Fazla Mesai Ücreti i İş Davası Avukatı Kıdem İhbar Yıllık İzin

KIDEM TAZMİNATI

Kıdem tazminatı belirli şartlar altında iş akdi sona eren işçiye, işe başladığı tarihten iş akdinin son bulduğu tarihe kadar hizmet akdinin devam ettiği bu süreçte her geçen tam yıl için işverence 30 günlük ücret (giydirilmiş brüt ücret) tutarında ödenen tazminattır. Bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılır.

İşçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya aralıklarla yeniden yapılmış olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya bir fazla değişik iş yerlerinde çalıştıkları süreler göz önüne alınarak hesaplanır.

Kıdem Tazminatına Hak Kazanmanın Şartları:

4857 Sayılı İş Kanunu na tabi işçi olmak
En az bir yıl çalışmış olmak
Söz konusu iş sözleşmesinin iş kanununda belirtilen nedenlerden birisi ile sonlandırılması

İŞ SÖZLEŞMESİNİN İŞÇİ TARAFINDAN FESHEDİLMESİ;

İşçinin Haklı Nedenle Derhal Fesih Hakkı

İş Kanunu Madde 24 – Süresi belirli olsun veya olmasın işçi, aşağıda yazılı hallerde iş sözleşmesini sürenin bitiminden önce veya bildirim süresini beklemeksizin feshedebilir:

Sağlık sebepleri:
a) İş sözleşmesinin konusu olan işin yapılması işin niteliğinden doğan bir sebeple işçinin sağlığı veya yaşayışı için tehlikeli olursa.
b) İşçinin sürekli olarak yakından ve doğrudan buluşup görüştüğü işveren yahut başka bir işçi bulaşıcı veya işçinin işi ile bağdaşmayan bir hastalığa tutulursa.
Ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri:
a) İşveren iş sözleşmesi yapıldığı sırada bu sözleşmenin esaslı noktalarından biri hakkında yanlış vasıflar veya şartlar göstermek yahut gerçeğe uygun olmayan bilgiler vermek veya sözler söylemek suretiyle işçiyi yanıltırsa.
b) İşveren işçinin veya ailesi üyelerinden birinin şeref ve namusuna dokunacak şekilde sözler söyler, davranışlarda bulunursa veya işçiye cinsel tacizde bulunursa.
c) İşveren işçiye veya ailesi üyelerinden birine karşı sataşmada bulunur veya gözdağı verirse, yahut işçiyi veya ailesi üyelerinden birini kanuna karşı davranışa özendirir, kışkırtır, sürükler, yahut işçiye ve ailesi üyelerinden birine karşı hapsi gerektiren bir suç işlerse yahut işçi hakkında şeref ve haysiyet kırıcı asılsız ağır isnad veya ithamlarda bulunursa.

işçi avukatı gaziantep

d) İşçinin diğer bir işçi veya üçüncü kişiler tarafından işyerinde cinsel tacize uğraması ve bu durumu işverene bildirmesine rağmen gerekli önlemler alınmazsa.
e) İşveren tarafından işçinin ücreti kanun hükümleri veya sözleşme şartlarına uygun olarak hesap edilmez veya ödenmezse,
f) Ücretin parça başına veya iş tutarı üzerinden ödenmesi kararlaştırılıp da işveren tarafından işçiye yapabileceği sayı ve tutardan az iş verildiği hallerde, aradaki ücret farkı zaman esasına göre ödenerek işçinin eksik aldığı ücret karşılanmazsa yahut çalışma şartları uygulanmazsa.
III. Zorlayıcı sebepler:

İşçinin çalıştığı işyerinde bir haftadan fazla süre ile işin durmasını gerektirecek zorlayıcı sebepler ortaya çıkarsa,

Kanunda açıkça yazıldığı gibi bu nedenlerden biri varsa işçi iş sözleşmesini derhal fesih hakkına sahip olur ve yukarıda değinilen diğer şartları da taşıyan işçi kıdem tazminatına hak kazanır.b

İşe İade Davasında Hak Düşürücü Süre

İşçilik alacakları bakımından belirlenen bu zamanaşımı sürelerinin yanında bir de bazı dava türleri bakımından hak düşürücü süre de öngörülmüştür.

İşe iade davaları iş hukukunda hak düşürücü süreye tabi olan davalardandır. Buna göre iş akdi feshedilen işçi bir ay içerisinde zorunlu arabuluculuk yoluna başvurmalı, anlaşamamaya dair son tutanağın düzenlenmesinden itibaren iki hafta içinde işe iade davası açmalıdır.

İşe iade davası bakımından bu süreler hak düşürücü süre niteliğinde olup süresinde arabuluculuk yoluna başvurulmaması veya iş mahkemesinde işe iade davası açılmaması halinde dava usulden reddedilecektir.

İşe iade davasının nasıl açılacağına ve konusunun kapsamına ilişkin detaylı bilgi için “İşe İade Davası” başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.

işçi avukatı gaziantep

Hizmet Tespit Davalarında Hak Düşürücü Süre

5510 Sayılı Sosyal Sigortalar Genel Sağlık Sigortası Kanunu ’na göre hizmet tespit davalarında hak düşürücü süre 5 yıl olarak belirlenmiştir.

Buna göre aylık prim ve hizmet belgesi işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak beş yıl içerisinde iş mahkemesine başvurarak, alacakları ilâm ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları dikkate alınacaktır.

Bununla birlikte hizmet tespit davalarındaki bu 5 yıllık hak düşürücü süre mutlak değildir. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre sigortalıya ilişkin olarak işe giriş bildirgesi, dönem bordrosu gibi belgelerin SGK’ya verilmesi ya da çalışmaların SGK tarafından tespit edilmesi halinde; kurumca öğrenilen ve sonrasında kesintisiz biçimde devam eden çalışmalar bakımından hak düşürücü sürenin geçtiği söylenemeyecektir.

Bu konu hakkında benzer makaleler için tıklayın

Avukatlarımızın Yazısını Oylar mısınız?