İçerikte Neler Var ?
İhalenin Feshi Davası, usulsüz yapılmış olan bir ihalenin iptal edilerek kaldırılması amacıyla açılan bir dava türüdür. İhale, icra yolu ile yapılan satışta söz konusu olabileceği gibi; ortaklığın giderilmesine ilişkin olan bir dava sonucu da mümkün olabilmektedir. İhalenin feshi davası İcra ve İflas Kanunu’nun 134.maddesinde düzenlenmiştir.
Madde 138/2 ; İhalenin feshini, Borçlar Kanununun 226 ncı maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler.
İhalenin feshi davası, ihale tarihinden itibaren 7 günlük süre içerisinde İcra Hukuk Mahkemesine şikayet yoluna başvurulmasıyla açılmalıdır. Bunun istisnası ihalenin feshine sebep olacak durumun sonradan öğrenilmesi halidir. Bu durumda ihalenin feshine sebep olan durumun öğrenilmesinden itibaren 7 gün içerisinde şikayet yoluyla ihalenin feshi talep edilebilir. Ancak her halde 1 yıl içerisinde ihale feshi isteminde bulunulmalıdır. Bu her halükarda uygulanacak 1 yıllık süre içerisinde ihalenin feshi talep edilmezse şikayet hakkı düşecektir. İhalenin feshi davalarında icra mahkemesinin, 20 gün içerisinde duruşmayı yapması gerekmektedir.
Takibe ve ihaleye konu İcra dairesinin bulunduğu yerdeki İcra Hukuk Mahkemesi yetkili ve görevlidir. Ancak ortaklığın giderilmesi (izale-i şuyu) yoluyla taşınmazın ihalede satılması konusuna ilişkin görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir. Mahkemenin vereceği görevsizlik ve yetkisizlik kararları kesindir.
İİK 134/7 hükmüne göre mahkemenin verdiği bu görevsizlik ya da yetkisizlik kararı sonrası dosya, masrafı karşılanmak üzere ilgilinin talebi üzerine ya da mahkemece görevli yahut yetkili mahkemeye gönderilir.
İhaleye Hazırlık Aşamasındaki Usulsüzlükler :
İhalenin Yapıldığı Zaman Ortaya Çıkan Usulsüzlükler:
İhaleye Fesat Karıştırılması :
Alıcının Taşınmazın Önemli Nitelikleri Hakkında Hataya Düşürülmüş Olması :
Satılan malın ilanda ve şartnamede gösterilen özellikleri taşımaması ve bu şekilde alıcının yanıltılması alıcı tarafından ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülebilir. Örnek vermek gerekirse Erzincan ilinde ihalenin feshi davası açmak isteyenlerin alanında uzman bir avukattan hukuki yardım almasını tavsiye ederiz.
İhalenin feshi davaları maktu harca tabi olup , mahkeme veznesine peşin suretle yatırılmalıdır. Bahsedilen miktar her yıl yargı harçlarında yayınlanarak belirlenmektedir.
İhalenin feshi davasının kabulü neticesinde verilecek karar kesin hüküm teşkil etmez bu nedenle taraflara karar tebliğ edildikten sonra 10 günlük istinaf süresi mevcuttur. Taraflarca 10 gün içinde istinaf kanun yoluna götürülmeyen karar, kesinleşmiş olur.
İhale bedeli kural olarak hemen ödenmelidir. Ancak ilgili kanunda belirtilen durumlar gerçekleştiği takdirde, icra memuru tarafından ihale bedelinin ödenmesi için en fazla 10 günlük süre tanınabilir.
Satış isteyen alacaklı, borçlu, resmi sicilde kayıtlı ilgililer ile sınırlı ayni hak sahipleri dışında kalan kişilerce yapılan ihalenin feshi talebinde, talepte bulunulurken, ilgili kişilerin muhtemel zararına karşılık olmak üzere ihale bedelinin yüzde beşi oranında teminat gösterilmesi şarttır. İhalenin feshi talebinin husumet yokluğu, süre aşımı gibi işin esasına girilmesini gerektirmeyen bir nedenle reddedilmesi halleri dışından reddedilmesi halinde icra mahkemesi davacıyı feshi istenilen ihale bedelinin yüzde onu oranında para cezasına mahkum eder.
Talebin reddine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren bir ay içinde genel hükümlere göre tazminat davasının açılmaması hâlinde hükmedilen para cezasının 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uyarınca tahsili için durum mahkemece tahsil dairesine bildirilir. Tahsil dairesi alınan teminattan, bildirimin yapıldığı tarihten itibaren üç ay içinde para cezasını tahsil etmezse talep hâlinde teminat ilgilisine iade edilir.
İhalenin Feshi Davası Dilekçe Örneği internette birçok sayfada mevcut olup bu matbu dilekçelere güvenerek dava açılmaması gerekmekte olup hak kaybı yaşanmaması adına her somut olayın ayrı bir değerlendirmesi ve dilekçesi olmalıdır. Dava dilekçesinin uzman bir icra avukatı ile hazırlanmasında fayda vardır.
Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12.Hukuk Dairesinin 09.12.2021 T. 2021/1413 E. 2021/2872 K. sayılı ilamında benzer yönde karar tesis edilmiştir; “… KIYMET TAKDİR RAPORUNUN, SATIŞ İLANININ, USULÜNE UYGUN TEBLİĞ EDİLMEDİĞİ, GAZETE İLANI YAPILMADIĞI, BELEDİYE İLANININ CEVABININ İCRA DOSYASINDA MEVCUT OLMADIĞI, TÜM PAYDAŞLARA TEBLİGAT YAPILMADIĞI İLERİ SÜRÜLMÜŞSE DE 26.000,00 TL olan muhammen değerin üzerinde bir bedelle taşınmaz satıldığından bu sebeplerle ihalenin feshini istemekte şikayetçinin hukuki yararı yoktur.” (Aynı yönde İzmir BAM. 8.HD. 7.12.2021 T. 2021/2733 E. 2021/3125 K.).
Yargıtay 12.Hukuk Dairesi’nin 2013/14264 E, 2013/21754 K, sayılı ve 10.06.2013 Tarihli kararında;
“ ÖZETİ: İhalenin İİK’nun koşullarına göre ilan ve tebliğ edilmesi gerekirken satış ilanının borçluya usulüne uygun tebliğ edilmemesi, gazete ilanı ve divanhane ilanında 1 aylık yasal sürelere riayet edilmemesi başlı başına ihalenin feshi nedenidir.”
Daha fazla makale için tıklayınız.
Haline Münasip Evin Haczedilmezliği Nedir? Meskeniyet İddiası ve Şikayeti Nedir?