Geçtiğimiz aylarda Huawei’nin başına gelenlerin daha kapsamlısı Türk tüketicilerin başına gelmek üzere. Bu ne demek? Google Rekabet kurulu tarafından verilen kararların şirket çıkarlarına ters düşmesi sebebiyle 12 aralık 2019 tarihinden sonra çıkacak tüm Android işletim sistemli telefonlarda servislerinin çalışmasını engelleyeceğini duyurdu. Peki süreç buraya kadar nasıl geldi? Gelecekte neler olacak ve bu durumdan kimler etkilenecek? Hadi çok beklemeden başlayalım…
Türk internet kullanıcılarını hedef alan iki şirketin sürtüşmesi neticesinde, mağdur olan taraf yine biz son kullanıcılarız. Bir atasözünde dediği gibi “ Filler tepişir, çimler ezilir ” misali bu iki şirketin çekişmesi ve rekabet kuruluna başvurular neticesinde yaşanan sorun pek öyle kolay çözülebilecek gibi görünmüyor. Devlerden biri malum Google, diğeri ise çeşitli stratejiler ile zaman zaman adını duyurmayı başarmış ama gel gelelim kullanıcı deneyimi açısından pek tercih edilebilir olmayan rakibi Yandex.
Yandex arama motoru çok kısıtlı algoritma yapısı nedeniyle Google’ın sunduğu yapay zeka destekli arama deneyiminin çok ama çok gerisinde kalmışken, biz son kullanıcıların onu tercih etmemesini Google’ın yaptığı anlaşmalarla bağdaştırmış durumda. Yani nasıl bir şizofrenidir bilinmez ama bu işten en çok bizim başımız ağrıyacak gibi görünüyor.
Yandex’in bu konuda rekabet kurumuna başvurusu 2015 yılına dayanıyor. Bu tarihte yaptığı başvuru da Google’ın rekabet sınırlarını ihlal ettiğini gerekçe göstermişti. Daha sonra Google’a ‘görüş bildirimi’ ile sınırlı yaptırıma itiraz eden Yandex, Rekabet Kurulu’nun Google hakkında tekrar soruşturma başlatmasını sağladı. Yandex’in yaptığı şikayet başvurusu ise şu şekildeydi: “Google’ın mobil işletim sistemi, mobil uygulama ve hizmetlerin sunumuna ilişkin davranışlarının ve şirket ile orijinal ekipman üreticileri arasında imzalanan sözleşmelerin, 4054 sayılı Kanun’un 4. ve 6. maddelerini ihlâl etti.”
Yandex’in kabul etmediği mevzu ise Google’ın android işletim sistemli cihazlarda varsayılan olarak Arama, Konum ve Harita gibi kendisinin de sattığı servisleri varsayılan olarak sunması ve yaptığı anlaşmalarla bunu zorunlu kılması. Yandex’e göre bu servislerin varsayılan olarak kurulu olduğu cihazlara Yandex servislerinin kurulumunun önü kapanmış oluyor.
Bir son kullanıcı olarak Google servislerini kullanmaktan gayet memnunum. Yandex’i Fenerbahçe ile yaptığı anlaşmalardan sonra bir süre kullanmış ve hiçbir servisinden memnun kalmamıştım.
Aslında servislerin kısıtlanması durumu son kullanıcı kadar üretici ve geliştiricilerin de canını sıkacak bir durum. Konuyu anlaşılabilir kılmak için biraz açmaya çalışacağım. Bir geliştirici yazılımını geliştirirken, uygulamanın ihtiyaç duyduğu ya da sunduğu bir takım servisler olur. Örneğin ödeme alacaksa Google Pay, Bildirim göstermek için Google Cloud Messaging gibi servisleri ücretsiz olarak Google’dan alır ve bu hizmetleri yazılımına kolayca iliştirir. Google kısıtlamayı yürürlüğe koyduktan sonra yeni çıkacak telefonlar bu servislere ulaşamayacağından telefon üreticileri ve yazılım geliştiriciler tüm bu servislerin muadillerini bulmak ya da kendileri bu hizmetleri oluşturmak zorunda kalacaklar.
