Diastema (Ayrık Diş) Nedir? Nasıl Tedavi Edilir?

Diastema en genel şekli ile dişlerin arasında ayrıklık olmasıdır diyebiliriz. Halk arasında ayrık diş olarak da bilinen bu sorun sadece dişlerle değil çene kemiğiyle de ilgili bir problemdir. Pek çok farklı nedene bağlı olarak dişlerin arasında ayrıklık meydana gelebilir. Örneğin sadece ön dişlerde eksik olması bile başlı başına bu sorunun ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Tedavisi ise birkaç farklı şekilde yapılabiliyor ve hastaya en uygun olan tedavinin kısa zamanda sonuç vermesi sağlanıyor. Tedavi seçeneklerine değinmeden önce ayrık dişin nedenlerini ele almakta fayda var.

Diastema Neden Oluşur?

Neden diastema oluşur sorusunun ilk yanıtı genetik faktörlerdir. Genetik aktarımdan kaynaklı olarak bu sorunun yaşanması son derece yaygındır. Çevresel etkilerden kaynaklı olarak da ayrık diş sorunu ortaya çıkabiliyor. Bir diğer neden de diş eti sağlığı ile alakalı olan problemlerdir. Diş etlerinde yaşanan sorunlar ya da diş eti çekilmesi gibi problemler dişler arasında ayrıklık oluşmasına neden olabilir.

Eğer ayrık diş sorunu erken yaşlarda görülüyorsa nedeni çok büyük bir ihtimalle genetik unsurlardır. Aile bireylerinin diğerlerinde de bu sorunun görüldüğü gözlemlenir. Sonradan dişler arasında ayrıklık meydana geldiyse bu durumda öncelikle diş etlerinin incelenmesi gerekir. Çünkü diş eti sorunları, sonradan oluşan ayrık dişlerde en yaygın nedenlerin başında geliyor.

Erken dönemde diş kaybının da nedenler arasında yer aldığını belirtmeliyiz. Bu durumda diş komşu desteğini kaybeder ve ayrıklık da meydana gelebilir. En sık karşılaşılan tablo ise ‘üst santral’ olarak adlandırılan ortadaki iki dişin ayrık olmasıdır. Bu durum estetik açıdan da kişiyi bir hayli rahatsız eder. Hatta öz güven sorunlarına neden olabilir ve kişinin gülümsemesini gizlemeye çalışma gibi davranışlara yöneltebilir. Bu durumun da çoğunlukla genetik geçişle meydana geldiğini belirtebiliriz.

Diastema Tedavi Yöntemleri

Diş aralarında boşluklar olması durumu her birey için rahatsızlık verici olabiliyor. Konuşma noktasında da diastema kaynaklı olarak çeşitli sorunlar yaşanabildiğini belirtebiliriz. Konuşurken dişler arasından ses gelmesi en yaygın yaşanan sorundur. Bununla birlikte dilin dişlerin arasına girmesi ve zarar görmesi de yine yaygın yaşanan problemler arasında yer alıyor. Dişler arasında boşluk olması nedeniyle dilin sürekli dişler arasına gelmesi ise zamanla bu açıklığın daha da artmasının nedeni olabiliyor.

Diş Arası Boşluklarının Kapatılması İçin Gerçekleştirilen Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Günümüzde diastema tedavisinde uygulanan çeşitli yöntemler bulunuyor. Bu seçenekler arasında ön plana çıkanlar şu şekildedir:

Kompozit Vener

Kompozit vener diş aralarını kapatmak için uygulanan yöntemlerden biridir. Son derece pratik bir şekilde uygulanabiliyor olması diastema görünümünü ortadan kaldırmak için bu işlemin sıklıkla tercih edilmesini beraberinde getiriyor. Eğer diş aralarındaki boşlukları aşırı düzeyde değilse bu tedavi rahatlıkla tercih edilebilir ve kısa zamanda uygulanabilir. İşlemde kompozit dolgu materyalleri ile boşlukların kapatılması hedefleniyor. Sadece tek bir seansta uygulanabiliyor olması da bu işlemin hasta için sağladığı avantajlar arasında yer alıyor. Ancak işlem sonrasında hastaların ağız ve diş temizliğine, bakımına maksimum seviyede dikkat etmesi de önemlidir.

Performansı gayet yüksek olan bir yöntem olduğunu da belirtmeliyiz. Diş üzerindeki dokuları aşındırmadan uygulanıyor olması, işlem öncesinde anestezi yapılmasına gerek bırakmıyor. Diş renginden ayırt edilemeyen, doğal bir görünüm elde edilebiliyor. Estetik kaygıları olan hastalar için uygulamanın bu özelliği de önem taşıyor. Renk açısından dişe çok rahat adapte olabilen bir dolgu uygulaması olduğunun altını çizmeliyiz. Kompozit materyal de sıklıkla merak ediliyor. Bu materyaller, görünüm açısından diş çürüklerinin tedavisinde kullanılan ve beyaz tonlarında olan dolgu materyalinden farklı değildir. İşlem sırasında dolgular, komşu dişlere boy ve ebat açısından uygun olarak şekilde uyarlanır. Laboratuvar aşamaları olmadan gerçekleştirilen bu işlemden dileyen herkes faydalanabilir.

