Çocuğun Evlilik Yoluyla İstismarı Politiktir!

Çocuğun evlilik yoluyla cinsel istismarı sosyal, kültürel, inançsal bahanelerle meşrulaştırılamayacak ağır bir suçtur. Çocuğun yüksek yararı ilkesi gereğince çocuğun insan haklarını tanımak, ihlal etmemek, korumak ve gereğini yerine getirmekle yükümlü olan devlet; yasalarını, uygulamalarını, fiillerini yani her türlü politikasını çocukların tarafında olarak gözden geçirmeli ve yeniden düzenlemelidir. Çocuğun evlilik yoluyla cinsel istismarı; çocuk cinsel istismarının devlet eliyle meşrulaştırılmasıdır.

Çocuk istismarı politiktir çünkü failler gücünü yasalardan, cezasızlıktan, siyasal iktidarın söylem ve eylemlerinden alır. 6 yaşındaki bir kız çocuğunun evlilik yoluyla cinsel istismara maruz bırakılması “tatsız bir konu” olarak tanımlanamaz, tanımlanması kabul edilemez.

Çocuğun evlilik yoluyla istismarını meşrulaştıran Türk Medeni Kanunu ve Türk Ceza Kanunu’nda yer alan ilgili maddeler çocukların yüksek yararı gözetilerek acilen yeniden düzenlenmelidir:

Çocuğa yönelik cinsel istismarın önlenebilmesi için:

Bir kez daha söylüyoruz: Cinsel istismar kaza, doğal afet, fıtrat, kader, kısmet, istisna, müstesna, “tatsız bir olay” şeklinde tanımlanamaz, tanımlanması kabul dahi edilemez. Devlet yükümlülüğünü yerine getirerek; çocuğa karşı istismar suçu işleyen tarikat, cemaat, bürokrat, her türlü kişi, kurum ve yapılarla ilgili cezasızlık politikasına derhal son vermeli ve çocuğun evlilik yoluyla cinsel istismarının yolunu açan yasal dayanakları ortadan kaldıracak gerekli düzenlemeleri acilen yapmalıdır.

İnsan Hakları Derneği Çocuk Hakları Komisyonu