Özel Okul Öğretmenlerinin İşe İade Ve Kıdem Tazminatı Hakkı

Bir çok öğretmen , özel okul , dershane ve temel liselerde her yıl sözleşmesi yenilerek çalışmakta. Bu öğretmenlerin iş güvencesi hükümlerinden yararlanıp yararlanamayacağı hakkında son dönemde birbiri ile çelişkili kararlar ortaya çıkmıştır.

Özel eğitim kurumları nda çalışan öğretmen lerin durumu esas olarak 5580 Sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nda düzenlenmiştir. İşveren özel okul ile çalışan öğretmen arasındaki uyuşmazlıklarda bu kanun ile birlikte İş Kanunu hükümleri de uygulama alanı bulacaktır.

İçerik

Özel Kurum Öğretmenleri Özlük Hakları ve Yargıtay Kararları

5580 sy Kanun’un 9. Maddesi, özel okul öğretmenlerinin özlük hakları ile ilgili temel bir düzenlemedir. “Kurumlarda çalışan yönetici, öğretmen, uzman öğretici ve usta öğreticiler ile kurucu veya kurucu temsilcisi arasında yapılacak iş sözleşmesi, en az bir takvim yılı süreli olmak üzere yönetmelikle belirtilen esaslara göre yazılı olarak yapılır. Mazeretleri nedeniyle kurumdan ayrılan öğretmen ve öğreticilerin yerine alınacak olanlar ile devredilen kurumların yönetici, öğretmen ve öğreticileri ile bir yıldan daha az bir süre için de iş sözleşmesi yapılabilir. Okullarda yöneticilik ve eğitim-öğretim hizmeti yapanlara, kıdemlerine göre (emekliler hariç) dengi resmi okullarda ödenen aylık ile sosyal yardım kapsamındaki ek ödeme tutarlarından az ücret verilemez.”

Özel okul öğretmenleri nin, sözleşmelerinin yenilenmemesi halinde hangi güvencelerden faydalanacakları bu sözleşmenin niteliğine bağlıdır. Son dönemde Yargıtay dairelerinin birbiri ile çelişkili kararları da sözleşmenin belirli süreli mi yoksa asgari ancak belirsiz süreli mi kabul edileceği konusundaki görüş ayrılığına dayanmaktadır.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2015/9173 E, 2015/16798 K sy ve 07.05.2015 tarihli kararında özel kurum eğitim personeli nin sözleşmesi belirli süreli değil, asgari süreli iş sözleşmesi olarak kabul edilmiştir. Bu yorumun kabul edilmesi durumunda, sözleşmesi yenilenmeyen özel okul öğretmenlerinin hem işe iade dava hakkı , hem de kıdem ve ihbar tazminatı hakkı olduğu sonucuna varılır.

Aynı konudaki Yargıtay 22. Hukuk Dairesi’nin 2015/10818 E, 2015/13309 K, 13.04.2015 tarihli kararında ise özel kurum öğretmenleri nin sözleşmelerinin belirli süreli olduğu ve bu nedenle iş güvencesi hükümlerinden faydalanamayacakları sonucuna varılmıştır. Bu karar gereğince de sözleşmesi yenilenmeyen özel kurum öğretmenlerinin işe iade talep hakk ı bulunmayacaktır.

Bu çelişkili daire kararları sonrasında, İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu toplanarak bu konuda bir içtihadı birleştirme kararı vermiştir.

İçtihadı Birleştirme Kararına Göre Özel Okul Öğretmenlerinin İşe İade Hakkı

Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun 2017/1 E, 2018/2 K sy ve 23.02.2018 tarihli kararı ile özel eğitim kurumlarında 5580 sy kanunun kapsamında çalışan öğretmenlerin belirli süreli iş akdi ile çalıştıkları kabul edilmiştir.

“Bu açıklamalar ışığında 5580 sayılı Özel Öğretim Kurumları Kanunu’nun 9. Maddesinde belirtilen iş sözleşmesinin niteliğinin belirli süreli iş sözleşmesi olduğu anlaşılmakla, kanunda öngörülen bu durumda 4857 sayılı İş Kanunu’nun 11. Maddesinde belirtilen objektif koşulun gerçekleştiği kabul edilmelidir. Başka bir anlatımla kanun hükmünün sözleşmenin belirli süreli yapılması zorunluluğunu öngördüğü durumda objektif koşulların varlığı aranmaz. Kanun hükmü ile sözleşmenin belirli süreli yapılması gereken hallerde belirli süreli sözleşme nin zincirleme yapılması da sözleşmenin belirli süreli olma niteliğini ortadan kaldırmaz.”

Karardaki bu açıklamaya göre, sözleşmenin zincirleme olarak yenilenmesi de sözleşmeyi belirsiz süreli sözleşme haline getirmeyecek ve özel okul öğretmenlerinin işe iade davası açma hakkı olmayacaktır.

Yargıtay İçtihatları Birleştirme Büyük Genel Kurulunca verilen içtihadı birleştirme kararları, kanun gibi bağlayıcıdır. Bunun sonucu olarak  çelişkileri ortadan kaldırılmış olan bu karar ile özel okul öğretmenlerinin işe iade davası açabilmesi nin önü kapatılmıştır.

