Tarih, Kültür, Turizm ve Termal Kent Yozgat

Yozgat, bozulmamış doğası, misafirperver sıcakkanlı insanları, sahip olduğu tabiat güzellikleri, tarihi, kültürel, turistik değerleri ve kaplıcalarıyla gezilip görülmesi gereken en güzel illerimizden biridir.

YOZGAT ÇAMLIK MİLLİ PARKI

Çamlık Milli Parkı 1958 yılında Yüksek İcra Vekilleri Heyetinin 05.02.1958 tarih ve 4/9909 sayılı kararı ile milli park ilan edilmiştir. Çamlık Milli Parkı, Türkiye’nin ilk milli parkı’dır. Yozgat Çamlığı Milli Parkı 1982 yılında yapılan bir araştırmaya göre, Kafkas Çamı (Pinus nigra Arn. Subsp. Pallasiana) denilen 400 – 500 yaşlarında Karaçam türünü barındırmaktadır. Bu çam türü Türkiye’de sadece Çamlıkta bulunmakta ve halen tohum verebilmektedir. Ayrıca Çamlıkta 43 familya ve 144 cins içinde toplam 212 bitki türü yaşamakta olup, bunların içinde 30’a yakın endemik tür bulunmaktadır. Bu nedenle Yozgat Çamlığında botanik turizm potansiyeli de bulunmaktadır. Milli Parkta yine Orta Anadolu’nun mevcut bilinen hayvan türlerinin yanında Beyaz Kartal olarak bilinen, Amerika’ya has Altın Kartallar 1992 yılına kadar görülmekte idi. Bu Bilgilere göre, Çamlık içindeki 30’a yakın endemik bitki türü, Amerika’nın Beyaz Kartalı ve sadece Çamlıkta bulunan Karaçam türlerinin korunması ve tanıtılması amacıyla sosyal, kültürel ve turizm faaliyetlerine uygun olması, özellikle yakın çevresinin açık hava rekreasyon ve dinlenme ihtiyacını karşılayabilmesi amacıyla milli park ilan edilmiştir.

Bu gün Çamlık Milli Parkı adeta Yozgat İlimizin akciğerleri konumundadır. Yozgat’ın en ünlü dinlenme yeri ve ülkemizin ilk Milli Parkı olan Çamlıkla ilgili söylenceye göre; Çamlığa ilk fidanı Aslı’nın ardından diyar diyar dolaşan Kerem dikmiştir. Yolu Yozgat yöresine düşen Kerem Aslısını sormuş, bulamayınca Çamlığın bulunduğu kıraç yamaca bir fidan dikmiş; “Bu çamdan nice çamlar filizlenir, koruluk olur, bizi söyler bizi fısıldar.” deyip yollara düşmüştür. O gün bu gündür Çamlık, hafif bir yelde sevda türküleri söyler, içli sevgi ezgileri fısıldar. Sevdalıların buluştuğu Çamlık için böyle bir efsane söylenir halk arasında.

Saat Kulesi
Yozgat Saat Kulesi 1908 yılında Tevfik Zade Ahmet Bey’in belediye başkanlığı zamanında Şakir Usta adındaki bir ustaya yaptırılmıştır. Yozgat şehir merkezindeki bu heybetli ve asırlık kule zemin kat ve çanların bulunduğu kısımlarla birlikte yedi kattır. Sarı köfedeki kesme taşlarla inşa edilmiştir. Çanların bulunduğu kattan itibaren üstteki ilk kattaki her cepheye ayrı yerleştirilmiş 4 saat bulunmaktadır.

TARİHİ YOZGAT LİSESİ

Lise Binası bodrum kat hariç iki katlıdır. Yapı malzemesi olarak kesme sarı taş kullanılmıştır. Binaya giriş Güney cepheden sağlanmış olup, giriş kapısı üzeri cumbalıdır. Giriş kapısı üzerinde mermer taş üzerine yazılmış altı satırlık kitabesi mevcuttur.

Kitabesi silindiğinden okunamamaktadır. Ancak kaynaklarda Binanın H.1311/ M.1895 – 1896 tarihlerinde yapıldığı belirtilmektedir. Çıkmalarda ön cephelerde dörder, yan cephelerde dörder adet olmak üzere sekiz adet kemerli demir şebekeli pencereler mevcuttur. Cumbada, iki yan cephede birer adet, cumba cephesinde iki adet olmak üzere dört adet yuvarlak kemerli silme taş çerçeveli pencere mevcuttur. Cumbanın cephesindeki pencerelerin kilit taşlarında sütun başına benzeyen süsleme elemanları vardır. Birinci kat pencereleri demir şebekelidir. Giriş kapısı silme taş çerçeveli, yuvarlak kemerli olup kapı kanatları ahşaptır. Kapı üzerinde yarım daire şeklinde silme taş çerçeveli bir pencere vardır. Kuzey cephede boydan boya ikinci katta üç çıkma mevcut olup bunlardan ortadaki yarımay şeklindedir. Çıkmalardan kenardakine yuvarlak kemerli taş çerçeveli üçer pencere dairevi çıkmada yuvarlak kemerli üç pencere vardır. Kenar Batı cephesinde yuvarlak kemerli taş çerçeveli ikinci bir giriş kapısı mevcut olup birinci katta sekiz adet pencere vardır. Ayrıca bu cephede bodrum kat girişi yer almaktadır. Doğu cephede iki çıkma mevcut olup yine bir giriş kapısı vardır. Çatısı kiremit örtülüdür.

Ülkemiz siyasetine, sanatına, kültürüne, sporuna, yön veren birçok tanınmış kişi çıkmaları ile orta çıkma arasındaki boşluklarda üçer adet yuvarlak kemerli taş çerçeveli üçer pencere dairevi çıkmada yuvarlak kemerli üç pencere vardır. Kuzey cephede boydan boya ikinci katta üç çıkma mevcut olup bunlardan ortadaki yarımay şeklindedir. Batı cephede, yanlardan çıkma mevcut olup çıkmalardan birinde baca kısmı vardır. Yozgat Lisesi’nden mezun olmuştur. Bu bağlamda da lisenin ayrı bir önemi vardır. Ayrıca Yozgat Lisesi, 1915 yılında 200’ün üzerinde öğrencisiyle Çanakkale Savaşlarına katılmış, o öğrencilerden dönen olmamıştır. Bu nedenle o sene Yozgat Lisesi mezun vermemiştir. Yozgat Lisesi, gazi liseler arasında yer almaktadır.

KAPLICALAR

Ter mal Tur izm Yozgat termal kaynaklar bakımından oldukça zengin illerimiz arasında yer almaktadır . Yozgat merkez başta olmak üzere Sorgun , Sarıkaya , Boğazlıyan , Yerköy Saraykent ve Akda ğmadeni zengin termal kaynaklara sahiptir . Şifalı suları ile Yozgat ‘taki termal kaynaklar ilimizin en önemli turizm potansiyelidir . Hedefimiz Yozgat ‘ı termal turizmin önemli merkezlerinden birisi haline getirmektir .

Saraykent Kaplıcaları, Bakanlar Selçuklu döneminden bu yana birçok kişiye şifa dağıtmaktadır. Birçok hastalığa iyi geldiği Sağlık Bakanlığı tarafında yapılan testlerle ortaya çıkmıştır. Su sıcaklığı 70-74 derece arasında değişmektedir. Kaplıca suyunda sodyum klorür, sodyum bikarbonat ve kalsiyum sülfat bulunmakta. Romatizma, kırık-çıkık, nevrit ve kadın hastalıklarına şifa olduğu bilinmektedir. Açılışı 2021 Temmuz ayında gerçekleştirilen Sultan Hanı Termal Tesisleri ile şifa dağıtmaya devam etmektedir.

Boğazlıyan Kaplıcaları, Bakanlar Kurulu Kararıyla “Termal Turizm Merkezi” olarak ilan edilmiştir. Kaplıca alanı İlçeye 3 kilometre mesafedeki Bahariye Köyü sınırları içerisinde bulunmaktadır. Kaplıca Suyu sıcaklığı 32 – 44 derece arasında olup, 320 lt/sn. debiye sahiptir. Sağlık Bakanlığı’nın yapmış olduğu analizler sonucunda kaplıca suyunun aşağıdaki hastalıklara iyi geldiği raporlarla onaylanmıştır.

