[vc_row][vc_column width=”1/4″][vc_single_image image=”12402″ img_size=”full” alignment=”center”][/vc_column][vc_column width=”3/4″][vc_column_text] Kurban bayramı yılın en çok et tüketilen zamanı, haliyle böyle bir dönemde beslenme, mide küçültme ameliyatı geçirmiş hastalar için üzerinde konuşulması gereken konulardan biri. Sabah kahvaltısında bile kavurma yenilen bu dönemde etin yenilme zamanı, tabağa sağlıklı seçimler eklemek ve pişirilme şekli tercih edilebilir beslenmeyi iyileştirici seçeneklerden .
Tüp mide ameliyatı geçirmiş hastaların operasyon sonrasında tüketecekleri birincil makro besin öğesi proteindir. Kırmızı et ise çok önemli bir protein kaynağıdır. Et ve et ürünleri tüketimi obezite cerrahisi sonrası vücudun protein, vitamin ve mineral ihtiyaçlarının karşılanması açısından önem arz etmektedir. Ayrıca kırmızı et, B 12 vitamini ve demir içeriği bakımından zengindir. Sakatatlar arasında ise karaciğer, vitamin ve mineral bakımından eşsiz bir kaynaktır.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column][vc_column_text] Yapılan yanlışlıkların en başında kurbanlık hayvanın kesilir kesilmez etinin pişirilmesi gelmektedir. Bu şekilde dinlenmeden pişirilen et, zor pişer ve zor sindirilir. Özellikle mide küçültme ameliyatı geçirmiş hastalarda bu konuya daha çok dikkat edilmelidir. Tüp mideli hastaların eti, midelerini en az rahatsız edecek biçimde tüketmeleri gerekmektedir. Et, hayvan kesilir kesilmez değil, buzdolabında en az 24 saat bekletildikten sonra tüketilmelidir. Yeni kesilen etin sertleşmesi durumuna “ölüm katılığı (rigor mortis)” denir. Ve eti dinlendirme, bu sertlik durumunun geçmesi için elzemdir.
Mide küçültme ameliyatı geçirmiş hastaların et tüketimi kıymayla birlikte 4. haftadan sonra başlar . Obezite cerrahisi sonrası günün her öğününde protein içerikli yiyecekler tüketilebilir. Öğünler planlanırken her zaman protein ağırlıklı yiyecekler ilk sırada tercih edilmelidir. Et yemeklerinin yanında sebzeler; sebze haşlama, sebze püre, sebze ızgara, sote ve çeşitlendirilmiş salata ileriki dönemlerde eklenebilir. Özellikle akşam yemeğinde köfte gibi sindirimi nispeten daha kolay kırmızı et çeşitleri ya da ızgara gibi hafif pişirme yöntemi kullanılarak pişirilmiş et türleri tercih edilebilir… Eğer bonfile, nuar, biftek, kontrfile ve rosto gibi kaslı ve yağsız etler tüketilecek ise özellikle hızlı yendiği takdirde çabuk tıkanma, zor sindirme ve kusma gibi şikâyetlerle karşılaşılabilir bu yüzden bu tür etlerden kaçınılmalı ya da tüketme durumunda iyi çiğnemeye dikkat edilmelidir. Bunu önlemek için etin pirzola, antrkot ve but gibi orta yağlı kısımlarını tercih etmek gerekir. Etin orta yağlı kısımları tüp mideli hastalar için tüketilmesi daha kolay ve sindirilmesi daha rahattır. Eğer etten kıyma yaptırılacak ise bu etin gerdan ya da döş gibi yumuşak ve yağlı tarafından yaptırılması tüketim açısından daha uygundur.
ETLERİN PİŞİRİLME YÖNTEMLERİ
Etler kesinlikle çiğ ya da az pişmiş yenilmemelidir çünkü bu etlerin yapısında hastalık sağlığa zararlı mikroorganizmalar bulunabilir ve pişirme yöntemi aynı zamanda eti bu mikroorganizmalardan arındırma görevi de görmelidir. Ancak mide küçültme ameliyatı geçirmiş hastaların çok iyi pişmiş et yemesi de tüketilebilirliğinin zorlaşması açısından önerilmez. Etin iyi pişmiş ve bunun yanında içinin sulu ve yumuşak olması gerekir. Sağlığın korunması açısından pişirme yöntemlerinin doğru seçilmesi önemlidir. Derin yağda, uzun süre ve yüksek ısıda pişirilen etler, sağlığı zararlı kanserojen madde oluşumuna neden olurlar. Et pişirmek için tercih edilebilecek pişirme yöntemleri şu şekilde açıklanabilir.
1- Haşlama ; Et kemiği ile birlikte haşlanmalıdır. Etin suyu kullanılacak ise soğuk su eklenerek, haşlanan et yemeklerde kullanılacak ise sıcak su ile iyice yumuşayıncaya kadar kısık ateşte pişirilir. Güveç, yahni, sebzeli et yemekleri gibi sulu et yemeği türleri bu şekilde pişirilir.
2-Izgara; Izgaralık etler, uygun dinlenme süresinin ardından istenen parçalara ayrıldıktan sonra 1-2 saat zeytinyağı ve çeşitli baharatlar, özellikle kekik, muskat, köri, defneyaprağı, biberiye ayrıca arzuya göre yoğurt da kullanılarak terbiye edilirse daha lezzetli sonuç alınır. Et ateşe yakın bir mesafeden pişirilirse dışının yanması ve içinin pişmemesi muhtemel bir sonuçtur. Bu durumda etin dış yüzeyi çabuk kurur ve tüp mideli hastalar için sindirimi zor bir hal alabilir. Et ile ateş arasında en az 15 cm mesafe bırakılmalıdır. Ve ateş çok harlı olmamalıdır.
3- Fırında ; Etler pişirilirken fırının ısısı düşük ya da çok yüksek olmamalıdır, et pişirmek için uygun sıcaklık 180- 200 derece aralığındadır. Yüksek ısıda pişen etlerin yüzeyindeki protein doku sertleşeceği için etin iç kısmı pişmez, bu nedenle yüksek ısıda etin pişme süresi uzar. Fırında pişirirken, fırın poşeti ile ve soslu pişirmek, etin daha yumuşak olmasına yardımcı olabilir.
4-Kavurma ; Kavurma yapımında hayvanın orta yağlı kısımlarından kuşbaşı olarak doğranmış etler tercih edilebilir. Etin kendi içeriğinde bulunan yağa ek olarak kuyruk yağı ilave edilmemelidir. Özellikle kurbanda fazla miktarda kavurma yapıldıysa sıcak olarak cam kavanozlara konur ağzı sıkıca kapatılarak soğuduktan sonra buzdolabında açılmadan uzun süre saklanabilir.
ETLERİ SAKLAMA YÖNTEMLERİ
Etlerin saklanması ve korunması insan sağlığı açısından çok önemlidir. Ayrıca hazırlama ve saklama sırasında hijyen kurallarına uymak son derece mühimdir. Geleneksel saklama yöntemleri ise eti kavurma olarak kavanozda saklama ve sucuk olarak muhafaza etmektir. Hayvan kesildikten sonra parçalanmadan bir süre dinlendirilir. Dinlenme süresi bittikten sonra etler istenen büyüklükte parçalara ayrılır. Et kısa zamanda pişirilecek ise 2-4 derecede buzdolabında bir gün süre ile saklanabilir. Uzun süre saklanmak istenen etler, – 36 derecede şoklama yapıldıktan sonra -18 derecede bir yıl süreyle muhafaza edilebilir. Buzlukta saklanan et pişirilmeden önce buzdolabının alt kısmına 1 gece önceden indirilerek, mikrodalga fırın kullanılarak ya da akan soğuk suyun altına tutularak buzu çözdürülür. Dondurucudan çıkarılan etlerin çözdürüldükten sonra tekrar dondurulması uygun değildir. Kemikler, et suyu yapılarak değerlendirilebilir.
BARİATRİK CERRAHİ SONRASINDA HANGİ DÖNEMDE NE TÜR ET YENİLEBİLİR?
Mide küçültme ameliyatı hastalar ameliyat sonrası 2. günden itibaren et suyu tüketebilirler. Kemiklerin içine pırasa, soğan, havuç, kereviz yaprağı gibi sebzeler eklenerek, soğuk su ilave edilir, kaynadıktan sonra kısık ateşte 4-5 saat kadar kaynatılır. Et suyu soğuduktan sonra bir kaba konarak buzdolabında bir gün kadar bekletilir ve üzerinde biriken yağ alınarak kullanılacak formlarda paketlenip buzlukta saklanabilir.
Mide küçültme ameliyatı sonrası 4. haftada ise kıyma tüketmeye başlanabilir. Yumurtayla, sebze yemekleriyle yâda istedikleri başka türlü şekillerde kıyma tüketimi başlayan hastalar için verilecek tavsiye; kıymanın, hayvanın yağsız ve sert yerlerinden yaptırılmamasıdır.
Obezite cerrahisi sonrası 5. haftalarından itibaren kıyma, köfte olarak tüketilebilir. Köftenin çok pişmemesi, içinin yumuşak ve sulu kalması açısından önemlidir. Aksi takdirde sindirimi zor olacağından hastayı zorlayabilir. Tüp mideli bir hastanın 1 adet köfteyi 10-15 dakika arasında bitirmesi beklenir.
Obezite cerrahisi sonrası 3.aydan sonra, kuşbaşı, yağlı parça etler tüketilmeye başlanabilir. Yine eti pişirirken, yumuşak pişirilmeye dikkat edilmelidir.
Obezite cerrahisi sonrası 5.ay hastaları, çok sert ve kuru olmaması şartı ile bonfile, rosto, biftek gibi parça etleri tüketmeye başlayabilirler.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]