Bingölümüz’ünGüzellikleriniUlusal veUluslararası AnlamdaTanıtmak,Türkiye veDünya İnsanınaAçmak veBölgemizin GelişimineKatkıda Bulunmak,Bizim içinOldukça Önemlidir.AK Parti hükümetlerinde aldığınızgörevlerin yanısıra Parti’de de Tanıtımve Medya Başkanlığı ve Ekonomiİşleri Başkanlığı’nın ardından şimdide Dışilişkilerden sorumlu genelbaşkan yardımcılığı görevindesiniz.Yeni dönemde Türkiye’nin dış politikavizyonu, Avrupa Birliği ve Türkiyeilişkileri, küresel gelişmeler vefarklılaşan küresel ve bölgesel dengelerbağlamında Türkiye’nin değişen dışpolitika öncelikleri nasıl olacak?Dışilişkiler Başkanlığı’na geldiğim günden bugünedeğin gerek Sayın Cumhurbaşkanımızınyurtdışı gezilerine refakaten gerekse ilgiliheyetlerimizle birçok ülkeye ziyarette bulundum.Dışilişkiler başkanlığı olarak, Eylül ayında Türknüfusun yoğun olarak yaşadığı Almanya Köln’de, içindebulunduğumuz Ekim ayında ise Berlin’de çeşitli temaslarımızoldu. Önümüzdeki günlerde ise Rusya veÇin ziyaretlerimiz olacak.İki önemli ziyaret, Almanya ve Berlin. Nelergündeme geldi? Nasıl bir yol haritası izlenecek?Biraz anlatabilir misiniz?Almanya ile başlayayım. Almanya bizim için her açıdan,siyasi, ekonomik ve oradaki vatandaşlarımızlailişkilerimiz bakımından çok önemli bir ülke. SayınCumhurbaşkanımızın da Eylül ayı sonundaki Almanyaziyareti de, öncelikli olarak Türkiye-Almanya ilişkileribakımından, sonrasında ise, Almanya’nın AB’ninlokomotif ülkesi olması sebebiyle, Türkiye-AB ilişkileribakımından önemli idi. Öte yandan, AK Parti’yle, Almanya’daki siyasi partiler arasındakidiyaloğu geliştirmek istiyoruz.Almanya’daki siyasi partileri ziyaretetmek için önümüzdeki günlerdeçalışma yapılacak. Sadece hükümetlerarası diyalog yetmez. Siviltoplum, iş dünyası, partiler arasıdiyaloglar gibi çeşitli kanallarla ilişkilerimizidaha da geliştirmemiz lazım.Varsa birtakım sorunlarımız,bunları diyalogla, daha çok konuşarakve gerçekleri ortaya koyarak aşmamızlazım.Ziyaretlerin bir diğer boyutu iseekonomi. Ülkemizde şu anda aşağıyukarı 7000’den fazla Alman firmasıvar. Bu ortamda Türkiye ileAlmanya’nın üretim, yatırım ve ihracatkonularında geniş bir iş birliğiimkanına sahip olduğuna inanıyorum.Bizim varlıklarımız şu andaçok daha cazip durumda. Yatırım veihracat hamlesini Alman yatırımcılarlayapabileceğimize inanıyorum.Dolayısıyla Almanya’daki finansçevreleriyle yapılacak görüşmelerinde çok önemli olduğunu düşünüyorum.Almanya sermaye hareketlerive doğrudan yatırımlar noktasındaönemli bir partnerimiz. Bu yeni ortamdaAlmanya ile finansal iş birliğimizinve yatırım konusunda iş birliğimizinTürkiye’nin üretim ve ihracataltyapısına çok önemli katkılardabulunacağına inanıyorum. Tambu noktada Almanya ile yine ortakmenfaatlerimiz olduğunu düşünüyorum.Geçtiğimiz hafta iki gün süren Brükselziyaretimiz oldu. Çok yoğun birtemas trafiğinde bulunduk, özellikleAvrupa Parlamentosunda farklıülkelerden 22 parlamenterle görüşmegerçekleştirdik. Türkiye’ninAB