Taksirle Adam Yaralamanın Suçu ve Cezası Nedir? sorusu ile ilgili ayrıntılı makalemizde bilgi verilmektedir.Taksirin tanımı ve unsurları ayrıca suçun cezası ayrıntılı anlatılmıştır.
Taksir Türk Ceza Kanununun 22. maddesinde düzenlenmiştir.
‘Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir.’ Yani bir davranışın taksirle gerçekleştirilmesi için kişi, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı hareket etmeli ve kanuni tanımda belirtilen neticesini öngöremediği halde bu netice meydana gelmelidir.
Taksirle yaralama suçunda korunan hukuki değer kişinin vücut bütünlüğü ve dokunulmazlığıdır. Taksirle yaralama suçu kişinin hukuk düzenince koruma altına alınan vücut sağlığı ve bütünlüğü hakkının ihlali anlamına gelmektedir. T ürk Ceza Kanunun 89. maddesinde düzenlendiği üzere taksirle adam yaralama suçunun gerçekleşmesi için başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan bir davranış bulunmalıdır. Yapılan bu davranışla gerçekleşen sonuç arasında bir nedensellik bağı olmalıdır. Taksirle adam yaralama suçunun bıçak, silah ve benzeri kesici ve delici aletlerle işlenmesi mümkün olduğu gibi aletsiz de işlenmesi de olasıdır.
Taksirle yaralama suçunun faili herkes olabilir. Yani failin belirli bir kişi olmasına gerek yoktur, özgü suç değildir.
Taksirle yaralama suçunun cezası Türk Ceza Kanunu madde 89/I’de belirtilmiştir. Buna göre; taksirle, başka birinin vücuduna acı veren veya sağlığının bozulmasına yol açan kimse, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası veya adli para cezası ile cezalandırılır.
Taksirle yaralama suçunun nitelikli hallerinde uygulanacak cezalar aşağıda ‘Taksirle Yaralama Suçunun Nitelikli Halleri Nelerdir?’ başlığı altında belirtilmiştir.
Taksirle yaralama suçunun cezayı arttıran nitelikli halleri Türk Ceza Kanununda düzenlenmiştir.
Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
Neden olmuşsa, Türk Ceza Kanunun 81. maddesinin 1. fıkrasına göre belirlenen ceza, yarısı oranında artırılır.
Taksirle yaralama fiili, mağdurun;
Neden olmuşsa, 81. maddesinin 1. fıkrasına göre belirlenen ceza, bir kat artırılır.
Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması hâlinde, altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Taksirle adam yaralama gerekli dikkat ve özenin gösterilmemesinden dolayı neticenin öngörülemeyerek yaralamanın gerçekleşmesidir.
Neticenin öngörülmediği hallerde bilinçli taksirden söz ederiz. Türk Ceza Kanununda belirtildiği üzere, kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır. Bu durumlarda, kişi, bu neticenin meydana geleceğini öngörmektedir. Ancak bu neticenin meydana gelmeyeceğine dair güven duymakta, bu neticenin meydana gelmesini istememektedir. Taksirle yaralama suçunun genel taksir ve bilinçli taksirle işlenmesi cezaları bakımından farklılık göstermektedir.
Teşebbüs, bir kişinin işlemeye kastettiği suçu icraya elverişli hareketlerle başlayıp elde olmayan sebeplerle kastedilen suçu tamamlayamamasıdır.
Taksirle işlenebilecek suçlar da kanunda belirtilmiştir. Taksirle yaralama suçunun gerçekleşmesi kanunda belirtilen neticenin yani yaralamanın gerçekleşmiş olmasına bağlıdır.
Taksirli suçlar için kanunda sadece neticeli hali düzenlenmiştir. Ancak teşebbüslü suçlar ise failin istediği neticenin tamamlanamamasıdır. Yani taksirli suçlar ve özellikle şu an üzerinde durduğumuz taksirle yaralama suçu bakımından teşebbüs durumu oluşmaz.
Taksirle yaralama suçlarına sıklıkla trafik kazalarında rastlanır. Hatalı sollamadan kaynaklanan yaralanmalarda, alkollü şekilde gerçekleştirilen trafik kazalarında kişinin önlem almadan gerçekleştirdiği yaralanmalarda, topluma açık alanlarda kurallarla belirlenen hız limitinin üstünde araç kullanılmasına bağlı şekilde gerçekleşen trafik kazalarında bilinçli taksirin varlığından söz edilir. Burada oluşacak bilinçli taksir için kişinin kişinin oluşabilecek hukuka aykırı halleri öngörüyor olması ancak önlem almaması durumuna bakılmaktadır.
Trafik kazası sonucu taksirle yaralama suçlarında bu suçtan sorumlu olan kişinin kusuru incelenir. Kusur, failin cezalandırılabilme durumudur. Trafik kazası sonucu failin hangi oranda kusurlu olduğu bilirkişinin incelemesiyle tespit edilir. Bilirkişinin incelenmesinde fail kusuru bakımından ‘asli kusurlu’ veya ‘tali kusurlu’ olabilir. Asli kusur halinde trafik kazası bakımından asıl kusurlu olan faildir. Faile taksirle yaralama cezalarındaki alt sınırdan yukarıda bir ceza verilir. Bilirkişinin incelemesi sonucu fail ‘tali kusurlu’ bulunursa fail kusurunun yanında kazada başka sebeplerde mevcuttur ve faile taksirle yaralama cezası alt sınırdan verilir.
