Obje Merkezli Dünya Tarihi

Kökenlerinin kime ait olduğunu bilmediğim bir deyiş var “Merak kediyi öldürür” diye; eminim siz de duymuşsunuzdur. Böyle bir deyişin insanları merak etmekten uzaklaştırmak için söylendiğini hiç zannetmiyorum. Eminim ki atalarımız bunu başka bir durumu izah etmek için söylemişlerdir. Bizde de çok yaygındır ya sokak ağzında “Kazın ayağı öyle değil” derler. Seneler sonra konunun kaz nesliyle veya ayaklarının estetiği ile ilgili olmadığını öğrendim. “Kaziye-i anha öyle değil” deyişinin zaman içinde evrilerek bugüne gelen hali olduğunu öğrendiğimde meşhur aymalarımdan birini yaşamıştım. Büyük ihtimalle merak ve kedi kurgusu da böyle bağlamından çıkarılmış bir hikayedir diye umuyorum. Velev ki yanılıyorum yine de “merak sadece kedileri öldürür, insanı değil.”

Siz hiç merak ettiniz mi? (sessizlik)

Ciddi söylüyorum merak ettiniz mi?

MERAK

Ne Demek?

Arapça “rḳḳ” kökünden gelen “maraḳḳ” veya “marāḳḳ مرقّ/مراقّ “,  “karnın veya kulağın en nazik ve duyarlı kısmı” sözcüğünden alıntı olabilir; ancak bu kesin değildir. Arapça “raḳḳa رقّ”,  “inceldi, incelik ve duyarlılık gösterdi” fiilinin mastarıdır.

  1. yüzyıla kadar Türkçe konuşulan bölgelerde “Merak” kelimesi kullanılmıyor, onun yerine ne kullanıldığını da ben henüz bilmiyorum; belki sizler merak eder bulursunuz. 17. yy başlarında Arapça kökenli bu kelime Türkçe konuşulan bölgelerde yeniden yapılandırılıp kullanıma giriyor. Bilinmeyene karşı duyarlılık göstermek, onu anlamaya çalışmak gibi yorumlayabiliriz. Osmanlı kültürünün ürettiği bu “öğrenme ayarlarına geçme” durumu başka dillerde farklı kökenlerden gelmekle beraber şaşılacak derecede ortak bir anlam içeriyor.

Diğer Dillerdeki Anlamı

Türkmence : Hayran, Hayrat (merak etmek, hayret etmek, şaşmak, şaşırmak)

Özbekce : Hoyran, hayrat (merak etmek, hayret etmek, şaşırmak)

İngilizce: wonder (şaşmak, şaşırmak, mucize)

Almanca: Wunder (şaşmak, şaşırmak, mucize)

Latince: Mirantibus (hayret etmek, mucize, şaşkınlık yaratan)

Alice’i Harikalar Diyarına götüren ya da Neo’ya özgürleşme yolunda rehberlik yapan şeyi Beyaz Tavşan zannediyorsanız siz de hala parmağa bakmaya devam ediyorsunuz demektir. Bütün olağan dışı yolculuklar bilinmeyene karşı duyarlılık göstermek yani hazır olmakla başlayıp şaşkınlık ve mucizelerle bitmeye adaydır.

Bizim de yolculuğumuzun başlangıç noktası en baştan beri elimde sallayıp durduğum bu kalem olacak bugün. Sıradan, her yerde bulabileceğimiz, varlığının önemini ve şahit olduğu şeyleri unuttuğumuz bu alelade “KURŞUN KALEM”.

KURŞUN KALEM

Nedir?

  1. Kâğıt üzerine yazı yazmak veya çizim yapmak için kullanılan, yazıcı kısmı çoğunlukla kil ve grafitten üretilen kalem . Tipik bir kurşun kalemde grafitin etrafı ahşap kaplıdır. Bunun yanı sıra metal veya plastik muhafazaya sahip kurşun kalemler de mevcuttur. (Wikipedia)
  2. İçi grafitli , yazısı kolayca silinebilen, değişik biçimleri olan bir tür kalem: “O da eline bir kurşun kalem alıp bir gün önceden içinde kalmış ne şikâyet varsa yazardı kabuğun üstüne.” – E. Şafak. (TDK)

GRAFİT

Nedir?