Kararın Sonuçları ve Karşı Oy Yazısı

Karar oy çokluğu ile alınmış, bir üye tarafından da karşı oy yazısı yazılmıştır. Karşı oy yazısında belirtildiği gibi;

“Eğitim ve öğretim devamlı yapılan bir faaliyettir. 5580 sayılı kanunda açık ve anlamlı düzenlenmediği için 4857 sayılı İş Kanunu’nu 11. Maddesi uyarınca objektif esaslı nedenler aranacaktır.

Doktrinde belirli süreli iş sözleşmesi ile çalıştıklarını kabul eden görüşlere bakıldığında, eğitim elemanlarının kıdem tazminatı ve iş güvencesine kavuşturulması için yasal değişiklik yapılmasını veya yönetmeliğin değiştirilmesini belirtmektedirler. Ancak yasa değişikliği olmadan da asgari süreli sayılarak özel öğretim kurumlarında çalışan eğitim elemanlarına bu haklar sağlanabilirdi. Ne yazık ki bu fırsat çoğunluk görüşü ile kaçmıştır. Artık yasal düzenlemeden başka bir yol kalmamıştır.

Çoğunluk görüşü ile özel okul kurumu eğitim elemanları,

a) iş güvencesinden mahrum kalmışlardır.

b) Asgari süre sonunda işverenin feshinden dolayı ihbar tazminatı talep edemeyeceklerdir.

c) Zincirleme yapıldıkları ve belirli süreli olma özelliklerini korudukları için süre bitiminde (örneğin 10 uncu yılın sonunda) kendiliğinden sona erdiği için kıdem tazminatı talep etmeleri tartışmalı hale gelmiştir.

5580 sayılı Kanunun 9. Maddesindeki ‘en az bir takvim yılı’ ibarelerinden iş sözleşmesinin belirli iş sözleşmesi olduğunu kabul etmek, lafzi, dar ve lehe yorum yöntemleri ile işçi lehine yorum ilkesine aykırıdır.”

Özel Okul Öğretmenlerinin Kıdem ve İhbar Tazminatı Hakkı

Yukarıda değinilen içtihadı birleştirme kararı nda özel okul öğretmenlerinin sözleşmeleri belirli süreli sayılmıştır. Süre sonunda sözleşmenin feshi durumunda ihbar tazminatı hakkı da ortadan kaldırılmış olmaktadır. Ancak, özel okul öğretmenlerinin bu durumda kıdem tazminatı talep etmesi önünde yasal engel bulunmamaktadır. Özel eğitim kurumu ile öğretmen arasındaki sözleşme, süresi sonunda sona erse de, sözleşmenin yenilenmemesi haklı bir nedene dayanmıyorsa, öğretmenin kıdem tazminatı hakkı doğacaktır.

Zincirleme İş Sözleşmesi Nedir?

Belirli süreli iş sözleşmesinin esaslı bir neden olmaksızın, birden fazla kez uzatılması halinde zincirleme iş sözleşmesi ortaya çıkar. Bu durumda sözleşme, en başından itibaren belirsiz süreli iş sözleşmesi olarak kabul edilir. İş sözleşmesinin feshi halinde işçilik tazminat ve alacakları , ilk sözleşme tarihi baz alınarak hesaplanır. Ancak belirli süreli iş sözleşmesi nin esaslı bir nedenle yenilenmesi halinde zincirleme iş sözleşmesi oluşmaz. Sözleşme, her yenilendiğinde belirli süreli olma özelliğini korur.

Mersin İş Hukuku Avukatı İlgili Yazıları

Mersin iş hukuku avukatı alanında hizmet veren avukatlık büromuz tarafından iş davaları hakkında bilgilendirici yazılar yayınlanmaktadır. Avukatlık ofisimizde iş hukuku alanında uzman arabulucu Reyhan Kayışlı Arslanbuğa tarafından yüz yüze ve online olarak arabuluculuk hizmeti de verilmektedir.

İşe iade davası, koşulları, dava açma süresi, iş davalarında zorunlu arabuluculuk , boşta geçen süre ücreti ve işe başlatmama tazminatı hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. İşe İade Davaları

Kıdem tazminatı davası, şartları, iş akdinin haksız feshi, haklı fesih, işçinin istifası durumunda kıdem tazminatı hakkı konularında ayrıntılı bilgi için bkz. Kıdem Tazminatı Davaları

İşçilik ücret ve tazminat davaları , ücret alacağı, fazla mesai ücreti , yıllık ücretli izin, genel tatil ücreti, kıdem ve ihbar tazminatı , iş kazası ve meslek hastalığı durumunda tazminat alacağı davaları hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. İşçilik Ücret ve Tazminat Davaları

İş hukuku davaları, iş mahkemeleri usulü ve dava şartı arabuluculuk uygulaması hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. Mersin İş Hukuku Avukatı

İş hukuku, sağlık hukuku, aile hukuku, tazminat hukuku, internet ve bilişim hukuku, tanıma tenfiz ve uluslar arası hukuk, miras hukuku ve Mersin’de avukat lık çalışma alanlarımıza buradan ulaşabilirsiniz: Arslanbuğa Mersin Avukatlık Bürosu