Romatizmal Ağrılar, Kırık-Çıkık Rahatsızlıkları, Kadın Hastalıkları, Kronik Bronşit, Üst Solunum Yolları Rahatsızlıkları, Safra Kesesi Taşları, Karaciğer ve Mide Rahatsızlıkları

Yerköy Kaplıcaları, Bakanlar Kurulu Kararıyla “Termal Turizm Merkezi” olarak ilan edilmiştir. Yerköy İlçesi’nde bulunan kaplıca sularının klorlü sülfatlı sular grubundan olduğu ve 44 derece sıcaklığa sahip olduğu bilinmektedir. Sağlık Bakanlığı’nın yapmış olduğu analizler sonucunda kaplıca suyunun; Nevrit, Nevralji, Kırık-Çıkık Sekelleri, Kadın Hastalıkları, Romatizmal Hastalıklar, Kronik Romatizmal Hastalıklar, Çeşitli Ağrılar, Cilt hastalıkları gibi hastalıklara iyi geldiği raporlarla onaylanmıştır.

Sorgun Kaplıcaları, Bakanlar Kurulu kararıyla Termal Turizm Merkezi olarak ilan edilmiştir. Yozgat’ın 34 kilometre doğusundaki Sorgun İlçesi’nde bulunan kaplıca sularının Klorlü Sülfatlı, Sodyum Klorür, Sodyum Sülfat sular grubundan olduğu, 50 – 60 °C arasında bir sıcaklığa ve 40 lt./sn. debiye sahip olduğu bilinmektedir. Sağlık Bakanlığı’nın yapmış olduğu analizler sonucunda kaplıca suyunun hekim kontrolü altında romatizmal hastalıkların kronik dönemlerinde; kronik bel ağrısı, eklem hastalıklarının; miyozit, tendinit, travma, fibromiyalji, sendromu gibi yumuşak doku hastalıkların tedavisinde tamamlayıcı tedavi unsuru olarak, ortopedik operasyonlar, beyin ve sinir cerrahisi sonrası gibi uzun süreli hareketsiz kalma durumlarında mobilizasyon çalışmalarında, kronik dönemdeki nörolojik rahatsızlıklarda rehabilitasyon amacıyla, stres bozukluklarında ve spor yaralanmalarında destekleyici ve tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılabilir nitelikte olduğu anlaşılmıştır.

Sarıkaya Kaplıcaları, Bakanlar Kurulu kararıyla termal turizm merkezi olarak ilan edilmiştir. Yozgat’ın 77 kilometre güneydoğusundaki Sarıkaya ilçe merkezinde bulunan kaplıca suları florür içeren oligometalik sular grubundan olup, 48 °C sıcaklığa ve 28 lt/sn. debiye sahiptir. (Kaplıca suyunun çıkış sıcaklığı 48C olup dinlendirme yöntemi ile 38-40 °C’de kullanılmaktadır.) Sağlık Bakanlığı’nın yapmış olduğu analizler sonucunda kabuna bağlı siyatik ağrılar, ağrılı kadın hastalıkları, kadınların enfeksiyon sekeline bağlı olarak süregelen akıntılar, spastik ağrıları, spastik kolitler, böbrek taşlarının düşmesinde üreter üzerinde spazmolitik etki, karaciğer ve safra kesesi taşları, cilt hastalıkları hekim kontrolünde kaplıca suyu yukarıdaki rahatsızlıklarda destekleyici ve tamamlayıcı tedavi unsuru olarak kullanılabilir niteliktedir.

İlimizdeki termal kaynaklar her yönden de ğerlendirilmektedir . Bu kapsamda , termal turizmin yanı sıra termal sularımız seralarda kullanılarak , ilimiz ekonomisine katkı sa ğlamaktadır .

Termal Aqua Park ve SPOR MERKEZİ

Ter mal Aqua Park ve Spor Merkezi, modern yapısı ve şifalı suları ile dikkat çekiyor. Türkiye’nin termal su kaynağı üzerine kurulmuş nadir aqua parklarından biri olma özelliğine sahip olan tesiste, çocuk eğlence havuzu, yetişkin eğlence havuzu, yüzme havuzu, güneşlenme terası, sauna, jakuzi, Türk Hamamı, masaj odaları, buhar odası, fitnes alanı, kardiyo alanı, çocuk odası, yetişkin oyun odası, kafeterya gibi pek çok alan bulunuyor.

Spor Vadisi

Valiliğimiz İl Özel İdaresince yaptırılan ve 3 etaptan oluşan Spor Vadisi ilimizin sosyal ve sportif alan ihtiyacını tamamen karşılayacak şekilde hayata geçirilmiş olup, çok fonksiyonlu spor alanları ve sosyal donatılarıyla bölgenin en cazip merkezi haline gelmiştir. Proje 1900 dönüm alan üzerine kurulmuş olup, 7’den 70’e her çağdaki insanımıza sağlıklı bir yaşam imkânı sunmaktadır.

ÇAPANOĞLU BÜYÜK CAMİİ

Çapanoğlu Camii şehr in merke zî bir yer inde, Cumhur iyet Mey danı yakınında İst anbu lluoğlu mahalles indedir. Halk arasında Büyük Cami vey a Uluc ami diye anılan yapı, Os manlı İmparatorluğu Döne minde Avrup a etk isinde ort aya çıkan Türk mimari tarzının An adolu’daki öne mli örnek ler inden biridir.

İki ayrı tarihte inşa edilen caminin ilk inşa edilen bölümüne “içeri cami”, sonrasında inşa edilen bölümüne ise “dışarı cami” denilmektedir. İçeri cami denilen ve binanın güney parçasını teşkil eden bölüm, harimin orta kapısının üzerindeki iç kitâbeye göre Bozok Sancağı Valisi Çapanoğlu Mustafa Bey tarafından 1193 (1779) yılında yaptırılmıştır. Bu bölüme kuzeyden eklenmiş olan ve “dışarı cami” diye anılan mekân ise günümüzdeki giriş revakına açılan kapı üzerindeki kitâbeden anlaşıldığı üzere Mustafa Bey’in kardeşi Süleyman Bey tarafından 1208’de (1793-94) inşa ettirilmiştir.

Caminin dört tarafı avlu duvarıyla çevrilidir. Avlunun doğu ve batı tarafında bulunan kemerli abidevi kapılara, 1964 yılında, kuzey tarafından üçüncü bir kapı eklenmiştir. Camide yoğun olarak kalem işi süslemeler görülmektedir. İçeri cami ve dışarı caminin harim duvarları, üst duvarları, kemer kavsi ve karınlarında mermer taklidi boyamalar yer almaktadır.

Dışarı caminin ana kubbe içinde ve pandantiflerinde kıvrık dallar, yapraklar, çiçek ve meyve tasvirleriyle yapılan süslemeler dikkat çekicidir. Dış camiden asıl harime girişteki yapının ilk taç kapısı, zengin ve görkemli bir kompozisyon oluşturmuştur. Akantus yaprakları, C ve S kıvrımları, deniz kabuğu motifleri mihrap çevresini taçlandırmaktadır. Minber ise renkli damarlı mermerlerden, barok motiflerinin de yer aldığı çeşitli şekillerle bir mücevher gibi süslenmiştir.

İç süslemesi ve mimari aksamı ile Batı sanatı etkisini taşıyan bu yapı, Türk barokunun Anadolu’daki en önemli örneklerinden biridir.

İç ve dış caminin birleştiği kuzeydoğu köşesinde, beden duvarlarından dışarı doğru taşmış, küçük kubbeli, beyaz kesme taşından yapılmış türbe bulunmaktadır.Türbeye dış cami içine açılan yuvarlak kemerli bir kapıdan girilmektedir. Yapı içinde çeşitli büyüklüklerde 18 sanduka bulunmaktadır. Bu sandukalar, Çapanoğlu ailesi ve Yozgat eşrafına aittir.