Maden parlaklığında, kurşuni siyah renkli, yumuşak, kolayca toz durumuna gelebilen, yapay olarak da billurlaşabilen, kurşun kalemi ve kimi aygıtların yapımında kullanılan, bir tür doğal kömür, elmas gibi bir karbon oluşumu.

KARBON

Nedir?

D oğada yaygın bulunan ametal kimyasal element olan karbon, evrende bolluk bakımından altıncı sırada yer alır. Simgesi C, atom numarası 6, atom ağırlığı 12,011 olan karbon, periyodik tablonun IVA grubunda silisyum, germanyum, kalay ve kurşun elementleri ile birlikte yer alır. Bu elementlerin en hafifi ve en az metalik olanıdır.  En arı (katışıksız) biçimleri elmas ve grafittir .

Nasıl oluştu?

Sahip oldukları hidrojenin çoğunun helyuma dönüşmesi sonucu ömürlerinin sonuna gelen yıldızların merkezleri içe doğru çökerken sıcaklıkları ve yoğunlukları artmaya başlar. Yıldızların merkezindeki sıcaklık 15 milyon kelvin i aştığında, iki helyum çekirdeği (4He2+ yani α parçacığı) içerdikleri pozitif yüklü protonlar nedeniyle oluşan elektriksel itme kuvvetini yenmelerine yetecek enerjiye ulaşır. Bu helyum çekirdekleri uygun bir enerji ile çarpıştıklarında birleşerek berilyum çekirdeği (8Be) oluşturur. Ancak son derece kararsız olan berilyum çekirdeğinin yarı ömrü 10-17 saniyedir ve bozunduğunda tekrar iki helyum çekirdeğine dönüşür. Var oldukları bu kısa sürede berilyum çekirdekleri başka bir helyum çekirdeğiyle çarpıştığında, uyarılmış bir karbon-12 atomu oluşabilir. Üçlü alfa süreci adı verilen bu tepkime, yıldızın merkezinin sıcaklığı 100 milyon kelvini aştığında gerçekleşmeye başlar.

(Bkz. https://bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/evrendeki-karbonun-kaynagi-0 )

Neden önemlidir? Karbon tabanlı canlılık nedir?

Karbon, bilinen elementlerin en çok yönlü olanıdır. Bileşiklerin %94’ü (4 milyondan çoğu) karbon içerir. Yaşamın dayandığı temel işlevleri yerine getirmek için yeterli çeşitlilikte ve karmaşıklıkta düzenlemeler oluşturarak başka elementlerle birleşme yeteneği, yalnızca karbonda vardır. Belirli karbon bileşikleri, canlılardaki maddenin yaklaşık %18’ini oluşturur (geri kalanı çoğunlukla sudur). Örneğin su çıkarıldıktan sonra insan vücudunun yaklaşık % 60’ını karbon-12 oluşturuyor. Bu bileşikler, canlı hücrelerin planı olarak (DNA, RNA), hücre yapımında kullanılan yapı taşları olarak işlev görürler. Canlıların yapısında bu kadar bol bulunmasından dolayı bildiğimiz yaşam türlerine Karbon Tabanlı Yaşam Biçimi demeyi uygun buluyoruz. Alternatifini de henüz bilmiyoruz.

Yakıt işlevi gören başka karbon bileşikleri de, yeşil bitkilerde ışıl birleşimle (Fotosentez) sürekli olarak yenilenir. Organizma öldüğü zaman, çevreyle karbon alışverişi durur ve geriye kalan radyoaktif karbon-14 izotopu miktarı, biyolojik kökenli maddelerin yaşını belirlemekte kullanılabilir.

KÖMÜR

Nedir? Çeşitleri nedir?

Kömür , katmanlı tortul çökellerin arasında bulunan katı, koyu renkli, karbon ve yanıcı gazlar bakımından zengin kayaçtır .

