ENERJİDE DIŞA BAĞIMLILIĞIN KİLİDİ KIRILIYOR !..

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, sosyal medya hesabı üzerinden bir video paylaşarak Türkiye’nin doğal gaz projesine ilişkin son durumu paylaştı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, sosyal medya hesabı üzerinden bir video paylaşarak Türkiye’nin doğal gaz projesine ilişkin son durumu paylaştı. Proje devam ederken aynı anda 45 gemiden oluşan dev bir filo çalışacak. Boru hattı açık denizdeki 10 kuyudan gelen doğal gazı 1.2 milyon metrekare alana sahip Filyos doğal gaz işleme tesisine taşıyacak. Bu devasa tesisin ulusal şebeke ile buluşturacağı doğal gaz konutların ihtiyacını 25 yıl karşılayacak kapasiteye sahip. Cumhuriyetin 100. Yılında enerjide dışa bağımlılığın kilidini kıracak proje hız kesmeden devam ediyor. BORULAR DENİZE İNDİRİLDİ Öte yandan Zonguldak’ın Çaycuma ilçesine bağlı Filyos beldesinde Karadeniz’de bulunan 540 milyar metreküplük doğalgaz rezervinin karaya çıkartılması için denize ilk boru indirme ve kaynak töreni geçtiğimiz haftalarda gerçekleştirilmişti. Karadeniz gazında kritik bir safhaya ulaşmanın heyecanının yaşandığını aktaran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bugün ülkemizin şu ana kadar en büyük doğalgaz keşfi olan Karadeniz gazında kritik bir safhaya daha ulaşmanın heyecanını yaşıyoruz. Hatırlarsanız iki yıl önce müjdemizi açıkladığımızda bir hedef belirlemiş, yerli gazımızın 2023’de milletimizin hizmetine sunulacağını ifade etmiştik. Aradan geçen zaman zarfında gerçekten yoğun bir mesai yürüttük. Fatih’in keşfinin ardından Yavuz ve Kanuni Sondaj gemilerimiz de Karadeniz’e intikal etti. Bu gemilerimiz Fatih’in açtığı kuyuların alt ve üst tamamlama operasyonlarını gerçekleştirdiler.” demişti. HANELERİN DOĞAL GAZ İHTİYACININ TAMAMI KARŞILANACAK Ayrıca Bakan Dönmez geçtiğimiz günlerde Yeni Şafak gazetesi ile yaptığı röportajda Karadeniz gazındaki son gelişmelere, Türkiye’nin açılan kuyularla günlük petrol üretiminin nasıl arttığına, Filyos Limanı’nın Türkiye için gelecekteki önemine değinmişti. Petrolde ithalatın Türkiye’nin toplam ihtiyacının yüzde 92 seviyesinde olduğu bilgisini veren Bakan Dönmez, “Yüzde 8’lik bir üretimimiz var. Doğal gazda yüzde 1 üretimimiz var. Yüzde 99’unu ise ithal ediyoruz. Ama bu Karadeniz’deki keşifle birlikte bu oranları tersine çevireceğiz inşallah. 2020 yılındaki keşifle birlikte süratle sahanın mühendislik çalışmalarını, projelendirmeleri ve sahanın geliştirilmesine ilişkin olarak yoğun bir çalışma başlattık. Cumhurbaşkanımızın katıldığı bir törenle ilk boruları da suya indirdik. Yıl sonuna kadar bu boru hatlarının bağlantısını sahayla kıyı terminalleri arasındaki bağlantıları tamamlayacağız. Oradaki üç boru hattını yıl sonuna kadar tamamlamış olacağız. İlk fazda 10 kuyuyu tamamlayacağız. 