Usul hukukuna göre, reddedilen bir davadan sonra aynı konuda ikinci dava açılamaz. Aksi halde, açılan ikinci dava, kesin hüküm varlığı nedeniyle usulden reddedilir. Boşanma davaları nda da aynı kural geçerlidir. Daha önce boşanma davasına konu edilmiş aynı olaylara dayanarak ikinci boşanma davası açılamaz. Ancak ilk davanın reddinden sonra veya ilk dava sürerken ikinci boşanma davası nın açılması bazı durumlarda mümkündür.
İçerik
Fiili ayrılık, ortak hayatın yeniden kurulmaması nedeniyle boşanma davası olarak tanımlanmıştır. Bu neden, evlilik birliğinin temelden sarsılması genel boşanma nedeninin özel bir halidir. Kanun düzenlemesine göre, herhangi bir nedene dayalı olarak açılan bir boşanma davasının reddinden sonra, eşler üç yıl süre ile bir araya gelmemişse, bu süre sonunda açılan boşanma davası kabul edilir. Üç yıllık süre, ilk davada verilen ret kararının kesinleşme tarihinde başlar. Bu süre içerisinde eşler, evlilik birliğini sürdürmek amacıyla bir araya gelmemiş olmalıdır.
İkinci boşanma davasının açılabilmesine olanak veren diğer durum ise yeni olayların ortaya çıkmasıdır. Daha önce dava konusu edilmemiş boşanma sebepleri ne dayanarak ikinci bir boşanma davası ikame edilebilir. Bunun için ilk davanın sonuçlanmış olması da şart değildir.
Bir davada incelenecek olaylar, dava tarihine kadar yaşanmış veya ortaya çıkmış olaylardır. Davanın açılmasından sonra ortaya çıkan olaylar, dava konusu edilemez. Ancak ikinci davanın konusu olabilir. Örneğin, şiddet nedeniyle açılmış bir boşanma davası sürerken, aldatma olayının yaşanması veya öğrenilmesi durumunda, aldatmaya dayalı ikinci boşanma davası açılabilir. Bu durumda açılan iki dava birleştirilerek sonuca bağlanır.
Yine ilk davanın reddinden sonra boşanmaya sebebiyet verecek yeni olaylar ortaya çıkarsa, üç yıllık süre beklenmeden, bu olaylara dayalı yeni bir boşanma davası açılabilir.
Karşı boşanma davası, ilk davada davalı olan eşin ikame edeceği boşanma davasıdır. Kural olarak karşı davanın, usul kanununda belirtilen cevap süresi içerisinde açılması gerekir. Davalı eş, bu sürenin geçmesinden sonra, ayrı bir boşanma davası açabilir. Bu durumda da eşler arasındaki tüm boşanma davaları birleştirilerek karara bağlanır. Boşanma davalarının birleştirilmesi usuli bir zorunluluk olduğundan, karşı boşanma davası süresinden sonra açılmış olsa bile mahkemece dikkate alınır. Bu uygulama, karşı boşanma davalarında süre sınırlamasını ortadan kaldırmaktadır. Bu nedenle, yargılamanın her aşamasında karşı boşanma davası açılabileceği söylenebilir.
Gerek çekişmeli bir dava sürerken, gerekse de davanın reddinden sonra eşler arasında anlaşmalı boşanma davası açılabilir. Çekişmeli boşanma davası da her aşamada anlaşmalıya çevrilebilir. Ancak çekişmeli boşanma davasının açıldığı tarihte evlilik bir yılını doldurmamışsa , çekişmeli dava anlaşmalı boşanma davasına çevrilemez. Çünkü her dava açıldığı tarihteki şartlara göre değerlendirilir. Çekişmeli boşanma davası sürerken evlilik bir yılını doldurur ve eşler de boşanma konusunda anlaşmış olursa, yeni bir anlaşmalı boşanma davası ikame edilmelidir.
İlk boşanma davasının reddinden sonra anlaşmalı boşanma davası açmak için herhangi bir süre beklemek gerekmez. Anlaşmalı boşanmanın şartları oluşmuşsa, eşlerden her biri anlaşmalı boşanma davası açabilir.
Mersin boşanma avukatı olarak hizmet veren avukatlık büromuza, anlaşmalı ve çekişmeli boşanma davaları , velayet , mal paylaşımı ve soybağı davaları gibi aile hukuku na ilişkin konularda ulaşabilirsiniz.
Avukatlık ofisimiz in tüm uzmanlık alanlarına buradan ulaşabilirsiniz.