Molibden eksikliğini pek duymadığımız için bu madde hakkında da bilgi sahibi olmamamız normaldir. Antik Çağda kurşun, galen gibi maddelerle birlikte aynı sınıfta olan molibden Japon kılıcı gibi ürünlerin üretiminde kullanılan malzemelerden biriydi. Sonra insan vücudu (Daha doğrusu canlıların vücutları) için de önemi ortaya çıktı. Kısaca MO olarak bilinen bu iz element, ince bağırsaklarda emildikten sonra atılır. İnsanlarda yaşamın devam etmesi için önemli olan bu süreçler bazı elementlerin toksiteyi dengelemesiyle sağlanır.
Periyodik cetvelde 42 numarayla bilinen bu element, supplement olarak tek başına kullanılmasa da bazı ürünlerin içine bulunan molibden kullanımı pek bilindik bir ihtiyaç değildir. Yetiştiği toprağa bağlı olarak değişiklik gösteren bu ürün, tohumlar, yapraklı yeşil sebzeler, tahıl tohumları ve bakliyat içinde bulunmaktadır. Amerika’da diyet için yaygın kullanılan bu madde fıstık ve fıstık ezmesinde bol miktarda bulunur. Sadece insanlarda değil tüm canlılarda yaşamsal faaliyetlerin dengeli biçimde sürdürülmesi için MO elementinin alımı önemlidir.
Molibden dört temel enzimi aktive ettiği için önemlidir. Bunlar ve özellikleri aşağıdaki şekildedir.
Bu elementin bakır fazlalığına karşı koruma sağladığı ortaya çıktığı için koruyucu etki gösterdiği bilinmektedir.
Sebze, meyve ve et ürünlerinde molibden oranı düşüktür. İçme suları molibden kaynağı olarak bilinmektedir. Her gün ortalama 20 mg tüketilmektedir. Yani günlük ihtiyacın yarısını tek başına sudan karşılayabilirsiniz. Bunun dışında fıstık ürünlerinde yüksek seviyede vardır.
İnsan beslenmesi en düşük su tüketiminde bile molibden dengesinin varlığını karşılayabilmektedir. Mercimek, fasulye, tahıl, organ etleri en bilinen molibden kaynakları arasındadır. Vücudun ihtiyacı çok az olduğu için insanlar takviye edici gıda olarak bu maddeye ihtiyaç duymaz. Ama takviye edici gıdaların içinde bulunurlar.
Herhangi bir molibden eksikliği şikayeti bildirilmemiştir. Bu yüzden eksikliğinde ne olduğuna dair bulgu da yoktur. Memelilerde molibden eksikliği konusunda kükürt metabolizmasının bozulduğu gözlenmiştir. Bunun dışında herhangi bir sorun bildirilmemiştir. Ağız yoluyla alınan molibden hızlı biçimde sindirilmektedir. Molibden karaciğerde depolanır ve bağırsaklardan atılır. Hem dışkı hem de idrarla bir şekilde yok edilir. Tip 2 diyabet hastalarında molibden tutulumunun görülmesi dikkat çekmektedir.
Bazı araştırmalarda molibden eksikliği görülmüştür. Özofagus kanseri görülen popülasyonlarda saç ve tırnaklardaki molibden düzeylerinin düşük olduğu görülmüştür. Bebeklerde ise molibden eksikliği durumunda kalıtsal gen mutasyonu sorunu görülebilmektedir. Genelde bebekler normal görülür ve tedavi iyi iyileşmeyen nöbetler geçirirler. Böylece beyin anomalileri, sülfitin sülfata dönüşmemesi gibi belirtiler görülür. Maalesef etkilenen çocuklar hayatta kalmazlar. Nadir görülen bir hastalık olsa da dünyada 100 bildirilmiş bebek ölümü bu nedenden kaynaklanmıştır.
Canlılarda bitkilerde bulunur. Azot bağlama sürecinde katalizör işlevi görür. Böylece bitkilerin beslenmesinde kullanılmış olur. Büyüme, solunum gibi hücresel işlevlerde de görev yapmaktadır.
Molibden beslenme için demir ve magnezyum kadar önemli bir maddedir. Yüksek dozlar birçok konuda olduğu gibi bu madde için de sorun yaratmakla birlikte o olmadan vücutta toksinlerin birikmesi hızlanır. İz mineral olarak kullanılmasa da vücudun küçük de olsa ihtiyacı vardır. Ölümcül sülfit ve toksinlerin birikmesini önler.
Ciltte ciddi sorunlara neden olabilen yüksek molibden alımı kemik sağlığının zayıflamasına, gut benzeri eklem sıvısı birikmesine ve doğurganlığın azalmasına neden olmuştur. Erkeklerde sperm kalitesinin azalmasına yol açan bu durum, testesteron düzeylerinde küçülmelere neden olmuştur.
Aşırı kullanım inek gibi geviş getiren hayvanlarda bakır seviyesinin artmasına neden olduğundan tedavisi gerekebilmektedir. Birçok takviye edici gıdanın içinde molibden bulunmaktadır. Günlük molibden ihtiyaçları şu şekildedir:
Bu yüzden çoğu insanın takviye olarak molibden kullanması tavsiye edilmez. Çünkü fıstık gibi yiyeceklerde bol miktarda olduğu bilinmektedir. Günlük 2000 MCG’den fazla alınmaması tavsiye edilmektedir.
Molibden takviye edici gıdalar ve supplementler de çok sık kullanılır. Bunun nedeni bilinmemekle birlikte fıstık örneğinden yola çıkılabilir. Fıstık yağ oranı yüksek bir yemiştir. Bu yüzden fıstık tüketenler yağ alımı yaptığı için bir süre sonra yağ yakmaya başlar. Bu da kişinin kilo vermesini kolaylaştırır. Supplementlerde bu maddelerin olması da kas yapımını hızlandırıcı etki gösterebileceğinden tercih edilebilir.