Çanakkale Cephesi – I. Dünya Savaşı

Osmanlı Devletinin savaşa katılmasıyla savaş alanı genişlemiştir. Birçok cephede savaşmak zorunda kalan Osmanlı Devleti’nin hareket planının esasını, İttifak Devletleri’nin Avrupa da ki yükünü hafifletmek oluşturmaktadır.

Bu amaçla 3 aşamalı şu plan uygulanacaktır:

Bu planla; Kafkasya’da Ruslar, Süveyş’te İngilizler meşgul edilerek, Almanya ve Avusturya’nın yükü hafifletilecek, İngiltere’nin Hindistan ile olan deniz yolu bağlantısına engel olunacak ve güneyde ki zengin petrollerden ittifak devletlerinin yararlanması sağlanacaktır.

Çanakkale Cephesi

Çanakkale Cephesi’nin açılmasına Rusların isteği üzerine karar verilmiştir, ama burada bir cephe açılması çok daha önce Birinci Dünya Savaşı ve Osmanlı düşünülmüştü . Türkiye savaşa girdikten sonra Kasım 1914’te İngiliz Bahriye Nazırı Churchill ve Amiral Fisher, Türk kuvvetlerinin Süveyş’e saldırmalarını önlemek amacı ile Gelibolu Yarımadasına bir çıkarma yapılmasını önermişlerdi. Fakat İngiliz savaş kabinesi bu öneriyi kabul etmemişti. Nihayet, l915 yılı başında Avrupa’daki savaş, mevzi harbine dönüşünce İngilizler, bütün kuvvetlerini Batı Cephesine yığmaktansa Çanakkale ya da Balkanlarda ikinci bir cephe açarak harbi, hareket harbine çevirmeyi ciddî olarak düşünmeye başladılar.

Çanakkale Cephesi
Çanakkale Cephesi

İtilaf Devletleri açısından bu cephenin açılma gerekçeleri şunlardı:

Çanakkale savaşları Türk Milleti’nin tarihinde en büyük zaferlerden biri olmuştur. Bu zaferin birçok önemli sonucu vardır. Ama hiç şüphesiz ki, en önemli sonucu gelecekteki “ Türk Milli Mücadelesi ”nin önderi ve komutanı olacak olan Mustafa Kemal Paşa’yı tarih sahnesine çıkarmasıdır. Çanakkale Savaşları’nda büyük askerî başarılar kazanıp, haklı olarak “ Anafartalar Kahramanı ” adıyla anılacak olan Mustafa Kemal Paşa, bu savaşların sonunda ordu, kamuoyu ve basının yakından tanıdığı bir isim olacaktır.

Çanakkale Savaşlarının Türk ve Dünya Tarihi açısından sonuçlarına bakıldığında şunlar söylenebilir: