Cam ürünler günlük rutinlerde sıklıkla tercih edilmektedir. Sağlıklı yapısı ve estetik görünümü pek çok üründe ana madde olarak tercih edilmesinin de temel sebebidir. Peki bu vazgeçilmez ürünün yapısı hakkında neler biliyorsunuz? Hadi birlikte camın oluşum süreçlerini inceleyelim.
Cam; sert, ergime noktası ve kristal yapısı olmayan aşırı soğumuş bir sıvıdır. Isındığında akışkanlık kazanır, soğuduğunda ise katılaşıp sertleşerek saydam ve mat bir görünüm alır. Cam genellikle sentetik bir madde olarak adlandırılabilir. Ancak obsidiyen (magmadan veya erimiş volkanik kaya) ve tektit (meteor) gibi doğal maddeler de sentetik olarak adlandırılan camın özelliklerine benzerlik gösterir.
Cam, bir maden olarak tanımlanır. Temel maddelerine bakıldığında bunun yanlış ifade olmadığını da görebiliriz. Camın dayanıklılığı kullanılan silis ve alüminyum oranlarına göre değişir. Cam ısıtıldığında viskozitesi kademeli olarak düşer. Diğer yandan soğutulduğunda bu değer kademeli olarak yükselir. Üretim sırasında bu hızlı soğuma nedeniyle kristal yapı yerini amorf yapıya bırakır. Bu yapı cama sağlamlık ve saydamlık özelliğini kazandırır. Tabii estetik yapısı da buradan gelir.
Cam hakkında bilinmesi gereken belki de en ilginç gerçek ise pratikte katı bir madde gibi görünmesine rağmen teknik olarak sıvı hale yakın olmasıdır. Amorf katı olarak adlandırılan yapısı düzenli olmadığından sıvı hale de benzerlik gösterir.
Camın tüm bu özellikleri sebebiyle kullanım tarihi oldukça eskilere dayanır. Günümüzde ise kullanım alanlarını her geçen gün genişletmeye devam etmektedir. Cam sektörü hali hazırda ürünleriyle otomotiv, inşaat, beyaz eşya, gıda, meşrubat, ilaç, kozmetik, turizm gibi birçok sektörde kendine yer bulmaktadır. Sanayi alanlarından biri olan camın sağladığı istihdam ise üretime katkısı ve ihracatı ile ulusal ekonomi için çok önemli bir konuma sahiptir. Çünkü cam insan sağlığına zararı olmayan zarif ve kullanışlı bir maden olması nedeniyle dünya çapında itibar görür.
Cam üretiminde ürünün özelliklerine göre üretim kademeleri farklılık gösterebilir. Elbette bazı işlemler tüm ürünler için zorunludur. En genel haliyle detaylardan bahsetmek isteriz.
Cam üretimi; harman hazırlama, iletim ve besleme, ergitme ve afinasyon (eriyikten çözünmüş gaz ve kabarcıkların uzaklaştırılması), şartlandırma ve şekillendirme, tavlama, kaplama ve dekorlama, kalite kontrol ve ambalajlama işlemlerinden oluşmaktadır.
Camın bir maden olarak tanımlandığından yukarıda bahsetmiştik. Fakat diğer madenlere göre çok önemli bir farkı vardır. O da camın “erime noktası” değil “yumuşama noktası” özelliğine olmasıdır. İşte bu önemli özelliği nedeniyle cam içinde bulunduğu ortamın ısısı arttırılırsa cam gittikçe daha çok sıvılaşır ve akıcılık kazanır. Bu durum, camın çok değişik yöntemlerle biçimlendirilmesini ve üfleyerek şişirilmesini sağlar.
Camın ana bileşeni ise kumdur. Camın üretimindeki ana madde olan kum öğütülür ve 1000-1500 derecelerdeki fırınlarda eritilir. Kumun erime noktası yüksek olduğundan içine soda ve kireç eklenir. Bu maddeler aynı zamanda camın kırılganlık özelliğini de azaltır. Renkli cam üretiminde ise bu maddelere ek olarak kobalt, uranyum, altın gibi maddelerin eklemesi yapılır.
Su ve kimyasallara karşı olan dayanıksızlığın giderilmesi için bir sonraki aşamada ürüne; kalker, dolomit ve feldspat gibi mineraller eklenir. Harman adı verilen bu karışıma cam kırığı şeklindeki ikincil hammaddeler de ilave edilir. Ardından harman fırında eritilmek için hazır hale gelir.
Harman, cam fırınında 1500 °C’de eritildiğinde istenilen renkte bal kıvamlı akışkan bir sıvı olan soda-kireç camına dönüşür. Erimiş cam damla halinde kesilip otomatik olarak makinelerde presleme ve üfleme veya iki kez üfleme yöntemi ile şişe, kavanoz, bardak vb. şeklinde kalıplanır. Elde edilen cam ürünler daha sonra programlı olarak soğutulur. Hat üstünde hassas kalite muayenelerinden geçirilir, hatalı olanlar ayrılır. Böylece üretim süreci tamamlanır.
Tüm bu işlemlerin sonucunda da şık olduğu kadar sağlıklı pek çok ürün kullanıcılarıyla buluşmaya başlar.