Kriz Dönemlerinde İç İletişim Neden Hayati Önem Taşır?

[vc_row][vc_column][vc_column_text]

İçinde bulunduğumuz ekonomik durgunluk döneminde, günlük hayatımızda, iş hayatımızda, dost sohbetlerimizde bizi endişeye yönlendirebilecek birçok mesaj ile sıklıkla karşı karşıya kalıyoruz. Bu mesajlar motivasyonumuzun düşmesine ya da hayatımıza, işimize dair kaygıların artmasına neden olabiliyor. Böyle zamanlarda moral seviyesini artırmak ve bunu sağlayacak iletişimi sağlamak çok daha önemli hale geliyor.

Bu dönemde çalışan bağlılığı neden önemlidir?

Çünkü, şirketin rekabet gücünü sürdürebilmesinde çalışanları ile kurduğu bağ ve her bir çalışanın hissettiği mutluluk arasında çok net bir bağlantı bulunuyor.

Ekonomik durgunluk dönemleri bağlılığı nasıl etkiliyor?

Bu süreçlerde gene l bağlılık ve güven, ilk aşamada büyük bir zarar görmese de koşullar değişmeye başladıkça durum tersine dönebiliyor. Böyle dönemlerde çalışanların ilk hissettiği duygu geleceğe dair endişe ve güven arayışı oluyor.

Ortamın bizi daha az etkilemesi için ne gibi aksiyonlar alabiliriz? Çalışan bağlılığını ve motivasyonunu nasıl yüksek tutabiliriz?

Sizin için 5 adımlık oyun planında bu soruların cevaplarını özetledik.

  1. Birinci yöneticiler bilgi edinmek için ana kaynaktır:

Kriz dönemlerinde çalışanlar ilk yöneticilerini daha da yakından takip ederler. Morali nasıl, yüzü asık mı, gergin mi gibi bir liste uzayıp gider. Çalışanlar, olumsuz bir durum ya da haber var mı diye yöneticilerini neredeyse her gün mercek altına alırlar.

Yöneticilerin, bu dönemde ekip arkadaşları ile daha çok vakit geçirmesi, görünür olması ve kendi iç motivasyonunu da koruması gerekir. Yöneticiler nasıl ki çalışanlarının mutlu ve verimli olmasını isterlerse çalışanlar da yöneticilerinden bu özellikleri beklerler.

Yöneticiler güvendikleri çalışanlarından destek alabilirler. Bu kişilerden birebir görüşmeler yolu ile ekibin gündemi hakkında bilgi almak ve ön hazırlık yapmak fayda sağlayacaktır. Ekibin gündem maddelerine ilişkin verecekleri mesajları ve iletecekleri bilgileri netleştirdikten sonra tüm ekip üyeleri paylaşmak, güven ortamını geliştirir. Şirketteki ve işlerdeki değişiklikler konusunda düzenli iletişim halinde olmak, bu dönemde özel bir değer taşır. Yöneticilerin haberleri objektif ve profesyonel biçimde aktarması, bunu yaparken de aynı fikirde olmasalar dahi, olabildiğince şirketi desteklemesi ve olumlu tavrını korumaya çalışması fark yaratır.

Şirket yönetimlerinin de aynı şekilde birinci yöneticilerle belirli aralıklarla bir araya gelmeleri, şirket koridorlarında konuşulan çalışan gündem maddelerini önceden öğrenerek merak edilen konulara somut ve net bilgiler ile yaklaşmaları iletişimi arttıracaktır. Çalışanlara ulaşmakta önem taşıyan elçileriniz olan birinci yöneticilerinizi ne kadar bilgilendirir ve mesajları onlara ne kadar net aktarırsanız, onlar da ekiplerine bilgiyi güvenle vereceklerdir.

2. Kriz dönemlerinde yöneticilerin de desteklenmeye ihtiyacı olur:

Her düzeyde, ekip yönetiminden sorumlu yöneticiler riskli kararlar almak, iş hedeflerine ulaşmak, zor kararları açıklamak, çalışan motivasyonunu korumak, daha düşük bütçelerle daha çok sonuca ulaşmak gibi birçok konuyu aynı anda ele almak zorunda kalıyor. Tüm bunlara iş güvencesi kaygısı, organizasyonda stresin yükselmesi gibi faktörler de eklendiğinde yöneticilerin hayatı iyice zorlaşıyor.

