İşkence suçu, TCK 94’ de düzenlenen ve ana başlık olarak Kişilere Karşı Suçlar arasında yer alan suç tipidir.İşkence Suçu ve Cezası Nedir ? sorusunu suçun oluşumu anlatılarak aktaracağız. İşkence suçunu işlemek için öncelikle kamu görevlisi olmak gerekmektedir. Kişilerin birbirlerine yapmış oldukları fiiller burada işkence suçu kapsamında değil TCK 96’da yer alan Eziyet Suçu kapsamına girer. İşkence, kamu görevlisinin belli bir süre boyunca kişiye, maddi veya manevi anlamda acı çektirmek şeklinde gerçekleşir. İşkence suçunda korunan hukuki değer kişinin şeref ve haysiyetidir. Bu suçun mağduru herkes olabilir, mağdurlara göre ise suçun nitelikli hali oluşabilmektedir. İşkence suçunda mağdurun, çocuk, gebe kadın, beden veya ruh bakımından kendisini koruyamayacak durumda olan, avukatlara veya kamu görevlilerine işi vasıtasıyla yapılması halinde işkence suçunun nitelikli hali oluşmuş olacaktır.
İşkence suçunun oluşması için öncelikli olarak failin bir kamu görevlisinin yürüttüğü faaliyet kapsamında yürütülen bir suç olması gerekir. İşkence suçunda fiilin işlenişi de önemlidir. 1 kere işlenmesiyle biten fiillerin işkence suçu (TCK 94) oluşturmayacağı açıktır. Örneğin bir kamu personelinin bir sivile bir kere yumruk atmasının işkence suçu oluşmayacağı açıktır. Yapılan fiilin kişinin onur ve haysiyetini zedeleyici bir fiil olması gerekmektedir. İşkence suçunun koruduğu hukuki değer de zaten insan onur ve haysiyetidir.
İşkence suçunu kim işleyebilir sorusundan anlamamız gereken şey suçun özgü suçlar arasında yer almasıdır. Özgü suçlarda, bu suçları ancak özel faillik niteliğini taşıyabilen kişilerin işleyebileceği suçlardır. Özgü suçların istisnası işkence suçudur. İşkence suçu(TCK 94) işlenişi bakımından özgü suçtur. İşkence suçunu işleyen kişinin ancak kamu personeli olması gerekir. Ancak TCK 94/4’te işkence suçu işlemeleri halinde TCK 94/4’e dayanılmazken kamu personelinin işkence suçu işlemesi sırasında suça iştirak eden kimselere de işkence suçu kapsamında ceza verilecektir.
İşkence suçunun maddi unsurlarını tek tek ele alacak olursak;
Fail: İşkence suçunun (TCK 94) faili herkes olamaz. İşkence suçu bir özgü suçtur. İşkence suçunun oluşması için kişinin kamu görevlisi olması gerekmektedir. Ancak bu kurala istisna olarak TCK 94/4 İşkence suçuna iştirak eden kimseler de işkence suçu kapsamında ceza alacaktır. Demektedir.
Fiil İşkence suçunun (TCK 94) fiili pek çok şekilde gerçekleşir. Maddi şekilde zarar vermek şeklinde oluşabileceği gibi kişinin iç dünyasına yönelik saldırılarla da işkence suçu işlenebilir. Yaralama, tehdit, cinsel saldırı, cinsel taciz, hakaret fiilleriyle işkence suçu işlenebilecektir. Olayın şartlarına göre suçun konusunun TCK 94’e girip girmediği belirlenecektir. Burada suçun devamlılığı önem arz etmektedir. Bir kereye mahsus işlenmekle biten suçun işkence suçu olması mümkün değildir. TCK 94’te: Bir kişiye karşı insan onuruyla bağdaşmayan ve bedensel veya ruhsal yönden acı çekmesine, algılama veya irade yeteneğinin etkilenmesine, aşağılanmasına yol açacak davranışları gerçekleştiren kamu görevlisi işkence suçu (TCK 94) işlemiş olur demektedir.
Mağdur: İşkence suçunun mağduru herkes olabilmektedir. Ancak mağdurların kişisel özellikleri gereği işkence suçunun (TCK 94 ve devamı madde) nitelikli hali oluşabilir. Suça maruz kalan kişilerin, gebeler, çocuklar, bedensel veya ruhsal şekilde kendini savunamayanlar, görevini yerine getiren kamu personelleri veya avukatlar olması halinde suçun nitelikli hali oluşmuş olacaktır.
Konu: İşkence suçunun konusu insanın şeref ve haysiyetidir.
Korunan hukuki değer TCK 94’te belirtilen işkence suçunda korunan hukuki değer kişinin vücut bütünlüğü olabileceği gibi pek çok durumda karşımıza çıkabilir. Suçun işleniş biçimine göre bu değişkenlik gösterebilir. Ancak olayın özü olarak korunan hukuki değer TCK 94’ten anlaşılacağı da üzere kişinin şeref ve haysiyetidir.
İşkence suçunun nitelikli halleri TCK 94’te ve TCK 95’te belirtilmiştir. Buna göre;
Neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış işkence suçuna TCK 95’te yer verilmiştir. TCK 95’e göre:
İşkence fiilleri nedeniyle mağdurda;
Meydana gelen bu durumlardan dolayı faile verilecek olan ceza TCK 95 gereği %50 oranında artırılacaktır.
