Irak Federe Kürdistan Bölge Yönetiminde bulunan Duhok vilayetine bağlı Zaxo İlçesinin Perex Köyündeki piknik alanında bulunan sivillere yönelik 20 Temmuz 2022 tarihinde gerçekleştirilen top atışı saldırısı sonucu 9 kişi yaşamını yitirmiş, 23 kişi yaralanmıştır. Yaşamını yitiren kişilerden 8’i çocuktur. Bu saldırı nedeni ile yaşamını yitirenlerin ailelerine, Irak ve Federe Kürdistan Bölge Yönetimi halkına başsağlığı diliyor, yaralılara acil şifalar diliyoruz. Saldırıyı kınıyor ve sorumluların bir an önce yargı önünde hesap vermesini talep ediyoruz.
Zaxo Perex Köyü katliamını gerçekleştiren saldırının TSK kaynaklı top atışları olduğuna dair Irak Hükümet yetkililerinin ve Irak Federe Kürdistan Bölge Yönetiminin açıklamaları bulunmaktadır. Ayrıca Irak Hükümetinin olay yerinde yaptığı incelemeden sonra gerçekleştirdiği açıklama olayın TSK kaynaklı olduğunu ortaya koymaktadır. En azından şu ana kadar bunun aksini kanıtlayacak bir durum yaşanmamıştır.
Türkiye Dışişleri Bakanlığının bu olay ile ilgili yapmış olduğu açıklama gerçeği yansıtmaktan uzaktır. Türkiye sürekli olarak gerçekleştirdiği askeri operasyonlarda sivillere yönelik saldırı gerçekleştirmediğini belirterek konuyu geçiştirmek istemektedir. Kaldı ki söz konusu bölgede askeri faaliyet içerisinde bulunan TSK ve bağlı olduğu Milli Savunma Bakanlığının herhangi bir açıklama yapmaması ise oldukça manidardır.
Derneğimizin 21 Ekim 2021 tarihinde yaptığı açıklamada, Irak ve Suriye tezkeresinin TBMM tarafından kabul edilmemesini, Hükümetin yurtta barış dünyada barış siyasetini benimsemesi gerektiğini ifade etmiştik. Zaxo Perex katliamı vesilesi ile bir kez daha hatırlatmak isteriz ki;
Zaxo Perex katliamı nedeni ile Irak ve Irak Federe Kürdistan Bölge Yönetimi yetkililerinin açıklamalarına dayanarak Türkiye’de ilk demokratik tepkiyi veren Diyarbakır Barosuna ve diğer bölge baroları ile aktivistlere yönelik ırkçı/nefret söylemlerini kınadığımızı, nefret saldırısında bulunan kişilerin tespit edilerek haklarında etkili soruşturma ve kovuşturma yöntemlerine başvurulmasını, Diyarbakır Barosunun yalnız olmadığını ve başta Barolar Birliği olmak üzere diğer baroların ve insan hakları örgütlerinin Diyarbakır Barosu ile dayanışma içerisinde olması gerektiğini vurgulamak isteriz.
Zaxo Perex katliamının Türkiye’de birkaç muhalif medya organı dışında hiç yer bulmaması göstermektedir ki Türkiye’de basın özgürlüğü bulunmamaktadır. Ana akım medya diye tabir edilen medyanın hükümetin yanında yer alması asgari basın ahlak ve etik ilkelerinin işlemediğini göstermektedir. Türkiye medyası tıpkı Roboski Katliamında olduğu gibi olayları görmezden gelmeyi ve sessiz kalmayı tercih ederek bir kez daha kötü bir sınav vermiştir.
İnsan hakları savunucuları olarak ağır insan hakları ve insancıl hukuk ihlallerinin cezasız kalmaması için adalet ve barış mücadelemizi sürdürmekte kararlı olduğumuzu, Zaxo Perex katliamı gibi katliamları gerçekleştirenlerin adalet önünde hesap vermesi gerektiğini bir kez daha belirtmek isteriz.
İnsan Hakları Derneği