10 kuyudan günlük 10 milyon metreküplük bir üretim hedefliyoruz. Önümüzdeki 4 yıl içerisinde de 10 kuyuyu 40 kuyuya tamamlayacağız. Böylece 40 milyon metreküpe ulaşmış olacağız. Maksimum üretime ulaştığında Türkiye’deki hanelerin doğal gaz ihtiyacının hemen hemen tamamını kendi gazımızla karşılar hale geleceğiz” diye konuşmuştu. Bakan Dönmez: Hayalim ülkeyi enerjide dışa bağımlılıktan kurtarmak Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, enerjide yerlileşmenin çok önemli olduğunu belirterek, “Şu anki hayalim ülkeyi enerjide dışa bağımlılıktan kurtarmak. Onun için çalışıyoruz, yüzde 100 bağımsızlık bugünkü şartlarda biraz erken olabilir ama kendi kaynaklarımızı ne kadar kullanabilirsek o kadar dışa bağımlılığımızı azaltmış oluruz.” dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, enerjide yerlileşmenin çok önemli olduğunu belirterek, “Şu anki hayalim ülkeyi enerjide dışa bağımlılıktan kurtarmak. Onun için çalışıyoruz, yüzde 100 bağımsızlık bugünkü şartlarda biraz erken olabilir ama kendi kaynaklarımızı ne kadar kullanabilirsek o kadar dışa bağımlılığımızı azaltmış oluruz.” dedi. Dönmez, Üsküdar Belediyesi Nevmekan Sahil’de üniversite öğrencileriyle iftar programında bir araya geldi. Programa farklı üniversitelerden öğrenciler ile AK Parti İstanbul Milletvekili Rümeysa Kadak da katıldı. Bakan Dönmez, burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin elektrik ve gaz piyasalarının serbestleşme sürecini anlattı. Elektrik piyasasının 2002’de serbestleştiğini aktaran Dönmez, o dönem 30 bin megavat olan elektrik kurulu gücünün şu anda 90 bin megavata çıktığını söyledi. Dönmez, söz konusu kurulu gücün yüzde 80’inin özel sektör eliyle işletildiğini ve 2002’den bu yana gerçekleştirilen 100 milyar dolarlık yatırımın çoğunluğunun da özel sektör tarafından yapıldığını kaydetti. Türkiye’nin 2000’li yıllarda çok küçük kapasitelerde olan yenilenebilir enerji kaynaklarının elektrik üretiminde payının giderek arttığını aktaran Dönmez, bir diğer önemli kaynağın da nükleer enerji olduğunu ifade etti. Dönmez, Türkiye’nin ilk nükleer santrali olan Akkuyu Nükleer Güç Santrali’nin ilk ünitesinin 2023’te devreye gireceğini hatırlatarak, “İkinci ve üçüncü santrallerle ilgili çalışmalar devam ediyor. Kaynaklarımızı çeşitlendirmemiz gerekiyor. Yenilenebilir enerji kaynaklarını önceliklendiriyoruz ama eksik kalan kısmı kömür veya gaz gibi diğer santrallerle kapatıyoruz. ‘Önce temiz enerji’ diyoruz.” şeklinde konuştu. Öte yandan, Türkiye’nin ekipman üretiminde de adımlar attığını dile getiren Dönmez, Yenilenebilir Enerji Kaynak Alanları ihalelerinde yerli ekipman üretiminin şart olduğunu kaydetti. Dönmez, Türkiye’de bu ekipmanların üretiminin yapılacağını belirterek, “Türkiye yenilenebilir enerji teknolojilerinin geliştirildiği, hatta Orta Doğu ve Afrika olmak üzere bölgedeki ülkelere bu ekipmanları satış imkanına sahip olan bir ülke olacak. Bununla birlikte, insan kaynağı ve istihdama da önemli bir katkı sunulacak.” açıklamasında bulundu. Türkiye’nin kömür rezervlerine ilişkin de bilgiler veren Dönmez, geçen yıl 101,5 milyon ton üretimle rekor kırıldığını