İnşaat Dünyası Dergisi Kahramanmaraş’taki 7,7 ve 7,6’lık depremler sonrası Mart-Nisan 2023 sayısında “Deprem Özel Sayısı” hazırladı. Sektör paydaşlarına ve bilim insanlarına depreme dirençli kentler ve binalar için görüş ve önerilerini sorduk. Master Builders Solutions Yapı Kimyasalları Segment Müdürü N. Kasım Yeşilgül projeye uygun olarak yapılan karbon (kumaş) lifli polimer ile yapıların güçlendirilmesinin hayat kurtardığını belirtti.
Master Builders Solutions Yapı Kimyasalları Segment Müdürü N. Kasım Yeşilgül projeye uygun olarak yapılan karbon (kumaş) lifli polimer ile yapıların güçlendirilmesinin hayat kurtardığını belirtti. “Yapısal güçlendirmede yeni teknolojilerden yararlanmak kaçınılmazdır” diyen Yeşilgül MasterBrace® FRP sistemlerinin uzman uygulayıcılar tarafından, güçlendirme proje detayına bağlı olarak yapı boşaltılmadan uygulanabileceğine dikkat çekti.
Ülkemizin üzerinde bulunduğu levhanın sürekli olarak Arap Yarımadası ve Afrika levhaları tarafından sıkıştırılması, ülkemizi bir deprem ülkesi haline getirmektedir. Bölgemizde yaşanan ve kayıt altına alınmış son 100 yıllık deprem arşivi incelendiğinde depremin ülkemiz için her zaman karşılaştığı bir doğal afet olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca ülkemizdeki mevcut kentselleşme yüzünden nüfusun büyük çoğunluğunun deprem riski altında yaşadığı da göz önünde bulundurulduğunda depreme dayanıklı yapı tasarımı, uygulama kontrolü, kullanılan malzemenin kalitesi, işçilik vb detaylar çok fazla önem kazanmaktadır.
Doğal afetlerin en önemlilerinden biri olan deprem, yer kabuğunun bir titreşimi olduğu için, kolon, kiriş gibi yapısal elemanların üzerinde dinamik etki oluşturur. Oluşan bu dinamik etki; yapı üzerinde ekstra bir yük oluşturarak, yapının hasar almasına neden olur. Eğer yapının tasarım kapasitesinin üzerinde bir yük oluşmuşsa yapısal hasar meydana gelir ve yapı yıkılma tehlikesi ile karşı karşıya kalır. Diğer taraftan yapının tasarımında veya yapım aşamasında bir hata varsa, bu durumda yapının yıkılmasına sebebiyet verir.
Deprem anında yeterli yapısal güvenliği sağlamak, herhangi bir yapısal hasar ile karşılaşmamak için yapıların mevcut yönetmeliklere uygun, teknolojik yöntemler kullanılarak olası deprem risklerine yönelik olarak tasarlanması gerekmektedir. Bunun yanında, kullanılan malzemelerin kalitesi ve işçilik de yapının deprem performansına önemli ölçüde etki etmektedir. Kullanılan yapı malzemelerinin mekanik özellikleri ve sahip oldukları CE, TSE vb performans belgeleri uygulama öncesinde kontrol edilmeli, malzeme tedariği yapan üretici firmaların yerel ve/veya uluslararası standardlara uygun şekilde üretim yaptığından emin olunmalıdır. Betonarme bir yapıyı oluşturan ve bu yapının deprem performansını etkileyen ana yapı malzemeleri beton ve donatıdır. Betonun dayanımının ve durabilitesinin yüksek olması yapının performansını etkileyen önemli etkenlerden birisidir. Bir diğer etken ise donatıların performansıdır.
Kullanılan donatıların performans testleri ile birlikte içerdikleri karbon oranlarına da dikkat edilmelidir. Yapılar, deprem yöntemeliğine uygun olarak tasarlansa dahi yapım sonrasında korunması da oldukça önemlidir. Özellikle yapıların toprak altı kısımlarında tehdit oluşturan yer altı suyu içerisinde çözelmiş pekçok zararlı kimyasallar da taşımaktadır. Yeraltı suyunun yapısal elemanlara temas etmesi, donatıların çok kısa sürede korozyona uğramalarına ve taşıma kapasitelerinin azalmasına neden olur. Bu yüzden, yapılarımızın ekonomik ömürleri boyunca sağlıklı kalması, hatta servis ömrünün uzatılabilmesi için doğru ve kaliteli yalıtım uygulamalarının yapılması zorunludur.
