Rehin nedir? Rehinli malın icra takibi ve satışı üzerinde önemle durulan ve günlük hayatta hukuki olarak sıkça başvurulan bir yoldur. Rehinli taşınmazın takip süreci ve takip durumunda itirazlara ilişkin İcra İflas Kanunu açık hükümler getirmiştir.
Bir alacağa teminat olarak, alacağın tahsil edilememesi durumunda bunun için alacaklıya verilen eşya veya haktır. Böylece alacaklıya verilen şey rehin veya diğer adıyla merhundur. Rehin, alacaklıya yapılacak ödemeyi belirli bir şey üzerinde teminat altına almayı sağlayan sözleşmedir.
Rehin ve ipotek halk arasında birbirine karıştırılabilen kavramlardır. Bu noktada rehin ile ipotek arasındaki fark arasındaki ayrıma değinmek gerekir.
Rehin, bir alacağa teminat olmak amacıyla, alacağın tahsil edilememesi durumunda alacaklıya verilen eşya veya haktır. Rehin hakkı taşınır ve taşınmaz mallar için kurulabilir. Taşınmazlar için kurulan rehin hakkına ise ipotek denir.
Taşınmaz rehni, ancak ipotek, ipotekli borç senedi veya irat senedi şeklinde kurulabilir.
İpotekle ilgili daha detaylı bilgi için Farah Hukuk internet sayfasındaki ‘İpotek Nedir? İpotekli Malın Satışı’ makalesini inceleyebilirsiniz.
Yazımızın geri kalan kısmında taşınır rehni üzerinden anlatmaya devam edeceğiz.
Taşınır rehninin Türk Medeni Kanununda düzenlendiği üzere çeşitleri vardır. Bu rehin türleri özel olarak düzenlenmiştir;
Medeni Kanunun dışında bazı tüzük ve yönetmeliklerde taşınır rehni türleri belirtilmiştir;
Taşınır rehninin kapsamı Türk Medeni Kanununun 946. maddesinde düzenlenmiştir;
Taşınır mallar için rehin, mal üzerindeki fiili hakimiyetin devri yani zilyetliğin devri ile yapılabilir. Taşınır rehni, alacaklının zilyet olmaktan çıkması ve onu zilyet olan üçüncü kişiden geri alamaz hale gelmesiyle son bulur. Taşınır, alacaklının rızasıyla fiilen yalnız rehnedenin hakimiyeti altında bulunduğu sürece rehnin hükümleri askıda kalır.
Alacağın ödenmesi suretiyle veya başka bir sebeple rehin hakkı sona erince alacaklı, rehinli taşınırı hak sahibine geri vermekle yükümlüdür. Alacaklı, alacağının tamamını almadıkça rehinli taşınırı veya bir kısmını geri vermek zorunda değildir.
Borçlu borcun tamamını ödemekle yükümlüdür. Alacaklı alacağı tamamen karşılanana kadar rehni devam ettirebilir. Borcun ödenmesinde sorun olması halinde, alacaklı rehin edilen eşyanın nakde çevrilmesini ve alacağın karşılanmasını talep edebilir. Alacaklı, ödenmeyen alacağının rehnin paraya çevrilmesi yoluyla ödenmesini isteyebilir.
Taşınır rehninin paraya çevrilmesi İcra İflas Kanununda özel olarak düzenlenmiştir;
Rehnin Paraya Çevrilmesi Yolu İle İcra Takibi ile alacağını tahsil edemeyen alacaklı ilamlı veya ilamsız olarak yasal süreci başlatır. İlamlı ve ilamsız icra takibinin farkı ilamlı icra takibinde mahkemeden ilam alınarak icra yoluna gidilir, ilamsız icra takibinde ise alacaklı herhangi bir mahkeme ilamına gerek olmaksızın doğrudan yetkili icra dairesine başvurarak borcunu ödemeyen borçlu için ödeme emri çıkartılır.
İlamlı takip bir mahkemede dava açılıp mahkeme hükmü ve ilama dayanarak başlatılan takiptir. Taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı takipte de alacaklının bir mahkemede dava açıp bir ilam elde etmesi ve bu ilama istinaden de alacağını icra takibine konu etmesi söz konusudur.