üyelik sürecinde mutlaka pozitifgündeme ihtiyaç olduğuna inanıyorum.Avrupa ile Türkiye ilişkilerininpozitif olması iki tarafın da çıkarınaolan bir durum. Daha güvenli,müreffeh ve demokratik bir AvrupaTürkiye’ye fayda sağlarken,daha ilerleyen, büyüyen ve güçlenenbir Türkiye’nin ise Avrupaiçin fayda sağlayacağını düşünüyorum.Her görüşmemizde Suriyelimültecilere daha fazla destekkonusu da gündeme geldi. Ayrıca,Türkiye’nin ekonomi politikalarıkonusuna da değindik. Buradada yine Türkiye’nin giderek bukurda daha istikrara doğru gittiğinive belirli bir dengelenme sürecindensonra sürdürülebilir birbüyüme politikasına devam edeceğinivurguladık. Genç ve dinamiknüfusuyla Türkiye’nin büyükpotansiyellere sahip olduğunu,bunun Türkiye-AB ilişkileri açısındanda önemli olduğunu yineortaya koyma imkanımız oldu.Gümrük Birliği’nin güncellenmesikonusu da gündemlerimizsen biri oldu. Gümrük Birliği’ni nasıl daha modernize ederiz, nasılgeliştiririz, nasıl daha kapsamlı hale getiririz bu konudakimüzakerelerin bir an önce başlaması gerektiğininaltını çizdik. Herkesin faydasına olacak bu süreci birilerininengellememesi gerektiğini özellikle vurguladık.Vize kolaylığı konusu da görüştüğümüz konulardan birtanesiydi.Biraz da ekonomiden söz edelim dilerseniz.Ağustos’ta çok ciddi bir kur kriziyle karşı karşıyakaldık. Adeta Türkiye’ye dış kaynaklı bir finansaloperasyon yapılmaya kalkışıldı. Kurda ve genelolarak ekonomide yaşanan hareketlilik ile bunuatlatma konusunda atılacak adımlar konusunsaneler söylersiniz?Ekonomik anlamda genel bir tablo var; ama bir deTürkiye’ye özel bir tablo var. Bunu da görmemiz lazım.Türkiye gelişmekte, hızla büyümekte olan bir ülkeolarak bu genel gidişattan zaten etkileniyor ama bununötesinde daha özel bir durumu var. Nedir? TürkiyeOrtadoğu’da gerçekleştirilmeye çalışılan birtakım hadiselere,düzenlemelere karşı farklı bir perspektif ortayakoyuyor. Daha bölgenin içinde, tarihine ve kültürünehakim bir aktör olarak hem kendi milli menfaatleri hemde bölgenin istikrarı açılarından farklı politikalar ortayakoyuyor. Bu politikalar da herkesi memnun etmiyor.Ortadoğu üzerinde farklı emelleri olan ülkelerin, küreselgüçlerin birtakım hesaplarını bozan bir tutum sergiliyor.Bunun getirdiği atmosfer içinde Türkiye ekonomisinedönük farklı saldırılar yapıldığını görüyorsunuz.Aslında 15 Temmuz öncesi süreçlerde siyasi olarak yapılmayaçalışılan birtakım manevraların, müdahalelerin15 Temmuz sonrasında da ekonomi üzerinden devamettiğini görüyorsunuz. Ekonomi üzerindeki bu durumuo sürecin devamı olarak okumamız mümkün. Buradaşunu çok net ortaya koymalıyız. Kurda yaşanan dalgalanmalarbir reel ekonomi krizi değil. Finansal piyasalardavar olan bir dalgalanma sadece. Sadece bir türbülansve inşallah bunu da atlatacağız. Bu dönemsel bir hadise.Ekonomik temeller sağlam olduğu sürece, siyasi istikrarımızolduğu sürece bu tür türbülanslar gelir geçer.Ne kadar süreceği biraz da