[vc_row][vc_column width=”1/4″][vc_single_image source=”featured_image” img_size=”full” alignment=”center”][/vc_column][vc_column width=”3/4″][vc_column_text] Geçmişte kilo vermek için birçok kez diyet yaptınız ya da zayıflama programına dâhil oldunuz. Diyetin yanında fiziksel aktiviteyi arttırarak da kilo verme sürecini desteklemeye çalıştınız. Yediğinize dikkat ederek ve spor yaparak sınava hazırlanır gibi hazırlandınız. Tartıya çıktığınızda da sonucu görmek istediniz. Bu süreçte istediğiniz hedefe ulaşmış ya da ulaşmamış olabilirsiniz ama yorgun, tükenmiş ve mutsuz hissettiğiniz kesin. [/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column][vc_column_text] Obezitenin geleneksel tedavi yöntemlerini denemek sizin için tam sonuç alamadığınız ve bunun yanında psikolojik sıkıntılar yaşadığınız kötü bir tecrübe olmuş olabilir. Mide küçültme ameliyatı geçirerek günümüzde obeziteye getirilen en etkili tedavi yöntemini seçtiniz ve geçmişteki kötü deneyimleri geride bıraktınız.
Sıra geldi mide küçültme ameliyatı sonrası dönemde başarıyı sağlamaya ve bu başarıyı kalıcı kılmaya. Bu başarıyı sağlamanın ilk yolu yaşam biçimini değiştirmek için istekli olmaktır. Yaşam biçimi, sabah uyandığınız saatten akşam yattığınız saate, günde kaç öğün yediğinizden, sosyal aktivitelerinize kadar birçok şeyi kapsar. Mide küçültme ameliyatı öncesi, yaşam biçiminizde size kilo aldıran neydi? Geç saatlerde yatmak? Aşırı alkol tüketimi? Hareketsiz yaşam? Abur cubur alışkanlığı? Uzun süre aç kalıp sonra fazla miktarda yemek? Bunlara ya da daha farklı yaşam tarzlarına sahip olabilirsiniz. Mide küçültme ameliyatı sonrası önemli olan bunlardan hangileri devam ediyor ve hangi biçimlerde karşınıza çıkıyor? Örneğin geçmişte fazla miktarda, hızlı hızlı yemek yiyip yaşadığı “tıkanıklık” hissinden hoşlanan hastanın yeme bozukluğu, mide küçültme ameliyatı sonrasında ya midenin kaldırmayacağı miktarda yemek yenmesiyle ya da çok hızlı yemesi sonucu kusması şeklinde görülür. Bu ameliyat sonrasına dair sadece küçük bir örnek olabilir . Bir başka durum ise kilo vermeye dair gerçekçi olmayan beklentilere sahip olmaktır. Çok kısa sürede fazla kilo vermek istenebilir
Mide küçültme ameliyatı sonrası yaptığınız seçimlerin doğruluğundan ve sizin için uygun olup olmadığından nasıl emin olabilirsiniz? Kendi kendini izleme (self-monitoring) yöntemi ile obezite ameliyatı sonrası sürecinizi kolaylaştırıp, uzun dönemde başarı sağlamanızı sağlayan bir yöntemdir. Kendi kendini izleme; kişinin odağını davranışlarına yöneltmesi ve davranışlarına dair detayları kaydetmesidir
[1]. Yemek yeme davranışınızı örnek alırsak; kendi kendinizi izleme açısından süreklilik göstermeniz ve bu süreçte doğruyu yansıtmanız bu yöntemde başarılı olmanızı sağlayacaktı.
[2]. Besin alımına odaklanmak kendi kendini izleme için yapılabilecek ilk adımdır. Besin günlüğü tutmak bu konuda yardımcı olabilir. Dikkat edilmesi gereken noktalar; tüketilen tüm yiyeceklerin, yemek yeme için seçilen saatlerin, yiyeceklerin miktarlarının ve gün içinde alınan yağ miktarının kaydedilmesidir. Ayrıca gün içinde ne kadar su içildiği de belirtilmelidir. Her zamankinden farklı olduğunu düşündürten durumlar varsa bunlar detaylı bir şekilde yazılmalıdır. Örneğin miktar olarak fazla yediğinizde, böyle bir davranışa yönelmenize sebep olan neydi? Bu durum ne kadar sıklıkla tekrarlandı? Sonrasına ne hissettiniz? Bu sorulara vereceğiniz cevaplar bize durumun beslenme kaynaklı bir bilgi eksikliğinden mi yoksa psikolojik faktörlerin yemek yemeyi tetiklemesi mi olduğunu gösterecektir. Ayrıca besin tüketiminizle alakalı bir durumdan dolayı kilonuzda artış olduysa ya da sağlıksız bir şekilde kilo verme durumu söz konusuysa tutulacak bu kayıtlar bize düzeltilmesi gereken noktaları gösterecektir.
Günlük fiziksel aktivite düzeyinin belirlenmesi bir diğer kendini izleme yöntemidir. Gün içerisinde ne kadar aktif olunduğu, egzersiz yapılıp yapılmadığı, yapılıyorsa ne kadar süreyle ve aralıkla yapıldığı tüketilen enerjiyi belirlemek adına önemlidir. Kilo vermek için harcanan enerjinin alınan enerjiden daha fazla olması gerekmektedir. Verilen kiloları korumak için ise tüketilen enerji ile harcanan enerji arasında dengede olmalıdır. Sağlıklı bir kilo için fizik aktivite düzeyi mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır. Günümüzde telefonlara yüklenen uygulamalarla günlük aktivite düzeyi takip edilebilir.
Bir başka kendini izleme yöntemi ise kilo kontrolüdür . Hastalar bazen kendileri için sağlıklı olmayan, düşük bir kilo hedefi belirleyebilirler ve bu hedef doğrultusunda almaları gereken besin miktarını oldukça kısıtlayıp, her gün birden fazla tartılabilirler. Amaç kısa zamanda çok kilo vermek değildir. Ayrıca her gün birden fazla kez tartılmak, hastayı mutsuz edici bir hal almaya başlayabilir. Bir diğer durum ise vücut kitle indeksi açısından inmesi gereken kiloyu göz önünde bulundurmamak ve neredeyse hiç tartılmayıp, vücut ölçümü yaptırmamaktır.
Kendi kendine izleme yolları size günlük yaşamda yaptığınız davranışları bundan sonra farkındalıkla yapmanızı sağlayacaktır. Belki de farkında olmadan yaptığınız bir davranış, sizin mutsuz hissetmenize sebep olmaktadır. Bu mutsuzluk da yemek yemenizi daha fazla tetikleyebilir. Diğer bir durum ise verilmesi gereken kilolarını veren hastanın artık kilosunu korumaya geçmesidir. Aslında kendi kendini izleme yolları sadece mide küçültme ameliyatı geçirmiş kişiler için değil herkes için faydalı olacak bir tekniktir.
[1] Burke, L. E., Wang, J., & Sevick, M. A. (2011). Self-monitoring in weight loss: a systematic review of the literature. Journal of the American Dietetic Association , 111 (1), 92-102.
[2] Bandura, A. (1998). Health promotion from the perspective of social cognitive theory. Psychology and health , 13 (4), 623-649.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]