İçerik
Kıdem tazminatı ; kanunda aranan kıdem şartını taşıyan işçinin haklı istifası veya işverenin haksız işten çıkarması sonucunda doğan tazminat hakkıdır. Bu hak, halen yürürlükte olan 1475 sy İş Kanunu’ nun 14. maddesi ile düzenlenmiştir. İş güvencesi kapsamındaki işyerinde, en az bir yıllık çalışma sonrasında;
Kıdem tazminatı na hak kazanmanın bazı şartları vardır. Bu şartlar ana hatlarıyla;
Kıdem tazminatı , işverenin belirsiz süreli iş sözleşmesini haksız nedenle feshi halinde söz konusu olur. İş Kanunu 25. maddesinde, işverenin, iş sözleşmesini derhal feshi için haklı nedenler sayılmıştır. İşveren, bu nedenlerden birisi dışında veya hiç bir sebep göstermeksizin iş akdini feshederse, işçi kıdem tazminatına hak kazanır.
Kıdem tazminatı, belli bir kıdem süresini tamamlamış olan işçilere tanınmış bir haktır. Kıdem tazminatına hak kazanabilmek için işçinin aynı işveren nezdinde aralıksız olarak en az bir yıl çalışmış olması gerekir.
Kıdem tazminatı hakkı, belirsiz süreli iş sözleşmesinin feshi durumlarında doğar. Belirli süreli iş sözleşmeleri, belli bir süre için akdedilen sözleşmeler olduğundan, belirlenen süre sonunda sona erer. Bu durumda, kıdem tazminatı hakkı doğmaz.
Ancak, işverenin kötü niyetini engellemek için Yargıtay, belirli süreli iş sözleşmesinin birden fazla kez yenilenmesi halinde, ilk sözleşme tarihinden itibaren belirsiz süreli sayılacağını kabul etmektedir. Yani, belirli süreli iş sözleşmesinin bitimi nde işçi ile tekrar belirli süreli iş akdi yapılması durumunda, sözleşme, ilk sözleşmenin başlangıcından itibaren belirsiz süreli sayılır ve işçinin kıdemi de buna göre hesaplanır.
4857 sy İş Kanunu 24. maddesinde işçinin iş akdini derhal feshi için haklı nedenler sayılmıştır. İşçinin bu haklı neden lerden birisine dayanarak iş akdini feshetmesi, yani i stifa etmesi durumunda işçi kıdem tazminatı na hak kazanacaktır.
İşveren veya vekilinin, işçiyi istifaya zorlama k için, çeşitli araçlarla işçiyi yıldırmaya çalışma, iş koşullarını ağırlaştırma gibi süreklilik arz eden davranışları mobbing (yıldırı) olarak tanımlanmaktadır. Mobbing veya işyeri koşullarını işçi için katlanılmaz hale getirme, İş Kanununda açık bir şekilde düzenlenmemiştir. Ancak mahkeme ve Yargıtay kararları ile uygulamada yer bulmuştur. Mobbing nedeniyle istifa durumunda işçi kıdem tazminatına hak kazanır.
Kıdem tazminatı davası, işçilik hak ve alacaklarına dair tüm davalar gibi İş mahkemelerinde açılır. Kıdem tazminatı davası için yetkili mahkeme, işyerinin merkezinin veya şubelerinin bulunduğu yer veya işçinin işveren nezdinde işi nerede yapıyorsa o yer iş mahkemeleridir. Mesela, merkezi İstanbul’da olan işyerinin Mersin’deki işlerini yapan işçi, kıdem tazminatı davasını İstanbul veya Mersin iş mahkemelerinde açabilir.
Bilindiği gibi 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanununda, işçilik hak ve alacaklarına ilişkin uyuşmazlıklar da dava açmadan önce arabulucuya başvuru bir zorunluluk olarak öngörülmüştür. İş kazası tazminatı ve hizmet tespit davaları dışındaki davalarda, arabulucuya başvuru, iş hukuku uyuşmazlıklarında bir dava şartı dır. Bu nedenle kıdem tazminatına ilişkin talepler için de dava yoluna başvurmadan önce arabuluculuk yolu na başvuru bir zorunluluktur. Bu zorunluluk, yerine getirilmeden açılan kıdem tazminatına ilişkin davalar, dava şartı yokluğundan reddedilir.
Kıdem tazminatı davası açma süresi
, hakkın doğumundan, yani iş akdinin haksız fesih tarihinden itibaren
beş yıl
dır. 7036 sy yeni İş Mahkemeleri Kanunu’ nun yürürlük tarihi olan 01.01.2018 tarihinden önce
hak düşürücü süre
işlemeye başlamışsa alacağın bu kısmı için eski kanundaki on yıllık süre, hak düşürücü sürenin henüz işlemeye başlamadığı kısım için ise
beş yıllık hak düşürücü süre
uygulanacaktır.
İşçilik ücret alacaklarına ilişkin dava açma süresi, ücrete hak kazanıldığı tarihten itibaren beş yıldır.
Herhangi bir davanın ne kadar süreceği hakkında kesin bir tahminde bulunmak mümkün olmamakla birlikte, işçilik alacakları ve kıdem tazminatı davalarının yerel mahkemede sonuçlanma süresi, olağan koşullarda sekiz ay – bir yıl arasında olmaktadır. Hükmün taraflardan birisi tarafından istinaf edilmesi halinde, istinaf incelemesinin sonuçlanması ise bir buçuk – iki yılı bulabilmektedir. Ancak işçilik alacak ve kıdem tazminatına ilişkin hükümlerin icraya konabilmesi için kesinleşmesi şart değildir. Yani yerel mahkeme kararı, istinaf sonucu beklenmeden icraya konabilir.
Kıdem tazminatı hesaplaması , işçinin son aldığı giydirilmiş brüt ücret üzerinden olmaktadır. İşçi, işveren nezdinde çalışmış olduğu her bir yıl için, son aldığı giydirilmiş brüt ücret tutarında kıdem tazminatı almaya hak kazanmaktadır. İşçinin SGK primlerine esas gösterilen resmi maaşı ile gerçek maaşı arasında fark olması, uygulamada sıkça karşılaşıldığı üzere maaşın bir kısmının elden ödenmesi gibi durumlarda, işçinin gerçekte aldığı ücreti kanıtlaması halinde, hesaplama gerçek ücreti üzerinden yapılacaktır.
Kıdem tazminatı davası ile işçilik ücret ve tazminat alacaklarına ilişkin tüm davalarla ilgili bilgi için İşçilik Ücret ve Tazminat Davaları başlıklı yazımızı inceleyebilirsiniz.
Mersin iş hukuku avukatı alanında hizmet veren avukatlık ofisimize işe iade , fazla mesai ücreti, ihbar ve kıdem tazminatı, iş kazası tazminatı , hizmet tespit davalarında avukat desteği için ulaşabilirsiniz. Ayrıca iş hukuku nda uzman arabulucu Reyhan Kayışlı Arslanbuğa ile bu alanda ve özel hukukun tüm alanlarında arabuluculuk hizmetleri için iletişime geçebilirsiniz.
Mersin’de iş hukuku davaları ve tüm avukatlık çalışma alanlarımıza buradan ulaşabilirsiniz: Arslanbuğa Mersin Avukat lık Bürosu