İsim ve Soyisim Değiştirme *2023

İçerik

İsim ve Soyadı Değişikliği

İsim ve soyadı değişikliği ,  bazı şartların varlığında, mahkeme kararı ile nüfus kaydında değişikliğe yol açacak bir hukuki durumdur.

İsim ve soyisim değişikliği ile nüfus veya tapu kaydında ismin düzeltilmesi (tashihi) davalarını birbirine karıştırmamak gerekir. İsim tashihi davası , resmi kayıtlarda maddi hata sonucu yanlış yazımın düzeltilmesi sonucunu doğurur. İsim değişikliği davası ise, kayıtlardaki bir yanlışlıktan kaynaklanmaz. Haklı nedenlerin varlığında;

Açılacak nüfus değişikliği davası nda bunlardan birisi talep edilebileceği gibi, tek davada bu taleplerin hepsi ileri sürülebilir.

İsim Değişikliği Davası

İsim değişikliği davası , kişinin adı üzerindeki hakka dayanan ve haklı sebeplerin varlığında açılabilecek bir davadır.  Bu haklı nedenlerin ne olduğu kanunda sayılmamıştır. Ancak Yargıtay kararları doğrultusunda uygulamada isim değişikliği için haklı olabilecek nedenler belirlenmiştir. İsim değişikliği için en yaygın nedenlerden biri, nüfus kaydındaki isimle gerçek yaşamda kullanılan ismin birbirinden farklı olmasıdır.  Bu durum kişinin sosyal yaşamında zorluklara neden olur. Bundan başka, ismin toplumdaki anlamı ve çağrışımları aşağılayıcı, küçük düşürücü veya gülünç olabilir ya da ismin telaffuzu zor olabilir. Bu durum iş yaşamında zorluklar doğurabilir. Yine yakın akrabalar arasında aynı isim ve soyisim den birden çok kişi bulunması, resmi işlemlerde karışıklıklara yol açabilir. Bunun gibi bir çok neden isim değiştirmede haklı neden olarak kabul edilmiştir.

Yukarıda sayılan nedenlerin yokluğunda da isim veya soyadı değiştirmek mümkündür. Kişinin sadece başka bir isimle anılmak istemesi dahi haklı bir neden olabilir. Yargıtay’ ın genel görüşü, hukuki bir sakınca yoksa, kişinin isteğinin ön planda tutulması ve isim değişikliği talebi nin kabulü gerektiği yönündedir.

Davacı dava dilekçesinde evlatlık olarak aldığı velayeti altındaki kızının adının aile arasında ve çevrede “Alara” olarak tanınıp bilinmesini istediğini, ancak nüfusa “Cansu” olarak kaydedildiğini, bu farklılığın ileride kendisini mağdur edeceğini dava etmiş, dinlenen tanık da bu iddiayı doğrular biçimde beyanda bulunmuş ise de, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Medeni Yasanın 27. maddesine göre haklı sebebin varlığı halinde ismin değiştirilmesi mümkün olup Yargıtay uygulamalarında da kişinin çevresinde tanınıp bilindiği ismi ile anılmayı ve bunu kayden taşımayı istemesinin haklı sebep teşkil edeceği kabul edilmiştir. Bu halde kanuni bir sakınca da olmadığı anlaşıldığı durumda davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddi doğru görülmemiştir.

(Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2002/9677 E, 2002/11606 K, 25.11.2002 T)
Mersin Avukat Ofisi
Nüfus Tashihi

Soyadı Değişikliği

Soyadı değişikliği nin hukuki dayanağı da yine kişinin ismi üzerindeki hakkına ilişkin TMK 27. Madde düzenlemesidir. İsim değişikliği için aranan haklı nedenler, soyadı değişikliği talebine dayanak oluşturabilir. Yargıtay kararlarında;

İsmini benimsemeyen, kişiliği ile özdeşleştiremeyen kişinin, ismini değiştirmek en doğal hakkıdır. Kişi genellikle belli bir soyadı ile doğar ve doğar doğmaz da ailesi tarafından konan bir isimle anılır. Bu kişi büyüyüp ergin oluncaya kadar öz veya soy ismini benimseyememiş onunla kendisini özdeşleştirememiş olmasına rağmen onu bu isimle veya soy ismiyle yaşamını sürdürmeye zorlamada hiç bir toplumsal yarar olamaz. Hal böyle olunca da, isim değiştirme istemlerini içeren davalarda davacının tercih ve arzusunun ön planda tutulması, onun öncelikle dikkate alınması gerekir…

…Davacının hiç tanımadığı, görmediği, baba diye bilmediği ve olanak bulunduğu halde kendisi ile ilgilenmediği, görmek istemediği ve kendisini sevmediği, umursamadığı kanaatini taşıdığı kişi ile kendisini duygusal açıdan baba-oğul ilişkisi içinde görmemesi nedeniyle, onun soy ismini taşımakta sıkıntı çekmesinin makul ve hayatın olağan akışı içerisinde anlayışla karşılanabilecek nedenleri olabilir.

(Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 1989/1012 E, 1989/2375 K, 02.03.1989 T)

Anayasa Mahkemesi’ nin 2010/119 E, 2011/165 K ve 08.12.2011 tarihli kararı ile Nüfus Kanununda meydana gelen değişiklik ile velayeti anneye verilen çocuğun annenin soyadını alabilmesi nin yolu açılmıştır. Bu durum, velayet sahibi anneye, yine haklı nedenlerin varlığında reşit olmayan çocuğun soyadını seçme hakkı tanıyan bir hukuki durum yaratmıştır.

İsim veya Soyisim Değiştirme Davasında Tanık Gerekir mi?

İsim değiştirme davasında tanık gerekir mi? Tanık olmadan isim veya soyisim değiştirmek mümkün mü?

İsim veya soyisim değişikliği davalarında tanık gerekli değildir. Nüfus Hizmetleri Kanunu ve uygulamada isim değişikliği için haklı bir nedenin varlığı aranmaktadır. Kişinin, doğduğunda ailesi tarafından konan ismi sevmemesi, isimle manevi bağ kuramaması ve başka bir isim almak istemesi dahi tek başına haklı neden oluşturur. Bu hususun tanıkla ispatlanması şart olmayıp, kişinin bunu ifade etmesi dahi yeterlidir. Yargıtay son dönem uygulamaları da bu yönde olduğundan, tanık olmadan isim değişikliği mümkün olmaktadır. İlk derece mahkemeleri de bu yaklaşıma uygun olarak tanık dinlemeden kısa süre içerisinde isim değiştirme davalarını sonuçlandırmaktadır.

Soyadı değişikliği de ön isimle aynı ilkelere tabi olduğundan tanık olmadan soyadı değişikliği de yapılabilir.

Ancak hem isim hem soyisim değişikliği ancak mahkeme kararıyla mümkün olduğundan, bunun için dava açılması şarttır.

Mersin Avukat Bürosu
Mersin Avukatlık Bürosu

İsim ve Soyadı Değişikliğinin Sonuçları

İsim veya soyadı değişikliği kararı, kesinleştikten sonra nüfus siciline kayıt edilir. Ayrıca mahkeme kararı, mahalli bir gazetede ilan edilir. Soyadı değişmekle kişisel hukuki durum ve soybağı değişmez. Soyisimler farklı olsa da nüfusta kayıtlı babanın hanesinde kalınır. Bu değişiklikten dolayı yeni bir hak kazanılamayacağı gibi var olan bir hak da kaybedilmez.

TMK 27. Madde devamı düzenlemesine göre, ad değişikliğinden zarar gören kişi, durumu öğrenmesinden itibaren bir yıl içerisinde isim değiştirme kararının kaldırılmasını isteyebilir.

Evli Erkeğin Soyadını Değiştirmesi Halinde Eş ve Çocukların Durumu

Soyisim, aile ismidir. Evli erkeğin soy ismini değiştirmesi halinde, kendisi ile birlikte eşi ve reşit olmayan çocuklarının da soyadları değişir. Reşit olan çocukların soyadları ise kendiliğinden değişmez. Soyisim kişiye sıkı sıkıya bağlı bir hak olduğu için reşit bir kimsenin ancak ayrı bir dava ile soyadını değiştirebilir. Baba ve reşit çocuk soyadlarının aynı şekilde değişmesini istiyorsa bunun için  birlikte tek bir dava ile dava açabilirler.

Çocuğun Reşit Olduktan Sonra Eski Soyadına Dönmesi

Babasının soyismini değiştirmesi nedeniyle soyadı değişen çocuk, reşit olduktan sonra eski soyadına dönebilir mi?