Bilirkişi taksirle yaralanmalı trafik kazasına neden olan araçları, hız sınırlarını vs. inceler. Trafik kazası sonucu taksirle yaralama suçunda dava sürecinde trafik kazası sonucu taksirle adam öldürme suçuna neden olan olayın tanıkları varsa bu tanıkların da dinlenmesi gerekir.
Alkollü araç kullanmak yasak olduğu için kişiler bu durumlarda ortaya çıkabilecek sonuçların bilincindedir. Alkollü araç kullanırken adam yaralamaya sebep olma suçu, Yargıtay uygulamalarında genellikle taksirle yaralama kapsamında değerlendirilmektedir. Alkollü araç kullanan kişi dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak kazaya ve kaza sonucu kişi veya kişilerin yaralanmasına neden olmaktadır. Alkollü araç kullanırken adam yaralama suçu, taksirle yaralama suçları kapsamında değerlendirilir. Ancak birden fazla kişinin yaralanması halinde nitelikli hal kapsamında cezalar uygulanır.
Doktorun hastaya karşı işleyeceği taksirle yaralama suçlarında farklılık vardır. Doktorun gerçekleştireceği hareketi iradi olarak yapması gerekir. İradi hareketi gerçekleştirirken dikkat ve özen yükümlülüğüne uyması gerekir. Doktorun hatası nedeniyle taksirle yaralama suçuna örnek olarak; ameliyat esnasında doktorun, hastanın vücudunda bir ameliyat malzemesini unutması ihmali hareket olsa dahi iradidir. Çünkü doktordan beklenen özen ve yükümlülükleri yerine getirmesidir. Ancak doktor dikkat ve özen yükümlülüğünü yerine getirmeyerek taksirle yaralama suçuna sebep olmuştur. Doktor hatası nedeniyle taksirle yaralama suçunda önemli olan unsur neticeyi doktorun istememesi durumudur. Aksi halde burada taksir değil kasttan söz edilecektir. Yapılan hareket ile oluşan sonuç arasında bir nedensellik bağı olmalıdır.
Doktorun neden olduğu bu taksirle yaralama suçu işlenmesi halinde Türk Ceza Kanununun 89. maddesine göre değerlendirilecek ve cezai işlem yapılacaktır.
Mağdurun, doktor tarafından meydana gelen zararlarını da Borçlar Kanununa göre tazminat davası ile isteme hakkı da bulunur. Örneğin; karnında ameliyat esnasında gazlı bez unutulan hasta, doktorun çalıştığı hastaneden tedavi masraflarını, çalışamadığı dönemde elde edemediği gelirleri, çalışma gücünün azalmasından ya da yitirilmesinden doğan kayıpları veya ekonomik geleceğin sarsılmasından doğan kayıpları talep etme hakkına sahip olacaktır.
Taksirle adam yaralama suçunda adli para cezası verilebileceği Türk Ceza Kanunu 89. maddesinde öngörülmüştür. Taksirle yaralama suçunda olaya göre hakim 3 aydan 1 yıla veya adli para cezasına karar verebilecektir.
Taksirle işlenen yaralama suçlarında mahkeme yargılama sonucu sanığın hapis cezasına karar vermişse, bu hapis cezası adli para cezasına çevrilemez.
Taksirle yaralama suçundan ceza almamak için hukuka uygunluk sebeplerinin oluşmuş olması gerekir.
Ancak buradaki hükümlerde sınırın aşılması halinde bir cezaya hükmedilecektir. Bununla ilgili TCK md.27: ‘’Ceza sorumluluğunu kaldıran nedenlerde sınırın kast olmaksızın aşılması halinde, fiil taksirle işlendiğinde de cezalandırılıyorsa, taksirli suç için kanunda yazılı cezanın altıda birinden üçte birine kadarı indirilerek hükmolunur.
Meşru savunmada sınırın aşılması mazur görülebilecek bir heyecan, korku veya telaştan ileri gelmiş ise faile ceza verilmez.’’
Taksirle yaralama suçu şikayete bağlı suçlardandır. Bilinçli taksirle yaralama suçu işlenmesi halinde, suçun sadece basit halinde şikayete tabidir. Şikayete bağlı olan taksirle yaralama suçları bakımından mağdurun şikayetten vazgeçme si halinde ceza davası düşer.
Bilinçli taksirle işlenen suçun nitelikli hallerinin işlenmesi halinde şikayete bağlı değildir, savcılık tarafından resen soruşturulur.
Taksirle yaralama suçunda dava zamanaşımı süresi 8 yıldır. Suçu işleyen kişinin yaşına göre bu süre düşmektedir. Buna göre kişi, 12-15 yaşları arasında ise zamanaşımı süresi yarı oranında, 15-18 yaşları arasında ise belirtilen zamanaşımı süresinin üçte ikisinin geçmesi ile birlikte dolmaktadır. Dava zaman aşımı süresini kesen haller bulunması halinde zaman aşımı süresi en fazla 12 yıl olabilir.
Taksirle yaralama suçu uzlaştırma uygulanabilen suçlardandır. Soruşturma veya kovuşturma sırasında uzlaşma uygulanması, ancak uzlaşma sağlanamazsa dava sürecine geçilmesi gerekir.
Taksirle yaralama suçunda yetkili ve görevli mahkeme olayın gerçekleştiği yerde bulunan Ceza Mahkemeleridir.