuki yoldur. Bu halde iktisadi bütünlük aranmaz.
Somut olayda, her iki işyerinde çalışanların aynı kişilerden oluşması ve işyeri adreslerinin aynı olması, ayrıca davacı tanığı A.. E..’ın “…Davalı firma devamlı isim değişikliğine gidiyordu. Benim çalıştığım dönemde de en az 4 defa isim değişikliğine gitti.”, davalı tanığı Ş..K..’in “…bu taşınmazın yeri müflis Yeteks şirketine aittir, burayı firmalar iflas idaresinden kiralayarak kullanmaktadır, şirketinden önce şirketi ondan önce ve Şirketleri burayı kiralamış idi, ben daha önceden maaşımı şirketinden almaktaydım, şuan şirketinden alıyorum, …” , davalı tanığı S.. E..’ın “ben dava konusu yere ait şirkette 2010 yılından beri kazan dairesinde çalışmaktayım,şirketi 6 aydır burada kiracı olarak faaliyetini sürdürmektedir, ben şuan maaşımı şirketinden almaktayım, ondan önce şirketinden almaktaydım.” şeklindeki beyanları, dosyada yer alan ve davalı Şti. nin kaşesi ve imzasının bulunduğu 03.01.2013 tarihli devir ve muvafakatname yazısı, Çalışma ve İş Kurumundan Şti.ne gönderilen yazı örneği ve ayrıca davacının sigorta hizmet cetvelinin incelenmesinde davacının 13.08.2009-09.06.2011 tarihleri arasında Boyama, 10.06.2011-31.10.2011 tarihleri arasında Kumaş, 01.11.2011-02.07.2012 tarihleri arasında Tekstil, 03.07.2012-20.11.2012 tarihleri arasındaBoya San ve Dış Tic. Ltd. Şirketlerinde çalıştığının anlaşılması, bu çalışmaların kesintisiz olarak birbirini takip eden nitelikte olması ve bu şirketlerin tamamının birbirini takip eden zamanlarda aynı adreste faaliyet göstermesi hususları dikkate alındığında, davalı Boya ve Kimyevi Md. Teks. Gıda İnş. Malz. San. Tic. Ltd. Şti. ile davalının en son çalıştığı San ve Dış Tic. Ltd. Şirketi arasında organik bağ ya da devir ilişkisinin mevcut olup olmadığı hususunun ve bunun sonucu işe iade talebi yönünden davalı şirketin sorumluluğunun yeterince aydınlatılmadan karar verilmiş olduğu anlaşılmaktadır.
Söz konusu şirketlerin ortakları ve faaliyet alanları, işyerinde çalışanları belirlenmeli, aralarındaki ilişkinin gerçek bir işyeri devrine dayanıp dayanmadığı tespit olunmalıdır. Bu amaçla alanında uzman kişilerden oluşan üç kişilik bilirkişi heyeti vasıtasıyla mahallinde gerekirse keşif yapılarak davalı şirket ile davalının en son çalıştığı San ve Dış Tic. Ltd.Şti.nin ticari defter ve işyeri kayıtları üzerinde yapılacak incelemeler neticesi düzenlenecek rapor sonucuna göre değerlendirme yapılıp karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetli görülmemiş ve kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.12.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.