Daha önce Nüfus Hizmetleri Kanununda yer alan nüfus değişikliği davalarının yalnızca bir defa açılabileceğine dair hüküm nedeniyle bu konu tartışılmıştır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu önüne gelen böyle bir davada;

Diğer taraftan reşit olmayan çocukların babalarının değiştirdiği soyadını reşit olana kadar kullanmaları zorunlu ve reşit olmadan açılan dava, ancak reşit olana kadar onları bağlayacağına göre, reşit olduktan sonra şahsa sıkı sıkıya bağlı haklarını kullanabilecekleri ve soyadının değiştirilmesi ni isteyebileceklerinin, kabulü gerekir.

şeklinde karar vermiştir.

Nüfus Hizmetleri Kanununun “Aynı konuya ilişkin olarak nüfus kaydının düzeltilmesi davası ancak bir kere açılabilir”  şeklindeki 36. maddesinin 1/b bendi Anayasa Mahkemesi’ nin  30.03.2012 tarihli 2011/34 E, 2012/48 K sy kararı ile iptal etmiştir. Bu iptal kararından sonra nüfus kaydının düzeltilmesi davasının ikinci defa açılabilmesi önünde yasal bir engel de kalmamıştır.

İsim ve Soyadı Değişikliğinde Görevli ve Yetkili Mahkeme

İsim değiştirme davası , Nüfus Hizmetleri Kanunu’na dayanan, nüfus kaydının düzeltilmesi niteliğinde bir davadır. Bu davalarda görevli mahkeme, kanun açık düzenlemesi uyarınca Asliye hukuk mahkemeleri dir. Dava Nüfus Müdürlüğü’ne karşı açılır ve cumhuriyet savcılığına ihbar edilir.

İsim değiştirme davalarının çekişmesiz yargı işi olduğundan bahisle sulh hukuk mahkemelerinin görevli olacağı şeklindeki Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’ nin 2012/6345 E, 2012/11271 K ve 17.10.2012 tarihli kararı uygulamada bir süre karışıklığa neden olmuştur. Ancak Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’ nun 2014/210 E, 2015/2028 K sy kararı ile bu tartışma son bulmuştur. Bu karara göre de isim ve soyadı değiştirme davalarında görevli mahkeme asliye hukuk mahkemeleridir.

Nüfus kayıtlarına ilişkin her türlü düzeltme ve tespit davalarında görevli mahkeme anılan 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesinin 1/a bendine göre asliye hukuk mahkemesidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 03.11.2010 gün ve 2010/18-563 E. 2010/554 K. sayılı ilamında da belirtildiği üzere Nüfus Hizmetleri Kanununun 36. maddesi herhangi bir ayrım yapılmadan kayıt düzeltme davalarını düzenleme altına almakta olup madde uyarınca, ad ve soyadı değişikliği davaları da nüfus davalarının bir türüdür. Buna göre soyadı değişikliğine ilişkin davalar 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu nun 36. maddesinde düzenlenen nüfus davalarından olup, anılan madde uyarınca uyuşmazlığın çözümünde asliye hukuk mahkemesi görevlidir.

İsim ve soyisim değişikliği davasında yetkili mahkeme ise isim değişikliği talebinde bulunan kişinin (davacının) ikametgahının bulunduğu yerdeki asliye hukuk mahkemeleri dir. Yani kişi, isim değiştirme davasını, yaşadığı yerde bulunan asliye hukuk mahkemesinde açabilir.

İsim ve Soyisim Değiştirme
Ad ve Soyadı Değişikliği

İsim Değiştirme Davası Ne Kadar Sürer?

İsim veya soyadı değiştirme davaları nda yapılacak araştırma;

Genel olarak bu davalarda dayanılan kanıtlar, tanık beyanları ve varsa yazılı belgelerdir. Bu davalar, görüldüğü mahkemenin yoğunluğu ve işleyişine bağlı olarak değişmekle birlikte, genelde üç- altı ay gibi bir sürede sonuçlanabilmektedir.

Yargıtayın son dönemdeki, kişinin ismi ve soyadı ile psikolojik bağ kuramaması nın, yeterli bir haklı neden ve kişinin kendi ismini belirleme hakkı na sahip olduğu yönündeki kararları sonucunda, bir çok mahkeme isim değişikliği davalarında tanık dinleme gereği duymamaktadır. Emniyet genel müdürlüğünden gelen, davacının “aranan kişilerden olmadığı” yönündeki yazı, isim değişikliğinde hukuki bir sakınca bulunmaması şartını sağlamış olmaktadır. Bu durumda, mahkeme iş yüküne göre ve yazışmaların tamamlanması süresine göre isim değişikliği davaları, tek celsede ve kısa sürede sonuçlanabilmektedir.