Porselen Lamina

Yaprak porselen olarak da bilinen porselen lamina uygulaması, dişte aşındırma işlemi yapılmadan sadece ölçü alınarak gerçekleştirilebilir. Ancak bazı hastalarda minimal düzeyde olmak kaydıyla çok hafif bir aşındırma işleminin yapılması da gerekebilir. Uygulamada kullanılan materyal cam seramiktir ve bu yönüyle özellikle kozmetik açıdan hastaların beklentilerini karşılamayı başarır. Estetik değerinin yüksek olması diastema tedavilerinde bu yöntemin yoğun bir ilgi görmesini beraberinde getiriyor.

İşlem öncesinde çok iyi bir analiz yapılması gerekir. Dişlerin konumu, genişliği ya da duruşu mutlaka incelenmelidir. Nedeni ise bu işlemin son derece hassas bir çalışma gerektiriyor olmasıdır. İnce bir yapıya sahip olan ürünlerin kalınlığı 0.2 mm hatta 0.1 mm’ye kadar inebiliyor. Hazırlanan yaprak formundaki kaplamalar özel olarak geliştirilen bir yapıştırıcı malzeme ile dişe yapıştırılıyor. Bağlayıcı özelliği gayet yüksek olan adezivler yardımı ile sağlam bir şekilde yapıştırılan kaplamalar uzun yıllar herhangi bir sorun yaşanmadan kullanılabiliyor. Sadece ayrık diş sorununda tercih edilen bir işlem değildir. Dişlerde ayrıklık olmasının yanı sıra diş renklenmelerinde de gayet başarılı bir şekilde uygulanabilir.

Ortodontik Tedavi

Dişlerde ayrıklık olması durumunda ortodontik tedavi uygulanabilir. Bu tedavide temel amaç ayrık diş görüntüsünü kalıcı olarak düzeltmektir. Tedavi, diş teli kullanılarak yapıldığından hastanın sabırlı olması ve bir süre beklemesi gerekiyor. Tedavi sürecinde ara ara kontrollere gidilmesi gerektiğini de belirtelim. Klasik diş tellerine alternatif olarak estetik diş telleri de tercih edilerek tedavi uygulanabilir. Şeffaf plak tedavisi gibi seçenekler de bulunduğundan yetişkinler de bu uygulamalardan rahatlıkla faydalanabilir. Bu tedavinin süresi her hastada aynı olmaz ancak çok kısa bir süre içerisinde sonuç görmek de mümkün olmayacaktır.

Diş telleri ile tedavi yapılmak istendiğinde de detaylı bir analiz çalışmasının yapılmasına ihtiyaç olur. Diş aralarındaki boşlukların nasıl dağıtılacağının çok iyi planlaması gerekir. Bununla birlikte dişlerin bitim konumlarının planlamasının en doğru şekilde yapılması önem taşır.

Diş telleriyle yapılan tedavilerde relaps durumu sıklıkla merak ediliyor. Relaps, tedavi tamamlandıktan sonra dişlerin yeniden eski yerine hareket etmesi yani eski görünümün geri dönmesidir. Elbette istenen bir durum değildir. Her diş teli tedavisinde bu durumun yaşanacağı düşünülmemelidir. Ayrık diş durumu nedeniyle uygulanan ortodontik tedavilerde relaps oluşmaması için çeşitli önlemler alınabiliyor.

İlginizi çekebilir –> Çarpık Diş Nedenleri

Tedavi Kaç Seans Sürer?

Hangi tedavinin tercih edildiğine bağlı olarak diastema tedavilerinin süresinin değişebildiğini söyleyebiliriz. Eğer kompozit lamina uygulaması tercih edilirse sadece tek bir seans, işlemin tamamlanması için yeterli olabiliyor. Kaç adet dişe uygulanacağına bağlı olarak seans süresi değişiyor olsa da çoğunlukla 1 saat ile 3 saat arasında işlem tamamlanıyor.

Porselen lamina tercihi yapıldığında ise tedavinin başlaması ile bitmesi arasında geçen süre 5 gün ile 7 gün arasında oluyor. Çünkü hastadan alınan ölçülere göre plaklar özel olarak hazırlanıyor. En uzun tedavi süresine sahip olan ise diş telleridir. Bu tedavide süre 1 ay olabildiği gibi 18 ay da olabilir.

Göz atın –> Sigara Kullanımı Diş Sağlığına Etkileri

Tedavi Sonrası Nelere Dikkat Edilmelidir?

Öncelikle diastema nedeniyle tedavi uygulanan dişlerle sert gıdaların, cisimlerin ısırılmaması gerekiyor. Çay ya da kahve gibi dişlerde lekelenmeye neden olabilen içeceklerin tüketiminin sınırlandırılması da büyük önem taşır. Bu içecekler tüketildikten sonra mutlaka dişler fırçalanmalıdır. Dişlerde ayrılık hakkında sorularınızı yorum bölümüne yazabilirsiniz.

Bilgi sahibi olun –> Dikişsiz Implant