Dünya KOAH Günü

“Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı” (KOAH), Akciğerin tıkayıcı, kronik yani devamlı olan bir hastalıktır.KOAH, sürekli tekrarlayan bronşit ve çeşitli nedenlerle akciğerdeki hava keseciklerinin harabiyeti sonucu esnekliğini kaybetmesi, doğal yapısının bozulması ile akciğerlere hava giriş çıkışını tam sağlayamaması ile seyreden bir akciğer hastalığıdır.Sağlık Bakanlığı, dünyada KOAH bilincini artırmak üzere kurulan GOLD (Global Initiative of Obstructive Lung Disease) ve Dünya Sağlık Örgütü önderliğinde ortak GARD (Global Alliance Against Chronic Respiratory Diseases) Türkiye Projesi kapsamında her yıl Dünya KOAH Günü etkinlikleri yaparak toplumumuzda KOAH farkındalığı ve bilincini artırmayı hedeflemektedir.Amaç, KOAH’ın her yıl daha fazla kişi tarafından bilinmesi ve risk faktörü taşıyan kişilerin sağlık kuruluşlarına başvurularının artırılmasıdır.Bu yıl Dünya KOAH Günü, 19 Kasım 2014 olarak belirlenmiş ve KOAH’ın ilerlememesi için herkesin kolayca yapabileceği “Yürüyüş” tema olarak seçilmiştir. KOAH Kronik (Müzmin) Obstrüktif (Tıkayıcı) Akciğer Hastalığı, nefes yollarında mikroplarla oluşmayan bir iltihaplanmaya bağlı olarak oluşur. KOAH, tüm dünyada önemli bir halk sağlığı sorunu olmasına karşın, kamuoyu tarafından yeterince bilinmeyen bir hastalıktır.

Görülme sıklığı 40 yaş üstü yetişkinlerde yüzde 15-20’dir. Bir diğer deyişle toplumumuzda 40 yaş üstü her 5 kişiden birinde KOAH vardır. Buna karşılık 10 KOAH hastasının sadece biri doktora başvurmuş ve doğru tanı alabilmiştir.Bu durumda, ülkemizde bulunan 3-5 milyona yakın KOAH’lı hastanın sadece 300-500 bini kendisinde hastalık olduğunu bilmektedir. Bu durum hastalığın geç teşhis edilmesine ve yeterince tedavi edilmemesine neden olmaktadır.Yaşam kalitesi üzerinde çok önemli etkileri bulunan ve oldukça yaygın bir hastalık olan KOAH çok sayıda insanın ölümüne yol açmaktadır. Öyle ki bu hastalık her yıl 3 milyon kişinin ölümüne sebep olmakta ve yaygınlığı da giderek artmaktadır KOAH tanısı; kronik öksürük, balgam, sinsi başlayan ve giderek şiddetini arttıran nefes darlığı, gibi şikâyetleri olan hastalarda nefes ölçüm testi ile konulur. Bu nedenle belirtilen şikâyetleri yaşayanların kendisine bir “nefeslik zaman” ayırarak nefes ölçüm testi yaptırması son derece önemlidir. Çok basit ve kolay uygulanan bir test olan solunum fonksiyon testi yaptırarak KOAH hastası olup olunmadığı kolaylıkla öğrenilebilir.Sigara En Büyük Tehlike Bütün dünyada, KOAH ile ilişkili bilinen en önemli risk faktörü sigara kullanımıdır. Diğer önemli risk faktörleri arasında meslek gereği maruz kalınan toz ve kimyasallar, havalandırmanın kötü olduğu ortamlarda ısınmak ve yemek
pişirmek amacıyla kullanılan “biomass” yakıtlardan (kömür, odun, tezek vb) çıkan duman yer alır. Türkiye’de sigara içimi kadar, özellikle kırsal alanlarda yaygın olarak kullanılan odun sobaları ile ısınma/yemek pişirme amacıyla bitki kökleri ve hayvan atıklarından yapılmış olan yakıt kullanımı hastalık gelişiminde önemli rol oynamaktadır.

Son yıllarda önemi giderek vurgulanmaya başlayan fiziksel aktivitede azalma, hareketsizlik de artık bir risk faktörü olarak kabul edilmektedir.KOAH ilerleyici bir hastalık olmasına karşı erken teşhis durumunda önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır.Bu bakımdan hastalıkta erken teşhis çok önemlidir. Öyle ki, hastalık ne kadar erken teşhis edilirse, tedavi de o kadar etkili olur.KOAH’lı bir hastanın yapması gereken ilk iş eğer  sigara kullanıyorsa sigarayı bırakmaktır.Bunun dışında, diğer zararlı toz ve dumandan uzak durulması, grip ve zatürre aşılarının yapılması ve nefes yoluyla alınan ilaç tedavisinin yanı sıra fiziksel aktivitenin önerilmesi ve uygulanmasının sağlanması; hem hastalık gelişimi, hem de hastalığın ilerlemesi ve kötü sonuçlarının önlenmesinde önemli bir adımdır. Daha da önemlisi, sağlığın iyileştirilmesi ve korunması için haftanın en az beş günü, günde en az 30 dakika süre ile orta yoğunlukta fizik aktivite (örneğin yürüyüş) KOAH hastalarına önerilmektedir.Bu tip hastalar doktorlarının önerilerine uygun şekilde ilaçlarını kullanarak, egzersiz yaparak, sürekli aktif kalarak ve doktorunun önerilerine uygun aktiviteleri seçerek hastalıklarının ilerlemesini durdurabilirler ve kendilerini daha iyi hissedebilirler.Sonuç Toplumumuzda KOAH kamuoyu tarafından yeterince tanınmamaktadır. Bunun için KOAH farkındalığının ve bilincinin artırılması, öneminin kavranması öncelikli hedef olmalıdır. Hastalığın her yıl daha fazla kişi tarafından bilinmesi ve risk faktörü taşıyan kişilerin sağlık kuruluşlarına başvurulmalarının arttırılması amaçlanmalıdır.