söyledi. Dönmez, Türkiye’nin 19 milyar ton kömür rezervinin bulunduğunu aktararak, “Toplamda enerji ithalatımız 40 milyar dolar seviyesinde. Cari açığın önemli bir kısmını oluşturuyor. Şimdi artık düşüyor. Ne kadar yerlileştirirsek cari açığımız o kadar düşecek.” dedi. Son dönemde “Kendi elektriğini kendin üret” temasıyla yeni bir kampanya başlattıklarını anlatan Dönmez, bu kapsamda vatandaşın hem çatısında elektrik üretebileceğini, ihtiyaç fazlası elektriğini de satabileceğini dile getirdi. -“Yapay zeka ve akıllı sistemler” tavsiyesi Dönmez, öğrencilerle kendi hayatına ilişkin bazı detaylar da paylaştı. Üniversitede okurken kamuda çalışmayı düşünmediğini aktaran Dönmez, başka hayalleri olduğunu ama kamuda çalışmaya başlayınca farklı bir noktaya geldiğini ifade etti. Dönmez, bundan sonraki hayalinin ne olduğunun sorulması üzerine, “Şu anki hayalim ülkeyi enerjide dışa bağımlılıktan kurtarmak. Onun için çalışıyoruz. Yüzde 100 bağımsızlık bugünkü şartlarda biraz erken olabilir ama kendi kaynaklarımızı ne kadar kullanabilirsek, o kadar dışa bağımlılığımızı azaltmış oluruz.” yanıtını verdi. Öğrencilere tavsiyelerde de bulunan Dönmez, özellikle yapay zeka programları ve akıllı sistemlerin önemtaşıdığını vurguladı. Dönmez, ayrıca mutlaka bir alanda uzmanlaşılması gerektiğinin altını çizdi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “Amacımız enerjide olduğu gibi, enerji ürünlerinde olduğu gibi madencilik ürünlerinde de ham madde ürünlerinde de dışa bağımlılığı azaltmak. Bunun için de gece-gündüz çalışıyoruz” dedi.Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Sinop ziyaretine Boyabat ilçesinde başladı. Bakan Dönmez’in ilk durağı Boyabat Belediye Başkanlığı oldu. Dönmez burada Sinop Valisi Erol Karaömeroğlu, AK Parti Sinop Milletvekili Nazım Maviş ve Boyabat Belediye Başkanı Şefik Çakıcı ile makamında görüşme gerçekleştirdi. Görüşme sonrası belediye önünde toplanan vatandaşlara hitaben konuşmalar yapıldı. Başkan Şefik Çakıcı Boyabat’a doğal gazın gelişi nedeniyle Bakan Dönmez’e teşekkürlerini sundu.Boyabat Belediye Başkanı Şefik Çakıcı, “Bakanımıza ‘abat şehir Boyabat’ımıza hoşgeldiniz’ dedik. Abat bir yere gittiğiniz zaman mutlu olmak huzur bulmak demek. ‘Dünyada 4 abat şehir var’ dedik biz. İslamabad, Aşkabat, Sadabat, Türkiye’de de Boyabat. Boyabat Belediyesi’nin projeleri değerli Boyabatlılar şuna inanınki İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin projelerinden daha değerli daha kıymetli daha güçlü. Meydan projemizle, doğal gazımızla, cam terasımızla, kültür merkezimizle, caddemizle sokağımızla hem sizin gönlünüzü hem de bu şehrin sokaklarını caddelerini nakış gibi işleyeceğiz inşallah. Ne zaman ki bu millet devletiyle milletiyle el ele olduğu zaman başı devamlı göklerde olmuş. Lideriyle milletiyle güçlü olmuş. İşte Boyabat bunun avantajını yaşıyor” diye konuştu.