Krizler, yöneticilerinize koçluk / mentorluk hizmetleri sağlamak için de ideal dönemlerdir. Aynı şekilde stresle baş etme, mindfulness, nefes teknikleri gibi enerjimizi doğru yönetmeyi amaçlayan eğitimler bu dönemde pozitif ilişkiler için katkı sağlayabilir. Ekonomik durgunluk dönemlerinde bütçeler dışarıdan alınacak eğitimler için uygun olmasa bile bu alanlarda mevcut çalışanların ilgilendikleri konularda iç eğitmen olarak yetiştirilmesi ve değerlendirilmesi mümkün olabilir.

Ekonomik krizlerden sapasağlam çıkan şirketlerden konuk liderler ile yapılacak olan sohbetlerin organize edilmesi, web-talklar düzenlenmesi, motivasyon kitap yazarlarının davet edilmesi gibi ücretsiz aktiviteler de ilham almak ve pozitif ortam için katkı sağlayacaktır.

3. Kurum kültürünüzü ön plana çıkarın, takdir ve ödüllendirmeye öncelik verin:

Şirkete duyulan bağlılık ve katılım duygusu ekonomik durgunluk zamanlarında zayıflayabilir. Çalışanların önceliklerini sosyal ve kariyer ihtiyaçlarından ziyade geçinme, ailelerini koruma gibi temel insani ihtiyaçlarına yöneltmeleri gayet doğaldır.

İş tanımlarında değişiklikler, ek sorumluluklar verilmesi, karşılığında ise gelirlerinde hatırı sayılır bir artış olmaması, çalışanlar açısından bunaltıcı ve istikrarsız bulunabilir. Bu dönemlerde fark yaratan çalışanların diğer çalışanların da görebileceği şekilde ödüllendirilmesi, takdir edilmesi çok kıymetlidir. Maddi ödüller olmasa bile ekstra izin günü, bir plaket, liderlerden ıslak imzalı bir mektup, CEO, Genel Müdür Yardımcısı ile sohbet ve fotoğraf çekimi gibi paylaşılabilir motivasyon unsurları ekiplerde ruhu değiştirecektir.

Çalkantılı zamanlar iş yerinde sürtüşmelere sebep olmanın dönemi değildir. Çatışmalar çıktığında arabulucu rolünde davranmak, inisiyatif alarak problemlere çözümcü yaklaşmak, değişimi desteklemek, iş geliştiren fikirler önermek gibi kurum kültürünüzde öne çıkan, krizlerde ekstra önem taşıyan değerlerinizi sık sık hatırlatın. Bu özellikleri ile öne çıkan çalışan ve yöneticilerinizi şirket içinde gizli oylama ile seçtirin, elçi olarak görevlendirin, ödüllendirin.

4. Güzel haberleri büyük kutlayın:

Her şey aynı anda kötü gidemez. Kazanılan yeni bir büyük müşteriyi, karlı bir satışı, yeni bir ürün lansmanını, yüksek bir müşteri memnuniyet skorunu, rakibinize fark attığınız bir hizmetinizi duyurun ve kutlayın. Gelişim ana odaklarını ve önceliklerinizi uygun bir dozajda ve pozitif bir tonda bu kutlamalarda vurgulayabilirsiniz.

Bunun için şirket içinde kategoriler belirleyip bilginin size düzenli akmasını sağlayın. E-mail adresi, intranet, workplace gibi iç mecralardan bu bilgilerin toplanacağı bir kanal haritası çıkarın.

Zor dönemlerde iyi giden işleri duymaya ve inancımızı korumaya daha çok ihtiyacımız olduğunu unutmayın.

5. Mesaj haritanızı hazırlayın ve gözden geçirin:

Size şirket içinde en çok sorulacak soruları, bu sorulara vereceğiniz yanıtları, netlik kazandırmanız gereken konuları, hangi mesajları hangi liderleriniz ile ne sıklıkta ve ne kanaldan ileteceğinizi planlayın.

Yönetiminiz ile bu çalışmayı son haline getirin ve tüm yöneticilerinizi sohbet toplantıları, çalıştaylar ile eğitin, geri bildirimlerini alın. Eğitim ve sohbet toplantılarınızı katılımcı ve yardım ister bir tonda yaparak alacağınız desteği artırabilirsiniz.

Yazılı iletişimden ziyade yüz yüze iletişim fark yaratır. Her bir ifadeyi, söylemi iyice çalışıp yöneticilerinizden geri bildirim alarak son haline getirin ve doğru anlaşıldığından ve net olduğundan emin olun.

Zor dönemler, ancak paylaşılarak, ekip olarak kenetlenerek, güven ortamı sağlayarak, doğru iletişim ile aşılır. Unutmayın, her zorluk sizi birbirinize ve şirkete bağlamak için aynı zamanda değerli bir fırsat.

Güzel günler dileriz, enerjiniz bol olsun.

[/vc_column_text][vc_empty_space height=”39px”] [/vc_column][/vc_row]