Göçmen kaçakçılığı , maddi bir çıkar karşılığında yasadışı yollarla Türkiye’ye insan sokma veyahut Türkiye’den yurdışına insan çıkmasını sağlama eylemidir. Türk Ceza Kanunu 79. Maddesinde suçun tanımı yapılmış olup Aşağıda yer alan eylemlerin gerçekleştirilmesi ile suç işlenmiş kabul edilmektedir.
TCK 79.maddesine göre göçmen kaçakçılığı ( insan kaçakçılığı) suçu, maddi yarar sağlamak amacıyla gerçekleştirilmektedir. Buna göre;
Göçmen Kaçakçılığı ( İnsan Kaçakçılığı) suçu kapsamında yer almaktadır. Göçmen kaçakçılığında eylemin tamamlanması şartı yoktur. Yani teşebbüs aşamasında da olsa, suç işlenmiş sayılır. Örneğin yurtdışına insan kaçırma amacıyla tekneye insan bindirilmesi fakat henüz yola çıkmamış olması, bu durumu suç olmaktan çıkarmaz. Ya da başka bir örnek vermek gerekirse,karayolu ile insan yurtdışına insan kaçırmak isteyen bir kişi sınırı geçmeden yakalanması durumunda göçmen kaçakçılığı suçu işlemiş sayılır.
Göçmen kaçakçılığının varlığından bahsedilebilmesi için muhakkak maddi bir faydadan bahsedilmesi gerekir. Bu fayda direk olabileceği gibi dolaylı yoldan da olabilir. Eğer maddi bir fayda yok ise insan kaçakçılığı suçundan bahsedilemez. Örneğin insani bir nedenle maddi bir menfaat gözetmeksizin yurtdışına insan kaçırma gibi bir durum söz konusu ise , göçmen kaçırma suçundan bahsedilemez. Bu bağlamda maddi menfaat suçun manevi unsurudur. Fakat maddi menfaatin somut olarak elde edilmesi gerekmez. Bu amaçla hareket edilmesi suçun oluşması için yeterlidir. Örneğin deniz yoluyla göçmen kaçıran kişinin, insanlardan parayı tahsil etmemiş fakat kaçak geçiş için insanları botlara bindirmiş olması suçu oluşturur.
6458 sayılı “ Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ” içerisinde yasal yollarla Türkiye’ye giriş yapılabilmesi açıkça belirtilmiştir. Bu haller dışında kalan durumlarda yabancıların Türkiye’ye sokulması, girişlerine yardım edilmesi ve aracılık edilmesi göçmen kaçakçılığı suçu kapsamındadır. Ayrıca, yabancı birisinin Türkiye’ye sokulması için sahte veya tahrip edilmiş belgelerin kullanılması durumunda ayrıca özel evrakta sahtecilik suçu da işlenmiş olur.
6458 sayılı kanuna göre; Türkiye’de vizenin ya da vize muafiyetinin tanındığı süreden fazla kalacak veyahut 90 günden fazla kalacak kişilerin ikamet izni almaları zorunludur. Bu kuralın ihlal edilmesine maddi menfaat karşılığı aracılık eden, yardımcı olan kişiler göçmen kaçakçılığı suçu işlemiş olurlar. TCK 79. maddesinde yabancının Türkiye’de kalmasına imkan sağlanması suçu düzenlenmiştir.
Yurtdışına çıkışlar önceden belirlenmiş sınır kapılarından pasaport ile yapılmaktadır. Yurtdışına çıkacak kişi Türkiye’de ister yasal ister yasalara aykırı bir şekilde Türkiye’de bulunuyor olması durumu değiştirmemektedir. Mevzuata aykırı bir şekilde yurtdışına çıkış yapılmasına aracılık edilmesi, yardım edilmesi ve bunun maddi menfaatle yapılması göçmen kaçakçılığı suçunu teşkil eder. Sınır kapısı kullanılmadan ya da mevzuata aykırı şekilde yurtdışına, Türk vatandaşlarının veyahut yabancı ülke vatandaşlarının çıkarılması göçmen kaçakçılığını oluşturur.
Göçmen kaçakçılığı suçunun cezası Türk Ceza Kanunu 79. Maddesinde düzenlenmiş olup söz konusu ceza şu şekildedir;
Göçmen kaçakçılığında alınacak cezayı artıracak suçun nitelikli halleri vardır. Bu hallerin varlığı durumunda alınacak cezalar da artmaktadır. Buna göre;
Göçmen kaçakçılığında, suçun tamamlanmamış olması durumunda ya da teşebbüs aşamasında olması durumunda da suç tamamlanmış gibi cezalandırılır.
Göçmen kaçakçılığı sonuçları itibariyle oldukça ciddi bir suç olup alınacak olan cezaları önemli ölçüde fazladır. Bu bağlamda gerek soruşturma gerekse de kovuşturma aşamalarında mutlaka hukuki destek alınması önerilir. Göçmen kaçakçılığında adil bir yargılama yapılabilmesi adına hukuki prosedürlerin etkili bir şekilde işletilmesi önemlidir.Bu süreçte uzman bir ceza avukatı tarafından alınacak destek kişilerin bu suça ilişkin en düşük cezayı almalarına veya beraat etmelerine olanak sağlayabilmektedir.
HAGB( hükmün açıklanmasının geri bırakılması) göçmen kaçakçılığı suçlarında mümkün olmamaktadır.
Göçmen kaçakçılığında hükmedilen hapis cezasının para cezasına çevrilmesi söz konusu değildir.
Hayır, göçmen kaçakçılığının kapsamında ceza alınması durumunda bu cezanın ertelenmesi mümkün değildir.
Göçmen kaçakçılığında davanın sonuçlanması için, suçun işlendiği tarihten itibaren 15 yıl geçmesi gerekir. Olağan durumlarda bu süre dolduğunda dava düşer veya dava açılması mümkün olmaz.
Bu suçtan ötürü yargılama yapma görevi Asliye Ceza Mahkemelerindedir.