İçindekiler
Ondokuzuncu yüzyılın sonlarında Fransa’da ortaya çıktı. Etkisi ilk olarak resim sanatında fark edilen bu akım, zamanla edebiyat dahil diğer sanat dallarını da etkilemiştir.
İzlenimciliği benimseyen sanatçılardan bazıları: Rainer Maria Rilke, Paul Verizin, Arthur Rimbaud, Ahmed Hashem…
Ondokuzuncu yüzyılın sonunda Fransa’da doğdu. Önce resimde, sonra edebiyatta. Sanatçının dış dünyadaki izlenimlerini anlamayı amaçladı. Onlara göre sanatçı dünyayı olduğu gibi betimleyemez. Ancak rüyalarla süslenmiş izlenimler yardımıyla anlatılabilir. Sembolizmin bir uzantısı sayabileceğimiz izlenimcilik, “sanata karşı sanat” kavramını benimsemiştir. Sanatçılar ölçü ve kafiyeye önem vermemişlerdir. Onlar için gerçeklik, kişisel izlenimlere dayanır. Bu izlenimler de görecelidir, yani sanatçıdan sanatçıya değişebilir.
Marie Rilke {Önemli Eserler: Aşkın ve Ölümün Şarkısı, Christop Rilke. Duino Elder..,) ve James Joyce (önemli eserleri: The Exiles. Portrait of a Boy as an Artist) Empresyonizmi temsil eder.
Dış dünyanın sanatçı üzerinde bıraktığı izlenimleri yansıtmak amacıyla 19. yüzyılın sonlarında Fransa’da ortaya çıkan ve oradan diğer ülkelere yayılan akıma Empresyonist hareket (Empresyonizm) denir.
İzlenimcilik, önce resimde sonra edebiyatta etkili olan bir akımdır. İzlenimci sanatçılar, dış dünyayı olduğu gibi değil, kendi gördükleri gibi betimlemeyi amaçladılar ve öznelliği benimsediler. Onlar için bu dünya, sanatçılara heyecan ve ruhsal iniş çıkışlar yaşatan bir uyarıcıdır. Sanatçının görevi, coşkusunu ve ruhsal iniş çıkışlarını anlatmak olmalıdır.
Edebiyat eleştirmeni K. Haedens’e göre, Empresyonist şiirlerdeki kelimeler, “fosforlu bir ışığa” daldırılarak tamamen yeni şekillerde birleşiyor.
İzlenimci şairler şiirde kompozisyona ve kafiyeye önem vermezler. “Sanat sanat içindir” anlayışını benimseyerek, edebiyatın toplumsal bir misyon üstlenmesine karşı çıkarlar.
İzlenimcilik, sembolist bir akım niteliği taşıyan bir akım olarak değerlendirilebilir. Sembolist hareket içindeki bazı şairler aynı zamanda Empresyonizm’in de temsilcisiydi.
Bu yön en çok resimde etkili oldu. Edebiyatta geliştirdiği başlıca türler şiir ve tiyatrodur.
Arthur Rimbaud
Mary Rilke
paul verlaine
Bütün şiirleriyle izlenimci denilebilecek şairler, Türk edebiyatında yok sayılır. Ahmed Mohib Dranas ve Jahit Setki Tarangi gibi sanatçıların bazı şiirlerinde bu akımın izleri görülmektedir.
Ophelia
Sessiz kara dalgalarda, Yıldızların uyuduğu yerde, Ophelia ulu bir zambak, Bir tül gibi süzülüyor, Uzanıyor suların üzerine… Bak balıkçının borularının nağmesi.
Bin yıl geçti ve Ophelia yine üzgün. Bin yılın gece gündüz uzun sularında bir kefen gibi akıyor, yüreğinin çılgın hüznünü bir meltemle döküyor.
Yöresindeki hüzünlü nilüferler Bazen bir kızın uykusunu kanat çırpışlarıyla böler, dallar altın yıldızların şarkısını çalar.
(Arthur Rimbaud, Trans Erdoğan Alkan)
genç ol
Anılar, benden ne istiyorsun? … Sonbahar … ardıç kuşları durgun gökyüzünde süzülüyor, donuk ve solgun güneş ışığı sararmış ormana vuruyor ve içinde rüzgar esiyor.
Yalnızdık, yürüyorduk, türlü türlü rüyalar içinde, saçlarımız ve düşüncelerimiz rüzgarda. Güzel gözleri bana döndü: “Hangisi?” “En iyi günün,” diye sordu kristal sesi.
Bir meleğin sesi kadar tatlı, çok derin Sesine hafif bir gülümseme yanıt verdi ve tapınıyormuş gibi ellerini öptü.
– Ey! İlk çiçekler! Ne kadar tatlı kokuyorlar! Ne güzel mırıldanıyorlar! Sevgilinin dudaklarından ilk kutsama!
(via. Orhan Veli Canik, Paul Verlaine)
Diğer akımlar:
“İnsan Dışavurumculuğu”
[wpcin-random-posts]