Peki bu bizim için ne anlama geliyor? Huawei örneğinde gördüğümüz gibi bağımsız bir uygulama marketi ve bağımsız servisler oluşturmak bu şirketleri ne kadar tatmin eder?
Maalesef Türkiye bu pazarda çok iyi yerlerde değil. Satışa sunulan yazılımları satın almadığımız gibi, bir de root/jailbreak işlemi ile telefonlardaki kısıtlamaları ortadan kaldırarak bu yazılımların crack kopyalarını yüklemeyi çok seviyoruz. Bu durumda da üretici ve geliştiricilerin cebine bir kuruş para girmiyor. Tabi bu durumun yaygın olmasından kaynaklı olarak da Türkiye için bu servisleri inşa etmenin getireceği maliyeti hangi firma göze alacak bunu ilerleyen dönemde göreceğiz.
Fayda Sağlar mı?
Bu kadar makro olarak değil de mikro düzeyde örneklemek gerekirse, benim başıma benzer bir durum gelse ve yaptığım işi engelleyen ya da işimi yaparken yararlandığım bir servis devre dışı bırakılsa ben bu bağımlılığı ortadan kaldırmaya çalışırım. Örneğin geçtiğimiz yıllarda üzerinde çok konuşulan “İşletim sistemi tabanlı ajanlık” konusu ve sonrasındaki gelişmeleri inceleyelim. Bu sayede Türkiye’nin bu tip durumlarda ne kadar başarılı olduğunu da anlamış oluruz.
Geçmişte süregelen tartışmalar neticesinde yerli işletim sistemi olarak ortaya çıkan Linux tabanlı işletim sistemlerinden bugün kendini sürekli güncelleyen sadece Pardus kaldı. Linux zaten kullanım olarak dünya genelinde %0.79 gibi küçük bir yüzdeye sahipken, yerli ve milli bir işletim sistemini başka bir sistem, hele ki az tercih edilen bir sistem üzerine inşa etmek ne kadar mantıklıydı oralara pek girmek istemiyorum.
Daha önce defalarca Ubuntu Linux işletim sistemi kurup kullanmış ve hosting satışı yapmam nedeniyle sunucu taraflı kullanımını da deneyimlemiş biri olarak, standart bir kullanıcının Linux tabanlı işletim sistemlerinden keyif almasını beklemek ağustosta kar beklemekle eş değer…
Yukarıda bahsettiğim olayın da ışığında devletin ve bağımsız geliştiricilerin maalesef işini hakkıyla yaparak bu tip işlere girişeceklerini düşünmüyorum. Zaten farkındaysanız devlet eliyle yapılan teknolojik işlerin hepsi kullanıcı deneyiminin en düşük olduğu işler olarak hafızalardadır.
Öncelikle şu an Android yüklü bir telefon kullanıyorsanız derin bir nefes alabilirsiniz. Google servisleri şu an kullanımda olan ve hatta 12 aralıktan önce piyasaya sürülmüş ve satışı hala devam eden cihazlarda sorunsuz çalışmaya devam edecek. Yani kullanımda, yüklemede ve güncellemede sorun yaşanmayacak. Ama 12 aralıkta ve sonrasında piyasaya sürülmüş bir cihaz kullanıyorsanız ya da satın almayı planlıyorsanız orada bir durun. Bu cihazlar Google servislerine erişemeyeceği için sizi ciddi mağduriyetlere sokabilir.
Google ben bu yazıyı kaleme almadan birkaç saat önce konuya ilişkin Türkçe bir açıklama yayınladı. Bu açıklama ise şöyle :
Türkiye’deki Android iş ortaklarımız ve kullanıcılarımız için bir güncelleme 2007 yılında Android’i birçok şirketin mobil cihazlarına güç vermek üzere, açık kaynaklı bir işletim sistemi olarak geliştirmeye başladık. O günden bu yana, Android’e milyarlarca dolar yatırım yaptığımız gibi, dünyanın her yanındaki insanlar için cihazlar ve deneyimler üretebilmeleri için üreticilere ve geliştiricilere ücretsiz olarak sunduk.
