İÇİNDEKİLER
Çikolata kistleri içlerindeki perdelenmeler, sıvı içeriği, bölünmeler, perdelenmeler, girintiler, çıkıntılar ve kalın cidarları sayesinde ultrasonla bakılarak kolayca tespit edilebilirler. Çikolata kistleri dışındaki kistlerin tespiti bu kadar kolay olmayabilir. Bazı kistler normal yumurtalarla çok sık karışır. İnce cidarlı, içinde perdelenmeler, bölünmeler, girintiler, çıkıntılar olamayan ve içlerindeki sıvı çikolata kistindeki gibi koyu değil normal olduğu için bunların tespiti daha zordur. Böyle bir durumda mutlaka bir ay sonra yeniden kontrol yapılmalıdır. Eğer yumurta kisti ya da normal yumurtlamayla ilgi bir kalıntıysa adet döneminden sonra bir ay içerisinde kendiliğinden geçecektir. Üzerinden bir adet dönemi geçmesine rağmen kistik yapı hala duruyorsa o zaman bir kistin varlığından söz edilebilir. Kist tanısı konulduktan sonra, bu kist kadın sağlığını ve doğurganlığını olumsuz anlamda etkileyen bir kist midir bunun araştırması yapılmalıdır. Ultrasonla tespitten sonra, rahim filmi çekilip kistin boyutu tespit edilir ve kistin doğurganlığı etkileyecek şekilde tüplerde herhangi bir tıkanıklık yapıp yapmadığına bakılır. Buna göre bu kisti ameliyatla çıkarma kararı alınabilir. Bazı durumlarda da kadının doğurganlığı mevcut kistten etkilenmeyebilir, böyle bir durumda ameliyata gerek yoktur. Radyolog ve jinekolog kist üzerinde ortak bir yorum yapıp bu kararı birlikte almalıdır. Dermoid kist, çikolata kisti, polikistik over, yumurtalık kisti bunların hepsi farklı yaklaşımlar gerektiren kist çeşitleridir. Her hasta kendi bünyesinde değerlendirilmelidir.
Her adet döneminde kadın vücudu döllenmeye uygun bir olgun yumurta geliştirir. Ancak bazı durumlarda bir adet döneminde birden fazla yumurta aynı anda olgunlaşmaya çalışır ve bunu başaramazlar bu durumda Polikistik Over Sendromu oluşur. Polikistik Over Sendromunda bir çok yumurta vardır ancak hiç biri döllenme yeteneğine sahip değildir. Ultrason muayenesinde içinde gelişmemiş yumurtaların bulunduğu birden fazla kesecik görüntülenir.
Düzensiz adet, tüylenmede artış, sivilcelenme, ciltte yağlanma, saç dökülmesi, kilo alma ve vermede güçlük, aşırı kilolu olma , çocuk sahibi olamama (infertilite) gibi belirtiler Polikistik Over Sendromu’nda çok sık karşılaşılan belirtilerdir.
Yukarıdaki belirtilerden iki ya da ikiden fazlası aynı anda görülen hastalarda muayene, ultrason ve tetkiklerle (klinik veya laboratuvar tetkikleri) tam teşhis konulabilir.
Polikistik Over Sendromu’na sahip kişilerde genellikle insülin direnci de görüldüğü ve bu kişilerin genellikle fazla kilolu olmasından dolayı insülin direncinin Polikistik Over Sendromu’na yol açabileceği yönünde görüşler mevcuttur.
Polikistik Over Sendromunda tedavi kişinin tetkiklerinde çıkan sonuçlara göre düzenlenir. Kişi fazla kiloluysa öncelikle ideal kilosuna inmesini destekleyen bir diyet programı uygulaması önerilir. Böylece insülin direncini kırmak amaçlanır. Kan testi sonuçlarında herhangi bir hormonal bozukluk çıktıysa bu hormonsal bozukluklara yönelik ilaç tedavisi düzenlenebilir.
Polikistik Over Sendromu tedavi edilmezse hastanın doğurganlığı üzerinde olumsuz sonuçlar doğurabilir. Bu sendroma bağlı duygu durum bozuklukları, depresyon, endişe bozuklukları gibi hastalıklar gelişebilir. Kozmetik anlamda da kişiyi olumsuz etkileyecek sonuçlar ortaya çıkabilir. Erkek tipi saç dökülmesi, kıllanma, sivilcelenme bunlardan bazılarıdır. İnsülin direncine bağlı olarak şeker hastalıkları gelişebilir.