Sibirya’daki Köklerimiz: Altaylar

Orta Asya’nın merkezinde, Sibirya Ormanları , Kazak Bozkırları , Moğol çöllerinin kesiştiği binlerce yıllık kültür yollarının kesiştiği Altay dağlık yöresinde yapacağımız yolculuk bir çok duygumuzu harekete geçiren eşsiz bir yürüyüş olacak.
Altai Krai’nin başkenti Barnaul ‘dan başlayan yolculuk Sibirya’nın el değmemiş doğasından başlayarak
Topolnoye , Karakol Vadisi, Rusya’yı Moğolistan’a bağlayan National Geographics tarafından en ilham veren yol olarak tanınan Chuisky Trakt yolu, , Kalbak-Tash ve Kupchegen Altay köyleri, Mars gezegenini andıran Kurai Stepleri , Ongudai köyü,  Gorno-Altaysk…

Bu yolculuğu anlatmak için kelimeler yeterli olmayacak. Çok sevdiğiniz bir romanı okur gibi zevk alacak, yaşadığınız bu deneyimin bitmesini hiç istemeyeceksiniz.

Not: Altaylar Hakkında Genel Bilgilere Forum Sayfalarından ulaşabilir, sormak istediğiniz konu başlıklarını orada açabilirsiniz


Ön Söz

Değerli Gezginler,

Böyle eşsiz bir tura çıkmayı düşünüyorsanız bunu küçük bir grupla 4-8 kişi arası yapmalısınız. En iyisi, bir arkadaşınızla yapın. Kalabalık gruplarda (12 ve üstü) tahmin edeceğiniz üzere her bir bireyin kişisel talepleri grubun önüne geçmeye çalışıyor veya turu sürüklemeye çalışan rehber daha disiplinli hale gelerek seyahati askeri düzene sokuyor. Bu da, yolculuklarda aldığınız ruhsal haz ve kendini aşma duygusunu daha baştan yok ediyor. O yüzden, bu ve buna benzer yolculuklar size özel tasarlanmalıdır. Eğer siz fotograf ağırlıklı bir gezi isterseniz sabah ve akşam güneşinin hareketlerine göre tasarlanması gerek, kuş izlemek veya etnografik açıdan izlemek , biyolojik çeşitlilik üzerine bir tez hazırlıyorsanız tamamen başka bir rota ve zamanlama gerektirir.

Önerdiğimiz güzergah bir çok açıdan dengelidir. Bölgeyi çok iyi tanıdığımız için güzergahı tamamen değiştirip etno-kültürel bir seyahat haline getirebileceğimiz gibi programa sadık kalarak ekstra gün ekleyerek Ukok Platosu’na veya daha ücra noktalara ulaşabilecek şekilde programı değiştirebiliriz. Program size özel olduğu gibi sizin ajandanızda başlamalı ve sona ermeli. Program havakoşullarının elverdiği ölçüde her gün yapılabilse de bizim önerimiz daha çok Mayıs-Eylül ayları arasıdır. Tur boyunca size eşlik edecek, sorunlarınızı çözecek İngilizce konuşan bir rehberiniz de olacak.

Özgürsünüz!

Eskapas Ekibi


PROGRAMIN ÖNEMLİ NOKTALARI

Kazakistan-Moğolistan ve Sibirya arasındaki alanlar

Barnaul

Altay Kray Türk Cumhuriyeti’nin başkenti Barnaul kenti Bozkırın ortasında buğday tarlaları, Göller, ırmaklar ve ağaçları ile göz ve gönül ziyafeti sunmakta. Barnaul 650 bin nüfusu ile Rusya’nın 20 önemli kenti arasında yer alıyor. Denizden 250 metre yükseklikteki bu kent kültür coğrafyamızın da önemli bir parçası.  Barnaul bir Avrupa kenti gibi hareketli ya da Uzakdoğu kentleri gibi egzotik değil. O halde 8-9 saatlik bi uçuşun sonunda neden burada olduğunuzu düşünüyor olabilirsiniz. Güney Sibirya gezisinin ilk iniş noktası burası olmak durumunda.

