[vc_row css=”.vc_custom_1629803910077{margin-bottom: 24px !important;}”][vc_column][vc_column_text]Algoritma ağı temelinde, makine öğrenmesi üzerinden gelişen yapay zekâ teknolojisi, hayatın pek çok alanında hızla gelişti ve yaygınlaştı. Yapay zekânın pek çok faydasının yanında, yaratabileceği olası problemler de tartışma ve endişe konusu oldu. Bunlardan biri de “yapay zekâ önyargısı” ya da İngilizce adıyla “AI bias” olarak adlandırılır.
Yapay zekâ sistemleri, verilerdeki desenleri algılamak ve öğrenmek için istatistiksel analizlere dayandığı için; yanlı, eksik ya da çarpık şekilde örneklenen veya temsil edilmeyen veriler, yapay zekâ sistemlerinin yanlı ya da önyargılı sonuçlar üretmesine neden olabilir. Bu noktada, Yapay zekâ önyargısı; etik, adil ve tarafsız olmayı zorlaştırmak ve ayrımcılığı körükleyerek, çağ dışı sonuçları beraberinde getirebilecek bir tehdit olarak karşımıza çıkar. Yapay zekâ teknolojisinin potansiyelinden yararlanırken, etik ve adalet prensiplerine uygun olarak yönlendirmek mümkün mü?[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1629803910077{margin-bottom: 24px !important;}”][vc_column]
Yapay zeka sistemlerinin, insandan farklı olarak öğrenme biçimi verilere dayanır. İnsanda bulunan muhakeme yetisinden farklı olan sistemsel öğrenme; büyük veri setlerini kullanır. Bu sayede öğrenme ve karar verme yeteneklerini geliştirir. Başka bir deyişle, sitemde kullanılan veri setleri, insanların toplumsal ve kültürel kodlamalarını içeren bilişsel çıkarımlarına, önyargılarına veya ayrımcılığına maruz kalarak; bunları yanlı veriler halinde işleyebilir. Örnekse, cinsiyet, ırk, etnik köken veya sosyoekonomik durum gibi faktörlere dayalı ayrımcılık içeren veriler işlendiğinde, yapay zekâ sistemleri bu önyargıları sisteme alarak öğrenebilir ya da yeniden üreterek çıkarımlara varabilir. Sonuç olarak, sistemlerin kararları veya davranışları, istemeden de olsa ayrımcılığa veya adaletsizliğe yol açabilir.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1629803910077{margin-bottom: 24px !important;}”][vc_column]
Danimarka’da yapılan bir araştırmada, bireylerin siyasi görüşlerinin yapay zekadan yararlanılan fotoğraf analiziyle, yüzde 61 doğrulukla tahmin edilebildiği belirlendi. Scientific Reports’da yayımlanan araştırmada, yapay zekanın insanların yüz mimiklerinden yola çıkarak, siyasi ideolojilerini yüzde 61 doğruluk oranıyla tahmin edebildiği saptandı. Bu tür araştırmalar, yapay zekanın insanların davranışlarını veya düşüncelerini beden dilinden tahmin etme potansiyelini araştırmak adına umut verici olsa da, bu tür tahminlerin doğruluğundan ya da güvenilirliğinden söz edilemez. Örneklemlerin temsil gücü, verilerdeki yanlılık gibi araştırma kısıtları; önyargıları ve stereotipleri güçlendirebilecek veya yanıltıcı sonuçlara yol açabilecek veri eksiklikleri veya dengesizlikleri de göz önünde bulundurulduğunda, yapay zekanın bu tür tahminler için epey ilkel bir teknoloji olduğu söylenebilir. İnsan beden dili, oldukça karmaşık ve çok katmanlı bir sözsüz iletişim yoludur ve sadece yüz ifadelerinden veya hareketlerden ibaret değildir. Son derece göreli, karmaşık ve dinamiktir. Bu nedenle, yapay zekanın bu alanda veriler dahilinde yanlılıktan ötürü, önyargılara ve stereotiplere yol açabileceği söylenebilir.
Yapay zeka önyargılarının uygulama açısından sakıncalarına bakıldığında, örnekse istihdam süreçlerinde cinsiyet veya ırk temelli ayrımcılığa yol açma potansiyeli olduğunu söyleyebiliriz. Diğer yandan, istihdam değerlendirmeleri dışında çeşitli alanlarda ön değerlendirme sistemlerinde de bu potansiyel suç tahmini sistemlerinde, kriminoloji alanında, belli gruplara yönelik haksızlık yapabilecek profillemeler gerektiren durumlarda, kredi başvurularında ya da hedeflenmeyen ancak ayrımcılığa yol açabilme potansiyeli olan çeşitli alanlardaki değerlendirmelerde görülebilir.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1629803910077{margin-bottom: 24px !important;}”][vc_column]
Yapay zekanın önyargısıyla başa çıkmak; yapay zeka sistemlerinin etik ve adil bir şekilde tasarlanması, eğitilmesi ve değerlendirilmesi gerektiği anlamına gelir. Yapay zeka geliştiricileri, veri setlerini dikkatlice incelemeli, önyargılı veya ayrımcı verileri tespit etmeye çalışmalı ve modelin bu önyargıları yeniden üretmesini önlemek için gereken önlemler alınmalıdır. Bu noktada, insani iletişimin dinamiklerinin son derece girift bir yapıda olması ve zıtlıklar ile çok katmanlılığı bir arada sunması, günümüzün analitik düzeyli ilkel yapay zeka teknolojisi için son derece zorlayıcı. Ancak gelişimsel anlamda, yapay zekaya ilişkin etkili düzenlemelerin tasarlanması ve denetimlerin uygulanmasıyla, konu farklı bir boyuta taşınabilir.
Yapay zekanın insani iletişimle imtihanı, insanoğlunun kendisiyle imtihanıyla buluşabilir. Bu anlamda, iletişim uzmanları, yapay zeka sistemlerinin işleyişini ve karar verme süreçlerini şeffaf bir şekilde açıklamayı teşvik edebilir. Yapay zeka sistemlerinin eğitildiği veri setlerinde çeşitliliği ve katılımcılığı sağlamada önemli rol oynayabilir. İletişim uzmanları, gelecekte yapay zeka teknolojisinde; önyargılı veya ayrımcı verileri belirlemek ve bunları temizlemek için yöntemler geliştirerek, daha adil sonuçlar üreten ve önyargıları azaltan yapay zeka sistemlerinin oluşturulmasına yardımcı olabilir. Yapay zeka sistemlerinin kullanımı sırasında adalet ve eşitlik ilkelerine uyulabilmesine ilişkin yaptırımların ve bilincin gelişmesiyle mümkün olur. Yapay zeka önyargısını ve insani iletişimdeki karmaşık yapıyla ilişkisini anlamak ve bu alanda adil ve tarafsız bir yaklaşım benimseyerek yol almak, gelecekte yapay zeka sistemlerinin toplum için gerçekten faydalı olabileceği bir yolun açılmasına yardımcı olacaktır. Toplum çeşitliliğine saygılı bir insani iletişim yaratma nihai hedefine paralel olarak yapay zekanın da geliştirilmesi gelecek yıllarda git gide önem kazanacaktır.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column][vc_column_text]
Kaynaklar:
Yapay zeka bunu da başardı: İnsanların siyasi görüşlerini tahmin edebildi:
https://www.ntv.com.tr/amp/teknoloji/yapay-zeka-bunu-da-basardi-insanlarin-siyasi-goruslerini-tahmin-edebildi,0jKFJDdqX0iZX4YB2JsRuQ
Erişim Tarihi: 24.06.2023
[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]