Gönül Dostlarımız Kas Hastaları İçin Koştu

HAYAT NASIL BİR MARATONDUR SİZCE?..

Engelli bir maratondur hayat…

Ve ne kadar uzun değil, nasıl koştuğun önemlidir!..

Evet, böyle diyerek çıkmıştı yola .
Ve böyle düşünerek bitirdi koşusunu…

Derneğimizin gönül dostu, Hasta-Gönüllü Ağımızın çok değerli üyesi Elif Altınbaşak 34. Avrasya Maratonu’nun 10.000 km koşusuna, derneğimiz adına bu düşüncelerle katıldı.

2012 Uluslararası Avrasya Maratonu’na sevgili Elif hanımın içinden gelen bir duyguyla kas hastaları adına katılması bir ilk oldu. O, bir ilki yaratmakla kalmayıp, bu koşu vesilesiyle çevresindeki değerli dostlarını, açtığı bağış kamapanyasına davet ederek bu aksiyonu zenginleştirdi..
1978 yılında Prof. Dr. Coşkun Özdemir tarafından kurulan ve kalıtımsal özelliğe sahip, çoğu ilerleyici olan kas hastalıklarıyla mücadeleyi amaçlayan Türkiye Kas Hastalıkları Derneği üyeleri adına, ELİF HANIMIN DOSTLARINA şükranlarımızı sunmayı bir borç biliriz.

Bir sloganımız vardı, “ Hayat Engelli Bir Maratondur. Ne kadar uzun değil, nasıl koştuğun önemlidir. ” Sevgili Elif hanım, koşarken işte bu sloganı kendine rehber edinmiş ve dostlarını duygudaşlığa davet ettiği e-postasında, üzerinde bu sloganın yazılı olduğu resmi kullanmıştı…

Sonrasında, Elif hanımın yaptığı “bağış çağrısı” etkili oldu. Onun duyarlı dostlarının derneğe yaptıkları bağışlar derneğin banka hesaplarına damla damla aktı ve hastalarımıza küçük de olsa bir soluk oldu…

Maratona gelince… Maratonda onbinlerce kişi koştu. Kimi yarış için, kimi spor olsun diye, kimi finale en önce varmak için; kimi Boğaz Köprüsü’nü yürüyerek geçmek, kimi serin bir boğaz havası solumak, kimi eğlenmek için koştu… Ancak içlerinden bir tanesi vardı ki, 10.000 metre koşusunu hiç tanımadığı insanlara armağan etmek için koştu!..

Adı, ELİF ALTINBAŞAK!
Evet, hayat engelli bir maratondu ve Elif hanımın ne kadar uzun koştuğu önemliydi. Ancak, ne kadar uzun koştuğundan çok, nasıl koştuğu daha çok önemliydi… Aklından neleri geçirerek, kalbinde kimleri taşıyarak, peşinden kimleri davet ederek koştuğu daha çok önemliydi…

Küçük bir gazete haberiyle tanıma fırsatı bulduğu Türkiye Kas Hastalıkları Derneği ve onların hasta ve gönüllülerden oluşan Hasta-Gönüllü Ağı’yla olan birlikteliği, belki bu fikrin tetikleyicisiydi. Ama hiç haberimiz bile yokken, hastalarımız için koşmak, sadece onun fikriydi…

O, altın gibi kalbinde taşıdığı sevgisini, ülkenin her yanına dağılmış onbinlerce kas hastasıyla paylaşmak için koştu; ayaklarını yürüyemeyen ayakların yerinde hissetmek, adımlarını onların adına atmak ve kaslarını, onların bacakları yerine kullanmak için koştu!..

Koşarken hiç yorulmadı; kalbinde hep onları hissetti, koşarken onlarla konuştu, yanıbaşında hep onları fark etti.. 1 saat 57 dakika sonunda finale vardığında göğüslediği ip, aslında biraz da onların sevinciydi..

Ve o sevincin sureti, fotoğrafa tıpkı bir Altın Oran gibi, işte böyle yansıdı;


Gönül dostumuz Elif Altınbaşak Avrasya Maratonu öncesi nasıl hazırladığını şöyle anlatıyor:

Merhaba,
Pazar günü Avrasya Koşusu’nda 15 km koşmayı deneyecektim. Benim için çok keyifli bir süreç oldu. Her güne sabah bir amaç için koşarak ve terleyerek başlamak çok güzel. Yeni bir günün anlamının ve değerinin farkında olmak da.

Bu koştuğum günlerimin her birini KASDER çatısı altında koşamayan kas hastası dostlarım için koşup hazırlandım. Türkiye Kas Hastalıkları Derneği’nin rehabilitasyon merkezi için koşmak istedim. Aklımda onlar olarak koştum. Biliyorum adımları olamasa da kalpleri benim gibi atıyor. O nedenle benim ufak bir çabam ile daha çok hareket edebilme imkanları olsun – doğsun istedim.

Herkese destekleri ve güzel dilekleri için çok teşekkür ederim.
Hayatımın mutluluğu her saniye hissettiğim ender zamanlarından biriydi. Hep koştum hiç yürümedim. 1 saat 57 dakikada bitirdim. Katılım çoktu ve köprüde yavaş bir tempo ile başladık. Gerçekten inanılmaz belki ama yorulmadan bitirdim. Mutluluk hormonu nedeni ile sanırım.

Hepinize saygı ve sevgilerimle,

Elif Bilgin Altınbaşak
KASDER & HASGAP Gönüllüsü
HASGAP (Kas Hastalıkları -Gönüllü Ağı Üyesi)

Evet!
Hayat engelli bir maratondu.
Tabii ki Elif hanımın ne kadar uzun koştuğu önemliyidi…
Ancak, ne kadar uzun koştuğundan ziyade nasıl koştuğu, bizce daha çok önemliydi;
Aklından neleri geçirerek…
Kalbinde kimleri taşıyarak…
Yanına kimleri davet ederek…

Çok teşekkürler Elif hanım!
Çok teşekkürler Elif hanım güzel dostları!

Türkiye Kas Hastalıkları Derneği