BAŞÇAVUŞ CAMİİ

İstanbulluoğlu Mahallesi’nde yer alan camii, harime giriş kısmındaki kitabesine göre adlandırılmaktadır. Kitabesine göre camii, H.1215 / M.1800 – 1801 yılında Çapanoğlu Süleyman Bey’ in Başçavuşu Halil Ağa tarafından yaptırılmıştır. Cami; taşıdığı mimari özellikleri itibariyle günümüze kadar ibadet mekânı olarak kullanılan ildeki sayılı mekânlardandır.

Çandır Şah Sultan Hatun Türbesi

Yozgat Çandır İlçesi’nde bulunan bu türbe Dulkadir Hükümdarı Alaüddevle Bey’in oğlu Şahruh Bey’in karısı ve Şehsuvar Bey’in kızı Şah Sultan Hatun’a aittir. Türbe içerisindeki lahitte yazılı H.905 tarihli kitabeden türbenin 1499–1500 yılları arasında yapılmış olduğu anlaşılmaktadır. Türbe içersinde yer alan lahidin sağ yanında “Eşhedü en la ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden Resulullah,” yazmaktadır Şahruh Bey, 1485-1490 tarihlerindeki Osmanlı-Memlûk Savaşı sırasında, Osmanlı tarafını tutan amcası Şah Budak’ın, 1489 Mart ayında yaptığı bir baskında esir edilerek gözlerine mil çektirilen Bey’dir. Mil çekilmesi görmesine engel olmamıştır. Daha sonra Kırşehir beyi olan Şahruh, yörede birçok sanat eseri yaptırmıştır. Bu kümbet de karısı Şah Sultan’ın ölümünden sekizdokuz yıl sonra yaptırılmıştır. Türbelerin, ölümden önce veya sonra yapılması, Türk sanatında sık görülen özelliklerdir.

ÇAYIRALAN ÇERKEZ BEY TÜRBESİ

Yozgat’ın Çayıralan ilçesinde bulunan bu türbe Bozok’ta 1542 yılında tımar sahibi, 1557–1558 yılında Kırşehir Sancak Beyi olan Çerkez Bey’e aittir. Kaynaklardan XVI. yüzyılın ikinci yarısında bugünkü Çayıralan’ın Çerkez Bey’in çiftliği olduğu öğrenilmektedir. Kümbetli Cami ismi ile tanınan caminin güneydoğusunda ve aynı avlu içerisinde bulunan türbe, kare kaide üzerine sekizgen planlı içten kubbeli, dıştan sivri külahlı bir yapıdır. Bu türbenin önündeki eyvanı ile Şah Sultan Hatun Türbesi’ne benzerlik göstermektedir. Eyvanın doğu duvarında bulunan kitabeye göre türbe h.996 (1587–1588) yılında yapılmıştır.

Osman Paşa (Emirci Sultan) Türbesi

Yozgat Merkez ilçesine bağlı Osmanpaşa Beldesi’nde bulunan Osmanpaşa Camisi’ne bitişik olan bu türbenin yapım tarihi kesin olarak bilinmemektedir. Osmanpaşa, Şeyh Hoca Ahmet Yesevi’nin halifelerindendir. Lakabı Şerifüddün, Babasının adı Muhammed’dir. Emirci Sultan olarak bilinmektedir. Doğum tarihi bilinmemektedir. Ölüm tarihi 1240’tır. Türbe içerisindeki sandukalardan biri 1239 – 1240 tarihli Emir Sultan Şerefüddin İsmail Bin Muhammed’e aittir.

Sarıkaya Roma Hamamı

2018 yılında UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi’ne alınan Sarıkaya Roma Hamamı ya da diğer adıyla Kral Kızı Hamamı Yozgat Sarıkaya İlçesi Kaplıcalar Mahallesi’ndedir. Kaplıca tesislerinin içerisinde bulunan Sarıkaya Roma Hamamı’nın Roma Dönemi’ne ait antik ismi “Basilica Therma (Aqua Sarvenae)”dir.

Sarıkaya Roma Hamamı’nın büyük
kısmı yıkılmış, yalnızca tonozlu arka mekâna geçişi sağlayan batı cephe duvarı ayakta kalabilmiştir. Bu kısımda 10 gözlü ve 2 katlı mermer, kemerli bir duvar görülmektedir. Cephe Korint düzeni entablatur dizilişine uygun yapılmıştır. Kemer ayakları üzerindeki yarım sütunların en alt kısımları hariç diğer kısımları tahrip olmuştur. Batı cephe arkasında 3 gözlü ve tek katlı bir kemer ile, bunun kuzeyine doğru ön cephe kemerleri boyunca devam eden iç kemer sıralarına ait alt kısım taşları görülmektedir. Yaklaşık 30 metre uzunluğundaki duvarın kuzey ve güney uçlarında dairesel havuz kısımları görülmektedir.

Antik Dönem’de Aquae Sarvenae ve Basilica Therma diye adlandırılan Sarıkaya, o dönemde de önemli bir kaplıca merkeziydi. Roma Dönemi’ne ait hamamın yalnızca tonozlu mekânına geçişi sağlayan arkat dizileri ile bunun üzerindeki boğa başlı kornet motifli süslemeleri günümüze kadar gelebilmiştir. Yapı üzerine sonradan yapılan eklentilerle oldukça tahrip edilmiş olmakla birlikte 2010 yılında Yozgat turizmine katkı sağlaması amacıyla temizlik kazıları başlatılmıştır. Sarıkaya Kaplıcaları Efsanesi (Kral Kızı Hamamı) Roma Kral Kızı Hamamı diye bilinen Sarıkaya Kaplıcaları’nın efsanesi halk arasında şöyle anlatılır: Kayseri’de oturan Roma krallarından birinin kızı amansız bir hastalığa yakalanır. Kral kızını birçok hekime götürür, tedavisi için her şeyi yapar. Ama güzelliği dillere destan bu kızın derdine çare bulunamaz. Kızın hastalığı gün geçtikçe ilerlemiş ve kız artık yürüyemez bir hale gelmiştir. Ayakları tutmamaktadır, dizleri küt olmuştur. Bugünkü adıyla kızın hastalığı romatizmadır. O günlerde Sarıkaya sazlık ve bataklıktır.

Sıcak suyun olduğu yerde küçük bir gölet oluşmuştur, balçık halinde çamurlu bir hamamdır burası. Kral küçük kızını son çare olarak bu sıcak suyun bulunduğu yere gezsin diye gönderir. Artık ömrünün sayılı günlerini yaşayan zavallı kız avunmak için bu çamurlu gölet kenarında dolaşmakta, zaman zaman da arkadaşlarıyla çamurlara girmektedir. Gezmek ve avunmak için girdiği çamurlar ve sıcak su kıza iyi gelir. Bir müddet burada kalır, gün geçtikçe kızın hastalığı iyi olmaya başlar. Küt dizleri açılır; yavaş yavaş adım atmaya ve yürümeye başlar. Sonunda tamamen iyileşen güzel kızın buradaki sıcak sudan iyi olduğu anlaşılır. Bunun üzerine kızın babası kral, buraya mermerden bir havuz yaptırır, etrafını kesme büyük taşlarla çevrilir, önceleri kimsenin olmadığı bu havuz çevresinde bir şehir oluşur. Kralın kızının adı bu yeni şehre verilir. Yetmiş bin nüfuslu bu şehrin adı “Öper” veya “Hoperi”dir. Şehrin ulaşımı ise Sarıkaya’nın Beştepeler mevkiinden geçen Yozgat ve Kayseri şoselerinden sağlanmaktadır. Bu büyük şehir bir deprem sonucu yok olmuş, sadece hamamların olduğu yer kalmıştır

Muşali Kalesi

Akdağmadeni Muşalikalesi (Behramşah Kalesi); (Ali Çelebi ve Mahmut Çelebi Türbeleri) Akdağmadeni Muşalikalesi Köyü’nde köyün kuzeyinde bulunan yüksek bir tepe üzerinde kurulmuş, ufak bir kaledir. Gıyaseddin Keykavus (1237-1246) emirlerinden Necmeddin Bahramşah-ı Candar’a ait olan bu kale, tahminen XIII. yüzyılın ilk yarısında yapıldığı sanılmaktadır. Halen büyük bir bölümü ayakta kalan kale görülmeye değerdir. Köyün kuzeyinde her tarafa hakim bir kale (Muşali – Muşallim Kalesi) ile batı eteğinde kurulmuş iki türbe bulunmaktadır. . Kubbesi ve üst kısmı yıkılmıştır. Türbe içindeki kırık mezar taşı üzerinde Kuran’ın 112. Suresi yazılıdır. Diğer ikisinde de merhumun adı ve ölüm tarihi yazılıdır. Büyük Emir Ali Çelebi’nin Oğlu Mahmut Çelebi’nin Oğlu Mahmut Çelebi Recep 882/1477 tarihinde yapılmış olabilir. Bu yapı Muşallim’in torunu Ali Çelebi’nin oğlu Mahmut Çelebi’ye aittir. Mezar odasının üzeri ardıç ağaçlarıyla kaplıdır.