Rusya’nın bu bölgesi Moskova’dan, St. Petersburga’dan çok farklı. Eski Kominist rejiminin etkilerinin sürdüğü Barnaul’da sürekli size neyi yapmamanız gereken birileri var. Ve üstelik tek kelime Rusça bilmeyen biriyseniz bu işlerle uğraşan yanı başınızdaki lokal rehberiniz var. Barnaul, 1730’da Demidov ailesi tarafından kurulmuş. Zengin bakır madenleri için yerleşilen şehir, üzerinde bir de gümüş madeni bulununca cazibe merkezine dönüşmüş. Özellikle Türkistan-Sibirya demiryolunun inşası sonrasında şehir ticaret ve kültür merkezi haline gelmiş. Asya’nın en uzun nehirlerinden olan biri olan,kimi yerde eni 5 kilometreyi bulan ve bu nedenle de Obi denizi diye anılan Obi nehri kıyısına kurulmuş olan bu şehirde, özellikle Altay kültür, sanatı ve bu kültürün ayrılmaz parçası olan şamanizmle ilgili çok güzel bir müze var. Altay Kültür, edebiyat ve Sanat tarihi Müzesi . Büyük ve heybetli bir binada yer alan bu müzeyi hiç sıra beklemeden itişip kalkışma olmadan saatlerce gezebilirsiniz. Müzede Şamanist sembolizmin en etkileyici örnekleriyle karşılaşıyoruz. Şaman giysisi ve şaman davulu üzerinde ki her bir detayın anlamını öğreniyoruz. 9 kabuk gökyüzünün 9 katı demek. Sırtta ki insan figürleri Şamanın yardım aldığı ruhlar demek. Kuş insanın ruhunu yukarıya taşıyan demek, İlk şamanlar hep kadın ve daha çok bir bilgi. Bugün bile günlük yaşamımızda alışkanlıkla devam eden bazı unsurların taa buralardan geldiğini öğrenmek çok ama çok etkileyici. Sadece Şamanizm yok bu müzede. Altay manzaralarına odaklanan eserleriyle ünlü Altay’ın yetiştirdiği büyük sanatçılardan ressam Roerich’in tabloları da var burada. Ve yine bu toprakların ünlü yazarı Vasily Shukshin’in izleri. Bir başka bölümde 19. Yüzyılda bir Rus bürokratının evinden kesitler. Gerçekten çok etkileyici.

Akşama programı boş bırakmayın ve rehberinizden sizi Rus Filarmoni Orkestrasının seslendirdiği konserlerden birisine götürmesini isteyin eğer klasik müzik sevmiyorsanız modern Altai gruplarından birisini de dinleyebilirsiniz.

Topolnoye

Altay renkler mozağinde başka bir uç nokta ise Topolnoye kasabasında yaşayan Eski İnananlar (Old Believers) tarikatına mensup insanlar. Rus Ortodoks Kilisesi tarihinin Eski İnananları ya da Eski Ritüelcileri, 1652 ve 1666 arasında Moskova Patriği Nikon tarafından tanıtılan kilise reformlarına karşı bir protesto olarak resmi Rus Ortodoks Kilisesi’nden 1666 sonrasında ayrılan topluluktur. ABD’deki Amish yapısına benzer bir yaşam sürerler ve modernliği reddederler. Onlara karışıp dinsel merasimlerine ve halk eğlencelerine ve hatta yemek hazırlıklarına katılıp bir gece bu köyde kalacağız.

Karakol Vadisi

Efsanevi Karakol Vadisi’ndeki amacımız önce Denisova Mağarasını Gezmek (arkeolojik ve paleo-antropolojik amaçlı) daha sonra bu güzel bölgede yaşayan Şamanist Türklerle bir araya gelmek ve onların yaşamlarına dahil olmak. Bunun için en güzel yol ise onlardan birisinin evine misafir olmak ve hatta geceyi onlarla birlikte geçirmektir. Akşam yemeği sonrası Bir Şaman Kaici tarafından söylenen geleneksel gırtlak müziği dinletisine katılmak.

Gırtlak Müziği

Kosh Agach

National Geographis tarafından dünyanın en güzel yollarından birisi seçilen Rusya’yı Moğolistan’a bağlayan Chuisky Trakt yolu üzerinde devam ederken Kalbak-Tash (petroglyphs) yazıtlarını , Kupchegen Altay köyünü , gizemli altarları ve yola dikilmiş taşları, Mars vadisi olarak da tanımlanan Kyzyl-Chin’i , Chuya Steplerini , Tarkhata Bölgesini, Yustyd Nehrini , Jana-Aul Kazak Köyünü ve unutulmaz müziklerini, Moğolistan üzerinden gelen  kaçak  malların  satıldığı dünyanın son noktası da denilen Kosh-Agach bölgesini gezeceksiniz.

Askat: Altay Dağları’nın derinliklerine gömülmüş kayıp bir sanat köyü

Moskova’dan 3641 km uzakta, Askat, Chemalsky Altay bölgesinde, kayıp cenneti andıran bir köydür. Burada Budist yogilerle, yerli halklar ve sanat galerileri ile uyum içindeler..Buradaki hemen hemen her avlu, sanatla uğraşan birini barındırıyor. Askat köyünde 120 kişi yaşamaktadır, üçte biri sanatçı ve ressam olarak çalışmaktadır. Yerel halk, Askat’ı bir kez ziyaret etmenin imkansız olduğunu söylüyor. Herkes mutlaka geri dönüyor. Askat’tan 5-6 km uzakta Altay’lı sanatçı ve sosyal aktivist Choros-Gurkin’in köyü Anos yer alıyor.