Ayrımcılık

İşverenin; işçileri arasında her ne sebeple olursa olsun ayrımcılık yapmaması gerekmektedir. İşçinin dili, dini, ırkı, mezhebi, sözleşmesinin süresi gibi farklılık arz eden durumlar açısından belirli işçilere ayrıcalık tanıması ayrımcılık kapsamına girmektedir. İş Kanunu’nda düzenlenen hususlara göre işveren tüm işçilerine eşit davranmak zorundadır.

Eşit Davranma İlkesi

Eşit davranma ilkesi Anayasa’nın herkesin kanun önünde eşit olduğuna dair düzenlemesine dayanarak İş Kanunu’nda düzenlenmiştir. İşveren bu madde sebebiyle işçilerine karşı eşit davranma yükümlülüğü altına girmektedir. Eşit davranma yükümlülüğünün temeli adalet ve hakkaniyete uygunluktur. Bu sebeple eşit nitelikteki ve statüdeki işçiler arasında işveren eşit davranma yükümlülüğü altındadır.

Buradaki önemli ayrım işçilerin farklı nitelikte veya farklı işleri yapıyor olmaları sebebiyle aralarında bazı farkların olabileceğidir. Bu durum eşit davranma ilkesine aykırılık teşkil etmez, farklı davranma olarak adlandırılır.

Uyruk Sebebiyle Ayrımcılık

İş ilişkisinde dil, ırk, renk, cinsiyet, engellilik, siyasal düşünce, felsefî inanç, din ve mezhep ve benzeri sebeplere dayalı ayrım yapılamaz. Bu sebeplerden birinden kaynaklı olarak yapılan farklı muamele ayrımcılık teşkil edecektir.

Cinsiyet Sebebiyle Ayrımcılık

İşveren, biyolojik veya işin niteliğine ilişkin sebepler zorunlu kılmadıkça bir işçiye; iş sözleşmesinin yapılmasında, şartlarının oluşturulmasında, uygulanmasında ve sona ermesinde, cinsiyet veya gebelik nedeniyle doğrudan veya dolaylı farklı işlem yapamaz.

Aynı veya eşit değerde bir iş için cinsiyet nedeniyle daha düşük ücret kararlaştırılamaz. İşçinin cinsiyeti nedeniyle özel koruyucu hükümlerin uygulanması, daha düşük bir ücretin uygulanmasını haklı kılmaz.

İşçinin Çalışma Süresine Göre Ayrımcılık

İşçinin işverenle arasındaki hizmet sözleşmesinin belirli süreli olması, belirsiz süreli olması ya da işçinin kısmi süreli çalışması(part-time) işçi ve işveren arasındaki ilişkide farklılık oluşturmaz. İşveren, esaslı sebepler olmadıkça tam süreli çalışan işçi karşısında kısmi süreli çalışan işçiye, belirsiz süreli çalışan işçi karşısında belirli süreli çalışan işçiye farklı işlem yapamaz. Eğer farklı işlem yaparsa ayrımcılık yapmış olacaktır.

Eşit Davranma Yükümlülüğünün Uygulanması

İşverenin eşit davranma yükümlülüğü içinde olması ve bu ilkenin uygulanabilmesi için bazı koşullar gerekmektedir. Bunlar:

Ayrımcılık Tazminatı

İşverenin eylemleri, ayrımcılığa sebebiyet veren davranışlar ise tazminat talebi gündeme gelecektir. Eğer işveren işçileri ile arasındaki iş ilişkisinde veya sona ermesinde eşit davranma ilkesi hükümlerine aykırı davranıldığında işçi, dört aya kadar ücreti tutarındaki uygun bir tazminat talep edebilir. Ayrıca başka yoksun bırakıldığı haklar da mevcutsa o hakları da talep edebilir. Buradaki 4 aylık talep üst sınırdır, tazminatı durumun gereklerine göre hakim takdir edecektir.

Ayrımcılık Tazminatı Davasında İspat

Kural olarak ayrımcılık yapıldığını işçinin ispat etmesi gerekmektedir. İşverenin yukarıdaki başlıklarda sayılan davranışları sergilediğini, eşit davranma ilkesine aykırı davrandığını işçi ispat etmekle yükümlüdür. Ancak, işçi bir ihlalin varlığı ihtimalini güçlü bir biçimde gösteren bir durumu ortaya koyduğunda, işveren böyle bir ihlalin mevcut olmadığını ispat etmekle yükümlü olur.

Ayrımcılık Tazminatı Davasında Zamanaşımı

İş Kanunu 2017’de kanuna eklenen madde öncesinde tazminatlara ilişkin net bir süre beyan etmemiştir. 2017’de yapılan değişiklik ile ayrımcılık tazminatı için zamanaşımı süresi 5 sene olarak belirlenmiştir.

Ayrımcılık Tazminatı Davasında Avukat Tutma

Ayrımcılık sebebiyle tazminat davasına dayanak oluşturan ilke eşit davranma ilkesidir. Fakat eşit davranma ilkesi işçiler arasındaki nitelik ve statülere göre olan eşitliktir. Farklı davranma aykırılık teşkil etmemektedir. Bunun tespit edilmesi ve buna bağlı olarak yapılacak tazminat talebinde ayrımcılık güçlü şekilde ispat edilmelidir. İspat yükünü karşı tarafa geçirmek, mahkemeye güçlü emareler sunmak gibi usul işlemleri de mevcuttur. Bu sebeplere dayanarak alınacak veya verilecek tazminat, ispat yükü, davranışın ayrımcılık olup olmadığı gibi konuları barındıran bir tazminat davası olduğu için hukuki bilgi birikimi istemektedir. Bir avukattan hukuki yardım almak davanın sonucu açısından daha isabetli olacaktır.

Ayrımcılık Tazminatı Davasında Görevli ve Yetkili Mahkeme

Ayrımcılık sebebiyle açılacak olan tazminat davalarında görevli mahkeme İş Mahkemeleridir. Yetkili mahkeme ise işverenin yerleşim yeri veya işin gerçekleştiği yer mahkemesidir. Buna göre açılacak tazminat davası işverenin yerleşim yeri veya işin gerçekleştiği yer İş Mahkemesi olacaktır.