[vc_row][vc_column width=”1/4″][vc_single_image source=”featured_image” img_size=”full” alignment=”center”][/vc_column][vc_column width=”3/4″][vc_column_text] Bu yazımda sizlere, Kıbrıs’ta yaşayan 38 yaşındaki Deniz hanımın, 26 Ağustos 2014’te olduğu obezite ameliyatı sonrasında yaşadıklarını anlattığı ve bizimle paylaştığı yazıyı aynen aktarıyorum. Ben okuduğumda gerçekten çok etkilendim. Dilerim ki bu mutluluğu hep daim olsun.
Ben bu tüp mide ameliyatını olmaya sevgili terapistim Sn. İlkim Öz’ün sayesinde karar verdim. Sonra hemen araştırmaya başladım ve internette Sn. Prof. Dr. Mehmet Ali Yerdel’in videolarını izledim, merkezin internet sitesini inceledim. Eşime, koordinatöründen diyetisyenine, psikologundan laboratuar hizmetlerine kadar her şeyi sağlayan bu merkezde ve tecrübelerinden çok etkilendiğim ve güven hissettiğim bu klinikte ameliyat olmak istediğimi söyledim. Hemen harekete geçtik ve sevgili Selma hanımla telefonda ilk görüşmemde ne kadar doğru bir seçim yaptığımı anladım. Neredeyse on gün olmadan çok planlı ve programlı şekilde operasyonum yapıldı ve yeni hayatıma ilk adımımı attım.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column][vc_column_text]Sonrasında çok kısa bir iyileşme süreci oldu, bu süreçte hemşirelerin, doktorların ve merkezdeki tüm ekibin ilgisi müthişti, herkes gelip ayrı ayrı ilgilendi ve de üstünden bir yıl iki ay geçmesine rağmen aynı ilgi hala aynı şekilde devam ediyor. Bu konuda herkese bir kez daha teşekkür ederim, bizi hiç yalnız bırakmıyorlar. Ve ne zaman ihtiyacımız olsa 7/24 onlara mutlaka ulaşabiliyoruz.
Ameliyattan sonra hayata yeniden doğmuş gibi oldum. Yeni bir ben var artık!
Öncelikle sağlığıma kavuştum, insülin direnci, kalp çarpıntısı ve astım illetlerinden kurtuldum, haplara bağımlı yaşamıyorum artık. 6. Ay tahlillerinde sevgili Ozan Bey bana -“insülin direncin geçmiş…” dediğinde nasıl sevindiğimi anlatamam, çünkü benim hem annem hem de babam insülin kullanıyor, genetiğimde bu hastalık var zaten…
Ameliyattan sonra alışkanlıklarım, hayata bakış açım, zevklerim her şeyim değişti… Değişmeyen tek şey güzel dostlarım ve arkadaşlarım, onlar beni hiç yargılamıyorlardı zaten, daha doğrusu yargılayanlar benim dostum olamıyorlardı. Ama yabancıların bakışı değişti; mesela önceden karşıdan karşıya geçerken yol bile vermiyorlardı, şimdi veriyorlar maalesef. Ya da bir mağazada -“size göre yok” diyorlardı, şimdi -“en büyüğü size büyük olur, manken gibisiniz çok yakıştı” diyorlar.
Şişmanlık sağlıksız olmakla birlikte, bizim toplumumuzda yaşamı daha da zorlaştırıyor, hapishanede gibisiniz, etrafınızda hep sizi yargılayan parmaklıklar var …
Kilo verdikten sonra özgüvenim yerine geldi, hayata karşı daha güçlüyüm artık. Kendimi çok iyi hissediyorum, her gün duyduğum iltifatlar ve güzel sözler sayesinde motivasyonum hep yüksek oluyor. Kilo verdikten sonra beni ilk gördüklerinde tanımayan arkadaşlarımın sayısını size sayamam, yanımdan geçip gidiyorlar ben bakakalıyorum, kendimi yeniden tanıtmak zorunda kalıyorum çoğu zaman. Ama bu güzel bir şey, onların gözlerindeki şaşkınlık ve sevinç beni çok mutlu ediyor.
Tabii ki en büyük desteği de 13 yaşındaki ikiz kızlarım Yaz ve Bahar’dan görüyorum. Eskiden onlara annelerinin ne kadar şişman olduğunu söyleyenler şimdi ne güzel anneleri olduğunu söylüyorlar. Sanırım yalnız kendimin değil, onların özgüvenlerinin gelişmesine de faydalı oldu bu değişim.
Ara verdiğim çalışma hayatına daha enerjik ve özgüvenli bir şekilde geri döndüm .
Hayatımdan yemeği çıkardım, yerine bir sürü yeni kıyafet, alışveriş ve çok daha kaliteli zaman geçirdiğim dostlarımı koydum. Ameliyattan önce diyetisyenimize, yemeğe çıktığımız zaman, yemeden içmeden o kadar saat ne yapacağımı sormuştum. O da bana daha güzel zaman geçireceğimi söylemişti, aynen de öyle oldu. Korkacak bir şey yokmuş, o kadar saat sohbet ediyorum, arada da yiyorum-içiyorum, ama midemi büyütmemek için üç kurala çok dikkat ediyorum. Yani gazlı hiçbir şey içmiyorum, doyunca hemen duruyorum ve katılarla sıvıları aynı anda tüketmiyorum. Eskiden bol karbonhidrat içeren beslenme biçimim çok geride kaldı, şu anda protein, salata ve çorba ile besleniyorum ve kendimi çok hafif hissediyorum. Aralarda atıştırmak istediğimde protein zengini kavrulmamış kuruyemiş ve tatlı olarak pekmezli lor peyniri en sevdiklerim. Arada kaçamaklar oluyor tabii ki ama diyetisyenimiz bize bu gıdaları hangi saatlerde yersek kilo almayacağımızı öğretiyor. Bir de nerdeyse her şeyin kalorisine bakıyorum mutlaka, çok önemli.
Ben bu ameliyatı olmayı düşünenlere sakın vakit kaybetmeyin derim . Her geçen saniye zaman kaybıdır. Sevgili Selma hanımın da bana söylediği gibi; bu mide küçültme ameliyatının sonrasını hayal edemezsiniz, ancak zayıflamaya başlayınca idrak ediyorsunuz ne güzel bir şey olduğunu . Artık bir aile gibi olduğumuz merkezdeki çok değerli tüm ekibe, bana verdikleri yeni hayatım için bir kez daha teşekkür ediyorum.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]