Türk Medeni Kanunu’na göre çocuk ile anne arasındaki soybağı doğumla kurulur. Çocuk ile baba arasındaki soybağı ise niteliği itibariyle; ana ile evlilik, tanıma ve mahkeme kararı ile kurulabilir. Çocuk ile baba arasında soybağı kurulmasını sağlayan bir diğer yol ise babalık hükmüdür. Bahse konu davada çocuk ile baba arasında soybağının kurulabilmesi için çocuğ un bir başka erkek ile soybağının bulunmaması gereklidir. Çocuğ un herhangi bir yolla bir başka erkek ile soybağı kurulmuş ise bu soybağı ortadan kaldırılmadıkça babalık davası açılamaz. TMK’nın 301. maddesine göre çocuk ile baba arasındaki soybağının mahkemece belirlenmesini ana ve çocuk , babaya; baba ölmüşse mirasçılarına karşı açacakları babalık davası ile isteyebilirler.
Babalık davasını anne ve çocuk açabilir. Anne ve çocuk birbirinden bağımsız dava açabileceği gibi ayrı ayrı da dava açabilir. Örneğin, annenin açtığı babalık davası reddedilmiş olsa bile çocuğun ayrı dava hakkı saklıdır. Eğer çocuk henüz ergin değilse çocuğa kayyım atanması gerekmektedir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre anne çocuğa kayyım olarak atanamaz, bu bir bozma sebebidir. Zira anne ile çocuğun menfaati bu davalarda çatışabilmektedir.
Babalık davaları kamu düzenine ilişkin olduğu için ihbar şartı bulunmaktadır. Açılan dava, Cumhuriyet savcısına, Hazineye, eğer dava anne tarafından açılmışsa kayyıma ihbar edilir.
Babalık davalarında davalı babadır. Eğer baba ölmüşse onun mirasçıları davalı durumundadır.
4721 sayılı TMK dikkate alındığında, soybağı davalarının ilelebet açılabilmesi kabul edilmemiş, kanun belirli bir süre geçtikten sonra soybağı ile itirazları bir daha açılmamak üzere kapatılmasını yeğlemiştir. Onun için bu tür davalara hak düşürücü süreler getirilmiştir (HGK 07.03.2012 gün ve 2011/2-775 E., 2012/116 K. sayılı kararı).
Babalık davası, çocuğun doğumundan önce veya sonra açılabilir. Ananın dava hakkı, doğumdan başlayarak bir yıl geçmekle düşer.
Çocuk ile başka bir erkek arasında soybağı ilişkisi varsa, bir yıllık süre bu ilişkinin ortadan kalktığı tarihte işlemeye başlar.
Bir yıllık süre geçtikten sonra gecikmeyi haklı kılan sebepler varsa, sebebin ortadan kalkmasından başlayarak bir ay içinde dava açılabilir.
Günümüzde DNA testi ile babalık, kesine yakın sonuçlar ile tespit edilmektedir. Yargıtay kararlarına göre bilimin ulaştığı imkanlardan faydalanılarak, babalık davalarında mutlaka DNA raporu alınmalıdır. Zira DNA raporu, taraflar arasındaki babalık ilişkisini %99,9 doğruluk oranı ile ortaya koyabilmektedir. Böyle bir imkan varken DNA raporu alınmadan karar verilmesi yerinde olmayacaktır. Soy bağına ilişkin davalarda taraflar ve üçüncü kişiler soy bağının belirlenmesinde zorunlu olan ve sağlıkları yönünden tehlike yaratmayan araştırma ve incelemelere rıza göstermekle yükümlüdür.
Babalık davasında ispat yükü davacının üzerindedir. Kanun burada davacıya ispat kolaylığı sağlamış ve babalık karinesini getirmiştir. Babalık karinesine göre, babanın çocuğun doğumundan önceki üç yüzüncü gün ile yüz sekseninci gün arasında ana ile cinsel ilişkide bulunmuş olması, babalığa karine sayılır. Belirtilen sürenin dışında olsa bile fiili gebe kalma döneminde baba ile ananın cinsel ilişkide bulunduğu tespit edilirse aynı karine geçerli sayılır.
Davalı baba bu karineyi çürütmek için; iki yola başvurabilir. İlki, davalının çocuğun babası olmasının olanaksızlığıdır. Davalı baba olmadığını kesin şekilde ispatlayacak deliller sunmalıdır. Eğer davalı böyle bir delil sunamıyorsa ikinci imkana bakmak gerekir. Bu ise başka bir erkeğin çocuğun babası olma olasılığının, davalının baba olma olasılığından daha fazla olmasıdır.
Davacı bu dava ile beraber nafaka olarak yalnızca çocuk için iştirak nafakası talep edebilir. Diğer nafakalar için ayrı dava açmak gerekir. Manevi tazminat konusunda ise Yargıtay içtihatlarına göre; davalının anne ile mutlaka evlilik vaadi ile ilişki kurmuş olması gerekir.
*Doğum giderleri,
*Doğum öncesi ve sonrası 6 haftalık geçim giderleri ve
*Gebelik ve doğumun gerektirdiği diğer giderler davalı babadan talep edilebilir.
Görevli mahkeme aile mahkemesi, yetkili mahkeme ise taraflardan birinin, dava veya doğum sırasındaki yerleşim yeri mahkemesidir.
Babalık davası son derece teknik ve takibi için uzmanlık gerektiren bir dava olup babalık davasının şartları nelerdir, babalık davasının tarafları kimlerdir, babalık davasının sonuçları nelerdir, babalık davası ne zaman açılmalıdır, babalık davası hangi mahkemede açılmalıdır soru ve hukuki talepleriniz hakkında Yaşar Hukuk Bürosu olarak hizmet vermekteyiz.