Yapının yıkılıp yeniden yapılması veya güçlendirilmesi, taşıyıcı sistem güvenliği, fonksiyonellik ve ekonomik konular gözetilerek karar verilmesi gereken bir durumdur. Ancak birçok durumda güçlendirmenin hem ekonomik hem de hızlı olduğu gerçeği net olarak bilinmektedir.
Son depremlerde görülmektedir ki, ülkemizde yeni yapıların depreme dayanıklı tasarlanması ve üretilmesinin yanında, öncelikli giderilmesi gereken sorun, mevcut riskli yapı stokunda deprem güvenliğinin sağlanmasıdır. İstanbul’da riskli binaların yıkılarak yeniden yapılması, zaman, adet, etkilediği nüfus, ekonomik ölçek ve fiziki imkanlar dikkate alındığında pek olası değildir. Bina güçlendirme uygulamalarında yüksek teknolojiye duyulan gereksinim bir kez daha karşımıza çıkmaktadır. İnsanların evlerini boşaltmalarına gerek kalmadan güvenli, kolay ve hızlı güçlendirme uygulamalarının gerçekleştirilmesi için yeni teknolojilerden yararlanmak kaçınılmazdır.
Bir yapının oldukça fazla sayıda mühendislik çözümü ile güçlendirilmesi mümkündür. Ülkemizde yaygın olarak, taşıyıcı sisteme güçlendirme perdesi ilavesi, betonarme mantolama gibi geleneksel yöntemler ile karbon lifli polimer kompozit malzemeler ve sismik sönümleyiciler gibi yüksek teknoloji ürünleri ile güçlendirme yöntemleri kullanılmaktadır. Yapının ihtiyacına göre uygun güçlendirme yöntemi projelendirilerek uygulanır ve yapı 2018 Türkiye Bina Deprem Yönetmeliği’nde belirlenen performans hedefini karşılayacak seviyeye getirilir. Oldukça niş bir alan olan güçlendirme işinde projenin ve uygulamanın konusunda uzman ve tecrübeli kadrolar tarafından yapılması oldukça önemlidir. Yapılan güçlendirme uygulamalarının tam anlamıyla kontrolünün gerçek bir deprem olduğu unutulmamalıdır.
Kompozit malzeme teknolojilerinde son yıllarda yaşanan gelişmeler bu malzemelerin yapı sektöründe de kullanılmalarına olanak vermiştir. Lifli Polimer (FRP) olarak isimlendirilen bu malzemeler Master Builders Solutions tarafından MasterBrace ® markası altında 25 yılı aşkın süredir yapı sektöründe kullanılmaktadır. MasterBrace ® sistemleri karbon, cam ve aramid lifli kumaş, ön-üretimli plaka ve çubuklardan oluşan lifli polimer (FRP) malzemelerini ve bu malzemeleri yapı elemanları ile birlikte kompozit yapı kazanmalarını sağlayan özel kimyasal yapıştırıcıları içermektedir. MasterBrace ® FRP sistemleri uzman uygulayıcıları tarafından son derece profesyonel şekilde kolay uygulanabilen, proje izin verdiği sürece uygulama sırasında yapının boşaltılmasını gerektirmeyen, kısmi sınırlamalarla uygulanarak yaşam konforunu etkilemeyen yüksek teknolojili ürünlerden oluşur.
Lifli Polimer (FRP) sistemleri ile yapılacak güçlendirmelerin ilgili yönetmeliklere uygun olarak projelendirilmesi çok önemlidir. Herhangi bir yönetmeliğe dayanmadan tamamen sezgisel/kontrolsüz olarak hazırlanan uygulama projeleri fayda yerine zarar verebilir. Ülkemizde 2018 yılında güncellenen Deprem Yönetmeliğinde yer alan “Mevcut Binaların Değerlendirilmesi ve Güçlendirilmesi” konulu bölüm Lifli Polimer (FRP) sistemler ile güçlendirme esaslarını da içermektedir. Güçlendirme projelerinin ve uygulamalarının, konusunda uzman mühendisler tarafından yapılması binanın deprem hareketi altında öngörülen davranışı göstermesi açısından son derece önemlidir.