Çadırhöyük

Çadırhöyük; Yozgat, Sorgun ilçesi, Peyniryemez Köyü’ nün yaklaşık 2 kilometre güneyinde, Esenli – Gelingüllü Baraj Havzası’nda yer almaktadır. Yaklaşık olarak 32 metre yükseklikte, 220 metre çapındadır. Çadırhöyük’te yapılan kazılar neticesinde çeşitli dönemlere ait haç, bronz iğne, ağırlıklar, ağırşaklar, pişmiş toprak eserler, işlenmiş kemikler bulunmuştur.

5 bin 500 yıllık geçmişe sahip olduğu tahmin edilen höyükte, Kalkolitik, İlk Tunç Çağı, Proto- Hitit, Hitit İmparatorluk Çağı, Frig, Helenistik, Roma ve Bizans dönemlerine ait tabakalar tespit edilmiştir.

UŞAKLI HÖYÜK

Kanaksu’nun kollarından biri olan Eğriöz deresinin beslediği verimli bir ovada ve granitik masiflerin oluşturduğu heybetli Kerkenes Dağı’nın egemen olduğu bir arazide yer almaktadır. Yumurta şeklindeki 10 hektarlık düz bir teras ile 2 hektarlık bir tümsekten oluşan alan, gerek ova içerisinden gerekse Yozgat’ı Sivas’a bağlayan yoldan açıkça seçilebilmektedir. Konumu, üzerine yayıldığı alan ve yüzeyinde iri granit bloklara rastlanılmış oluşu sayesinde, Fırtına Tanrısı’na yönelik ibadetlerin merkezi olan ve başkent Hattuşaş’tan iki günlük yürüme mesafesinde bulunan Zippalanda adlı bir diğer önemli Hitit kenti ile ilişkilendirilmiştir. Yürütülen yüzey araştırmaları ve kazı çalışmaları bu sit alanının Hitit dönemindeki önemini doğrulamakla kalmayıp, Erken Tunç Çağı’nın sonu ve Orta Tunç Çağı ile Geç Tunç Çağı, Demir Çağı ile Geç Roma ve Bizans dönemleri arasındaki uzun dönemde yaşananlara dair yeni veriler sunmaktadır. Her durumda, yüzeyde ve akropoldeki kazı çalışmalarında parçalar halinde ele geçirilen altı tabletin de doğruladığı üzere, Uşaklı’nın kentsel gelişiminin Hitit Dönemi ile Geç Tunç Çağı’nda en üst seviyeye ulaştığını söylemek mümkündür.

Dünya’nın En Eski Mozaiği Uşaklı Höyük’te Bulundu.
Sorgun Büyüktaşlık Köyü sınırları içerisinde yer alan Uşaklı Höyük, yapılan son kazılarla Tiryns’deki Miken Kaldırımı’na ait dünyanın en eski mozaiği olma unvanını elinden aldı. Uşaklı Höyük’te keşfedilen ve farklı büyüklük ve düzensiz şekillere sahip 3 bin 147 adet taştan oluşan, 3 metreye 7 metrelik bir alana döşenmiş olan geometrik desenli döşeme mozaik, 3 bin 500 yıllık tarihi ile dünyanın bilinen en eski mozaiği olma özelliğini taşımaktadır.

KERKENES HARABELERİ

Yozgat’ın Sorgun İlçesi Şahmuratlı Köyü’nde bulunan Kerkenes Dağı Antik Kenti’nde ilk yüzey araştırması çalışmaları 1993 yılında başlamış 1998-2000 yıllarında müze ile katılımlı araştırma şekline dönüşmüş ve 2001 yılından bugüne kadar kazı araştırmalar devam etmektedir Şehrin Demir Çağı’nda M.Ö.600 yıllarında Medler tarafından kurulduğu tahmin edilmekte ise de 2003 kazı sezonunda Frigce yazıtlar bulunması kentin bir Frig yerleşimi olabileceğini de göstermektedir.

Karabıyık Köprüsü

Yozgat-Şefaatli Karayolunun 38.Km sinde, ilimiz merkezine bağlı Karabıyık ve Sarınınören köyleri sınırları içerisinde yer alan Tarihi Karabıyık Köprüsü, Konak Suyu Üzerine Kurulmuştur. Vakifiyesi ve Kitabesi bilinmeyen Köprünün; Yavuz Sultan Selim döneminde, Mısır Seferine giderken 1516 yılında inşa edildiği kabul edilir. Yapı ayaklar üzerine oturan üç sivri kemerli, ortaya doğru hafifçe yüksek (harpuşta) ve iki alçak mahmuzludur. Uçlarında ve ortasında babaları bulunan, 60 cm yüksekliğinde korkulukları vardır. Köprü 54 metre boyunda, 4,5 metre eninde ve üç gözlüdür. Kemer açıklıkları batıdan doğuya doğru; 6,60 m, 7,50 metredir. Kemer yükseklikleri 2,5-3 metredir. Beyaz kesme taştan yapılmıştır. Kayseri Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 14.07.2005 tarih ve 303 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenmiştir. 54 metre uzunluğundaki Tarihi Karabıyık Köprüsü’nün Restorasyon Projeleri 2012 yılında onaylanmış olup, 2015 yılı sonlarında onarım ihalesi yapılmıştır. Söz konusu ihale kapsamındaki 3 adet tarihi köprüden biri olan Karabıyık Köprüsünün restorasyonuna 2017 yılı sonlarında başlanılmış ve 2018 yılı sonu itibariyle onarım çalışmaları tamamlanmıştır.

Çeşka Yer Altı Şehri

Çeşka Yer Altı Şehri; Yozgat il merkezinin yaklaşık 3 kilometre kuzeydoğusunda ve Kirazlı Gölet’i olarak bilinen sulama göledinin kuzeyinde çevreye hâkim, yüksekçe bir tepenin üzerinde, tam tepe noktasında bulunmaktadır. Üç ayrı yerden girildiği tespit edilen yer altı şehrinin kuzeybatı kısmındaki esas giriş kapısı kapanmıştır. İkinci bir giriş yeri olan güney kısmında iki katlı ve kayaya oyulmuş mekânın yarısı yıkılmış olup, iki ayrı odadan iki ayrı galeri ile içeri girilmektedir. Ancak; galerilerin içi kısmen dolu oldukları için buradan da girilememektedir. Bu kısımda üç oda bulunmakta ve bu odaların üzerinde ikinci bir kat bulunmaktadır. Doğu kısmındaki odanın duvarında yaklaşık 1,80 metre boyunda bir niş vardır. Ayrıca, batı kısmındaki odanın havalandırma bacası mevcuttur. Üçüncü giriş yeri ise kuzeyde ve kayalık olan kütlenin alt eteklerinde ağız kısmı bozulmuş dar bir kısmen dolu galeriden sürünmek suretiyle girilmektedir.

Özler Yer Altı Şehri

Özler Yer Altı Şehri: Boğazlıyan ilçesine bağlı Özler köyünde bulunan ve milattan sonra 300’lü yıllarda erken Hıristiyanlık döneminde yapıldığı tahmin edilen 17 odalı yer altı şehrinde yapılan kazı çalışmaları ile 8 odalık bölüm ile bağlantı tünelleri temizlendi.

2008 yılında tespit edilerek sit alanı ilan edilen bölgede, 2017 yılında, yer altı şehrinin giriş kısmını kapatan evlerin kamulaştırılmasından sonra Yozgat Kültür ve Turizm Müdürlüğümüzün girişimleriyle kazı çalışmalarına başlandı. MTA tarafından yapılan incelemenin ardından, yer altı şehrinin 217 metre uzunlukta ve 8 odalı bölümün sağlam durumda, içerisindeki havanın solunabilecek seviyede olduğu belirlendi.

