[vc_row css=”.vc_custom_1629803910077{margin-bottom: 24px !important;}”][vc_column]

2022’de Küresel E-ticaret Trendleri

[vc_column_text]2020’den bu yana yaşadığımız Kovid 19 salgını sürecinde evden çalışma, eve kapanma gibi gelişmeler, işletmeler için birçok yenilenmeyi zorunlu kıldı. Dolayısıyla tüm bu gelişmeler, küresel anlamda e ticarete hatırı sayılır bir ivme kazandırdı. Kuruluşlar, geçtiğimiz yılın analizlerini ve önceki planlamaların sonuçlarını değerlendirerek, bunların gelecek yıla muhtemel yansımalarına ilişkin öngörüleriyle 2022 stratejik planlarını hazırladı. 2021’de küresel pazarları ve trendleri takip eden ve bunları önümüzdeki yıl iş süreçlerine yansıtabilecek olan işletmeler, tüketici beklentilerini karşılayacak şekilde yenilenme anlamında bir adım öne geçecek.

İşletmelerin stratejik yenilenme hamleleri, tüketicilerin marka ve kuruluşlara ilişkin tutum ve eylemleri aksında değişir. Küresel tüketicilerin %81’i, bir kuruluş ya da markanın dijital varlığının fiziksel olarak mağaza ortamında gösterdiği varlığı kadar önemli olduğu noktasında aynı fikirde. Dolayısıyla dijital gelişmelerle birlikte, tüketici tercihleri, tutumları ve davranışları yeniden şekillenirken, tüm ticaret biçimleri gibi e-ticaretin de akışı dijital ortamlarda nasıl yer aldığına bağlı olarak şekillenecek.[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1629803910077{margin-bottom: 24px !important;}”][vc_column]

Tüketici Beklentilerine Göre E-Ticaretin Yakın Geleceği

[vc_column_text]2021 yılı, salgının ilk yılındaki şaşkınlığın, paniğin yerini çözüm aramanın ve mevcut gelişmelere ayak uydurmanın yollarının arandığı ve uzun vadeli sonuçların olgunlaştığı bir yıl olması açısından önemli bir iş yılıydı. Araştırmalara göre tüketicilerin %62’si dijital olarak etkileşime girdiği markalara duygusal açıdan yakınlık hissettiğini; %66’sı ise yakınlık hissettiği markaları tercih ettiğini belirtiyor. Başka bir deyişle, rekabette öne çıkmak için dijital gelişmelere açık olmak çok önemli olmakla birlikte tüketicileri karşılama anlamında yeterli değil. Tüketici yalnızca fiyat ve ürün/hizmet sorgulaması üzerinden karar vermiyor; dijital ortamda aldığı hizmetin kendi beklentilerini karşılayacak şekilde yakınlık duygusu yaratmasını da istiyor. Alışveriş kolaylığı, kişiselleştirme ve topluluk duygusu yaratma gibi yakınlık duygusunu tetikleyecek veya pekiştirecek önemli unsurlar, e-ticarette başarıyı belirleyen faktörlerin başını çekiyor.

TÜSİAD’ın 2019 verilerine göre, küresel e-ticaret hacminin 2022 yılında 5.695 trilyon dolar, 2023’te 6.542 trilyon dolar olacağı ön görülüyor. Bu rakamlar ilerleyen süreçte teknolojik gelişmelere bağlı olarak artabilir. Teknolojinin ilerlemesi, dijital alışverişin yükselişi, tüketim seçeneklerinin artışı gibi sebeplerin yanı sıra; uzun süredir küresel gündemi saran Metaverse gibi gelişmeler de e-ticaret platformlarının pazarlama çabalarında heyecan verici yönelimlere yansıyacak. E-ticaret taktikleri,

müşteri etkileşimini artırmak üzere yenilikçi ve ilgi çekici formatlarla karşımıza çıkacak. Örneğin sanal ürün denemeleri zenginleşip boyut kazanacak, kullanıcı deneyiminde eğlence ve oyunlaştırma gibi trendlerin, ileri dönem gelişmeleriyle beraber, önemi pekişecek. Bu anlamda, Metaverse yolcuğunda yer alacak ticari oluşumların belki de ön alıştırmalarının ya da ilk ayak seslerinin e-ticaret dünyasında duyulacağı söylenebilir. Ayrıntılı bilgi için ilgili makaleyi okuyabilirsiniz: https://www.map.com.tr/tr/isletmelerde-ve-b2b-iletisiminde-ote-dunya-metaverse/ [/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1629803910077{margin-bottom: 24px !important;}”][vc_column]

