Stres Nasıl Hayat Kurtarır?

Bugün hayatınızı kurtarabilecek bir konuyu ele almaya ne dersiniz? Stresten, ana amacı sizi ölümcül tehlikelerden korumak olan sistemden bahsediyorum.

Stres Nedir?

HPA ekseni diye ararsanız stres mekanizmalarının kapsamlı bir şekilde çözülmüş olduğunu görebilirsiniz. Ama bu bilgi yığını durduğu yerde bir işe yaramaz. Yaşamımıza etkilerinin olması için bilgiyi davranışa dönüştürmemiz gerekir.

Stres İyi Midir Kötü Mü?

Stresi iyi anlamak için Sinan Canan hocamızın İFA-2 eserini okumanızı şiddetle öneririm. Okuyanlar için bir hatırlatma olarak ve okumayanlar için de bir giriş olarak stresin birkaç yönünü ele alalım ve yaşamımıza olası etkilerini düşünelim.

Stres Radarınız

Önce bu “soğuk” bilgileri daha anlaşılır bir hale getirmeye ne dersiniz?

Mesela stresi bir çeşit radar gibi düşünebiliriz. Kendinizi ve yaşadığınız ortamı uçuş sahası gibi düşünün. Kendi zihninizde bir hava trafik kontrolörüsünüz. Yüzlerce, binlerce uçağı yönetmeniz, yönlendirmeniz, takip altında tutmanız gerekiyor. Radar sizin için çok önemli bir araç olacaktır. Önünüzdeki radar ekranında uçakların her biri noktalar olarak belirir. Kritiklik durumuna göre renkleri değişir, sesli uyarılar verirler. Her şey gayet güzel. Ama ya radarı okumayı bilmiyorsak? Ya da işimize boş vermişsek; radardaki noktalar çözümlenmeden artıp duruyorsa ve iş artık içinden çıkılamayacak hale geldiyse?

Stres bizim için bir radardır. Onu iyi kullanırsak bize yaşamdaki tehlikeli durumlar konusunda kendi kişisel deneyimimizin ötesinde bir bilgelik sağlar.

Belirsizlikleri yakalayıp vücudumuzda buna ilişkin tepki oluşturan stres sistemini miras alırız. Bu mekanizmanın temel anatomisi ve fizyolojisi genlerimizle gelir. Yaşamımızı görece normal bir insani ortamda yaşarsak, yani çocukluğumuz boyunca yaşamda kalmamızı imkansız kılmasa da ara ara tehlikeler oluşturan deneyimler yaşayarak büyürsek, tek bir insan ömründe asla edinilemeyecek bir bilgelik sistemine bedavaya konmuş oluruz.

Modern dünyada bu radar sistemini gerçekten doğru çalıştıracak şekilde büyümek ya da büyüdükten sonra uzun süre düzgün çalışır durumda tutmak biraz zor. Çünkü stres sistemimizin çalışır durumda kalması için dikkat etmemiz gereken önemli ilkeler vardır:

Yoksa radarı bozarız.

Kadim Bilgi Ve Bilimsel Bilginin Ortak Etkisi

Kullandığımız her bilgiyi bilimsel olarak elde etmeyiz. Mesela kalbimizi nasıl attırmamız gerektiğini, temposunu nasıl yöneteceğimizi bireysel olarak hiç öğrenmesek bile genetik bir bilgi olarak biliriz. Bazı bilgileri de binlerce yıllık seçilmiş bilgiler olarak biliriz. Aslında bilimsel bir keşifle ortaya çıkmamıştır bu tür kadim bilgiler. Öyle yapanlar da olmuştur, böyle yapanlar da olmuştur. Öyle yapmak böyle yapmaya göre yaşamda kalma ve üreyecek yaşa gelme şansını artırıyorsa, öyle yapmak giderek kadim bir bilgi olarak yaygınlaşır.

Bilimsel bilgi aydınlanma dönemiyle birlikte kadim bilgiden bir kopuş yaşamıştır. Ama sonra bilimsel bilginin genişlemesiyle kadim bilgiye yeniden yaklaştığını gözlemlemek mümkün. Stresli yaşam tarzından uzak durmak, bu tür örneklerdendir. Kadim bilgilerin derinlerine baktığımızda yoğun stresten uzak kalmayı vurgulayan binlerce yönlendirmeyle karşılaşırız. Modern hayat ise insanları tarihte ender görülmüş seviyelerde yaygın bir şekilde yoğun stres içine sokmuştur. Neyse ki şimdilerde bilimsel bilgiler bize tekrar fazla stresten uzak durmayı öğütlemeye başladı.

İyi Bir Stres Radarı Hayatımı Nasıl Kurtardı?

İyi bir stres radarına sahip olmak hayatımızı kurtarabilir. Sağlıklı stres sistemi, beni iki ayrı vakada neredeyse kesin ölümle sonuçlanacak trafik kazası yaşamaktan filmlerdeki gibi uzayıp genişleyen birkaç saniye ile kurtardı. Üçüncü vakada ise etkisi bir hayli farklıydı.

Birinde Kocaeli civarında TEM otoyolunda sağdaki iki şerit tırlarla doluyken sol şeritten hızlı akan trafiğin içindeydim. Arka hizasını geçmiş olduğum tır önüme doğru kırdı. Yapabileceğim hiçbir şey yok gibiydi ama stres sistemim zihnimi berrak tutarak frene basmak, sağa ya da sola kırmak gibi panik refleksleri yerine kornaya abanmamı sağladı. Muhtemelen anlık olarak uyku bastırmış olan tır şoförü korna sesine uyandı ve saniyeler sonra onlarca araçlık bir zincirleme kazaya sebep olacakken toparladı.

Diğerinde ise ana yola X şeklinde bağlanan yan yoldan gelen araçla iftara dakikalar kala hızlı bir yakınlaşma yaşadık. Yol hakkı benimdi ama diğer araç pek öyle düşünmüyordu sanırım. Yüksek bir hızda birleşme noktasına yaklaşırken son anda sağlıklı bir frenle yavaşlayarak çarpışmadan kurtuldum.

Stres radarımı gereksiz yığınlarla doldurmuş bir yaşam sürüyor olsaydım, muhtemelen aranızda olup bu yazıyı yazamayacaktım.

Üçüncü vakada ise altımdaki araç pert oldu. Karşıdan gelen araç virajı alamayarak hatta alma çabasına bile girmeden doğrudan benim araca köşeden girdi. Bu sefer gerçekten yapabileceğim hiçbir şey yoktu ve stres sistemim o saniyeleri uzatmak yerine yok etti. Karşı aracın virajdan çıktığı anı gördüğümü ve herhalde toparlayacaktır diye düşündüğümü hatırlıyorum. Sonrasında dört airbag patlamıştı ve arabanın içindeki hattan ithalatçı firmanın görevlileri yaşamda olup olmadığımızı sorguluyordu. Aradaki bir iki saniyeyi zihnim silmişti.

Stresle ilgili önceden öğrendiklerinizi, bu yazıyla öğrendiklerinizi ya da sonraki araştırmalarla öğreneceklerinizi yaşama geçirip beklentilerinizi daha iyi karşılayan bir ömür sürmek istemez misiniz? Bilgilerinizi eyleme dönüştürmenin bir yöntemi olarak Çevik Yaşam uygulamalarımı inceleyebilirsiniz.

Eğer bu yazı ilginizi çektiyse sıradaki yazımız sizin için geliyor: Olasılıklar Oyunu