KAZANKAYA KANYONU

Kazankaya köyü, Yozgat İli Aydıncık İlçesi (Mamure – Eskiköy)’ ne bağlı, Çekerek – Alaca yolunun 4 km. kuzeybatısında, Aydıncık İlçesine 10 km. uzaklıkta ilçenin kuzeyinde yer alan bir köydür. Kazankaya köyünün önemini artıran en büyük özelliği Kazankaya köyü ve Çorum Ortaköy İncesu Sınırları içinde yer alan Kazankaya Kanyonu ve bu alandaki tarihi yerleşim izleridir.

Girişi Kazankaya köyünden başlayan kanyonun uzunluğu 10 kilometredir. Güneyinde 1363 metre yüksekliğindeki Alan Dağları, batısında ise Malbelen Tepesi yer almaktadır. Kanyon içerisinden, Yeşil Irmağın bir kolu olan Çekerek ırmağı geçmektedir. Irmağın aktığı vadinin her iki yanında yükselen kayalar üzerinde duvar kalıntıları, hatıl oyuklar ve merdiven basamakları, tanrıça Kybele (Kibele) kabartması görülmektedir. Bir niş içerisinde, kabartma şeklinde yapılmış olan devasa boyuttaki (boyu 3.16 m) tanrıça Kybele (Kibele) kabartması (bereket ve Bolluğun simgesi), “Çekerek Irmağının diğer yanındaki kayalar üzerinde yükselen Kaleye doğru bakmaktadır”

Köyün güneydoğusunda tabanı kayalık olan ve güneybatısından akan ırmağa sarp kayalar halinde inen tepenin adı Sarıbaba’dır. Söz konusu tepe üzerinde ve kayalıklar üzerinde M.Ö.2 binli yılların 2. çeyreği iskan izlerinden bahsedilmektedir.

Köyün doğusunda yer alan Karagözlük Tepe denilen alanın güneyinde sırtlar halinde inen tarlalar vardır. Burası Güllük olarak adlandırılmaktadır. Güllük’te araştırmacılar tarafından Hitit Mezarlığı tespit edilmiştir. Kazankaya, tarihi yerleri ve doğal güzelliği olan Kanyon Vadisiyle, Çekerek ırmağıyla (rafting sporları için uygun) turizme kazandırılmak için çalışmalar devam etmektedir. Ayrıca, Kazankaya kanyonu doğa yürüyüşleri, yamaç paraşütü, dağcılık sporları yapılması içinde uygundur.

EĞİTİM

“Sevdamız Eğitim” sloganı ile Yozgat’ımızın eğitim kalitesini artırmaya yönelik adımlar attık. İlk önce Başarı Yozgat’tan Eser dedik, ESER kapsamında bir çok projeyi hayata geçirerek velilerimizi de projemize dahil ettik. eğitim “Başarı Yozgat’tan Eser” sloganımızdan hareketle; “Akademi 66” alt projesi kapsamında; Yönetici ve öğretmenlerimizin; mesleki ve kişisel becerilerinin, gerçekleştirilecek eğitim, kurs ve seminerlerle; günümüz bilim, teknoloji ve dünya eğitim sistemine uygun hale getirilmesi, Öğrencilerimizin akademik başarılarını artırmak için “Kazanım İzleme Sistemi”, “Mentor Öğretmenlik”, “Sen Anlat Öğretmenim” alt projelerinin hayata geçirilmesi, Öğrencilerimizin bilimsel becerilerini artırmak için Bilim 66” alt projesi kapsamında Robotik, Kodlama, Yazılım, İnsansız Hava Aracı, Akıl ve Zekâ Oyunları eğitimlerinin gerçekleştirilmesi ve okullarımıza Tasarım- Beceri Atölyelerinin kazandırılması, Öğrencilerimizin Sanatsal Ürün Geliştirme Becerilerini geliştirmek için “66 Genç Yazar”, “66 Genç Şair”, “66 Genç Ressam” ve “66 Genç Müzisyen” alt projelerinin gerçekleştirilmesi, Öğrencilerimizin sosyal, kültürel değerlerini geliştirmek için “7 bölge 7 renk”, “Dokunulan Gönüller Gerçekleşen Hayaller”, “Sevimli Dostlarımız için Biz de Varız” ve “Galeri 66” alt projelerini gerçekleştirmek, Sportif faaliyetlerinin artırılması için okullarımızın altyapı ve fiziki donanımının geliştirilmesi, Öğrencilerimizin ve velilerimizin okuma alışkanlıklarının artırılması için “Bizim Kütüphanemiz” projesinin başlatılması, Velilerimizin, öğrenci ve okullarla ilgili sorun analizlerinin tespit edilerek sürekli gelişen ve güncellenen eğitim sistemine dahil edecek rehberlik programlarının ve eğitimlerin düzenlenmesi, Okuma yazma oranının artırılması için okuma yazma seferberliğinin okuryazar vatandaşımız kalmayana kadar devam etmesi hedeflerini belirlenmiştir.

Gelişen dünya düzenine ve salgın dönemine göre etkinliklerimiz uzaktan veya yüz yüze olarak devam edecektir. ESER; 2023 Eğitim Vizyonuna yönelik, stratejik etkin rol olmak amacıyla oluşturulmuş yenilikçi ve dinamik yol rehberidir. Eğitim, bir toplumun geleceğini belirleyen bir süreç, bir memleket meselesidir. İlimize yeni okullar inşa ederek eğitim alt yapısını güçlendiriyoruz. Çocuklarımızın her türlü imkana kavuşabilmesi için gayret içerisindeyiz. Eğitimin yanında İsteğimiz tüm çocuklarımızın en az bir yabancı dil bilmesi, bir spor dalı ile uğraşması ve en az bir müzik aleti kullanmasıdır. Geleceğimiz olan yavrularımızın devletine milletine katkı sağlayabileceği bireyler olması için tüm gayretimizle çalışmaktayız.

“Her İlçemize Yaşayan Kütüphane” sloganı ile çıktığımız yolda, somut adımlar atarak her ilçemize bu kütüphaneleri kazandırmaya başladık. Amacımız sadece kütüphane değil, bu binaları yaşayan birer merkez haline getirmektir. Gençlik merkezinin, gençlik ofisinin içinde olduğu, bahçesinde kafelerin olduğu, kadın girişim kooperatiflerinin içinde yer aldığı bir merkez haline getirmek istiyoruz. Kadınlarımıza, gençlerimize ve çocuklarımıza uygun ortamlar oluşturma sevdası içerisindeyiz.

YOZGA T ENERJİ HAREKETİ

Enerji verimliliği, artan enerji ihtiyacı ve azalan enerji kaynakları düşünüldüğünde, dünyada olduğu kadar ülkemizde de üzerinde önemle durulması gereken toplumsal konuların başında gelmektedir. Özellikle çocuklar ve aileleri üzerinde etki uyandırmak, farkındalık oluşturmak ve toplum kesimlerini enerji verimliliği konusunda daha bilinçli hale getirmek, bilgilendirici ve eğitici anlatımlarda bulunmak amacıyla bu çalışma hazırlanmıştır. Enerji tasarruflu ampuller, meslek lisesi öğrencilerimiz tarafından ihtiyaç sahibi ailelerin evlerine ücretsiz olarak takılmakta ve bu proje ile milyonlarca lira enerji tasarrufu sağlanmaktadır. Projemiz kapsamında bugüne kadar 1500 LED ampul dağıtımı ve değişimi yapılmıştır. İzleme ve değerlendirme süreci devam etmektedir.