Mevcut binaların deprem güvenliklerinin sağlanmasının yanında depremleri hafif ve orta hasarla atlatmış yapıların da onarılıp güçlendirilmesi yoluyla tekrar kullanıma kazandırılması ülke ekonomisi için vazgeçilemez bir gerçekliktir. Hasarlı binaların onarımı ve güçlendirilmesi de son derece ciddi, profesyonellik isteyen bir süreçtir. Yanlış yapılan güçlendirme projesi ve uygulaması depremi hasarlı bir şekilde atlatabilecek bir binanın yıkılmasına bile sebep olabilir. Uzman mühendisler tarafından projelendirilmiş ve uzman ekipler tarafından, belgeli olan ürünlerin kullanıldığı uygulamalar doğru güçlendirmeyi sağlayabilir.
Onarım ve güçlendirme sürecinde kullanılacak malzemelerin de üstün özelliklere sahip olmaları gerekmektedir. Hasarlı beton onarımında kullanılacak tamir harçları mevcut betonla eşdeğer veya üstün mekanik özelliklere (basınç dayanımı, eğilme dayanımı, elastisite modülü vs.) sahip olmalıdır. Bunun yanı sıra mevcut betona göre durabilitesinin çok daha yüksek olması gerekmektedir. Bu ana prensiplerden yola çıkılarak Master Builders Solutions Ar-Ge merkezlerinde 50 yıla yakın bir süredir MasterEmaco ® tamir harçları geliştirilmektedir. Emaco ® serisi hemen hemen her türlü betonun onarımını gerçekleştirecek ve o betonlara uyum sağlayacak çok farklı tiplerde tamir harçları içermektedir.
Deprem birlikte yaşamak zorunda olduğumuz bir gerçek olsa da sahip olduğumuz bilgi birikimi, tecrübe ve teknoloji çaresiz kalmamamızı, bilimsel çözümler üretmemizi sağlamaktadır. Master Builders Solutions Yapı Kimyasalları olarak ülkemize ve insanlara karşı duyduğumuz sorumluluk ile sürekli çalışarak yaşam kalitemizi yükseltecek uluslararası standartlarda teknolojik ürün ve hizmet sunuyoruz.
Depremin yüzyıllardır ülkemizin kaçınılmaz bir gerçeği olduğunu yaşadığımız olaylar göstermiştir. Son olarak ülkemizde meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde de mevcut eski yapı stoğu, kalitesiz malzeme kullanımı, kalitesiz işçilik, yanlış veya eksik projelendirme, kolon kesme vb gibi yapıya sonradan bilinçsizce yapılan müdaheleler dolayısıyla ciddi bir kayıp yaşanmıştır. Yaşanan depremler sonucunda depremin değil, insan kaynaklı yapısal hasarların veya zamanında gerekli önlemlerin alınmamasının bu kadar can ve mal kaybına yol açtığı gözlemlenmiştir. Bu kayıpları azaltmak, ülkemizi daha güvenli bir yapı stoğuna sahip olmasını sağlamak için güncel yönetmeliklere göre tüm yapılarımızın performans analizleri yapılmalı ve gereken tüm yapılarda güçlendirme uygulamaları, kentsel dönüşüm uygulamaları ivedilikle yapılmalıdır.
2008 yılında Hatay’da örnek bir güçlendirme projesi yapıldı. Dünyanın herhangi bir yerinde çok katlı eski bir binanın rehabilite edilmesi için ilk kez bu teknik kullanıldı. O dönem ODTÜ’de görev yapan Prof. Dr. Güney Özcebe ve Prof. Dr. Barış Binici önderliğinde yürütülen güçlendirme projesinde MasterBrace markalı karbon lifli polimer sistemi de kullanıldı. 9 katlı binada 5 ay gibi kısa bir sürede uygulamalar yapılarak proje 2009’da tamamlandı.
6 Şubat 2023 tarihinde Pazarcık ve Elbistan merkezli 7.8 ve 7.6 büyüklüğündeki depremler 11 ilde büyük yıkıma yol açarken binlerce vatandaşımız hayatını kaybetti. Eski yapı stokunun yoğun olduğu Hatay’da en çok etkilenen illerden biri oldu.
2008 yılında Antakya’da bir sitede karbon lifli polimer kullanılarak güçlendirme yapılan bina ayakta kalırken aynı mimari yapıya sahip olan güçlendirilmemiş diğer blok tamamen yıkıldı. Bu örnek uygulamada göstermiştir ki doğru güçlendirme uygulaması depremlerde hayat kurtarır. Aşağıdaki fotoğraflar güçlendirme yapılan binanın depremlere dayanarak yıkılmadığını göstermektedir.