E-Ticarette Yerelleştirme ve Kişiselleştirme

[vc_column_text]Küresel e-ticaret platformlarından tüm zamanların en yüksek alışveriş rakamları çıksa da, tüketicilerin tercihlerinde zaman zaman yerel farklılıklar arayışı bulunabilir. İşletmelerin yerel ihtiyaca yönelik beklentileri karşılayabilmeleri için konuya özel araştırmaların verilerine göre planlayacakları yerelleştirme taktikleri uygulamaları gerekir. Müşterilerin demografik yapısı, hangi elektronik cihazları kullandığı ve hangi kanallarla daha fazla etkileşime geçtiği vb. unsurlar da tercihlerde farklılıklar yaratır. Bu nedenle işletmeler, hedef kitlesini niteliklerine göre alt gruplara ayırarak; kişiselleştirilmiş pazarlama faaliyetlerini CRM yazılımları desteğiyle veriye dayalı olarak sürdürerek, tüketicide yakınlık duygusu geliştirecek şekilde düzenleyebilir. Bu anlamda, kuvvetli bir veri tabanı oluşturmak ve bunu yönetmek, ister B2B ister B2C ağırlıklı olsun her ticaret modeli için kritik önem taşır. Ayrıntılı bilgi için ilgili makaleyi okuyabilirsiniz: https://www.map.com.tr/tr/crmle-kurumsal-hafiza-ve-ic-goru-yaratmak/ [/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row css=”.vc_custom_1629803910077{margin-bottom: 24px !important;}”][vc_column]

2022’de E-Ticaret Pazarlaması

[vc_column_text]

TÜSİAD 2019 verilerine göre, dünya çapında sosyal medya kullanıcılarının toplam sayısı 3,5 milyar; online alışveriş yapanların sayısı ise 2,8 milyar olarak ifade ediliyor. Küresel dijitalleşmenin bir sonucu olarak, işletmelerin online varlıklarını güçlendirmeleri neredeyse zorunluluk haline geldi. Web sitelerinin, arama motorlarında organik görüntülenme oranları önümüzdeki yıl stratejik olarak çalışması önerilen konuların başında geliyor. Bunu sağlamanın yolu elbette yalnızca doğru reklam stratejisi kurmaktan geçmez. Reklamları SEO tekniğini ana kanal olarak konumlandıran stratejik bir dijital pazarlama yaklaşımı dahilinde yürütmek daha bütünleşik sonuçlar doğurması açısından tercih edilmelidir. Ayrıca SEO uyumlu özgün içerikler üretmek, uygulaması güç ve reklama göre daha yavaş sonuç alınan bir alan olsa da, B2B ve B2C için önümüzdeki yıl da önemini koruyacak. Her ziyaretçi için ayrı ödeme gerektiren reklam platformlarına kıyasla, ücretsiz yayınlanan ve uzun vadede meyve veren SEO uyumlu içeriklerde 2022’de özgün görüntü, görsel ve metin üretmek daha da değer kazanacak.
Çevrimiçi satış yapabilmek için tüketici eğilimlerini ve müşteri hedef gruplarının parmak uçlarına sirayet eden bilişsel nedenleri iyi kavramak, önümüzdeki yıllarda yeni uzmanlıklara dönüşecek gibi görünüyor. Elbette, buna bağlı olarak, B2B, B2C, B2B2C gibi farklı iş modellerinde dijital pazarlama uzmanları, gelişen teknolojilere bağımlılık oranı git gide artan tüketicilere, yeni yapay zekâ çözümleriyle cevap verebilir.

[/vc_column_text][/vc_column][/vc_row][vc_row][vc_column][vc_column_text] Kaynaklar:
TÜSİAD E-Ticaret Raporu 2019

Davenport, T., Guha, A., Grewal, D. et al. How Artificial Intelligence Will Change The Future of Marketing. J. of the Acad. Mark. Sci. 48, 24–42 (2020). [/vc_column_text][/vc_column][/vc_row]