TÜBİTAK 4006

Ülkemizde bilim kültürünün yaygınlaştırılmasına yönelik olarak oluşturulan “TÜBİ- TAK Bilim Fuarları Destekleme Programı”, 5-12. sınıfta okumakta olan öğrencilerin öğretim programı çerçevesinde ve kendi ilgi alanları doğrultusunda belirledikleri konular üzerine araştırma yaparak, araştırmalarının sonuçlarını sergileyebilecekleri, öğrenciler ve izleyiciler için eğlenerek öğrenebilecekleri bir ortam oluşturmayı amaçlamaktadır. 2020-2021 Çağrı Dönemi 9. Bilim Fuarları Başvurularının Değerlendirme Süreci tamamlanmış olup, 43 farklı tematik alandan 180 okulumuzun sunmuş olduğu projeler, alanında uzman akademisyenlerimiz ve eğitimcilerimiz tarafından değerlendirilmiştir. Değerlendirme neticesinde ilimizden 97 okulumuzun 1940 alt projesi destek almaya hak kazanmıştır. Geçen yıla göre %49 artış sağlanarak, ilimiz Türkiye genelinde 14.sırada kendine yer bulmuştur.

E-TWINNING
eTwinning Avrupa da okul ortaklıklarının kurulması, yabancı dil becerileri, bilişim teknolojileri becerilerini geliştirmeyi amaçlayan ve e Güvenlik farkındalığını artıran Erasmus kapsamında yürütülen proje faaliyetidir.

Geçtiğimiz yıl 124 eTwinning projesi yapılmış bunlardan 64 ü ulusal kalite etiketi almıştır. Önümüzdeki dönem için bakanlık tarafından yapılacak koordinatör eğitimi tamamlandıktan sonra ilimizde eTwinning projeleri yapılması ile ilgili eğitim faaliyetlerine başlanması planlanmaktadır.

OKUYOZ Eser Projesinin alt projelerinden “OkuYOZ ” projesi kapsamında; Yozgat ilinde öğrenim gören öğrencilerimiz ve öğrencilerimizin velileri ile birlikte Yozgat İl genelinde okuma alışkanlığı kazandırmak ve okuma kültürünün geliştirilmesi amaçlanmıştır. “OkuYOZ ” projesine; bugüne kadar ilkokul kategorisinde 4370, ortaokul kategorisinde 5258, ortaöğretim kategorinde 1972, veli kategorisinde 842 kişi olmak üzere 12.442 kişi katılım sağlamıştır. Proje kapsamında veliler ve çocukları her akşam 20.30’da birlikte kitap okuma etkinliği düzenlemiş ve fotoğraflarını proje yöneticilerine göndermişlerdir. Bu projeler sosyal medya hesaplarında paylaşılmıştır. Bu şekilde okumaya teşvik edilmiştir. “OkuYOZ ” projesine; 57504 ilkokul kategorisinde, 37858 ortaokul kategorisinde, 8834 ortaöğretim kategorisinde, 6003 veli kategorisinde olmak üzere 110.235 kitap okunmuştur. Tüm kategorilerde yaklaşık 12 milyon sayfa kitap o k u n m u ş olup, öğrenci, öğretmen ve velilerimiz tarafından yoğun ilgi görmüştür. 01.01.2021 tarihinde başlayıp 01.06.2021 tarihinde sona eren projemiz 6 ay boyunca devam etmiştir. Her ay 1 ödül töreni olmak üzere 6 ödül töreni düzenlenmiştir. Bozok Diyarı Yiğitler Şehri Yozgat ‘ta “Oku- YOZ ” Projesine katılan 54 öğrencimiz ve 18 veli olmak üzere toplam 72 okurumuz ödüllendirilmiştir. Öğrencilere ve velilere okuma alışkanlığı kazandırmak için yola çıktığımız bu projede yaklaşık 12 milyon sayfa kitap okunmuş ve yoğun katılım sağlanmıştır. “Yiğitler Şehri Yozgat” sloganımızın bu projeyle “Okuyan Yiğitlerin Şehri Yozgat”’a dönüştüğünü gururla söyleyebiliriz.

Ametist Taşı

Yozgat’ın Aydıncık ilçesinde çıkarılan ve Anadolu’nun “mor incisi” olarak bilinen ametist taşı, Halk Eğitim Merkezi’nde açılan atölyede işlenerek ekonomiye kazandırılıyor. Pembemsi menekşe renginden koyu mor renge doğru geniş bir renk skalasına sahip olan Ametist, bu renkleri içeriğinde bulunan demirden almaktadır.

Yerel Kalkınma Modeli Kadın Girişimci Kooperatiflerimiz

Amacımız her ilçemize en az bir kadın girişimci kooperatifi kurmak. Bu kapsamda ilimiz genelinde, Yerel Kalkınma Modeli Kadın Girişimci Kooperatif sayımızı 13’e yükselttik. Bu sayede kadınlarımız, ev ve ülke ekonomilerine katkıda bulunuyorlar

Umudumuz Gençler

Gençlik ve Spor İl Müdürlüğümüz bünyesinde açtığımız kurslar ve Gençlik Merkezlerimiz ile gençlerimizin serbest zamanlarını değerlendirmelerine yardımcı olmak, gençlerimizi sosyal, kültürel, sanatsal, bilimsel ve sportif faaliyetlere yönlendirmek, gençlerimize kişisel, sosyal ve ruhsal gelişimine katkıda bulunmak, gençlerimize rehberlik ve danışmanlık yapmak, zararlı alışkanlıklara karşı bilinçlendirmek ve gençlerimizin çeşitli aktiviteler içinde yer alarak sosyal beceriler kazanabilmesi ve paylaşımlarda bulunabilmeleri amacıyla çeşitli çalışmalar yaparak, tarihi ve kültürel geziler, kamplar ve spor faaliyetleri düzenlenmektedir.

Halk Eğitim

Halk Eğitimi Merke zler imizce açt ığımız kurs larla başta mes lek ler olmak üzere , yabanc ı dil, ünivers iteye hazırlık, müzik, res im, el sanatları ve bilgisayar gibi, birç ok alanda eğ itimler ver ilmekte dir. Bur ada özellikle kadınlarımız, kurs larımız sayes inde öğren ip yapt ıkları el emeğ i göz nuru ürünler i, pazarlayarak ev ek onomisine katk ıda bu lun makt adırlar.

Tarım ve Hayvancılığın Merkezi Bozok Diyarı

İlimiz son yıllarda tarım ve hayv anc ılık alanında öne mli pr oje ler in hayata geç irildiği bir merke z haline gelmiştir. Bu bağlamda, hayata geç irilen Çekerek Barajı, Esen li Ge lingüllü Barajı, Yozgat Cemil Çiçek Barajı, Boğazlıyan Oğu lcuk Barajı, Ak dağmaden i Bahçec ik Barajı ile boşa akan su lar topr akla bu luşmuş, bozkırın ort asında ye şil ve bereket li ovalara dön üşmüştür

İlimizin ekonomisinde Tarım ve Hayvancılık en önemli paya sahiptir. Bu bağlamda ilimiz; yeşil mercimek üretiminde Türkiye’de birinci, nohut üretiminde ikinci, şekerpancarı üretiminde üçüncü, buğday üretiminde ise beşinci sırada yer almaktadır.

Tarım ve Orman Bakanlığı ve TKDK tarafından verilen destekler ile Yozgat ilimiz hayvancılık faaliyetleri açısından önemli bir merkez haline gelmiştir. Kadışehri ilçemizin Kabalı Köyü’nde hayata geçirilen ve Türkiye’nin en büyük meyve bahçesi olma özeliği taşıyan proje Türkiye’de bir ilktir ve Türkiye’ye örnek olacak bir projedir.

Et ve Süt Kurumu’na bağlı olarak Yozgat Et Kombinası faaliyete geçirilmiştir, süt kombinası da en kısa sürede faaliyete geçirilerek hayvancılığa katkı sağlayacaktır. Sorgun, Yerköy ve Boğazlıyan ilçelerinde seracılık faaliyetleri gelişmektedir ve daha geliştirilecektir. Yozgat-Sorgun arasında inşaatı tamamlanmak üzere olan Hayvan Hastanesi ve Hayvan Borsası, bölgenin önemli bir ihtiyacını karşılayacaktır.