Takip talebi
Alacağı taşınır rehni ile sağlanmış alacaklı, takip talebi icra dairesine yazılı veya sözlü olarak ya da elektronik ortamda yapılır. Takip talebinde rehnin ne olduğunu ve rehnin üçüncü şahıs tarafından verilmiş veya rehnin mülkiyeti üçüncü şahsa geçmiş ise onun ve merhun üzerinde sonra gelen rehin hakkı mevcut ise bu hakka sahip olan şahsın ismini de bildirir.
İcra Emri
Takip açıldıktan sonra borçluya icra emri gönderilir. İcra emrine göre borçlu 7 gün içinde borcunu ödemez veya bu süre içerisinde icranın geri bırakılması kararı getirmez ise rehnedilen taşınırın satışı aşamasına geçilir.
İlamsız takip, öncesinde bir mahkemede dava açılıp ilam edilmek zorunda olunmayan takiptir. Taşınır rehninin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip hususunda alacaklı doğrudan icra dairesine başvurur. Alacaklı söz konusu takip yoluna başvurmak için daha önce bir mahkemede dava açıp bir ilam elde etmek zorunda değildir. Bu durumdaki alacaklının talep ettiği alacağını herhangi bir belgeye dayandırılması da zorunlu değildir.
Dolayısı ile rehin alacaklısı ilamsız takip yolu ile rehin konusu şeyin paraya çevrilmesini ve bu paradan da kendi alacağının tahsil edilmesi talep edebilir.
Ödeme emri
Takip talebi üzerine, icra dairesi, keyfiyeti merhun üzerinde sonra gelen rehin hakkı sahibine bir ihbarname ile bildirir ve borçlu ile rehin maliki üçüncü şahsa aşağıdaki kayıtlara uygun olmak üzere birer ödeme emri gönderir:
Ödeme emrine itiraz
İtiraz etmek isteyen borçlu, itirazını, ödeme emrinin tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya sözlü olarak icra dairesine bildirmeye mecburdur. İtiraz, takibi yapan icra dairesinden başka bir icra dairesine yapıldığı takdirde bu daire gereken masrafı itirazla birlikte alarak itirazı derhal yetkili icra dairesine gönderir; alınmayan masraftan memur şahsen sorumludur. Ancak;
Rehnin paraya çevrilmesi yolu ile ilamlı ve ilamsız icra takibinde yukarıda belirtilen aşamalardan sonra rehnin paraya çevrilmesi yolu ile satış sürecine geçilir. Rehin olan malın satışı aşamasında ilamlı ve ilamsız icra takibi için aynı koşullar geçerlidir.
Alacaklı, ödeme veya icra emrinin borçluya tebliğinden itibaren 6 ay içinde satış talep etmelidir. 6 ay içinde satış talep edilmez ise rehinli taşınırın paraya çevrilmesi yoluyla takip düşer. 6 ay içerisinde itirazın kaldırılması veya itirazın iptali kararlarının kesinleşmesine kadar geçecek süre hesaplanmaz. Alacaklı bu 6 ay içerisinde satış giderlerini peşin olarak ödemelidir.
Taşınır mallar satış talebinden nihayet iki ay içinde satılır. Yetişmemiş mahsuller, borçlunun muvafakati olmadıkça satılamaz. Alacaklı talep etmeden borçlunun talebiyle de satış yapılabilir. İcra memuru kıymeti süratle düşen veyahut muhafazası masraflı olan malların satılmasına her zaman karar verebilir.
Satış açık artırma ile yapılır. Birinci ve ikinci artırmanın yapılacağı yer, gün ve saat daha önceden ilân edilir. İlanın şekli, artırmanın tarzı, yer ve günü ve gazete ile yapılıp yapılmayacağı icra memurluğunca alakadarların menfaatlerine en muvafık geleni nazarı dikkate alınarak tayin olunur. İlânın yurt düzeyinde yayımlanan bir gazete ile yapılmasına karar verilmesi hâlinde bu ilân satış talebi tarihinde tirajı ellibinin (50.000) üzerinde olan ve yurt düzeyinde dağıtımı yapılan gazetelerden biriyle yapılır.
Açık artırmaya elektronik ortamda teklif verme yoluyla başlanır. Elektronik ortamda teklif verme, birinci ihale tarihinden on gün önce başlar, ihalenin tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer.