Android’e olan yatırımımız bizim için çok anlamlı, çünkü telefon üreticilerine, bazıları bizim için gelir üreten ve üreticilere müşterilerine yararlı servisler sunmalarını sağlayan popüler Google uygulamalarını önceden yükleme seçeneğini veriyoruz. Telefon üreticileri bizim servislerimizin hiçbirini cihazlarına yüklemek zorunda olmadıkları gibi, aynı zamanda bizimkilerin yanında rakip uygulamaları da yüklemekte özgürdür. Bu da bizim ancak uygulamalarımızın yüklü olması ve kullanıcıların alternatifler yerine bizim uygulamaları tercih etmeleri durumunda gelir elde ettiğimiz anlamına geliyor.
Bugün, Türkiye’de milyonlarca kullanıcı her gün arkadaşlarıyla bağlantı kurmak ve işlerini yapmak için Android telefonlarını kullanıyor. Bu da, Android telefonları satan Türk ve uluslararası üreticiler ve Türkiye’deki mobil operatörler ile mobil cihazlar için uygulamalar, oyunlar ve servisler hazırlayan geliştiriciler için ekonomik fırsatlar yaratmaktadır. Rekabet Kurumu ile üç yıldan fazla süre çalıştıktan sonra Ağustos ayında yine Rekabet Kurumu’nca alınan bir karar üzerine, Android iş ortaklarımızla yaptığımız anlaşmalarda bazı değişikliklere gittik. Bu değişiklikler arasında, iş ortaklarımıza cihazları üzerinde Google’ın gelir üreten uygulamalarının önceden yüklenmesi konusunda sunduğumuz esnekliği çok daha yüksek bir seviyeye taşımak da yer alıyordu.
Ancak, Kasım ayında Rekabet Kurumu bu değişikliklerin yeterince uygun olmadığı ve Türkiye’de bu anlaşmalarla faaliyet gösteremeyeceğimiz yönünde kanaat bildirdi. Google olarak bu konunun olabildiğince hızlı şekilde çözümü için Rekabet Kurumu ile birlikte çalışmayı sürdürüyoruz. Bu çerçevede, Türkiye’de hızlı şekilde kanunlarla uyumlu biçimde çalışmak bizim için büyük önem taşıdığından, iş ortaklarımızla temasa geçerek kendilerini Türkiye’de yeni çıkacak Android cihaz modellerini onaylamayı durdurmak zorunda olduğumuz doğrultusunda bilgilendirdik. Bu, Türkiye’de yeni cihaz modellerinin Google servisleri ile pazara sunulamayacağı anlamına geliyor. Halihazırda mevcut modellerin satışı ve çalışması ise normal şekilde devam edecek.
Mevcut cihazlar ve uygulamalar da normal biçimde çalışmaya ve güncellemeler almaya devam edecek. Google’ın diğer ürünleri ve servisleri ise durumdan etkilenmeyecek. Bu durumun Türkiye’deki kullanıcılar, üreticiler, uygulama geliştiriciler ve operatörler için getirdiği zorlukları anlıyor, bu sebeple Rekabet Kurumu ile birlikte çalışarak konuyu en kısa sürede çözüme kavuşturabilmeyi umuyoruz.
Bu durum ne zaman normale döner ya da döner mi bilinmez ama çok kullanılmayan bir arama motorunun milyonlarca insanı ve büyük şirketleri mağdur etmesinin önüne geçilmelidir. Bir şirketin talebi ile halkı mağdur eden bir devlet anlayışı benimsemek bu millete yapılan en büyük saygısızlıktır.
Gerçekten kullanıcı deneyimi ve memnuniyeti açısından eş değer bir servis sağlayıcı bulunmadığı ya da kurulmadığı sürece Google’a bağımlı olduğumuz gerçeği ile yüzleşmeliyiz. Bunu biz son kullanıcılar, rakip firmalar ve devletin karar vericileri görmeli ve ona göre davranmalıdır.
Vakit ayırıp okuduğunuz için teşekkürler. Sevgiyle kalın <3