• İlimizde 245 bin büyükbaş hayvan, 340 bin küçükbaş hayvan vardır.
• Ayrıca İlimizde 903.776 adet kanatlı hayvan, 42 bin arı kovanı bulunmaktadır.
• Yozgat ilimiz TKDK destekleri ile son 3 yılda Yatırım tutarı 246.303.935,98 TL olan 289 projeye 131.480.326,35 TL hibe desteği sağlamıştır. Bu projelerde 580 kişi istihdam edilmektedir.
• İl Tarım ve Orman Müdürlüğümüzce son 3 yılda, 65 adet yatırım gerçekleştirilmiş olup bu yatırımlara 20.935.226,24 TL hibe ödemesi yapılmış ve 150 kişi istihdam edilmiştir.
• Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ilimize son 3 yılda toplam 683.595.055 TL tarımsal destekleme ödemesi yapılmıştır.

Yiğitler Şehri Yozgat Yeşeriyor

Tarıma elver işsiz araziler de, vatandaşlarımızın ek onomisine katk ı sağlayacak fidan ve aromatik bitk iler ye şerecek . Valiliğimiz ile Or man Gene l Müdürlüğü arasında Hazine Ar aziler inde Yüzey Erozyonunun Önlen mes ine Dair Ağ açlandırma İş Birliği Protokolü imzalandı

Bu protokoldeki hedefimiz, tarıma elverişsiz arazileri ceviz, badem, mahlep, alıç ve ahlat gibi gelir getirici türlerdeki fidanlar ile adaçayı, nane kekik gibi aromatik bitkilerle buluşturup ekonomiye kazandırarak, vatandaşlarımızın gelir seviyelerini ve yaşam standartlarını yükseltmektir.

Kabalı
Yozgat’ın Kadışehri ilçesine bağlı Kabalı köyü sakinleri, uygulamaya koydukları Deveci Havzası Meyvecilik Entegrasyon Projesi kapsamında tarlalarını birleştirerek 10 bin 920 dekar tarım alanı ortaya çıkardı. 5 bin dönümlük kısmında meyve üretimi yapılan bahçede, elma, armut, şeftali ve kiraz yetiştiriliyor. Bu poroje ile göç tersine dönmüş şehirden yaşayan köylüler tekrar köylerine dönerek meyve bahçelerinde çalışmaya başlamıştır.

Bağrıbütün Kavunu

Aydıncık ilçesine özgü “bağrıbütün” kavunu tadına pek az rastlanan yerel türlerden biridir. Hem görüntüsü hem de lezzetiyle merak uyandıran ürün son dönemde büyükşehirlerin pazarlarında daha çok görünmeye başladı. Aslında küçük bir kavun türü olan “bağrıbütün”, buna karşın bölgede “yer muzu” olarak adlandırılıyor. Bunun asıl sebebi ise kantalop tarzı bir kavuna özgü görüntüsünün altında kavundan çok muza benzer bir lezzet barındırması. İç kısmı bir bütün olan meyve dilimlere ayrılarak rahatlıkla tüketilebiliyor. Ancak hasat edildikten sonra 10 günlük raf ömrü olan bağrıbütünü fazla bekletmeden tüketmek gerekiyor. Aydıncık yöresine has olan Bağrıbütün Kavunu “Yozgat Aydıncık Bağrıbütün Kavunu” adıyla coğrafi işaret almaya hak kazanmıştır.

Hayvan Hastanesi ve Hayvan Borsası

İlimize, içer isinde veter iner hek im, laboratuv ar, kes imhane , hayv an hanı, 12 bin metrek are padokların bu lun duğunu 2 bin hayv anın ayn ı anda alınabildiği 500 metrek are karant ina alanının bu lun duğu modern bir Hayv an Hast anes i ve Hayv an Bors ası kuru luy or.

Buranın hayvancılığın gelişmesine ve hayvan ticaretine büyük katkısı olacaktır. İlçelerimizdeki hayvan pazarlarıyla birlikte birbirini besleyerek, hayvancılık organize sanayi gibi faaliyet gösterecektir. Hayvan Hastanesi ve Hayvan Borsası, Alaca, Sorgun ve Yozgat’ımızın kesişme mevkisinde yer alıyor. Ulaşım konusunda doğuyu, batıya, kuzeyi, güneye bağlayan yol güzergahının kesişme noktasında. Burası hem şehrimizin ticari faaliyetinin gelişmesine hem de hayvancılığın gelişmesine katkı sağlayacaktır.

Bozok Yaylası’nda Yaşamak İçin Bir Sürü Nedenim Var

Yozgat Valiliği ve Ziraat Bankası arasında imzalanan protokol gereği çiftçilere koyun dağıtılmaktadır. İş ve işlemleri İl Tarım ve Orman Müdürlüğünce yürütülen projede protokolün imzalandığı 27 Ekim 2020 tarihinden önce Tarım ve Orman Bakanlığının sistemlerine dahil olan üreticilere kredi kullandırılmaktadır. İlk etap başvurularında 332 üreticinin başvurusu kabul edilmiştir.

YÜKSEK HIZLI TREN PROJESİ

Ankara-Yozgat- Sivas Yüksek Hızlı Tren Projesi ile YOzgat- Ank ara ve Yozgat-Sivas arasındaki mes afeler kısalacak. Yozgat’tan trene binen bir kişi 50 dakikada Ank ara’ya, 4.5 saatte ise İst anbu l’a ulaşma imkanı bu labilecek . Ayn ı şek ilde İst anbu l ve Ank ara’da yaşayan he mşehr iler imiz ve vatandaşlarımız kısa süre de Yozgat’a ulaşma imkanına kavu şmuş olacaklardır.

YOZGAT Havalimanı

Yozgat ve çevresinin hava ulaşım ihtiyacını karşılamak üzere yapımı devam eden Yozgat Havalimanı, Yozgat şehir merkezine 15 km mesafede Deremumlu-Fakıbeyli mevkiinde inşa edilmekte olup; Pist, Apron, Taksiyolu (PAT sahaları) ve diğer tesisleri içeren “Altyapı İnşaatı” ile terminal binası, kule, bağlantı yolları, otoparklar ve diğer destek yapılarını içeren “Üstyapı İnşaatı” işlerinin eş zamanlı olarak tamamlanmasına müteakip hizmete açılacaktır. Yozgat Havalimanının faaliyete geçmesi ile Yozgat’a ulaşım imkanları daha artacak. Yozgat’tan uçağa binen vatandaşlarımız ve yatırımcılar kısa sürede hem İstanbul’a, hem Avrupa başkentleri başta olmak üzere dünyaya rahatça ulaşım imkanına kavuşmuş olacaktır.

TÜRKİYE’NİN İLK ŞEHİR HASTANESİ YOZGAT ŞEHİR HASTANESİ

Ülkemizde hayata geçirilen şehir hastaneleri projelerinden ilki Yozgat’ta hizmete girmiştir. 4 Nisan 2017 tarihinde resmi açılışı gerçekleştirilen Yozgat Şehir Hastanesi hem Yozgat’ın hem de çevre illerin sağlık sorunlarına çözüm bulunan önemli merkez haline gelmiştir

Yozgat ‘ımıza YENİ ŞEHİR STADYUMU KAZANDIRILIYOR

7 bin 700 seyirci kapasiteli stadyum, Süper Lig ve UEFA standartlarındadır. Stadyum sadece maçlarda değil, ekonomik anlamda eğlence merkezi ve olası doğal afetlerde ise barınak olarak kullanılabilecektir. Ayrıca projede 5 kulvarlı atletizm pisti de yer almaktadır. Böylece tesis sadece futbol değil, çeşitli spor aktivitelerinin yapılmasına da imkân sağlayacaktır. Şehrin en önemli bulvarına cephesi olan projenin kuzey cephesinde ticari alanlar yer almaktadır. Ayrıca zemin katta ev sahibi ve misafir takım soyunma odaları, hakem odaları, 2 adet antrenman salonu ve 110 araçlık otoparkı bulunmaktadır.

ADALET EĞİTİM MERKEZİ

Hakim, Savcı ve Adalet Bakanlığı Personellerimizin eğitim göreceği 328 Odalı, 21 Derslikli, içerisinde spor salonu, konferans salonu, Türk ve Fin hamamı, seyir terası gibi daha birçok ünite bulunan Yozgat Adalet Eğitim Merkezi eğitim vermeye başladı. Merkezimiz şehrimiz ekonomisine ve sosyo-kültürel hayatına değer katacak.