TCK 95/2’de İşkence fiillerinde mağdurda,
TCK 95/3’e göre işkence fiili mağdurda kemik kırılmasına yol açtıysa burada kırığın hayati fonksiyonlar için önemine göre ceza artırılacaktır.
TCK 95/4’te işkence sonucunda ölüm meydana gelirse, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilecektir.
İşkence Suçunun cezası TCK 94 ve neticesi sebebiyle ağırlaştırılmış hali bakımında TCK 95’te yer verilmiştir. TCK 94’te işkence suçunu işleyen kamu görevlisine 3 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasına hükmedilecektir.
TCK 94/2.a’da suçun çocuğa, gebe kadına veya fiziksel ya da ruhsal şekilde kendisini koruyamayacak durumda olan kimseye karşı yapılması halinde verilecek olan ceza 8 yıl ila 15 yıldır.
TCK 94/2.b’de suçun avukata veya diğer kamu görevlisine karşı görevi dolayısıyla işlenirse, 8 yıldan 15 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
TCK 94/3’te suçun cinsel yönden taciz şeklinde gerçekleşmesi halinde verilecek olan ceza 10 yıl ile 15 yıl arasında değişmektedir.
TCK 94’te bu suçun ihmali davranışla işlenmesi halinde, verilecek cezada bu nedenle indirim yapılmaz.
Neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence suçu;
TCK 95/1’de belirtilen hallere göre;
Mağdurun duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına, konuşmasında sürekli oluşan zorluğa, yüzünde sabit bir ize neden olduysa, yaşamını tehlikeye sokan bir duruma neden olduysa, gebe kadının çocuğunu erken doğurmasına neden olursa verilecek olan ceza % 50 oranında artırılır.
TCK 95/2’ye göre işkence fiilleri, mağdurun, iyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine neden olursa, duyularından veya organlarından birinin kaybına neden olursa, konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına neden olursa, yüzünün sürekli değişmesine neden olunursa, gebe bir kadına yapılan işkence sonucu çocuğun düşmesine neden olması halinde verilecek olan ceza 1 kat artırılır.
İşkence fiili nedeniyle vücutta kemik kırılmasına neden olunursa , kırığın hayati fonksiyonlarındaki etkisine göre ceza 8 yıl ile 15 yıl arasında değişir.
İşkence suçu dolayısıyla ölüm meydana gelirse verilecek olan ceza TCK 95/4 gereği ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası olacaktır.
İşkence suçundan dolayı Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması (HAGB) kararı verilebilmesi mümkün değildir.
İşkence suçunda cezanın ertelenmesi mümkün değildir.
İşkence suçu işlenmesi halinde cezanın adli para cezasına çevrilmesi söz konusu olmaz.
İşkence suçunda zamanaşımı süresi için TCK 66’daki hükümlere bakılmaz. TCK 94/6’da getirilen hükme göre işkence suçu işlenmesi halinde TCK 94/6: ‘’ Bu suçtan dolayı zamanaşımı işlemez.’’ denmiştir.
İşkence suçunda görevli ve yetkili mahkeme, işkence suçunun işlendiği yerde bulunan Ağır Ceza Mahkemesidir.
765/m.2/2, TCK 95/2, 495/1
4616/m. 1 /2
ÖZET : 1- Sanığın mağduru iterek ve tehdit ederek biraların kendisi tarafından alınmasına karşı sessiz kalmaya zorunlu kıldığının anlaşılması karşısında eylemin 495/1. maddesindeki yağma suçunu oluşturduğu gözetilmelidir.
2- TCK 95/2.maddesi uyarınca aynen çektirilmesine karar verilen önceki hükümlülüklerin suç ve hüküm tarihlerine, TCK’nun 2/2. maddesine göre; hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 4616 Sayılı Yasanın 1 /2. maddesi kapsamında değerlendirilmesi zorunludur.
DAVA : Gasptan sanık Necmettin A. hakkında yapılan duruşma sonunda; sanığın eylemi tehdit niteliğinde görüldüğünden bu suçtan mahkumiyetine dair BURSA 1. Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 3.7.2000 tarihli hükmün Yargıtayca incelenmesi sanık savunmanı tarafından istenilmiş olduğundan dava evrakı C.Başsavcılığından bozma isteyen 24.1.2002 tarihli tebliğname ile 11.2.2002 tarihinde daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın mağdur Orhan Ö.’ü iterek ve tehdit ederek biraların kendisi tarafından alınmasına karşı sessiz kalmaya zorunlu kıldığının anlaşılması karşısında eylemin 495/1. maddesindeki yağma suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-TCK 95/2.maddesi uyarınca aynen çektirilmesine karar verilen önceki hükümlülüklerinin suç ve hüküm tarihlerine, TCK’nun 2/2. maddesine göre; hüküm tarihinden sonra yürürlüğe giren 4616 Sayılı Yasanın 1/2. maddesi kapsamında değerlendirilmesi zorunluluğu,
SONUÇ : Bozmayı gerektirmiş, sanık Necmettin A. savunmanın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, ceza süresi yönünden sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 28.3.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.