OKR ile ilgili bu ikinci yazımın adını, John Doerr’in çok severek okuduğum ve faydalandığım “ Önemli Olanı Ölç – 10 Kat Büyümek için Basit Bir Yöntem ” kitabından almasını istedim.
Uzun zamandır kendi hayatımda da takip ettiğim; her şeye odaklanmak ve ölçmek yerine, “en önemli olanı seçmek ve ona odaklanarak onu büyütmek” yaklaşımın sadece iş hayatımız için değil, bireysel gelişimimiz ve özel hayatlarımız için de faydalı bir bakış açısı olduğuna inanıyorum.
Her şeye odaklanamayız, her şeyi gerçekleştiremeyiz ve her şeyi ölçemeyiz. Ölç(e)mediğimizi ise sağlıklı yönetemeyiz. Ama bizi yolculuğumuzda “ileri götürecek asıl olana” odaklanıp, onu doğru şekilde ölçümleyip, büyütmeye odaklanırsak, kısa vadede bile önemli kazanımlar elde edebiliriz. Sadece bu yüzden bile OKR modelini çok seviyorum ve çok faydalı buluyorum. Umuyorum, sizler de hem benim yazılarımdan, hem de John Doerr’in kitabından yararlanırsınız. Keyifli okumalar.
OKR Modelinden Nasıl Etkin Faydalanırız?
İlk yazıda OKR Metodolojisinin ne olduğundan ve nasıl kurgulanması gerektiğinden kısaca bahsettik. Bu yazıda ise; önemli gördüğümüz birkaç soruya daha cevap arayacağız. İlk yazıyı okumadıysanız, akış açısından bundan önce okumanızı öneririm.
Etkili Anahtar Sonuçların özellikleri nelerdir?
Bir toparlama olması açısından Anahtar Sonuçların temel özelliklerinden bahsederek başlayalım.
Etkin bir Anahtar Sonuç mutlaka;
Burada çok önemli bir nokta var altının çizilmesi gereken. “Önemli Olanı Ölç”’ ten alıntı ile paylaşıyorum.
Hedef uzun süreli olabilir ama anahtar sonuç belirli bir sürenin sonunda (ki bu genelde 3 aylık bir dönemdir.) gerçekleşir ya da gerçekleşmez. Hedef devam eder, ama anahtar sonuçlar iş ilerledikçe değişir. Anahtar sonuçların hepsi tamamlandığında, hedefe ulaşılmış olur. Eğer hedefe ulaşıl(a)madıysa, anahtar sonuçlar yanlış tasarlanmış demektir.
OKR Modelinde Anahtar Sonuçların altında neler olmalı?
Hedefi ve Anahtar sonuçları belirledikten sonra, aslında günlük, haftalık ya da aylık olarak planlanacak görev (task) ve inisiyatiflerin önce belirlenmesi, sonra planlanması gerekiyor.
Anahtar Sonuçların mümkün olduğunca veri odaklı, net ve sayılarla desteklenmiş, kısaca yapılandırılmış olması gerektiğinden bahsettik. Bunların altında yer alacak görev ve sorumlulukların da, ilgili anahtar sonucun, dolayısıyla hedefin gerçekleşmesine hizmet edecek şekilde iyi kurgulanması ve planlanması son derece önemli. Bu görev ve sorumlulukların kim ya da hangi ekip tarafından gerçekleştirileceğinin belirlenmesi, işlerin uygun şekilde delege edilmesi vb. süreçler modelin doğru ilerlemesi ve akışı açısından dikkat edilmesi gerekenler arasında.
Önümüzdeki 3 ay için “gerçekten önemli olan” ne?
Doğru kurgulanmış bir OKR Modeli, şirketiniz için “öncelikli ve gerçekten önemli” olanın ne olduğunun herkes tarafından anlaşılmasını ve bütünün buna odaklanarak ilerlemesini sağlar.
İster yeni kurulan bir girişim, ister büyümekte olan bir firma, isterseniz yılların kurumsal şirketi olun, bu ilk adım değişmez. OKR bakış açısı ile hareket etmeye başladığınız ilk andan itibaren; OKR’ler, organizasyonunuzdaki en önemli hedefleri açık ve şeffaf bir şekilde belirlemenizi ve tüm çalışanların bu “önemli olana” odaklanmasını sağlar.
OKR kullanmanın ana yararı, şirketteki herkesin, “neyi ne için yapması gerektiğini bilmesine” katkı sağlamasıdır. Yani OKR sayesinde yapılan iş anlam kazanır.
Hangi durumlarda OKR kullanmak etkili ve daha önemlisi gereklidir?
Eğer
OKR modeline hızlıca şans vermelisiniz.
OKR’ın Faydaları
Doğru kurgulanan bir OKR Sistemi şirket içerisinde;
Kısaca, ilk yazıda da belirttiğim gibi, OKR modelini sadece bir “hedef belirleme ya da hedef koyma metodolojisi” değil, çok daha ötesinde özellikle büyüme aşamasında olan şirketler için kıymetli bir “yönetim metodolojisi” olarak görüyorum. Üstüne bir de, şirketinizde güçlü bir kapsayıcı liderlik ve ortak çalışma kültürü varsa, bunlarla birleştiği noktada OKR’ın, harikalar yaratabileceğini düşünüyorum.
En çok sorulan soru: OKR ve KPI arasında ne fark var?
OKR üzerine çalışmaya başladığımdan beri; herhangi birine OKR’dan bahsettiğimde bana ilk sorduğu şey, “bunun KPI’dan farkı ne” oluyor 😊
Bu nedenle bu yazımda, bu farka da yer vermek istedim. Bunu anlatmanın en kolay yolu da, yine bir örnek üzerinden ilerleyerek anlatmak olacak.
Örnek Hedef:
Örnek Anahtar Sonuç:
Bu örnekte bizim için KPI yani Anahtar Performans Göstergemiz “%20 artış” olacaktır. Yani %20 artışın gerçekleştiği noktada, “bu anahtar sonuç gerçekleşti” diyebileceğiz.
Anahtar Performans Göstergeleri (KPI) genel olarak; gelir, büyüme, karlılık, ciro, finansal kaynaklar, müşteri sayısı, süreç ve performans beklentileri vb. alanlardaki gerçekleşmelerin durumunu takip için kullanılan ve en temelde ilgili anahtar sonucun gerçekleşip, gerçekleşmediğini görmemizi sağlayan göstergelerdir. Eğer KPI’nızı yani bu örnek için “%20’i artış”ı gerçekleştiremezseniz, anahtar sonucunuz hayata geçmemiş olacak.
OKR ise; en tepede hedefi, o hedefe ilişkin tüm anahtar sonuçları ve o anahtar sonuçların gerçekleşip gerçekleşmediğini görmemizi sağlayan tüm KPI’ları bütüncül olarak kapsayan yapıdır. Kısaca OKR tüm KPI’ları kapsar, içine alır.
KPI OKR’ların daha çok sayısal /verisel boyutudur diyebiliriz ama her zaman sadece sayılara odaklanarak ilerlemek de bizi sonuca götürmeyebilir. KPI’larınızı gerçekleştirebilmek için, şirketinizde neleri iyileştirmeniz, hangi alanlarda değişim yaratmanız, hangi süreçlerin yenilenmesine odaklanmanız gerekliliği hem hedeflerinizi, hem anahtar sonuçlarınızı tasarlarken ana hareket noktanız olmalıdır. Aksi durumda, doğru bir hedef tasarımı yapmak mümkün olmayacaktır.
Bir sonraki yazıda görüşmek üzere,
Sağlıklı günler.
Burcu Karaağaç Mutlu