Ne zaman oluştu?

Yaklaşık 360 milyon yıl önce, bazı bitkilerin selülozlarını daha sert ve daha odunsu hale getiren karmaşık bir polimer olan lignin üretme yeteneğini geliştirdiğini tahmin ediyoruz. Böylece ilk ağaçlar gelişti. Ancak bakteri ve mantar, Lignin’i ayrıştırma yeteneğini hemen geliştirmedi, bu yüzden odun tamamen çürümedi, tortu altında gömüldü ve sonunda kömüre dönüştü.

Bataklıklarda uygun nem ve sıcaklığın oluşması, ortamın asit miktarının artması, gerekli organik maddelerin ortamda bulunmasıyla bozunmuş, çürüyen bitkilerin su altına inmesi ve bataklığın zamanla üstünün örtülmesi gibi olaylar sonucu oluşur. Yaklaşık 300 milyon yıl önce, mantarlar ve bakteri ler bu yeteneği geliştirerek dünya tarihinin ana kömür oluşum dönemini sona erdirdi. Yüksek basınç ve yüksek sıcaklık altında ölü bitki örtüsü yavaşça kömüre dönüştü. Ölü bitki örtüsünün kömüre dönüşmesine kömürleşme denir. Daha sonra milyonlarca yıl boyunca derin gömünün ısısı ve basıncı su, metan ve karbondioksit kaybına ve karbon oranında bir artışa neden olur. [12] Böylece ilk linyit (“kahverengi kömür” olarak da bilinir), daha sonra alt bitümlü kömür , ve son olarak Antrasit (“sert kömür” veya “kara kömür” olarak da bilinir) oluşabilir.

Dünya nasıl bir yerdi?

Devoniyen Dönem , Paleozoik zamanın dördüncü alt bölümü olarak adlandırılır. Devoniyen Dönem, kayaç sistemlerinin oluştuğu jeolojik zaman dilimidir. Günümüzden 417 milyon yıl önce başlayıp 354 milyon yıl önce sona erdiği kabul edilir.

Devoniyen Dönem’in başlarında yeryüzünde iki dev kıta vardı: Gondvana ve Lavrasya. Gondvana, güney kutbuna doğru kayarken büyükçe bir bölümü de Lavrasya’yı güneyden sıkıştırmaya başladı. Dönemin sonuna doğru iki kıta birleşerek tek dev kıta Pangea’yı oluşturacaklardı. Her iki kıtanın birbirine çarptıkları uzun hat boyunca yeni dağ oluşumları ortaya çıkarken yoğun volkanik etkinlikler de yaşanmıştı. Günümüzde yüzeye yakın olarak bulunan maden yatakları bu dönemde ortaya çıktı.

Her iki kıta arasındaki okyanus tabanında magmanın yaptığı basınçla yükselmeler oluşmuş, bunun sonucunda da deniz seviyesi tüm dünyada yükselmişti. Bu dönemde gezegenin yüzde seksen beşi denizlerle kaplandı. Bugünkü Kuzey ve Güney Amerika, Sibirya ve Avustralya’nın büyük bir bölümü, dönemin ortalarına doğru sığ denizlerle kaplıydı. Günümüzün Kuzey Kanada’sında ve Güney Çin’de ilk kez tropik yağmur ormanları oluştu. Güney kutbu üzerinde bulunan Amazon bölgesinde buzullar vardı; günümüzde ise dönem boyunca iklim ılıman, hatta sıcak geçer.

Anadolu nasıl bir yerdi?

Islak. Gerçekten öyleydi, şuan Anadolu diye bildiğimiz toprak Tetis Denizi’nin tabanıydı.

Elmas nedir? Nasıl oluştu?

Elmas , bilinen en sert maddelerden biridir ve değerli bir taştır. Karbon elementinin bir modifikasyonu grafit , diğeri ise elmastır.

