İyi Avukat Olmak Ve Türkiye’de Avukatlık Üzerine Dört Soru Cevap

Avukata Sor
Avukatı Ara

Amerikalı Avukat Samuel G. Kling, Handy Legal Adviser adlı eserinde iyi avukat nedir tanımını yaparken şöyle demiş:

“İyi avukat dürüsttür. O müvekkillerine kazanılabilir bir davaları olup olmadığını tereddütsüz bir dille söyler. Eğer davanın sonucu hakkında bazı şüphe ve tereddütler varsa bunları zikretmekten çekinmez. Bir hukuk davasının, niteliği gereği çeşitli olasılıklar taşıyabileceğini bilgi için, hiçbir uyuşmazlıkta sonuçları asla garanti etmez.”

En İyi avukat teori ve uygulama arasındaki farklılıkları bildikleri doğrultusunda müvekkiline aktarmalıdır. Mevzuat anlamında sürekli değişikliklerin olduğu ve hukuk uygulamalarının sürekli değiştiği hesaba katıldığında; avukatın mesleki kıdeminin fazla olması diğer genç meslektaşlarından daha etkin ve uzman bir avukatlık sergileyeceği anlamına gelmemektedir. Bu anlamda müvekkil adaylarının çalışacağı avukatla ilgili tercihlerini yapacakları aşamada özellikle dikkat etmeleri gereken husus muhatap oldukları avukatın ilgili uyuşmazlık konusunda daha önceden bir pratiğinin olup olmadığıdır. Ülkemizdeki yasal düzenlemeler uyarınca herhangi bir avukatın işçi avukatı , boşanma avukatı gibi uzmanlık alanı belirtmesi ve bunu resmi unvan olarak kullanması mümkün değildir ancak avukatların da zamanla takip ettikleri dosyalarla ve kendilerini belli alanlarda geliştirmeleri neticesinde hukukun belli alanlarında diğer alanlarına nazaran daha çok ihtisas sahibi yani uzman olacakları aşikardır.

İçindekiler

İyi avukatın en önemli özelliği ne olmalıdır?

Dürüstlük, meslek etiği ve kişinin genel ahlakı, okullarda verilecek teorik bilgiden çok yaşamda pratik yapılarak öğretilirse başarılı olur. Toplumun tamamı baştan aşağıya bu ilkeleri kabul eder ve tüm eylemlerini buna uygun yapar ise topluma dürüstlük yerleşir. Onurlu bir avukatın da müvekkilin işini alabilmek amacıyla da olsa veya davayı kazanmak amacıyla da olsa asla yalana başvurmayacağından emin olunması gerekmektedir. Müvekkillerin de buna paralel olarak kendisine vekil tayin ettiği avukatı gerçeği çarpıtmaya, yalan söylemeye zorlamaması gerekmektedir.

Ücreti yüksek olan avukat en iyi avukat mıdır?

Özellikle son yedi yılda mevcut avukat sayısında yüzde elli beşlik bir artış gerçekleşmiştir. İşbu durum sektörde bir “avukat enflasyonu” yarattığından dolayı da herhangi bir başka bir istatistik hesabı yapmadan bir avukatın elde edebileceği yıllık gelirin de ciddi anlamda düştüğünün tespitini yapabiliriz.  Burada sadece yeni meslektaşların değil avukatlarının genelinin gerek geçim kaygısı ve gerekse piyasada tutunmak ve iş almak maksadıyla asgari ücret tarifesinin altında iş aldığı ve bu durumun meslekin zaten düşen gelir ortalamasını daha da aşağıya çektiği bilinmektedir.

Avukatın Müvekkil ve İş sayısının görece fazla veya az olması daha iyi avukat olduğu anlamına gelir mi?

Bu soruya verilecek net cevap, avukatın müvekkil ve dosya sayısının hiçbir surette iyi avukat olup olmadığı noktasında kriter olarak esas alınmayacağıdır. Bu durum tamamen ilgili avukatın tercihi ile alakalıdır. Bazı avukatlar, uygun fiyata çok fazla iş yapacağına; az sayıda daha kaliteli ve daha karlı işler yapmayı tercih etmektedirler. Bu şekilde çalışan avukatlar, nispeten daha nitelikli ve daha karmaşık hukuki konularda kendilerini geliştirmekte ve bu alanda uzman olmaya çalışmaktadır.  Buna karşın bazı avukatlar da hukukun birçok alanında iş almayı tercih etmektedir. Bu tarz avukatların nispeten daha fazla mesaisi ve çalışan sayısı olmaktadır.  Şahsi kanaatim ise, bu meydana gelen fazla mesai sebebiyle işi fazla olan avukat hukuk pratiğine daha çok hâkim olmaktadır.

İyi Avukat Nasıl Olunur?

Müvekkilinin hukuki sorununu çözen ve onu doğru yönlendiren avukat her zaman için en iyi avukat olarak değerlendirilecektir. Her davanın kazanılması, her ceza dosyasından beraat alınması mümkün değildir. Ancak iyi avukat müvekkilinin içerisine gireceği hukuki süreçte müvekkilini her konuda bilgilendirir ve aydınlatırsa davayı kaybetse dahi müvekkilini yanıltmamış olacaktır. Bir davanın kazanılması çok genel bir ifadedir. Söz gelimi, bir kişinin hak ettiği cezadan fazla cezayı alması da adaletsizliktir. Bir suçun nitelikli halini gerektiren bir suçtan yargılanan bir müvekkilin suçun basit halinden ceza alması durumunda da kısmi de olsa bir kazanım vardır. Bir tazminat dosyasında talep edilen tutarın çok altında bir tazminatın verilmesi ve kalan kısmın reddedilmesi durumunda da müvekkilin cebinden nispeten az bir ödeme çıkacağından avukatın başarısı söz konusudur.

Avukat, vatandaşın hak arama mücadelesinin sembolü ve en kuvvetli enstrümanıdır. Tüm bu anlatımlarımızdan hem avukatlara hem de müvekkil adaylarına naçizane verilecek tek öneri şu olacaktır. Avukatların maddi, manevi hangi gerekçe ile olursa olsun mesleğe sahip çıkmaları gerekmektedir. Buna bağlı olarak da müvekkillerin de avukatlık mesleğine karşı saygı beslemesi gerekmektedir. Aksi taktirde meslek, hak savunuculuğundan ziyade iş kovalama ve ayağa hizmet götürme mücadelesinin temsilcisi olan avukatlığa doğru yuvarlanan bir meslek haline gelecektir.

Avukata Sor
Avukatı Ara