Birinci ihale icra memuru tarafından, ilanda belirlenen yer, gün ve saatte, elektronik ortamda verilen en yüksek teklif üzerinden başlatılır. Satışa çıkarılan mal üç defa bağırıldıktan sonra, elektronik ortamda verilen en yüksek teklif de değerlendirilerek, en çok artırana ihale edilir. Artırma bedelinin malın tahmin edilen bedelinin %50 ’sini bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı (önceliği) olan diğer alacaklar o malla temin edilmişse bu suretle rüçhanı olan alacakların mecmuundan fazla olması ve bundan başka paraya çevirme ve paraların paylaştırılması masraflarını aşması gerekir. Birinci ihalede, alıcı çıkmazsa veya bu maddede yazılı miktara ulaşılmazsa satış icra memuru tarafından geri bırakılır.
İkinci ihalede elektronik ortamda teklif verme birinci ihaleden sonraki beşinci gün başlar, en az on gün sonrası için belirlenecek ikinci ihalenin tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer. Elektronik ortamda verilecek teklifler haczedilen malın tahmin edilen kıymetinin %50’sinden az olamaz; teklif vermeden önce, haczedilen malın tahmin edilen kıymetinin yüzde yirmisi nispetinde teminat gösterilmesi zorunludur. İkinci ihalede, alıcı çıkmazsa veya bu maddede yazılı şartlar gerçekleşmezse satış talebi düşer.
Satış peşin para ile yapılır. Ancak icra memuru müşteriye yedi günü geçmemek üzere bir mühlet verebilir. Daire dışında tahsil edilen paralar en geç tahsilatın yapıldığı günü takip eden ilk iş günü çalışma saati sonuna kadar banka hesabına yatırılmak üzere, icra veya mahkeme kasalarında muhafaza edilir. Satılan mal ihale kesinleşmeden teslim olunmaz.
İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri, teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen sorumludurlar. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairece tahsil olunur. Bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden tahsil olunur.
Satış talebinin gerçekleştirilmesinin ardından taşınır malların açık artırmayla satışına başvurulur. Bazı istisnai hallerde satış pazarlık usulüyle yapılabilir;
Rehinli malın satış miktarı alacakların ödenmesine yetmiyorsa icra müdürü bir sıra ve pay cetveli düzenler ve paylaştırmayı bu cetvele göre yürütür.
Satış tutarı bütün alacaklıların alacağını tamamen ödemeye yetmezse icra dairesi alacaklıların bir sıra cetveli yapar. Alacaklılar iflas halinde hangi sıraya girmeleri lazım geliyorsa o sıraya kabul olunurlar. Bununla beraber ilk üç sıraya kayıt için muteber olan tarih haciz talebi tarihidir. Sıra cetvelinin birer sureti icra dairesi tarafından alakadarlara tebliğ edilir. Cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına (içindekilere) itiraz edebilir. Dava basit yargılama usulüyle görülür. İtiraz alacağın esas ve miktarına taalluk etmeyip yalnız sıraya dair ise şikayet yoluyla icra mahkemesine arz olunur.
Alacaklının satış talebinden sonra takdir edilen ve kesinleşen kıymete göre merhunun alacağı karşılamayacağı anlaşılırsa, alacaklının talebi üzerine kendisine açık kalan miktar için bir muvakkat rehin açığı belgesi verilir. Alacaklı, bu belgeye dayanarak borçlunun diğer mallarının haczini icra memurundan taleb edebilir ve diğer alacaklıların haczine iştirak edebilir. Bu takdirde alacaklı,rehnin satışı neticesinde, alacağının tahsil edilemeyen kısmını borçlunun diğer mahcuz mallarından rüçhansız (önceliği olmadan) olarak alır.
Taşınırlarda rehinli malın paraya çevrilmesi yoluyla satışı genel olarak taşınırın zilyetliğinin yani fiili hakimiyetinin teslimi ile son bulur. Rehinli malın yedieminde olması durumunda taşınır olan rehinli malın tescil edilmesi gerekir. Bu kapsamda bir sicile tescili zorunlu taşınır mallarda icra ile satılan aracın tescilinde İcra Müdürlüğü satış yazısı düzenleyerek satış belgesi suretini ilgili tescil şubeye göndermesi gerekir.
Harç, yapılan hizmet karşılığı olarak Devletin aldığı paradır. Rehinli malın satışında, icra hukuku kapsamında bütün harç ve masraflar borçluya ait olup neticede ayrıca hüküm ve takibe hacet kalmaksızın tahsil olunur. İcra müdürlüğünün belirleyeceği günün yönetmeliklerindeki harçlar tahsil edilir.