Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Seçim Gözlem Heyeti (ODIHR) Demokratik Sol Parti Genel Merkezini Ziyaret etti.
AGİT Seçim Gözlem Heyeti, 24 Haziran 2018 tarihinde gerçekleştirilecek olan Cumhurbaşkanı ve TBMM Genel Seçimleri ile yaşanan seçim sürecine ilişkin görüşmelerde bulunmak üzere DSP Genel Merkezini ziyaret etti.
Marla Morry (Legal Analist), Rashad Shirinov (Siyasi Analist), Elissavet Karagiannidou (Secim Analisti) ve Binnur Aloğlu’dan (Seçim Analisti Asistanı) oluşan heyet, DSP Genel Sekreteri Abbas DENİZ, PM Üyesi ve Adalet Eski Bakanı Prof. Dr. Hikmet Sami TÜRK, 21. ve 23. Dönem Denizli Milletvekili Genel Başkan Yardımcısı Av. Dr. Hasan ERÇELEBİ ve Örgüt Kurulu Başkan Yardımcısı Tuğçe TEKÇE tarafından karşılandı.
Heyet öncelikle 24 Haziran 2018 tarihinde yapılacak olan seçimler hakkında DSP’nin yaşadığı süreci ve Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından uygulanan prosedürün içeriğini ve gerekçelerini öğrenmek, DSP tarafından Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine (AİHM) yapılan “ Kanunsuzluk ve Hak İhlali Tespiti” başvurusu dosyasının bir örneğini incelemek istediklerini belirttikten sonra seçim günü yaşanabilecek muhtemel gelişmeler üzerine görüş alışverişinde bulundular.
Hukuk Analisti Marla Morry’nin, “Geçmiş seçimlerde bize anlattığınız sebeplerden dolayı seçime sokulmayan partiler var mıydı? Partinizin hedef alındığını görüyorum, sizce neden partiniz hedef alındı?” şeklindeki sorusuna DSP Genel Sekreteri Abbas DENİZ açıklama getirerek, “Son 30 yıldır yapılan seçimlerde bugün YSK tarafından ortaya konulan kriter uygulanmamıştı. YSK, yeni kurulan İYİ Parti’nin seçimlere katılabilmesini engellemek adına yapay ve kanunsuz bir gerekçe ortaya koydu. Ancak bu oyunları İYİ Parti’ye bir gecede katılan 15 CHP milletvekili ile bozulunca kanunsuz uygulamanın mağduru DSP oldu. Kısacası esasen seçimlerin güvenliğinin ötesinde Siyasi partilerin seçimlere katılma güvenliği ortadan kaldırılmıştır. “ dedi.
Siyasi Analist Rashad Shirinov’un, “Yeni sistemde TBMM’nin hala koruduğu yetkileri var mı?” şeklindeki sorusuna Prof. Dr. Hikmet Sami TÜRK ; “Bunu 24 Haziran’dan sonra daha net göreceğiz. Ama biliyoruz ki çoğu yetkisi olmayacak. Gensoru verme gibi ya da Meclis yaptığı kanunu Cumhurbaşkanına gönderdiğinde cumhurbaşkanı onaylamadığı zaman meclisin salt çoğunlukla kabul etmesi gerek. Bu da cumhurbaşkanına veto yetkisi vermesi demektir.” diyerek cevap verdi.
Rashad Shirinov’un “Seçim gününde neler yaşanabilir?” sorusunu DSP Genel Başkan Yardımcısı Av. Dr. Hasan ERÇELEBİ şöyle cevapladı:
“Türkiye OHAL ortamında seçimlere giriyor. Bu, devletin özellikle güvenlik güçlerinin seçmenler üzerinde etkili olabileceğini gösterir. Bunun yanında HÜDA PAR’ın hükümet baskısıyla seçime katılma yeterliliğini sağladığını düşünüyoruz. Çünkü devlet, Doğu / Güneydoğu illerinde seçim güvenliğini sağlayamayacak ve HDP’lilerle karşı karşıya gelebilecektir. Bu durumda siyaseten HÜDA PAR’ın ve Hizbullah taraftarlarının bu girişimlerin önünde toplumsal set olmasını, kürt seçmenin tek başına HDP’ye desteğini böleceğini düşünüyorum.
Sandık başkanlarına polis çağırma yetkisi verildi. Bunun da seçmen üzerinde baskı oluşturacağı gözden uzak tutulmamalıdır. Bunun yanında polis çağırma yetkisinin bölge halkında, AKP’ye desteğin zayıf olduğu bölgelerde seçmenin oy kullanmasını engelleyecek şekilde sandıktan uzaklaştırma, ürkütme yöntemleri için kullanabileceği endişesi vardır. Dolayısıyla 24 Haziran seçimleri eşit, özgür ve güvenli bir ortamda olmayacaktır.
Eşitlikten uzak ve kanunsuz uygulamalarıyla gündeme gelen YSK bu sabah, TRT’de Cumhurbaşkanı adaylarının konuşma süre ve günlerini belirledi. Konuşma yapacak adayların arasında Selahattin Demirtaş yoktur. Bu durum bile keyfi bir uygulamadır. DSP hukukun üstünlüğünü her zaman savunan ve iktidarda olduğu zamana da demokrasiyi uygulayan bir parti olduğu için seçime alınmamıştır!
Sonuç olarak seçimlerin hukuki, meşru ve geçerli olmayacağını düşünüyorum. Karamsar değil ama kaygılıyız. ”
Görüşme sonrasında DSP Genel Sekreteri Abbas DENİZ, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine yapılan başvuru dosyasının bir örneğini AGİT Seçim Gözlem Heyeti (ODIHR) heyet başkanına verdi.