Elmasın saf karbon olduğu ilk olarak Fransız kimyacı Lavoisier tarafından keşfedilmiştir. Lavoisier, elması yakmış ve yanma gazının sadece karbondioksit olduğunu görünce elmasın karbon olduğu hükmüne varmıştır.

Elmas – Grafit ilişkisi nedir?

Hem elmas, hem de grafit kristal yapılıdır, ama kristalleri farklı biçimlerdedir. Aynı maddenin değişik kristal biçimlerine allotrop denir; allotrop sözcüğü değişik biçim anlamında Yunanca iki sözcükten gelir. Elmas ve grafit, karbonun allotroplarıdır. Elmasta her karbon atomu , dört başka karbon atomuna bağlanarak üç boyutlu katı bir yapı oluşturur; grafitte ise karbon atomları, üst üste yığılmış geniş, yassı levhalar oluşturacak biçimde, iki boyutlu düzlemde birbirlerine bağlanmıştır. Oluşan ağ iki boyutludur ve bu şekilde meydana gelen tabakalar birbirine zayıf Van der Waals kuvveti ile bağlanır. Bu levhalar birbirlerinin üzerinden kolayca kayar; grafitin iyi bir yağlayıcı olma özelliği de bundan kaynaklanır. Grafitin kâğıt üzerinde iz bırakmasının nedeni de, bu ince atom levhalarının grafitten ayrılarak kağıdın üzerinde birikmesidir. Karbonun öteki biçimlerinin, belirgin, kendilerine özgü bir yapısı ya da biçimi yoktur. Grafitin düzlemsel yapısına grafin denir.

Sınıfına göre kömür: Torf – Linyit – Alt bitümlü kömür – Kömür – Antrasit – Grafit – Elmas

Bilinen ilk Grafit madeni?

M.S. 1. Yüzyıl Sibirya Kara Taş madeni

Grafit parçalarını ilk olarak Sibirya Türkleri, hayvanlarını işaretlemek için kullanmış ve ismine “Kara Taş” adını vermişlerdir . Bu bilgi yaklaşık 1. yy. dan itibaren bilinmektedir. Türklerden Ruslara geçen kalem, Rusça ‘da Карандаш (karandaş) adını almıştır. İsviçreli kalem markası Carandache de markasını bu isimden almıştır.

İsviçre Carandache Kalem Fabrikası

Fabrique genevoise de crayons, Arnold Schweitzer’in Ecridor Kalem Fabrikasını satın aldığı 1915’te Cenevre’de kuruldu. Arnold Schweitzer, 1924’te yeni şirketini Fransız hiciv siyasi karikatüristi Emmanuel Poiré’nin takma adı olan Caran d’Ache’nin adını aldı (Emmanuel de takma adını Rus kalemi olan карандаш (karandash) ‘dan aldı).

1929’da Carl Schmid, Caran d’Ache tarafından tescilli ilk mekanik kurşun kalemlerden biri olan Fixpencil’i icat etti. Caran d’Ache, suluboya kalemi Prismalo’yu 1931’de ve balmumu pastel Neocolor’u 1952’de başlattı. 1969’da sembolik ofis metal tükenmez kalemini Model 849’u yarattı.

Emmanuel Poiré:

Caran d’Ache, 19. yüzyıl Fransız hicivci ve siyasi karikatüristi Emmanuel Poiré’nin takma adıdır. Takma isim Rusça’dan geliyor: карандаш, romantize edilmiş: “Kurşun Kalem” anlamına gelen Karandash.

Doğum tarihi: 6 Kasım 1858, Moskova, Rusya

Ölüm tarihi ve yeri: 25 Şubat 1909, Paris, Fransa

Kitaplar: Histoires sans paroles, Carnet de chèques, Maestro, The Cartoons of Caran D’Ache: In English Translation

M.S. 1. Yüzyılda Neler Oldu?

Merak kediyi öldürse de basit bir “Kurşun Kalem” merakı “İnsanı” nerelere taşıdı görüyor musunuz?

Eğer bu yazı ilginizi çektiyse sıradaki yazımız sizin için geliyor: “Büyük” Şehrin “Küçük” Dünyası – 5