Yozgat Şehit İbrahim Yılmaz Eğitim Merkezi Müdürlüğü

Yozgat Şehit İbrahim Yılmaz Eğitim Merkezi Müdürlüğü Yozgat’ta 39.000 m²’lik alan üzerinde 19.375 m² oturum alanına sahip, bünyesinde eğitim binası, 16 dairelik lojman, konferans salonu, 200 yataklı otel binası ve idari birimler bulunan diyanet eğitim merkezimiz ülkemizin her yerinden gelen din görevlilerine eğitim vermektedir.

Selçuk lu-Osmanlı mimarisi ile yapılan Yozgat Valiliği binası 40 bin metrek are kapalı alana sahip olup , valiliğe bağlı 19 kuru m ve 700 pers one l ile hizmet ver mekte dir. Binada 277 araçlık açık, 62 araçlık kapalı ve 20 araçlık en gelli olmak üzere 359 araç kapasite li otopark ı ile ye şil alanları bu lunuyor.

Çocuk Trafik Eğitim Parkı

Gelecek nesiller daha bilinç li sürücü ve yaya olma yolun da emin adımlarla ilerliyor. Geleceğin bilinçli yaya ve sürücülerinin yetiştirilmesi, farkındalık oluşturulması, trafik işaret ve ışıklarında ne şekilde hareket edileceğinin ve karşılaşılan sorunlara ne gibi tedbir alınacağının öğretilmesi amacıyla İçişleri Bakanımız Sayın Süleyman Soylu’nun hassasiyet gösterdiği ve büyük destekleri ile ülke genelinde yaygınlaştırılan Çocuk Trafik Eğitim Parkı’nı ilimizde de geleceğimiz olan çocuklarımızın hizmetine sunuyoruz.

YENİ CEZAEVİ KAMPÜSÜ

BARAJLAR
Bahçecik Barajı
Depolama: 33,24 hm³ – Sulama: 8 008 hektar.

İn andık Barajı
Depolama: 31,1 hm³ –
Sulama: 2 875 hektar.

Barajlarımız; özellikle modern sulama projelerimizde ülkemiz için son derece önem arz etmektedir. Bu da milli ekonomimize önemli ölçüde katkı sağlayacaktır

KONAKLAR

Hayri İnal Konağı

Geç Osmanlı mimari esrelerinden olup 1979 yılında Korunması Gerekli Eski Eser kapsamına alınmıştır. Bodrum kat hariç iki katlıdır. Bodrum taş, alt ve üst kat ahşap çerçeveler arası helik taş dolgu olarak inşa edilmiştir. Konak Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün katkılarıyla 2007 yılında restore edilerek turizme kazandırılmıştır.

Muteber Divanlıoğlu Konağı

Muteber Divanlıoğlu Konağı İstanbulluoğlu Mahallesinde Kurtuluş Sokağı ile Kuyulu Çeşme Sokağının kesiştiği noktada bulunmaktadır. Yapı iki kat olarak inşa edilmiştir. Bahçe içinde bir müştemilat ve gölgelik bulunmaktadır. Yapının kapı ve pencere doğramaları ahşaptan yapılmış olup üzeri ahşap oturtma çatıdır. Pencere doğramalarında metalden yapılmış parmaklıklar bulunmaktadır. Üst kattaki pencereler 1/1 zemin kattakiler ise 1/2 oranında yapılmıştır. Odanın içerisinde ahşap kapakları olan bir yüklük ve ahşap bir şerbetlik bulunmaktadır. Sağdaki odanın tavanı ahşaptan süslemesiz olarak yapılmış olup bu oda da ahşap kapakları olan bir yüklük ve şerbetlik mevcuttur.

Hüzni Baba (Hizbi)

Yozgat’ın yetiştirdiği değerli şairlerden olan Hüznî Baba, 1879 yılında Yozgat’ın Aşağı Nohutlu Mahallesinde doğmuştur. Esas adı Mehmet’tir. Keşşaf- zâdeler’den Mehmet Derviş Efendi’nin oğludur. İyi bir öğrenim görerek, Sağır Mustafa Medresesi’nde ilim öğrenmiştir, mahkeme zabıt kâtipliğinde, imamlıklarda bulunmuştur. İlk divanını aruz vezniyle yazdığı şiirler, İkincisini hece vezniyle söylediği koşma, destan, taşlama, şarkı, maniler doldurur. 1930’da meydana getirdiği koşmalarını içine alan üçüncü kitabı basılmıştır. Yozgat Belediyesi tarafından yeniden düzenlenen Yozgatlı Şair Hüzni Baba, Tarih, Edebiyat ve Musiki Konağı 15 Ekim 2015 de restore edilerek hizmete açılmıştır.

Aşiyan Konağı

İçerisindeki Mimari kuş yuvasını andırdığı için Aşiyan ismini alan konağımız, 2017 yılında Hizmet-İş Sendikasına verilerek işçilerimiz ve aynı zaman mahallemizin hizmetine sunulmuştur.

Zarife Nine Konağı

Eskipazar ve Şeyhosan Mahallesi’nin kesişme noktasında, Yozgat Belediyesince yapılan konak,mahallenin hatta başka mahallenin insanları da fırsat buldukları takdirde kına gibi, söz gibi, gün gibi, sohbet programlarını ücretsiz olarak yapabilecekleri bir mekandır.

Eski Askerlik Şubesi

Yozgat Merkez, Cumhuriyet Meydanının güneydoğusunda yer alan bina kitabesine göre H.1311 / M.1895.1896 tarihinde Sultan II. Abdülhamit döneminde yapılmıştır. İki katlı olarak inşa edilmiştir. Binada yapı malzemesi olarak sarı renkli kesme taş kullanılmıştır. Bina girişi kuzey cephede yer alan revaklı bir mahalden sağlanmıştır. Revak kemerleri dört adet silindirik taş sütun üzerine oturtulmuştur. Kemerlerin duvarlara bindirildiği kısımlarda yaprak motifleri vardır. Revaklı mahalden binaya giriş sütunlarla çevrelenmiş taş çerçeveli, yuvarlak kemerli ahşap kanatlı bir kapı ile sağlanmıştır. Kemer üzerindeki kilit taşı aslanağzı kabartmasına benzer volütlü taş parça şeklindedir. Taş çerçeve üzerinde vazoda çiçek motifi figürü ile çelenk içerisinde eski Türkçe yazı mevcuttur.

Mehmet Ağa Konağı

Restorasyonu büyük ölçüde tamamlanan konağımız 22 Nisan 2018’ de açılışı yapılarak “Çocuk Sanat Merkezi” olarak kapılarını çocuklarımıza ve gençlerimize açtı.

Kayyumzade Konağı

Geçmişte virane biçimde olan bu konak 2018 Yılında hizmete açılmış ve halkımıza çeşitli el sanatları ve müzikal faaliyetlerde hizmet vermeye başlanmıştır

Karslıoğlu Konağı

Karslıoğlu ailesine ait konak 1883 yılında yaptırılmıştır. XIX. yüzyıl barok etkisindeki bu konakta Atatürk Yozgat’a ikinci gelişinde konuk edilmiştir. Konak 1936 yılından itibaren konut olarak kullanılmıştır. Arkeoloji Müzesi olarak kullanılmak üzere 1977 yılında Kültür Bakanlığınca istimlak edilen konakta ilk restorasyon çalışmaları 1990 yılında tamamlanmıştır. Atatürk’ün Yozgat’a ilk gelişlerinde (3 Şubat 1934) yılında burada kaldığı ve daha sonrada uzun bir süre Vali Konağı olarak kullanıldığı bilinmektedir. Konak şu anda İl Özel İdaresine tahsis edilmiştir. Konak dikdörtgen planlı iki katlı bir yapı olup, taş temel üzerine bağdadi tekniğinde yapılmış, üzeri ahşap çatı ile örtülmüştür. Girişte bir hol, bu holün iki yanında odalar bulunmaktadır. Holden çıkılan bir merdivenle üst katta bir hol etrafında yine odalar sıralanmıştır. Yapıda yöresel ağaç işçiliğinin en güzel örneklerine yer verilmiştir. Özellikle bu ağaç işleri tavan, kapı ve dolap kapaklarında görülmektedir. Müzede yöreden toplanan arkeolojik eserlere yer verilmiştir.