şartlara bağlı. Onu kestirmekkolay değil açıkçası ama bunlar er geç yerini daha istikrarlıdönemlere bırakacak hadiselerdir. Burada önemli olan Türkiye’nin siyasi istikrarını devamettirmesi, yeni yönetim sistemiylebirlikte güçlü duruşunu korumasıve ekonomik temellerini sağlamtutması. Aynı zamanda Bingölvekilisiniz. Önemli katkılarınız,destek ve teşviklerinizleBingöl iline önemli “Bereketli”yatırımlar yapılıyor. Ülkemizinkalkınmasını hızlandıran,istihdam sorunlarını hafifleten,toplumsal refah düzeyiniartıran stratejik yatırımlarınönemli halkalarını oluşturanyeni yatırımları Bingöl ilinekazandırdınız. Bu konuda nelersöylemek istersiniz?Bingöl son 15 yılda, önceki dönemlerlemukayese edilemeyecek şekildeyatırımlara kavuştu. Gerek kültürelgerekse yatırımlar anlamında,bütünüyle bir değişim süreci yaşadı,yaşamaya devam ediyor. İlimizdekikentsel dönüşüm son hızla devamediyor. 45 yıl önceki depremin izleribu kentsel dönüşümle silinecek.Kentsel dönüşüm projesi kapsamındakibin 108 konutun temelini geçtiğimizgünlerde attık.SÜTAŞ’ın ilimize yaptığı yatırımlarson hız devam ediyor. Tesisler DoğuAnadolu Bölgesi’nin ilk entegre tesisive son derece modern bir teknolojiyesahip olacak. Bingöl Merkez’deolmakla birlikte bölgesel bir yatırım.Yeni fiyatlarla 1 katrilyon lira tutarındakibir yatırımdan bahsediyoruz.Bu yatırım tamamlandığında bin kişiyedoğrudan istihdam imkanı sağlayacakama bundan daha önemlisi 10bin aileye dolaylı olarak katkıda bulunacak.Bu sayede yörenin gelir düzeyiniartacak, hayvancılığın gelişmesinisağlayacak. Son dönemlerde ülkemizeyönelik bir ekonomik saldırıvar. Bu saldırıya rağmen yatırımımız,üretimimiz, ihracatımız hiç hız kesmedendevam ediyor. İşte bunun engüzel örneklerinden biri de bu SÜTAŞtesisidir. Türkiye’nin ekonomik saldırılardançıkış yolu daha fazla yatırım,üretim ve ihracattır.Bingöl sadece altyapı olarak değil,kültür ve sanat alanında da, yeniliklerile tanışıyor. Bunların oluşturduğuzeminde, yeni projeler de mutlakaolacak. Yerel Yönetimler, Üniversiteve Kamu İşbirliği ile bu projelere destekolmaya devam edeceğiz. Bunlardanbiri de, Bingöl Uluslararası KısaFilm Festivali. Bingölümüzün güzellikleriniulusal ve uluslararası anlamdatanıtmak, Türkiye ve Dünya insanınaaçmak ve bölgemizin gelişiminekatkıda bulunmak bizim için oldukçaönemli. Bu nedenle de en güçlüiletişim araçlarından olan sinema sayesinde,kültür-sanat ve turizm alanındafarkındalık yaratıp, bölge ekonomisinicanlandırarak dışa açılmasınısağlamak amacıyla ortaya çıkanbir proje, “Bingöl Uluslararası KısaFilm” projesi. İlimizin tanıtımı ve bölgeekonomisini geliştirmenin yanısıra,kardeşliğimizin pekiştirilmesindede önemli bir rol üstlenecektir. İleridebu çabanın sonucunda, Bingöl’deyaşayan gençlerden ulusal ve uluslararasıalanda eserleri bekliyoruz.Bingöl örneğinde olduğu gibi, bu faaliyetlerinsadece belirli mekanlardagerçekleşmediği, tüm ülkeye ve toplumayayıldığı bir gelecek hayal ediyoruz.