Past Perfect Tense ( miş’li geçmiş zaman )

Past Perfect Tense ( miş’li geçmiş zaman ) Kullanımı

Past Perfect Tense ( miş’li geçmiş zaman ) Konusu

1 – Proficiency Sınavı ( Proficiency Sınavı için Bireysel – Özel Ders )
2 – Proficiency Sınavı ( Proficiency Sınavı için 4 kişilik Gruplarla Ders )

1)      Until we arrived to the Emirgan Park,my brother-in-law had already returned from Van to Siirt on Sunday:Biz Pazar günü Emirgan Korusu’na varana kadar eniştem Van’dan Siirt’e çoktan dönmüştü.

2) Before we went to the cinema,we had gone to an Italian restaurant at the city center:Biz sinemaya gitmeden önce şehir merkezinde bir İtalyan restorantına gitmiştik.

3) After my mother had done the washing-up,she went to the bazaar to buy vegetables and fruits:Annem bulaşıkları yıkadıktan sonra sebze ve meyve satın almak için pazara gitti.

4) By the time I went to France,I had never played the bowling in my life:Ben Fransa’ya gidene dek hayatımda hiç bowling oynamamıştım.

5) When the Second World War ended in 1945, The USA had kept moving forward to a large extent on a global scale:1945’de İkinci Dünya Savaşı sona erdiğinde,ABD küresel çapta büyük ölçüde atılımlarına devam edip ilerlemişti.

6) After Jane had had a shower,she went to play tennis with her colleague:Jane duş aldıktan sonra iş arkadaşıyla tenis oynamaya gitti.

7) By the time my aunt returned to Germany,she had visited many historical places in Turkey:Halam Almanya’ya dönünceye kadar Türkiye’de birçok tarihi yerleri ziyaret etmişti.

8) Until I made up my mind whether to work or not,the company had already employed another person:Ben çalışıp çalışmama ile ilgili kararımı verene kadar,şirket çoktan birini işe almıştı.

9) After the storm had abated,the seamen sailed across the Atlantic Ocean again:Fırtına dindikten sonra denizciler Atlantik Okyanusu boyunca yeniden açıldılar.

10) Before Jack took his car to get it fixed, he had had many accidents:Jack arabasını tamir ettirmeye götürmeden önce birçok kaza yapmıştı.

11) By the time the Berlin Wall fell,it had been kept two countries apart from each other for forty years:Berlin Duvarı yıkıldığı zaman iki ülkeyi 40 yıldan beri iki ülkeyi birbirinden ayırmaktaydı.

12) Ayşe and Ziynet had already finished their homeworks by the time their parents arrived to home:Ayşe ve Ziynet aileleri eve vardığında ödevlerini çoktan           bitirmişlerdi.

13) Until Soner went fishing with his friends,he had bought many worms :Soner arkadaşlarıyla balığa gidene kadar birçok solucan satın aldı.

14) By the time U.S army landed in Normandy in 1944,The Nazi Germany had captured the huge territory of Europe:Amerikan ordusu 1944’de Normandiya çıkarma yapana kadar Nazi Almanyası Avrupa’nın büyük topraklarını ele geçirmişti.

15) Before Hakan came into the class,the exam had already begun:Hakan sınıfa gelmeden önce sınav çoktan başlamıştı bile.

16) Until the ambulance arrived to the crime scene,the injured man had already died due to blood loss:Ambulans olay mahaline varana kadar yaralı adam kan kaybından ötürü çoktan ölmüştü.

17) Before West and East Germany reunited in 1989,East Germany had been under the policy of USSR for 40 years:Batı ve Doğu Almanya 1989’da birleşmeden önce,Doğu Almanya 40 yıl boyunca Sovyetler Birliği’nin politakası altındaydı.

Past Perfect Tense ( miş'li geçmiş zaman ) 18) They had visited their close relatives only once before they immigrated to the USA:Onlar Amerika’ya göç etmeden önce yakın akrabalarını yalnızca bir kere ziyaret etmişlerdi.

19) The refugees had been already arrested on bord before they could reach Greece:Mülteciler Yunanistan’a varamadan daha gemideyken çoktan tutuklanmışlardı.

20) By the time the fire fighting vehicles arrived,the house had completely burned down:İtfaiye araçları geldiğinde,ev tamamen yanmıştı.

21) Until The Bolshevik Revolution happened in 1920,Russia had been ruled under the auspieces of the tsar for ages:1920’de meydana gelen Bolşevik İhtilali’ne kadar Rusya yüzyıllardır çarların himayesi altında yönetilmişti.

Past Perfect Tense ( miş’li geçmiş zaman )