İsim Değiştirme Davası Kaç Defa Açılabilir?

Nüfus davaları nın birden çok defa açılması önünde hukuki bir engel yoktur. Yargıtay kararlarına göre de, ikinci veya üçüncü kez isim değişikliği davası açılabilir. Yani daha önce mahkeme kararı ile ismini değiştirmiş bir kimse de tekrar i sim değişikliği davası açabilir.

Dava, isim değişikliği talebine ilişkindir. Daha önce davacının murisi tarafından da aynı istemli dava açıldığı ve davanın kabul edilerek davacının şimdiki ismini aldığı dosya kapsamından anlaşılmıştır. Yasalarımızda, doğum tarihinin düzeltilmesi ile ilgili davalarda olduğu gibi ikinci kez dava açılmasını engelleyen bir hüküm bulunmamaktadır. Bu durum karşısında esasa girilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi hatalıdır.

(Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2002/11187 E, 2003/48 K, 20.01.2003 T)

İsim Değiştirme Avukat Vekaletnamesi

İsim veya soyisim değiştirme avukat vekaletnamesi, özel vekaletname şeklinde hazırlanmalıdır. Genel vekaletname , isim değiştirme davasında geçerli olmaz. İsim değişikliği davasında kullanılacak avukat vekaletnamesinde, nüfusta isim değişikliğine özel yetki bulunmalı, hatta kişinin almak istediği isim veya soyisim de vekaletnamede yer almalıdır.

Sık Sorulan Sorular

İkinci isim ekletme nasıl yapılır?

Nüfusta ikinci isim ekletme , isim değişikliği davası ile yapılabilecek bir işlemdir. Kişi var olan isminin yanına bir isim daha eklenmesini talep edebilir. Eklenmesi istenen ikinci isim le ilgili hukuki herhangi bir kriter de bulunmamaktadır. Bu nedenle kişi mahkeme kararı ile dilediği ismi ikinci isim olarak eklettirebilir.

İsim değişikliği için ne gerekir (2023)?

İsim değişikliği dava yoluyla mümkündür. İsim değiştirme talebinin kabulü için haklı nedenler in bulunması gerekir. Sosyal yaşamda başka bir isim kullanıyor olmak, ismin telaffuzunda veya yazımında zorluklar yaşanması, ailede isim benzerliği bulunması gibi haller haklı sebeplerdir. Bununla birlikte kişinin ismini beğenmemesi, başka bir isimle anılmak istemesi dahi hem isim hem soyisim değişikliği için yeterli bir haklı neden teşkil eder.

İsim veya soyisim değişikliği için avukat gerekir mi?

İsim veya soyisim değişikliği dava yoluyla yapılır. Her ne kadar bu dava kısa sürede sonuçlansa da belli usullere göre yürür. Dava dilekçesinin hazırlanması ve isim değişikliği kararından sonra yapılması gereken işlemlerin hızlanması bakımından isim değiştirme davasında avukat desteği önemlidir.

Soyisim değişince soybağı değişir mi?

Soyisim ve soybağı farklı şeylerdir. Bir kişinin soyisminin değişmesi, babası ile arasındaki soybağını ortadan kaldırmaz. Yani, soyisim değiştirmek, soybağının reddi anlamına gelmez. Soyadı değişikliği, nüfus kaydında soyisimden başka bir değişikliğe yol açmaz.

Soyadı değiştirme mirası etkiler mi?

Soyadı değişikliği, soybağını ortadan kaldırmayacağından miras hakkını etkilemez. Kişinin tüm kazanılmış hakları gibi miras hakkı da korunur. Yine kişinin, önceki soyismi ile yaptığı işlemler geçerliliğini korur ve yükümlülükleri de devam eder.

İsim ve soyisim aynı anda değiştirilebilir mi?

İsim ve soyisim tek bir dava ile aynı zamanda değiştirilebilir. Ön isim ve soyisim değişikliğinin hukuki niteliği aynıdır. Bu nedenle iki ayrı dava açılması gerekmez.

Dava olmadan isim ve soyad değişikliği yapılabilecek durumlar için bkz. Nüfus Müdürlüğü’ne Verilecek Dilekçe İle İsim Veya Soyisim Değişikliği

İsim ve soyadı değişikliği, yaş düzeltme , kayıtta isim tashihi davası gibi nüfus davaları ve Mersin, Adana ve çevre illerde tüm avukatlık faaliyet alanlarımıza buradan ulaşabilirsiniz: Arslanbuğa Mersin Avukatlık Bürosu