İlçeye doğal gazın gelişi ile ilgili neden daha önce bir tören yapılamadığını anlatan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ise, “Sevgili Boyabatlılar hepinizi selamlıyor, Cumhurbaşkanımızın da selamını iletiyorum. Aslında Sinop’a ve Boyabat’a bizim geçtiğimiz yıl bir sözümüz vardı. Bu doğal gaz verme töreninin burada bizzat yaparak bu mutluluğu sizlerle birlikte yaşama arzusundaydık. Birkaç defa da tarih belirlememize rağmen salgın ve elimizde olmayan nedenlerle ertelemek durumunda kaldık. ‘Bizi beklemesinler yoksa Boyabat soğukta kalacak’ dedim. ‘Boyabat’ın soğukta kalmasına gönlümüz razı değil, bir an önce kullanmaya başlayın biz geliriz, bir çayımızı içeriz, hayırlı olsun der gideriz’ dedim” şeklinde konuştu.”DOĞAYA SAYGILI OLMAK KAYDIYLA YERİN ALTINDAKİ EKONOMİK VARLIKLARI YERİN ÜSTÜ- NE ÇIKARACAĞIZ”Enerji ve maden yatırımlarına değinen, karşı duruşlar olsa da doğaya saygılı biçimde bu çalışmaların devam edeceğini belirten Bakan Dönmez, “Boyabat madencilikle ilgili önemli merkezlerimizden birisi. Neredeyse bu bölgedeki tuğla üretiminin tamamına yakını, Türkiye geneline de baktığımızda yüzde 15 oranında bir tuğla üretimini yapan kaliteli bu işi yapan gelişmiş bir sektör var burada. Burada ciddi bir istihdam oluşturuyor. Biz madenciliğin gelişmiş olduğu şehirlere gittiğimizde hep şu taleple karşılaşıyoruz: ‘Bakanım izin verin ruhsatları hızlandırın biz buraya daha çok yatırım yapalım daha çok insanımıza iş kapısı oluşturalım iş verelim aş verelim’. Biz de ‘eyvallah’ diyoruz. Boynumuzun borcu. Ama maalesef bazı yerlere de gidiyoruz; ‘biz maden faaliyetini istemiyoruz burada‘ diyorlar. Bir takım protestolarla karşı duruşlarla karşımıza çıkıyorlar. Maalesef burada da birtakım marjinal gruplar bazı muhalif gruplarında bu işe öncülük ettiğinin de farkındayız. Hatta öyle tezat durumlarla karşılaşıyoruz ki madenciliğin gelişmiş olduğu bir şehirde muhalefet milletvekili bile ‘aman burada madencilik gelişsin istihdam artsın’ talebiyle bize gelirken aynı partinin bir başka ilinde o milletvekili de ‘biz burada madencilik faaliyeti istemiyoruz’ diye o karşı duruşların muhalif söylemlerin sözcülüğünü yapıyor. Çifte standart. Maden de bizim doğa da bizim. Doğaya insana çevreye saygılı olmak kaydıyla yerin altındaki bu ekonomik varlıkları yerin üstüne çıkaracağız” ifadelerini kullandı.”DIŞA BAĞIMLILIĞI AZALTMAK İÇİN GECE-GÜNDÜZ ÇALIŞIYORUZ”Amacın dışa bağımlılığı azaltmak olduğunu dile getiren Fatih Dönmez, “Madeni sadece taş topraktan ibaret görmeyin. Bindiğiniz araba, şu kullandığınız binalardaki çimentosundan, çakılına, demirine varıncaya kadar, tuğlasına, kiremitine varıncaya kadar bunların hepsi madencilik sektörünün faaliyetlerinin bir sonucu. Türkiye hamdolsun her yıl bu konudaki üretimini artırarak devam ediyor. Bir takım karşı duruşlar olsa da biz doğru bildiğimiz yoldan sapmayacağız inşallah. Son birkaç hafta önce yine Zonguldak Filyos’ta yaklaşık 130 milyar metreküplük bir ilave keşifle birlikte 540 milyar metreküpün keşfini yaptık. Bunu inşallah Cumhuriyetimizin 100. yılında sisteme entegre edeceğiz.